FBE- Peyzaj Mimarlığı Lisansüstü Programı - Yüksek Lisans
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Gözat
Başlık ile FBE- Peyzaj Mimarlığı Lisansüstü Programı - Yüksek Lisans'a göz atma
Sayfa başına sonuç
Sıralama Seçenekleri
-
Öge637225(Fen Bilimleri Enstitü, 2020) Güzel, Zehra Tuğba ; Erdem Kaya, Meltem ; 637225 ; Peyjaj MimarlığıDünya'da ilk kez Harvard Üniversitesinde 1900'lü yıllarda başlayan peyzaj mimarlığı eğitimi günümüze kadar yerel ve ulusal birçok üniversitenin eğitim programında yer almaktadır. Peyzaj mimarlığı eğitimi ülkelere, çalışılan konulara, üniversitelere ve fakültelere bağlı olarak çeşitlilik göstermektedir. Fakültelere göre programların müfredat, vizyon, misyon ve ders işleyiş şekillerinin farklılıklar göstermesi, peyzaj mimarlığı eğitiminde üniversitelerin güncel çevresel sorunlara farklı yaklaşımlar, bakış açıları geliştirmesine sebep olmaktadır. Bazı fakülteler bitkisel materyallerin korunması ve planlanmasına odaklanırken bazıları peyzaj tasarımına, bazıları peyzaj projelerinin uygulanması yönüne odaklanmaktadır. Fakat unutulmaması gerekir ki bir peyzaj mimarı yukarıda bahsedilen tüm alanlarda uzman kabul edilerek mezun olmaktadır ve her şartta, her çevresel koşulda mesleğini icra edebilmelidir. Peyzaj mimarları insanların doğaya olan ihtiyacını doğal dengeyle birlikte düşünmektedir. Konuyla ilgili olarak geliştirilen ekolojik tabanlı sürdürülebilir yaklaşımlar peyzaj mimarlığı disiplininin en önemli konularından biridir. Hem kentsel hemde kırsal ölçekte planlamalar, tasarımlar geliştiren meslek disiplini olarak peyzaj mimarlığı, ihtiyaçlara göre canlı ve cansız sistemleri besleyerek evrensel yaşam alanları ile yaşam çevrelerimizi geliştirirken, çok boyutlu projeler ile küresel çevre problemlerinin etkilerini azaltmayı hedefleyen alternatifler üretmektedir. Bu yüzden peyzaj mimarlığı eğitiminde öğrencilerin ekolojik düşünebilme becerisinin kazandırılması için ekolojik yaklaşımlı tasarım yöntemlerinin kalıcı olarak öğretilmesi oldukça önemlidir. Araştırmanın asıl amacı, öğrencilerin günümüz çevre problemlerine karşı fikir geliştirmesinde, tasarım algılarında ekolojik bilincin oluşmasında ve edindikleri bilgileri kullanabilmelerinde fakülteler arasındaki yaklaşım farklılıklarının etkisinin değerlendirilmesidir. Ayrıca çalışmada fakültelerin ağırlık verdikleri konuların farklılığının genel peyzaj mimarlığı tanımına olumlu etkileri tartışılmakta, peyzaj mimarlığı eğitiminde fakülte çeşitliliğinin öğrencilerin ekolojik bakış açısına sahip olma düzeylerini nasıl etkilediği, ders programlarının ekolojik yaklaşımlı tasarım oluşturulmasına yönelme durumu ve tasarım stüdyolarında ekolojik konuların kullanımını teşvik durumu değerlendirilmektedir. Araştırmanın öğrenci, öğretim elemanları, öğretim şekilleri ve fakültelerin müfredatına yönelik olarak gerçekleşmesi, peyzaj mimarlığı eğitimindeki güncel durumu değerlendirirken, yapılması planlanan değişiklikler veya gelecekte yapılabilecek önerileri ortaya koyması sebebiyle eğitim sisteminin gözden geçirilmesi noktasındaki çalışmalara katkı sağlamaktadır. Özellikte geçmiş literatür çalışmalarına göre, uluslararası ölçekte ekolojik tasarımın eğitim stratejileriyle birlikteliğini ortaya koyan çalışmalar bulunurken, Türkiye'de ancak güncel peyzaj mimarlığı eğitim durumunu ve derslerde öğrenci psikolojisini değerlendirmeye yönelik çalışmalar bulunması açısından önemli bir noktadadır. Bunun yanında ulusal ölçekte üniversitelerin müfredat sistemlerinden bahsedilirken, yerel kapsamda müfredatlar arasındaki farklılıkları ortaya koyan çalışmaların sınırlı olması açısından üzerinde dikkat edilmesi gereken bir konu olmaktadır. Dolayısıyla bu tez çalışmasının mevcut eğitim durumunun değerlendirilerek, gelecek için peyzaj mimarlığı eğitimine yönelik güncellemeler yapılması adına rehber görevi görmesi hedeflenmektedir. Bu amaçla peyzaj mimarlığının köklü fakülteleri olarak orman, ziraat, mimarlık ve güzel sanatlar fakülteleri bünyesinde yer alan üniversitelerin vizyon, misyon değerleri ile müfredat programlarının ders türleri, ders işleniş şekilleri mevcut durum analizi ile incelenmiştir. Müfredatların ekolojik boyutunun değerlendirilebilmesi açısından öncelikle ekoloji konulu dersler belirlenmiş ve bilgi-analiz-tasarım temelli yaklaşımla incelenmiştir. Buna göre fakültelerin yaklaşımlarına göre ekolojik yönden ağırlık durumları belirlenmiştir. Fakülte yaklaşımlarına müfredatların ders işleniş şekilleri ve ders durumlarına göre öğrencilerde ekolojik bilincinin kazanılmasını incelenmek için belirlenen fakülte öğrencileriyle anket çalışması gerçekleştirilmiştir. Araştırma sonuçlarına göre ekolojik tasarım kavramının gerektirdiği şartlar fakülte farklılığı gözetilmeksizin tüm öğrencilere aktarılabildiği fark edilmiştir. Fakat fakültelerin vizyon ve misyon değerleri, yaklaşımları, ders sayıları, derslerin teorik-uygulamalı olarak işlenişindeki değişimler, üniversite tarihçeleri, üniversite olanaklarına bağlı olarak değişim göstermektedir. Orman ve Ziraat fakülteleri farklı yönlerden ekolojik bilgiye, Mimarlık ve Güzel sanatlar fakülteleri ise ekolojik tasarım konusuna odaklanarak, kendi yaklaşımlarını nitelikli eğitimlerle öğretmeye çalışmaktadır. Güncel çevresel sorunlara değinilmesi ve ekolojik bilincin oluşumu noktasında ekolojik yöntem ve yaklaşımların tasarım süreçlerinde kullanımının Mimarlık ve Güzel Sanatlar fakültelerinde ön planda olduğu belirlenmiştir. Fakat tüm fakülte öğrencileri çevreye duyarlı çözümler geliştirmeleri gerektirdiğini bilerek öğrenimlerini tamamlamaktadır. Fakültelerin yaklaşımlarına göre ekolojik bilinç kazanımının farklı seviyelerde gerçekleştiği belirlenmiştir. Aynı şekilde teknik gezi, seminer, konferans gibi dersle ilişkili uygulamaların varlığı da fakültelere göre değişkenlik göstermekte ve ekolojik bilincin kazanımını etkilemektedir. Fakat konuyla ilişkili araştırma yapılabilecek ortam bulunma ve fiziksel tesis imkanı tümünde minimum düzeydedir. Fakültelerin ekolojiye farklı noktalardan değinmesi, kendi alanlarında nitelikli mezunlar vererek, mesleki anlamda çeşitliliğin sağlanması noktasında önemli olmaktadır. Fakat her mezunun aynı ekolojik bilince sahip olması ve ekolojik bilgi ve tasarım kavramını ilişkilendirilmesi, belirli oranda benzerlik yakalanması açısından minimum ölçekte standartların oluşumu gerekmektedir. Böylelikle her müfredat programında zorunlu olarak ekolojik verilerin doğal ve kültürel sistemler ölçeğinde uygulanması, değerlendirilmesi ve elde edinilen bu bilgilerin tasarım sürecine aktarılması ve kullanımları notasında öğrenciler desteklenmelidir.Sonuç olarak fakülte çeşitlilikleri ekolojiyi farklı yönlerden ele alması nedeniyle, ekolojik bilincin kazanımı noktasında ayrışmalara neden olsa da; mesleki ihtiyaçların karşılanması, çokyönlü bakış açısının devamlılığı için bu çeşitlilik korunması açısından oldukça önemlidir.
-
ÖgeAçık Otoparklar Üzerıne Bir İnceleme Ve Tasarım Stratejilerinin Gelıştırılmesı(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2016-02-05) Pour, Ouldouz Haji Mohamadi ; Tunçay, Hayriye Eşbah ; _ ; Peyzaj Mimarlığı ; Lanscape ArchitectureGünümüzde nüfus artisi ile ,araba kullanımıda artmaktadir, bugünkü yaşam tarzi bir şekilde motorlu araçlara baglidir, bu araçların yerleşim için yeşil alanlar kullanılmaktadır. Sanayi Devrimi sonrası dünya nüfusunun hızla artmasıyla beraber artan ihtiyaçların karşılanması için endüstrileşme hız kazanmıştır. Yoğun nüfuslu ve yüksek yapıların sıklıkla görüldüğü kentsel alanların çevrelerine göre daha sıcak olmaları, kentlerin ısı adası etkisini oluşturur. Büyük ölçekte binalar ve su geçirmez alanlar, kentsel peyzaj azliği ve, özellikle araba kullanımı çevreye ölümsüz etkılemektedır. ulaşım sisteminin kontrolü motorlu taşıtlara bağlı olduğu için, açık otoparklar kentsel alanlarin ayrilmaz bir parçasıdır. genellikle açık otoparklar estetik açidan zayif kalmaktadir. Günümüzde arabalar ulaşım araçları oldugundan, kent içi otopark ve otoparkların Planlama ve tasarim problemleri ile karşılanmaktadır. Çevreci hareketlerin gelişmesi ve çevreyle ilgili kaygıların artması sonucu birçok ülkelerde sürdürülebilirlik kavramı çevresel problemlerin uzun süreli çözümü için ortaya çıkmıştır.Son yıllarda dünyada yaşanan iklimsel ve çevreyle ilgili değişimlerin etkileri ve nedenleri birçok kavramla birlikte sürdürülebilirlik kavramının da görünürlüğünü arttırmıştır. Sürdürülebilirliğin sağlanabilmesi konusu farklı bilim dalları kapsamında birçok boyutuyla ele alınmaktadır. Gittikçe artan çevre problemleri, sağlık ve diğer problemleri meydana getirmektedir..Sürdürülebilirlilik kavramı, ekonomik ve teknolojik gelişmelere paralel bir şekilde ortaya çıkan çevre sorunlarının önüne geçebilme ve ekosistemin korunması üzerine odaklanmıştır. Kent deki açık otoparklar bireylerin günlük yaşamları üzerinde çok sayıda etkileri vardır. Tüm yukarıda belirtilen hususlar göz önünde tutulursa, açık otoparklarin tasarımın ne derece önemli olduğu vurgulanabilir. Çevre problemleri, sürdürülebilir gelişmede önemli bir faktördür . Bu çalışmada özellikle peyzaj tasarımcı bakış açısı ile kent deki açık otoparklari önemi vurgulanmaya çalışılmıştır . Amaç kent içi otoparklarina toplumun geniş kesimlerinin dikkatini çekerek daha fazla sağlam, çevreye zararsız ve ekoligi desteklemek ve kullanımı etkinleştirmek için, uygun tasarım değerlendirme kriterleri keşfetmektir. Bu amaçla, otoparklarin etkilerini ve özelliklerini keşfetmek ve dünyada kentsel açik otoparklarin, tarihini gözden geçirmek çok önemlidir. Gelecek kent açık otoparklarına dair arzu edilen ve tatmin edici bir tasarım sunmak için, bu çalışma, tasarımı derinden etkileyen temel özellikler ve değerlendirme kriterlerine hitap etmektedir. Bu nedenle, bu kriterler tezin sonraki bölümlerde incelenmiştir. Açık otoparklarin sürdürülebilir tasarimi, insanlarin yaşam tarzı ve sosyal hayatin sağlığın, direkt veya endirekt olarak etkilediğinden, önemi bir konudur. Yeşil tasarım kavramı, sürdürülebilirliki desteklemektedir.Bu konunun önemi arttıkça, Su geçirmez malzemelerde önemi ortaya çıkmıştır. Sürdürülebilirlikin önemi bilimesine rağmen, büyük ölçekteki açık otoparklarin konunun önemi gozarda edilmiştir. Bu çalışmada, sürdürülebilir kentsel peyzaj tasarımı ve yeşil tasarim stratejileri ve uygulamalari uzerinde anlatılmıştır. Metodoloji ve uygulanan prosedürler literatür kapsamlı inceleme ile başlamistir. Çalışmanın temel araştırma sorusu “çevreye ve insan sağlığına zararsız ve daha sosyalleşmesi için açık otoparklarin tasarımında hangi kriterler dikkate alınmalıdır? cevabı bulabilmek için ilk olarak, farklı kaynaklardan tasarım değerlendirme kriterleri incelenmiştir. Birinci bölümde, ilgili ve geçmiş literatürlerden kapsamlı bir inceleme sunulmaktadır. sürdürülebilir tasarımin açık otoparklardaki önemi ve detayli olarak açık otoparklarin çeşitli boyutlarındaki etkisi, ele alınmıştır. İlk otoparklarin başlangıç nedenleri ve kriterleri tarihi açıdan incelenmistir. İkinci bölümde ise, açık otoparklarin çevresel etkileri bahs edelmistir, otoparkla ilgili dünya'daki genel esaslar ve standartlar ve onların başlangıç noktalari ve nedenleri ele alınmıştır, mevcut otoparkl olay alri örnekler verilmiştir. Üçüncü bölümde, sürdürülebilir tasarım kriterleri çeşitli kaynak taraması ile elde edilmiştir. tasarımcıların açık otoparklar daki farklı tasarım değerlendirme kriterleri tartışılmıştır.Bu kriterler ele alarak, sürdürülebilir tasarım tablosu oluşturmuştur. kriterler ve bileşenleri tek tek tartışılmıştır. Bu kriterler üç ana başlık olarak kategorize edilmiştir: sürdürülebilir ve ekolojik, estetik ve görsel kalite ve, sosyal ve insan sağlıki.Bu üç ana başlık , alt başlıklara bölünmüştür. Çalışmanin dördüncü bölümünde, büyük ve küçük ölçeklerde, Istanbuldaki otoparklarin analizi yapılmıştır. Fatih ilçesi tarihten beri istanbul’un en önemli lokasyonlarindan biridir.Fatih ilçesi ticari, tarihi ve turistik açısından önem taşıdığı için büyük ölçek analizi için Ispark tarafından önerilmiştir. Fatih ilçesi yarim ada olduğundan, atıksu ve yağmur sulari denize dökülmektedir. Bölgenin yoğunluğu nedenilyle, otopark olarak kullanılan yüzeyler artmaktadır. Bu yüzeylerin geneli su geçirmez alanlar oldukları için kentsel ısı adası teşkil etmektedir. Bu konu önem taşıdığıdan, Fatih ilçesi otopark analizi edilmiş. 1966, 1982 ve,2014 yıların daki açık otopark ve yeşil alanlar Türkiye haritası ve uydu görüntüleri üzerinden bibirinle karsılaşmıştır. Zaman içinde yeşil alanlar ve tarım arazileri, motorlu araç kullanımının artisi ile otoparklara dönüşmüştür.ve1982-2014 yillar arasinda bu hiz aşırı şekilde artmıştır. Küçük ölçekteki analizde, konum, kapasite ve, boyut olarak beş farklı otopark analiz edilmiştir.Bu analizde, beş farklı otopark sınıflandırılmış tasarım değerlendirme kriterlerine göre: sürdürülebilir ve ekolojik, estetik ve görsel kalite ve, sosyal ve insan sağlıki karsılaşmıştır. Alan çalışmasında, konum, bölgenin genel bilgiler ve verileri ele alınmıştır. Ayrıca, tasarım değerlendirme kriterlerine göre alan çalışması gözlem ve görsel kayıtlar ile desteklendirilmiştir.Bu kıyaslamak bir tablo şekilinde göstermektedir. Sonra ise son adım da Maltepe ilçesinde Isparka ait, Şehit Ahmet otoparki , üçüncü bölümünde elde edilen tablo daki kriterler ele alınarak tasarlanmistir. Bu tasarmili yapmak icn ilk adim da genel olarak bu oto park analiz edilmistir . bu tasarim üç ana başlık: sürdürülebilir ve ekolojik, estetik ve görsel kalite ve, sosyal ve insan sağlıki sağlamak üzere tasarlanmıştır. Ardindan sonuç olarak ,tasarlanmış otopark Isparkin tasardigi otoparkinan karsılaşmıştır ve yapilan uygun olan stratgiler baslik olarak soylenmistir. Çalışmalar ve örnek çalışma sonucunda elde edilen sonuçlar, gelecek ve çağdaş kent otoparklarında daha çevresel ve ekolojik olarak anlamlı tasarımlar gerçekleşmesi açısından, yön verici olabilir.
-
ÖgeAmasya Yeşilırmak Nehri Kıyısı Peyzaj Tasarımının İrdelenmesi: Yalıboyu Ve Pirinççi Promenandı Örneği(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2013-01-06) Canik, Gülcan ; Deviren, A.seneme ; 406982 ; Peyzaj Mimarlığı ; Lanscape ArchitectureBu tez çalışmasında,Amasya Yeşilırmak Nehri kıyısı peyzaj tasarımları olan Yalıboyu ve Pirinççi Promenad alanları çalışma alanı olarak seçilmiştir.Her iki alanı tasarımsal açıdan değerlendirebilmek amacıyla karşılaştırma yöntemi kullanılmış ve bu amaçla çeşitli kriterler belirlenmiştir.Bu kriterler 6 ana başlık altında sınıflandırılmıştır.Bu başlıklar kent içindeki konum,tarihi gelişim,nehir ve kentle olan ilişki,kullanım amacı,kullanım yoğunluğu ve kullanılan bitki türleridir.Kent içindeki konumu tespit etmek amacıyla kentin günümüzdeki durumunu gösteren haritalardan yararlanılmıştır.Ayrıca alanda yapılan gözlem ve inceleme sonucunda alanın çevresinde yer alan tarihi,ticari,kamusal ve yerleşim amaçlı kullanılan yapılar da tespit edilmiştir.Tarihi gelişimi ortaya koymak amacıyla Amasya’ya ait geçmişte yapılmış ve günümüze ait haritalardan faydalanılmıştır.Çalışma alanlarının nehir ve kentle ilişkisi ise belirlenen yerlerden alınan kesitlerle görsel olarak ortaya konmuştur.Kullanım amacı ve kullanım yoğunluğunu irdelemek amacıyla alana farklı günlerde ve belirlenen saat dilimlerinde ziyaretler yapılmıştır.Gözlem yoluyla yapılan anket sonucu alanı kullanan kullanıcıların yaş gruplandırması ve alanı hangi amaçlar için kullandıkları belirlenmiştir.Çalışma alanlarında yer alan bitki türleri ise alanda yapılan inceleme yöntemiyle belirlenmiş,literatür araştırmalarıyla da desteklenmiştir.Sonuç kısmında ise her iki alanının tasarımsal açıdan pozitif ve negatif yönleri belirlenmiş,çalışma alanlarına farklı bakış açıları getirilerek,olumsuz yönler ortaya konmuş ve iyileştirme önerileri sunulmuştur.
-
ÖgeAnıt Ve Meydanlarda Oran Ve Ölçek Kavramları Taksim Cumhuriyet Anıtı İncelemesi(Fen Bilimleri Enstitüsü, ) Aslan, Serap ; Kılınçaslan, İsmet ; Peyzaj Mimarlığı ; Lanscape ArchitectureBu çalışmada çeşitli görsel analiz yöntemleri kullanılarak, oran ve ölçek kavramlarının meydan tasarımında ortaya çıkışı incelenmiştir.Taksim Meydanı, örnek alan olarak belirlenmiş ve meydandaki Cumhuriyet Anıtı’nın oransal değeri, çevrelenmenin algılandığı oranlar ve meydanın ölçek algısı incelenmiştir. Oran kavramı ve cephe tasarımında; kapı, pencere, balkon, çatı detaylarında, hem de çevrelenme ve anıt yüksekliklerinde incelenmiştir. Çevrelenmede ki yetersizlik, sınırlayıcıların eksikliği ve algılanamayan kapalılık etkisi ortaya konmuştur. Cumhuriyet Anıtı’nın meydandaki kayıp, baskın olmayan etkisi belirtilmiştir. Alanda Anıtın daha iyi algılanmasına ve çevrelenmede uygun oran ve ölçek değerlerinin hissedilmesine yönelik öneriler getirilmiştir. Anıt çevresinde kolonad sistemi getirilmesi böylelikle anıtın vurgulanması ve mekanın belirlenmesi hedeflenmiştir. Cephe kaplamalarının yerel dokuya uygun şekilde değiştirilerek aynı oransal sisteme sahip hale getirilmeleri önerilmiştir. Uygun oran ve ölçek değerleri kullanılarak görsel açıdan uyumlu bir mekan tasarlanması hedeflenmiştir.
-
ÖgeArazi Sanatının Çağdaş Peyzaj Tasarımı Üzerine Etkileri(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2011-07-08) Büyükgökçesu, Zeynep ; Deviren, A. Senem ; 405220 ; Peyzaj Mimarlığı ; Lanscape ArchitectureÇağdaş peyzaj mimarlığı kendi özgün dilini oluşturma yolunda gelişmektedir. İnsan ve doğanın sürekli değişim gösteren ilişkisi, çevreyle ilgili endişeler ve estetik gereksinimler, sanat ve mimarinin potansiyelini açığa çıkarmaktadır. Hem Arazi Sanatı, hem de bağlantılı sanat akımları, yeni bir dil oluşturmada peyzaj tasarımı ve kamu sanatına ilham kaynağı olmaktadır. Büyük ölçüde ahenk, romantisizm, düzen ve kaosa bağlı kalan erken dönem peyzaj tasarımı, müze sınırlarının dışına çıkan bu sanat akımının doğuşuyla birlikte sorgulanmaya başlamıştır. Arazi Sanatı, mekan tasarımına yeni standartlar getirerek, peyzaj mimarlığı ve peyzaj sanatında birçok çağdaş yaklaşımı etkilemiştir. Peyzaj ve bahçede geçişkenliğin keşfedilmesiyle, sanat formlarının tüm ölçeklerde kolayca birbirlerine dönüşebilmesi de mümkün olmuştur: sanat heykelle, heykel de peyzajla ifade edilmiştir. Ancak, Arazi Sanatının, insan algısında yaşanan krizin aşılması amacıyla peyzaj mimarlığına yeni yollar mı sunduğu, yoksa sanata yönelik subjektif yaklaşımın yalnızca estetik bir çıkmaza mı yol açtığı da sorgulanmıştır. Bu çalışmanın konusu, sözü edilen sorun ekseninde Arazi Sanatı akımının peyzaj mimarlığı üzerindeki güçlü etkisini vurgulamaktır. Bununla birlikte, Arazi Sanatının peyzaj mimarlığını tek yönlü olarak mı etkilediği, yoksa peyzaj tasarımı ve peyzaj tasarımcılarının da mı arazi sanatçılarını etkilediği sorulabilir. Dolayısıyla, bu çalışmanın amacı, kısaca, peyzaj mimarlığını bir sanat formu olarak konumlandırarak Arazi Sanatı ve çağdaş peyzaj tasarımı arasındaki etkileşimi vurgulamak ve konuyla ilgilenenlere güvenilir bir referans kaynak sunabilmektir. Peyzaj mimarlığının bugünkü tasarım dilini ve önde gelen çağdaş peyzaj mimarlarının günümüzdeki tasarım bilinçlerine erişene kadar geçirdikleri süreçleri anlamak amacıyla, bu iki disiplin arasındaki bağlantı ortaya koyularak, sanatın peyzajda geçirdiği dönüşüm ayrıntılı biçimde incelenmiştir. Bu geçişi göstermek için, sanata ve doğaya yönelik yaklaşımları birbirlerinden farklı olan sanatçılar, sanat eleştirmenleri, sanat teroisyenleri ve peyzaj mimarlarından alıntılara ve arazi sanatçıları ile peyzaj mimarlarının çalışmalarından örneklere yer verilmiştir. Bu geçiş, biçim ve anlam bakımından en açık şekilde kentsel peyzajda görülmektedir. Seçilen projeler ve bu projelerin felsefeleri, peyzaj mimarlığı ve Arazi Sanatı arasındaki sınırın belirsizliğini ve buna bağlı olarak, kentsel peyzajda yeni bir tasarım yaklaşımının doğuşunu açıkça göstermektedir. Doğaya yönelik yaklaşımlarındaki farklılıklara rağmen sanatçılar ve peyzaj mimarları, peyzajın, çeşitli tasarım disiplinlerini bünyesinde barındırabilecek ortak bir dil olduğunu kanıtlamışlardır. İlham kaynaklarını tarih öncesi yapılardan ve geleneksel bahçe sanatından alan Arazi Sanatı akımı, insan ve doğa arasındaki bağlantıyı vurgulamış ve bunu onarmayı hedeflemiştir. Bu felsefesiyle Arazi Sanatı, peyzaj mimarlığı için bir ilham kaynağı olmuştur. Arazi Sanatı, insan algısındaki krizin aşılması amacıyla yeni yollar açarak, peyzaj mimarlığının kendi tasarım dilini yaratmasını sağlamıştır. Peyzaj mimarlığı artık yalnızca işlev ve çevreyle ilgili doğru kararlar vermekle yükümlü değildir; araziyi, biçimi ve sanatı da hesaba katar. Peyzaj mimarlığı, sanattan soyutlanamayacağı gibi, sürekli olarak kendi biçimlerini ve akımlarını yaratabilen bir “sanat biçimi” olarak değerlendirilmelidir.
-
ÖgeAtaşehir toplu konut alanında açık alanların değerlendirilmesi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1997) Mine Kurtuluş ; Türkoğlu, Handan ; 66510 ; Peyzaj MimarlığıAtaşehir Toplu Konut Yerleşmesinde gerçekleştirilen araştırmanın amacı, toplu konut alanlarında yer alan açık alanların, kullanıcılar tarafından değerlendirilmesidir. Planlı olarak gelişen Ataşehir yerleşmesinde, konutların çevresinde yer alan açık alanlar, alanların kullanılabilirliği, kullanım şekli, yeterliliği konusunda tespitler yapılmakta, açık alanların kullanıcıların konut yakın çevresinden beklentilerine, yaşam biçimlerine, sosyal ve psikolojik gereksinmelerine cevap verip vermediği araştırılmaktadır. Bu amaçla kullanıcıların çevrelerini ne şekilde algıladıkları, değerlendirdikleri ortaya konulmaya çalışılmakta ve memnuniyetlerinin konut çevresinde hangi özelliklere bağlı olarak değiştiği saptanmaya çalışılmıştır. Seçilen çalışma adalarında blokların alçak ve yüksek katlı olmalarına dikkat edilmiş ve açık alan kullanımlarında konutların bu özelliğinin etkisi olup olmadığı konusunda da değerlendirmelere gidilmiştir. Araştırma yedi bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde konuya giriş yapılmış, toplu konut olgusunun tanımı, dünyada ve ülkemizde toplu konut olgusunun tarihsel gelişimi kısaca ele alınmış ve araştırmanın amacı ve kapsamı hakkında bilgi verilmiştir. İkinci bölümde konu tanınılmış, konut, toplu konut, konut çevresi kavramları ele alınmıştır. Üçüncü bölümde insan-çevre ilişkisi irdelenmiştir. Bu çerçevede etkileşim teorisi, algısal, bilişsel, davranışsal etkileşim, insan gereksinmeleri ve bu faktörlerin tasarıma etkilerinden bahsedilmiştir. Dördüncü bölüm konut dışı alanların tanıtılmasıdır. Konut dışında yer alan donatılardan ve standartlarında bahsedilmiştir. Beşinci bölüm, çalışma alanının tanıtılmasıdır. Ataşehir Toplu Konut yerleşmesinin konumu, kentsel yapısından bahsedilmiş ve çalışma alanı olarak seçilen 1. Etap konutlarının özellikleri ve açık alan kullanımları hakkında bilgi verilmiştir. Altıncı bölümde anket çalışmasının kapsamı ve yöntemi hakkında bilgi verilmiştir. 120 kişiyle anket görüşmesi yapılmış, anket sonuçlan doğrultusunda, kişilerin sosyo ekonomik durumları, açık alan kullanımları, sahip oldukları farklı özelliklerden dolayı çevrelerini ne şekilde algıladıkları, değerlendirdikleri ve memnuniyetleri ortaya konulmuştur. Son bölüm olan sonuç bölümünde anket sonuçlarından elde edilen değerlendirmelerle, kullanıcıları istekleri ve eksikliği hissedilen konularda önerilere yer verilmiştir.
-
ÖgeAvluların Peyzaj Tasarım Kriterleri Yönünden Değerlendirilmesi(Fen Bilimleri Enstitüsü, ) Hindistan, Alev ; Ergun, Nilgün ; Peyzaj Mimarlığı ; Lanscape ArchitectureBu tezde, binalar veya duvarlarla çevrili iç bahçe niteliğinde olan avlular, peyzaj tasarım kriterleri yönünden ele alınmıştır. Peyzaj tasarımı kriterleri yönünden sağlıklı bir değerlendirme yapabilmek adına önce peyzaj ve peyzaj tasarım kriterleri ilgili bazı kavramlar tanımlanmıştır. Kentsel peyzaj tasarımının bina ölçeğindeki çalışma alanlarından biri olarak değerlendirilen avluların tarihsel gelişimi anlatılırken; doğudan batıya çeşitli uygarlıkların yerleştikleri farklı coğrafik bölgeler ve farklı kültürel değerler göz önünde tutulmuştur. Sokağın tozundan gürültüsünden korunaklı, mahremiyet ve iklimsel konfor koşullarının sağlandığı, farklı kültürel, sosyal ve psikolojik değerler etkisiyle oluşturulan yaşam mekanları olarak avlular, bağlantılı oldukları binanın fonksiyonuna bağlı olarak özel, yarı özel - yarı kamusal ve kamusal olmak üzere üç gruba ayrılmıştır. Peyzaj tasarım kriterleri yönünden ele alınan bu üç gruptaki avluları değerlendirirken tarihi ve güncel avlu örnekleri kullanılmıştır. Fiziksel, dini ve kültürel faktörlerin yanı sıra yaşam statü göstergesi olarak düşünülen ve peyzaj tasarımlarına ayrı bir özen gösterilmesi gereken avlular, prestij mekanı olarak değerlendirilmiştir. Tezin sonucu olarak, peyzaj tasarım kriterlerine, her türlü konfor koşullarına ve incelenen örneklerden yola çıkılarak, prestij faktörünün avlu oluşumunun ortaya çıkış nedeni olan iklimsel ve mahremiyet konfor ihtiyacı kadar önemli olduğu ve yeni oluşturulacak olan avlularda tarihi mirasın bilimsel olarak dikkatlice kullanılması gerektiği ortaya çıkmıştır.
-
ÖgeBitkisel Tasarımın Görsel Açıdan Değerlendirilmesine Yönelik Bir Araştırma: Bursa Soğanlı Botanik Parkı Örneği(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2010-06-24) Arın, Özgün ; Yıldızcı, Ahmet Cengiz ; Peyzaj Mimarlığı ; Lanscape ArchitectureGörsel olarak algılanan çevrenin önemli bileşenlerinden biri kabul edilen yeşil alanlar, kentsel yaşam kalitesini etkileyen önemli unsurlardan biridir. Kent düzeyinde yeşil alan kavramı içinde yer alan kent parkları ise, kişilerin yaşam biçimlerine bağlı olarak rekreasyonel gereksinimlerini karşıladıkları peyzaj alanlarıdır. Bu parkların planlama sistemi içinde yer alan bitkisel tasarım çalışmaları, özellikle park tasarımının işlevsel ve estetik kalitesini şekillendiren önemli bir süreçtir. Tez çalışmasının amacı; ‘bitkilerin tasarımda üstlendikleri fonksiyonlar göz önüne alındığında, Soğanlı Botanik Parkı’nda uygulanan bitkisel tasarım örneklerinin bitkilerin mimari ve estetik fonksiyonlarıyla olan ilişkisini irdeleyerek kişilerin tasarım örnekleri üzerindeki algıya dayalı yorumlarını belirlemek ve bu doğrultuda, parkın bitkisel tasarımının işlevsel ve estetik kalitesi hakkında genel bir değerlendirme ortaya koymaktır. Bu amaçla öncelikle, bitkisel tasarım kavramı farklı boyutlarıyla ele alınarak literatür çalışması yapılmış ve sonrasında parkta yapılan gözlemler doğrultusunda alan analizi çalışması tamamlanmıştır. İlerleyen aşamada, araştırma sorusu olarak belirlenen ‘kişilerin mesleki nitelikleri ve alan deneyimlerinin, bir bitkisel tasarımın görsel açıdan değerlendirilmesine yönelik yapılan yorumlar üzerinde etkisi var mıdır?’ sorusu ışığında geliştirilen hipotezlerin irdelenmesine yönelik bir anket çalışması yapılmıştır. Anket, peyzaj algılama araştırmaları konusundan yola çıkarak izlenen bir görsel değerlendirme metodu ışığında peyzaj mimarlığı meslek grubundan seçilen 35 kişilik bir uzman gruba uygulanmıştır. Algılanabilirlik ve peyzaj tercihlerinin belirlenmesini amaçlayan çalışma sonucunda, kişilerin mesleki nitelikleri ve alan deneyimlerinin olumlu/olumsuz, benzerlik ve farklılık gösteren tercihler şeklinde ortaya çıktığı ve genel olarak yapılan yorumlar üzerinde etkili olduğu ortaya çıkmaktadır.
-
ÖgeBoğaz Köprülerinin İstanbul Açık Alan Sistemi Üzerine Yaptığı Etkilerinin Space Syntax Yöntemi İle İrdelenmesi(Fen Bilimleri Enstitüsü, ) Güler, Gülşen ; Kubat, Ayşe Sema ; Peyzaj Mimarlığı ; Lanscape ArchitectureHer kent belli alt sistemlerden oluşan bir sistemdir. Kentleri oluşturan ve kentlerin şekillenmesi üzerinde önemli etkileri alt sistemlerden ulaşım ve açık alan sistemlerinin birbiri ile olan ilişkisi tezin çıkış noktasını oluşturmaktadır. Ulaşım sisteminin gelişmesi sağladığı birçok kolaylığın yanında birçok sorunu da beraberinde getirmektedir. Yerleşmelerin büyümesi ve bu nedenle doğal çevrenin tahribi en önemli sorunlardan biridir. Kentsel büyümenin hızla, plansız bir şekilde gelişmesi İstanbul’da ulaşım problemlerinin doğmasına neden olmuştur. Problemlerin çözümüne yönelik ulaşım ağının devamlı geliştirilmesi, boğaz geçiş önerisini de yanında getirmiştir. 1967-1968 yıllarında I. Köprünün gündemde yer aldığı zamanlardan, günümüzde III. Köprü gündemine kadar olan zamanda yapılaşan iki köprünün kent merkezlerine olan etkileri, kentsel yayılma ve kentsel yayılma sonrasında İstanbul açık doğal alan sistemi üzerine yaptıkları etkilerin incelenmesi çalışmanın amacını oluşturmaktadır. İki mevcut köprünün etkilerinin 1975, 1995, 2005 yıllarında incelenmesinden sonra III. Köprü güzergahının olası etkileri incelenmiştir. Bu çalışmada kullanılan metod, Landsat, GIS ve Space Syntax’ dir. İncelenen yıllara ait Landsat uydu görüntüleri, yeryüzü referanslı verileri toplayan, depolayan, kontrol eden, işleyen, analiz eden ve görüntüleyen bir sistem olan GIS ile analiz edilmiştir. 1975 yılından günümüze nüfusun ve yerleşme alanlarının artmasıyla açık alan sistemlerinin giderek azaldığı görülmektedir. GIS ile alansal miktarları bulunarak doğrulanan mevcut durum Space Syntax yöntemi ile de desteklenmektedir. Şehirsel gelişmenin kentin ulaşım eksenlerinden yola çıkılarak bulunan yöntem ile mevcut durum desteklenmektedir. Çalışmanın sonuçları doğrultusunda, alternatif III. Köprü güzergahının yapıldığı durumda, yapılan güzergah çevresi başta olmak üzere yerleşmelerin artış göstereceği tahmin edilmektedir. Böylelikle, güzergahı sebebi ile başta havza alanları olmak üzere tarım alanları ve orman alanlarında azalma olacağı öngörülmektedir.
-
ÖgeBoğaziçi İskele Meydanları-anadolukavağı Ve Rumelikavağı Meydanlarının Rekreasyonel Potansiyellerinin Değerlendirilmesi(Fen Bilimleri Enstitüsü, ) Dizdaroğlu, Didem ; Yiğiter, Y. Reyhan Genli ; Peyzaj Mimarlığı ; Lanscape ArchitectureBu çalışma; İstanbul metropolü için önemli bir yeşil alan potansiyeline sahip Boğaziçi iskele meydanlarının rekreasyonel potansiyellerinin incelenerek bugünkü kullanımlarını belirlemek, kent içi ulaşım sistemine ettiği hizmetle birlikte kent peyzajına katkısını vurgulamak ve ortaya çıkan sorunlara peyzaj mimarlığı yönünden çözüm ve öneriler getirmek amacı ile yapılmıştır. Çalışma kapsamında Boğaziçi iskele meydanları; tüm İstanbul kenti içindeki rekreasyonel potansiyelleri açısından, mevcut durum ve ulaşım sistemi de göz önünde bulundurularak incelenmiş, bu amaçla yapılan iskele meydanlarına ait arazi çalışmaları, imar planları ve orto-foto haritaları ile her iskele meydanı için ayrı olarak mevcut durumu üzerinde analiz çalışmaları yapılmıştır. Ayrıca, Boğaziçi iskele meydanlarına ait yapılan literatür çalışmaları ile geçmişten günümüze kadarki süreçte bu mekanların fiziksel, işlevsel, sosyal ve rekreasyonel değişimleri incelenmiştir. Boğaziçi iskele meydanlarından “Anadolukavağı Ve Rumelikavağı İskele Meydanları” araştırma alanı olarak seçilerek, bu kriterlerin incelenmesine yönelik bir anket çalışması yapılmıştır. Anket sonuçlarını literatürdeki çalışmalarla karşılaştırdığımızda, Boğaziçi iskele meydanlarının rekreatif aktivitelerin gerçekleştirildiği bir açıkhava rekreasyon alanı olarak kent peyzajına katkısının; bu meydanların sahip olduğu rekreasyon potansiyeli ile ilişkili olduğu kadar, kullanıcıların ihtiyaçları ve istekleri doğrultusunda düzenlenmiş olması ile de yakından ilgili olduğu tespit edilmiştir. Kültürel, tarihi, ticari ve ulaşım fonksiyonlarının yanı sıra halkın rekreasyonel gereksinimlerinin de karşılanmasında önemli işleve sahip bu meydanların, eksiklikler giderilerek toplumun ihtiyaçları doğrultusunda, yeniden kentin peyzaj dokusuna kazandırılması gerekliliği ortaya konmuştur.
-
ÖgeBursa Örneğinde, Kentleşmenin Yeşil Kent Dokusu Üzerindeki Etkilerinin İncelenmesi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1997) Acay, Ferda ; Ergun, Nilgün ; 66643 ; Peyzaj Mimarlığı ; Lanscape ArchitectureBu çalışmada, bir kentin kuruluş ve gelişim süreci içerisinde mekana yansıyan kent formunun oluşumunu belirleyen faktörlerin, kentin kentleşme süreci içerisinde nasıl değiştikleri ve bu değişikliğin genel kent makroformu ve kent yeşil dokusu üzerinde nasıl ve ne derece etkili olduğu Bursa kenti örneğinde incelenmiştir. Çalışmayı beş bölüm içerisinde ortaya koymak uygun görülmüştür. Giriş ve amaç kısmının yer aldığı birinci bölümde genel olarak, çalışmanın amacından ve öneminden bahsedilmiştir. İkinci bölümde ise, Bursa örneği üzerinde inceleme yapılmadan önce, genel olarak kent, kentleşme ve yeşil alan üçgeni içerisindeki ilişki ele alınmaya çalışmış, düzensiz ve çarpık bir kentleşmenin kentin yeşil alanları üzerinde ne şekilde ve ne derece etlili olabildiği aktarılmaya çalışılmıştır. Daha sonra, genel olarak Bursa ili, konumu, önemi ve sahip olduğu değerler hakkında bilgi verilmeye çalışılmıştır. Çalışmanın üçüncü bölümünde ise, Bursa kentinin fiziki gelişimi tarihi bir perspetif içinde ele alınarak, bu süreç içinde yapılan planlama çalışmalarıyla veya planlamadan bağımsız alınan kararlarla kentin ulaştığı makroform karşılaştırılmaya çalışılmıştır. Kentin bugünkü makroformunun üzerinde etkili olan etmenler ve bu etkilerin nasıl mekana yansıdığı ise çalışmanın dördüncü bölümünde incelenmiştir. Beşinci bölümde de, 1960 yıllarından başlamak üzere, günümüze kadar, elde edilen veriler ışığında kentin yeşil dokusu, kentin bugünkü makroformunu oluşumunu belirleyen faktörlerin bu yeşil doku üzerindeki etki derecesi üzerinde bir değerlendirme yapılmaya çalışılmıştır. Öncelikle kentin yeşil dokusunu öncelikle oluşturan etmenler nelerdir?, Yeşil bursa dokusunun oluşmasında bu etmenlerden hangisi ne ölçüde belirleyicidir?, Bursa kentinde yeşil alan %'sinin gittikçe azalmasının belirleyicisi ne tip yeşil alanlardır?, planlama çalışmalarıyla oluşturulmuş aktif yeşil alanlar mıdır? Yoksa Bursa Ovası ve ormanlarının oluşturduğu doğal yeşil alanlar mıdır?, doğal yeşil alanlar üzerinde plan kararlarıyla peyzaj düzenlemelerine gidilebilmi midir?ya da kent topraklan içerisinde artan nüfusa paretel olarak, plan kararlarıyla düzenli yeşil alanlar açılma yoluna gidilmiş midir?, açıldıysa uygulanabilmiş midir? Veya ne sebepten uygulanamamıştır? Sorularına belgeler incelenerek ve bu konuda bilgili ve yetkili kişilerle görüşülerek cevap bulunmaya çalışılmıştır. Sonuç ve değerlendirme bölümünde ise çalışmanın başında ve bölümler içerisinde ortaya atılan sorulara, çalışma içerisinde elde edilen bilgiler ışığında cevaplar verilmeye çalışılmış, bazı önerilerde bulunulmuştur. Çalışmanın sonucunda, Bursa kenti yeşil dokusunun giderek tahrip olduğu ve yitirildiği görülmüştür. Bu süreçte de en fazla etkiyi başta Bursa Ovası olmak üzere doğal nitelikli yeşil alanlar görmüştür. Yapılan planlama çalışmalarında bu süreç engellenememiş, ve yok olan yeşil dokunun yerine ikame edebilecek yeni alanlar açılamamıştır. Ancak, bugün Bura Büyükşehir Belediyesi, yeşil saha olarak kalabilmiş alanları, bir ölçüde yerleşime açılmasını da önlemek amacıyla düzenleme ve aktif olarak halkın kullanımına sunma çalışmaları yapmaktadır.
-
ÖgeÇorum Kent Merkezindeki Yeşil Alanların Nicelik Ve Nitelik Açısından Değerlendirilmesi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2015-08-14) Özdindar, Alev ; Seçkin, Yasin Çağatay ; 10084683 ; Peyzaj Mimarlığı ; Lanscape ArchitectureKentsel yeşil alanlar, kente çok yönlü değer katan, kentsel mekan kalitesi ve insan yaşamını doğrudan etkileyen kentin en önemli parçasıdır. Kentsel yeşil alanlar, tesis edildiği andan itibaren değişen ve gelişen, bu değişim ve gelişime paralel olarak da ekolojik, rekreasyonel ve estetik etkileri ile kentin yapısını olumlu yönde etkileyen dinamik sistemlerdir. Giderek artan kent nüfusu, hızlı yapılaşmayı da beraberinde getirmekte ve bu durumun bir sonucu olarakta kentsel yeşil alanların yapı bloklarına dönüştüğü görülmektedir. Sonuca ters orantılı olarak kentsel yaşamın insanlar üzerindeki baskısı insanların yeşil alanlara olan ihityacını artırmaktadır. Mevcut imar mevzuatında kentlerde bir yeşil alan sistemi oluşturulmasına ilişkin yaptırım bulunmaması, yeşil alan sistemlerinin bütüncül olmayan ve kısa vadede kentsel büyümeyi öngören planlama yaklaşımları ile oluşturulması kentte ki yeşil alan yetersizliğinin temel nedenleri arasındadır. Kentlerde yeşil alan sistemleri kentlerin coğrafi konumu, arazai yapısı, iklimi, demografik ve sosyo kültürel yapısı gibi özelliklerine göre nitelik ve nicelik bakımından farklılık gösterir. Çorum gibi küçük ölçekli, hızla yapılaşmakta olan, ekonomisi ağırlıkla sanayiye dayalı, denize kıyısı bulunmayan ve sosyal yapısı içe dönük kentlerde insanların yeşil alan gereksinimleri oldukça fazladır. Bu nedenle insanlar evlerinden minimum yürüyüş mesafesinde ulaşabilecekleri yeşil alanlara ihtiyaç duymaktadır. Bu durum kent içinde ki hızlı yapılaşmayla birlikte planlama girdisi olarak değerlendirildiğinde bütüncül yeşil alan sistemlerinin oluşturulasına engel teşkil etmekte, kent içindeki yeşil alanların niteliğini olumsuz yönde etkilemektedir. Tezin çalışma alanı, Çorum kent merkezinde 14 mahallede konumlanan yeşil alanları kapsamaktadır. Çalışma sürecinde öncelikle; yerinde analiz bulguları, belediye envanterleri ve Coğrafi Bilgi Sistemi yazılımlarından biri olan CitySurf programından elde edilen çeşitli yıllara ait hava fotoğrafları çakıştırılıp işlenerek grafiksel veriler elde edilmiştir. Edinilen veriler doğrultusunda belirli dönemlerde kentte konumlanan yeşil alanlar belirlenmiş ve bu alanların tarihsel süreç içindeki değişimi ortaya koyulmuştur. Çalışmanın devamında kent merkezinde bulunan yeşil alanların mahallelere göre dağılımı incelenmiş, mahalle ölçeğinde kişi başına düşen yeşil alan miktarları ortaya koyulmuştur. Son bölümde kentte konumlanan yeşil alanlar İsveç standartlarına göre değerlendirilmiş, standardı sağlayan 32 adet konut öbeği parkı nicelik ve nitelikleri bakımından incelenmiştir. Mevcut durumun analiz edilmesi üzerine kentte konumlanan yeşil alanların nicelik ve nitelik bakımından yetersiz olduğu saptanmış, kent merkezinin genelinde mevcut durumun iyileştirilmesi adına öneriler sunulmuştur.
-
ÖgeDeğişen Çevre Koşulları Ve Kentsel Yaşantı İçerisinde Peyzaj Unsurlarının Yeni Rolü – Ara Katman Yaklaşımı(Fen Bilimleri Enstitüsü, ) Erdem, Meltem ; Velioğlu, Selim ; Peyzaj Mimarlığı ; Lanscape ArchitectureBu çalışmada, günümüzde değişen kent koşulları içerisinde, fiziksel çevre üzerinde gözlenen kurgusal ve ekolojik boyutlu problemlere karşılık, kente yönelik geliştirilen iyileştirici bir müdahale olarak alternatif bir model önermektedir. Söz konusu model, kentsel bir bileşen olan peyzaj unsurlarının, fiziksel açıdan aynı düzlem üzerinde bulunan ve kenti oluşturan doluluklar (yapı ve yapı grupları) ve boşluklarla (dış mekanlar) etkileşim içerisinde bulunan ara bir katman olarak değerlendirmektedir. Bu kapsamda ele alınan çalışmada, fiziksel çevre bütünlüğü içerisinde, ara bir katman olan peyzaj unsurlarının doluluk ve boşluklarla olan karşılıklı etkileşimi sonucu tasarımda göz önünde bulundurulması gereken kriterleri sunmaktadır. Çalışma kapsamında elde edilen kriterler, dayandığı temel fikirler bakımından olumlu bulunan 155 adet örneğin irdelenmesini içeren kişisel bir değerlendirme sonucu elde edilmiştir. Bu kapsamda ortaya konulan çalışma günümüzde farklı ölçek ve içeriklere sahip tasarım süreçlerinin her bir aşamasında göz önünde bulundurulması gereken ölçütleri sunması bakımından tasarımcıyı yönlendirici niteliğe sahip bir kılavuz önermektedir.
-
ÖgeDeprem Durumunda Kentsel Açık Ve Yeşil Alanların Kullanımı – Küçükçekmece Cennet Mahallesi Örneği(Fen Bilimleri Enstitüsü, ) Atalay, Hilay ; Kubat, Ayşe Sema ; Peyzaj Mimarlığı ; Lanscape Architecture1950 yılından sonra yaşanan kentleşme süreci sonrasında kentlerin plansız gelişmesi nedeniyle, kentsel mekânda çok önemli işlevleri olan kentsel açık ve yeşil alanlar tahrip edilmiştir. 1999 yılında yaşanan Marmara depreminden sonra, kentsel açık ve yeşil alan miktarı yetersiz olan ülkemizde, deprem sonrasında toplanma/barınma/tahliye alanı olarak kullanılan, kentsel açık ve yeşil alanlar önem kazanmaya başlamış ve bu alanların eksikliği dikkat çekmeye başlamıştır. Bu çalışmada amaç, deprem riski ile karşı karşıya olan ülkemizde olası bir deprem durumunda ve deprem sonrasında kentsel açık ve yeşil alanların yüklenecekleri fonksiyonları belirlemek, nüfusun deprem sonrasında kullanacakları kentsel açık ve yeşil alanları saptamak ve bu alanların yeterliliğinin ölçülmesi için bir analiz yöntemi belirlemektir. Çalışmada, yapılan örnek çalışmalar doğrultusunda, deprem sonrasında kullanılacak toplanma/barınma alanlarının belirlenmesi ve yeterliliklerinin ölçülmesinde kullanılacak bir analiz yöntemi önerilmiştir. Örnek alan olarak seçilen Küçükçekmece ilçesi Cennet mahallesinde deprem durumunda kullanılacak açık ve yeşil alanlar belirlenmiş ve bu alanların yeterliliği analiz edilmiştir.
-
ÖgeDeveloping a parametric design tool as a decision support system for designing pocket parks(Institute of Science And Technology, 2020-06-15) Hammad, Aseel ; Örnek, Muhammed Ali ; 502171601 ; Lanscape Architecture ; Peyzaj MimarlığıDuring history, especially after the industrial revolution, urban populations had raised dramatically. As a result, the cities became in dramatic and unplanned situations. Consequently, the pressure of creating or developing urban open spaces had been increased. There are not many doubts about the importance or benefits of urban open spaces such as parks but the problem starts when cities try to build and develop parks. Cities usually have not had enough money to accomplish all that they hope especially within the current economic crisis where establishing new parks or develop the old ones is not in the top priorities anymore. Pocket parks can begin in tackling these issues, due to their small sizes and simple requirements comparing with other types of parks. The pocket park is a small urban open space and considers as the smallest type of park. It provides a space for gathering and socializing in the dense cities and can be woven within the urban fabric in the most developed cities. Moreover, it contributes to enhancing the ecological and social life of the city as much research mentioned. on the other hand, it can be noticed that some of the design decisions can't fulfill the community's desires or ecological and social life needs. So, if the computational methods were incorporated in the designing process this can provide different options and possibilities for the designers and planners. As mentioned above, this research proposes a decision support guide system that aims to assist decision-makers in establishing pocket parks in antiquated areas or developing the existing ones. Based on updated guidelines and standards at a global level, the database has been established to provide a unique study that collected and classified pocket park standards and create a set of design rules. The thesis is consisting of five chapters: In the first chapter, a brief history explained the beginning of the urban parks in the United States and Europe, then in a separated section, an overview of the pocket park's emerging circumstances, definitions, and other related details was summarized. In the second chapter, to create a framework of the designing tool, the chapter shed the light on pocket park design guidelines and standards according to the main design parameters, then local and global case studies with applications have been gathered to broaden and support the database. After that, the primary analysis of design guidelines and standards were addressed and categorized in tables. The third chapter focuses on the literature of computer-aided design approaches and related fields such as BIM, LIM, and GIS. It also explained the genetic algorithms and parametric design concepts with applications and examples. The fourth chapter contains the research approach and methodology. This chapter presents the process of developing the decision support guide which started with re-categorizing design guidelines and design standards from a programming perspective to evolve, identify, and exclude some -if needed-. The last chapter includes the conclusion and the results that the research reached which includes a set of design rules which can assist landscape architects, urban planners, and researchers to design pocket park.
-
ÖgeDoğa Koruma Alanlarında Planlama Çalışmaları Ve Ayvalık Adaları Tabiat Parkı Yönetim Planı Önerisi(Fen Bilimleri Enstitüsü, ) Özbay, Sevcan ; Gülersoy, Nuran Zeren ; Peyzaj Mimarlığı ; Lanscape ArchitectureBu çalışmada, doğa koruma alanı sınıflandırmasında önemli bir yeri olan tabiat parklarında etkin bir yönetim planının nasıl olacağı sorusundan yola çıkarak, dünyada ve ülkemizde varolan doğa koruma sistemleri ve yasal durum ortaya konmuş, uluslar arası koruma örgütleri ile ulusal doğa koruma rehberleri incelenerek, başarılı örnek alanlardaki yönetim planları anlatılmıştır. Ülkemizde doğal açıdan önemli alanların korunmasındaki sorunlar; korunan alanlardaki kurumların yetki karmaşası, kaynak araştırmalarının yetersizliği, hazırlanan planların uygulama kısmında büyük problemlere neden olan yerel halk katılımının eksikliği olarak tespit edilmiş ve sorunların çözümü için etkili bir yönetim planı önerisi ve Ayvalık Adaları Tabiat Parkı için geliştirilmiştir.
-
ÖgeDoğal Taş Elemanlarının Peyzaj Düzenlemelerinde Kullanımı(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2010-07-13) Yavuz, Hülya ; Yıldızcı, Ahmet Cengiz ; Peyzaj Mimarlığı ; Lanscape ArchitectureBu çalışmada öncelikli olarak çevre bilincinin gelişmesi ve doğaya geri dönüşümünün başlamasıyla kullanım oranları artan doğal taşların oluşumları, özellikleri ve kullanım şekilleri incelenmiştir. Çalışmanın öncelikli amacı, üstün niteliklere sahip bu malzemelerin peyzaj mimarisinde yapı elemanı veya peyzaj öğesi olarak nasıl kullanılabileceği konusunda tasarımcı ve kullanıcıları aydınlatmaktır. Tekniğine uygun olarak, estetik ve fonksiyonelliği bir arada barındıran, uzun ömürlü doğal taş uygulamaları için gerekli teknik detaylar hakkında bilgi vermek ise araştırmaya konu olacak ikinci amaç olarak belirlenmiştir. Araştırmanın sonuç bölümünde ise; peyzaj tasarımlarında doğal taşların kullanımının beton yapı malzemesi kullanımına göre avantajlarından bahsedilmiş, peyzaj düzenlemelerinde kullanımının yaygınlaştırılması için bazı önerilerde bulunulmuştur. Araştırma sürecinde yararlanılan bilimsel kaynaklara ek olarak kişisel deneyim ve tecrübelere yer verilmiştir. Bu bağlamda, çeşitli örnekler üzerinde taşların peyzaj düzenlemelerinde ki kullanım şekilleri incelenmiş, fonksiyonelliği ve estetiği bünyesinde birlikte barındıran tasarımlar için önerilerde bulunulmuştur.
-
ÖgeDünyada Ve Türkiye’de Üniversite Yerleşkelerinin Peyzaj Planlama Ve Tasarımında “üniversite Başarımı Ve Sürdürülebilirlik” İlişkisinin İrdelenmesi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2009-11-11) Erdoğan, Müge ; Demir, Yüksel ; Peyzaj Mimarlığı ; Lanscape ArchitectureTez çalışması, peyzaj planlama ve tasarımı çerçevesinde üniversitelerin sürdürülebilirlik kapsamında yerleşkelerinde uyguladıkları çalışmaların irdelenerek, üniversite başarımı ve sürdürülebilirlik ilişkisinin tespit edilmesini amaçlamaktadır. Öncelikli olarak tez çalışmasının başlığını oluşturan, peyzaj planlama ve sürdürülebilirlik kavramları tanımlanmıştır. Üniversite yerleşkelerinin sürdürülebilir yerleşkeler olarak nitelendirilebilmesi için planlama ve tasarım kararlarında yer alması gereken kriterler, Amerika Yeşil Bina Konseyi (USGBC) tarafından oluşturulan, LEED değerleme sisteminin yerleşke ve benzeri çoklu yapılar için hazırladığı kılavuz çerçevesinde belirlenmiştir. Bu kılavuz çerçevesinde incelenen değerleme kriterleri, ‘arazinin sürdürülebilirliği’, ‘su verimliliği’, ‘enerji ve atmosfer’, ‘iç mekan hava kalitesi’ ve ‘yenilik ve tasarım süreci’ başlıklarını kapsar. Tespit edilen değerleme kriterleri Türkiye’de ve dünyada başarılı olarak nitelendirilen üniversite örnekleri üzerinden irdelenmiştir. Bu çalışma üniversite yönetimlerine internet yolu ile gönderilen anket çalışması ile desteklenmiştir. Tez çalışmasının sonucunda Türkiye’de ve dünyada başarılı üniversitelerin yerleşkelerinin peyzaj planlama ve tasarımlarındaki sürdürülebilirlik uygulamaları, karşılaştırılarak değerlendirilmiş, “üniversite başarımı ve sürdürülebilirlik” ilişkisi tespit edilmiştir.
-
ÖgeEndüstri Mirasının Yeniden İşlevlendirilmesi; Beykoz Deri Ve Kundura Fabrikası Örneği(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2015-07-15) Özdemir, Manolya ; Seçkin, Yasin Çağatay ; 10079195 ; Peyzaj Mimarlığı ; Lanscape ArchitectureSanayi Devrimi’nin yaşandığı yıllarda şehir merkezlerinden uzak, tercihen demiryolu ağına ve su kaynaklarına yakın bölgelerde konumlanan dev sanayi tesisleri, 1950’li yıllardan itibaren değişen üretim sistemleri ve tüketici ihtiyaçları nedeniyle terk edilmişlerdir. Bu alanlar, endüstrileşmenin ve endüstrileşme döneminin şahitleridir. Bu nedenle, bazıları endüstri mirası olarak koruma altına alınmıştır. Bazıları ise koruma altına alınmamış veya koruma altında olduğu halde kullanılmadığı için zarar gören yapı/tesislerdir. Endüstri mirasının gelecek kuşaklara aktarılabilmesi, yapıları uygun bir işlevle kent hayatına kazandırmanın yanı sıra, özgün kimliklerini de korumaya bağlıdır. Türkiye’nin endüstrileşme sürecinde, İstanbul, ulaşım/nakliye olanakları, coğrafi konumu, verimli su kaynakları gibi özellikleri ile endüstrileşme döneminin en yoğun yaşandığı kentlerdendir. İstanbul’ da, 19. yüzyılda sayısı 256’yı bulan ve bugün 43’e düşen sanayi yapı ve tesisi olduğu bilinmektedir. Bir kısmı halen işlevini sürdüren, bir kısmı da, 20. yüzyılın ortalarına kadar kullanıldıktan sonra işlevini yitiren sanayi yapılarıyla ilgili ayrıntılı belgeleme çalışmaları henüz yapılmamıştır. Terk edilen fabrikalar, ihmal, bilinçsiz onarım veya genel bir yöntem belirlemeden gelişi güzel kararlarla yapılan yeniden işlevlendirme çalışmaları ile her geçen gün daha fazla tahrip olmaktadır. Tezin çalışma alanı, İstanbul Beykoz Deri ve Kundura Fabrikasıdır. Beykoz Deri ve Kundura Fabrikası, döneminin üretim kapasitesi en yüksek tesislerindendir. İşlevini kaybetmiş olan fabrika alanındaki yapıların birçoğu ve makineler varlığını sürdürmektedir. Bu çalışmada, Beykoz yerel halkı/kullanıcı ve uzman anketleri uygulanmıştır. Anket analizleri ve endüstri mirası için dünyada yapılan yeniden işlevlendirme çalışmaları doğrultusunda, Beykoz Deri ve Kundura Fabrikası için işlev önerileri geliştirilmiştir. Çalışmada, kullanıcı ve uzman anketlerinin SPSS programında yapılan ki kare analizleri sonucunda, Beykoz Deri ve Kundura Fabrikası’nın mevcut işlevinin değiştirilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Ayrıca, bu alanın rekreasyon için farklı işlevler yüklenerek kullanılması gerektiği tespit edilmiştir. Beykoz Deri ve Kundura Fabrikası’ nın endüstriyel kültür mirası olarak korunması ve dünyada uygulanan yeniden işlevlendirme çalışmaları göz önünde bulundurularak yeniden işlevlendirilmesi, bu alanın kentle bütünleşerek yaşatılması bakımından önemlidir. Bu bağlamda, bu çalışmada Beykoz Deri ve Kundura Fabrikası için oluşturulan anket çalışması ve sonuçları, endüstriyel kültür mirasının korunması ve yeniden işlevlendirilmesi çalışmaları için bir örnek teşkil edebilir, endüstriyel miras alanları için yeni işlev önerileri geliştirilirken, alanın sahip olduğu nitelikler doğrultusunda, interdisipliner çalışmalarla geliştirilerek kullanılabilir.
-
ÖgeEndüstriyel Miras Alanlarında Peyzaj Tasarımı Yaklaşımı Yedikule Gazhanesi Örneği(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2011-07-28) Tabak, Duygu ; Deviren, A.senem ; 408425 ; Peyzaj Mimarlığı ; Lanscape ArchitectureSanayi Devrimi’nin yaşandığı yıllarda şehir merkezlerinden uzak, tercihen demiryolu ağına ve su kaynaklarına yakın bölgelerde konumlanan dev sanayi tesisleri 1950’li yıllardan itibaren değişen üretim sistemleri ve tüketici ihtiyaçları nedeniyle terk edilmişlerdir. Aynı tarihlerde büyük kentlerde görülen aşırı nüfus artışları ve hızlı şehirleşme hareketleri ile önceleri şehirlerin banliyö adı verilen kısımlarında bulunan bu endüstri bölgeleri giderek şehir merkezlerine yakınlaşmıştır. Bugün yoğun kent dokuları arasında sıkışıp kalan, konumları itibariyle giderek değerlenen eski endüstri bölgeleri günümüzün endüstriyel peyzaj alanları uluslar arası platformda kentsel dönüşüm projelerinin en sık yaşandığı bölgeler haline gelmiştir. 1955 yılında bu alanlar için ilk kez endüstri arkeolojisi ve endüstriyel miras terimleri kullanılmış, 1970’li yıllardan itibaren endüstriyel miras değeri taşıyan pek çok sanayi tesisi, atölyeler, limanlar, tersaneler, işçi lojmanları, demiryolları, maden ocakları ve bunlara bağlı işleme- arıtma tesisleri koruma altına alınmaktadır. Mimari, teknolojik, tarihi ve kültürel değerlerinden ötürü koruma altına alınan bu yapılar bugün kentlerde dışlanmış durumda olan eski endüstri bölgelerinin mimari bileşenlerdir. Ancak endüstriyel peyzaj alanları tek bileşenli bir oluşum olmaktan ziyade, kentsel açık alanlara sahip, ulaşım sistemleri, yapıları, faunası ve florasıyla kendine has potansiyelleri olan çok katmanlı bir oluşumdur. Bu çalışmada, İstanbul İli Yedikule Semti’nde bulunan Yedikule Gazhanesi kent merkezinde olup dışlanan, çürümeye bırakılan değerli bir endüstriyel peyzaj alanı olarak görülmektedir. Tez çalışması alandaki endüstri mirasına dikkat çekebilmeyi, alanı kentle entegre edebilecek tampon bölgeler önermeyi, alan sınırları içinde bulunan peyzaj ve kentsel tasarım potansiyellerini ortaya çıkarmayı, dış mekan ve ara kesitlerdeki alanlar için önerilerde bulunmayı, eksik noktaları eleştirmeyi ve bu alanların iyileştirilmesi yönünde adımlar atılmasını amaçlamaktadır. Tezde öncelikle aynı amaçları kendine hedef koyan başarılı projeler incelenmiş bunlar hakkında değerlendirmeler yapılmış ve ortak bir takım tasarım kriterlerine ulaşılmıştır. Yedikule Gazhanesi ile ilgili yapılan tüm çalışmalar, analizler ve gözlemler endüstri bölgeleri için önerilen peyzaj tasarım kriterleri doğrultusunda bir değerlendirme- öneri çizelgesuna dönüştürülmüştür.