FBE- Proje ve Yapım Yönetimi Lisansüstü Programı - Yüksek Lisans
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Gözat
Çıkarma tarihi ile FBE- Proje ve Yapım Yönetimi Lisansüstü Programı - Yüksek Lisans'a göz atma
Sayfa başına sonuç
Sıralama Seçenekleri
-
ÖgeSinanoba, Eryaman Konut Tiplerine Dayalı, Standart İnşaat Sınıfları Açısından İç Bitirme İmalatları Ve İç Donatı Elemanlarının Konut Maliyetine Etkisi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1994) Durmuş, Alev ; Çıracı, Murat ; 39588 ; Proje ve Yapım Yönetimi ; Project and Construction ManagementBu çalışmanın amacı; konut inşaat standardındaki değişimin konut maliyetlerine etkilerinin araştırılmasıdır. Çalışmada, standartları etkilemediği kabul edilen imalatlar sabit kalmak üzere iç bitirme imalattan ve iç donatı elemanlarında belirlenen dört standart sınıflamaya göre standartlaşmanın bina maliyetine etkisinin proje bazında karşılaştırılması, standart değişmelerinin maliyetlere yansıması belirtilmiştir. Bunun yanında bu çalışmada vurgulanan bir başka konu da, standart düşürerek elde edilecek maliyet farkının konutlarda alansal artışı sağlayacak şekilde değerlendirlmesidir. Çalışmada seçilen binalar, daha önceki bir araştırmada analiz edilmiş olup,.Eryaman ve Sinanoba toplu konut bölgelerinde yapılmış olan, plan tipi ve kat sayısı bakımından farklılık gösteren 12 bloktur. Araştırmada, 12 blok için inşaat imalatları ve bu imalatların miktarları belirlidir. Bu değerler 1989 Bayındırlık Bakanlığı Birim Fiyatları ile çarpılarak her blok için 1989 yılına ait inşaat maliyeti hesaplanmıştır. Çalışmada öncelikle, konutların standart grupları belirlenmiştir. Bu belirlemede Maliye Bakanlığı'nca yayınlanan vergi rehberindeki "bina vergilerine esas olacak standart sınıf kapsamından yola çıkılmıştır. Aynı zamanda ülkemizde üretilmekte olan konutların standartları da sınıflamayı belirleyen bir başka etken olmuştur. Konut standartları belirlendikten sonra, standart değişimi etkileyen imalatların tespiti söz konusudur. Bu imalatların genel olarak içi bitirme imalatları olduğu kabulünden yola çıkılarak, çalışma kapsamına iç bitirme imalatları alınmıştır. Bunun yanında iç bitirme imalatlarını tamamlayıcı iç donatı elemanları da çalışmaya eklenmiştir. Piyasa araştırması yolu ile iç bitirme imalattan ve iç donatı elemanlarının dört standart sınıf için belirlenmesi ve iç donatı elemanlarının fiyatlandırılması yapılmıştır. Standartları etkilemediği kabul edilen imalatlar ise iki şekilde fiyatlandırılmıştır. Bayındırlık Bakanlığı Listelerinde olanlar 1993 Bayındırlık Bakanlığı Fiyatları'nın D.İ.E. inşaat maliyet artış oranları kullanılarak Ekim 1993 tarihine getirilmesi ve bu listelerde olmayan imalatların piyasa fiyatlan ile tespit edilmesi şeklindedir. Tüm imalatların fiyatları belirlendikten sonra, standart sınıflara göre her blok için maliyet hesaplamaları yapılmıştır. Bu hesaplamalarda toplam maliyet, toplam inşaat maliyeti ve toplam iç donatı eleman maliyeti ve m2 maliyet belirtilmiştir. Bu arada çalışmada kullanılan fiyatların piyasa ve Bayındırlık Bakanlığı kaynaklı olmasının çalışmadaki maliyet sonuçlarının dengeleri arasındaki etkileri araştınlmıştır. Hesaplamaların sonuçlan maliyet karşılaştırmaları yapılmasında kullanılmıştır. Maliyet karşılaştırmaları, iki değişik maliyet grubu için üç şekilde- yapılmıştır. Maliyet gruplan : 1) toplam maliyet-inşaat maliyeti- iç donatı eleman maliyeti. 2) sabit imalat maliyeti-iç bitirme imalat maliyeti-iç donatı eleman maliyeti olarak kullanılmıştır. Bu gruplar kullanılarak yapılan karşılaştırmalar ise : 1) 1. gruptaki bölümlenme kullanılarak bu maliyetlerin dört standart sınıf için ardışık olması 2) 2. gruptaki bölümlenme kullanılarak maliyetlerin kümülatif olması ve 3) 2. gruptaki bölümlenme kullanılarak maliyetin bölümlere dağılımının gösterilmesi şeklindedir. Maliyetler bu şekilde karşılaştırdıktan sonra, standart düşürmeden doğacak maliyet farkının alansal artışta kullanılması araştınlmıştır. Lüks,1. ve 2. sınıfların m2 maliyetlerinden yola çıkılarak, örneğin lüks inşaat sınıfının 100m2 lik maliyeti ile 1., 2., ve 3. sınıf konut yapıldığı durumlarda alansal artışın hangi mertebelerde olabileceği araştınlmıştır.
-
ÖgeBina Maliyetlerinin Belirlemsinde Birim Fiyat Analizlerinin Güncelleştirilebilir Kullanımı İçin Bir Yazılım Modeli(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1994) Yazıcıoğlu, Ediz ; Çıracı, Murat ; 39586 ; Proje ve Yapım Yönetimi ; Project and Construction Managementbina maliyetlerinin belirlenmesinde birim fiyat analizlerinin güncelleştirilebilir kullanımı için bir yazılım modeli Bina üretiminde, bina maliyetini bilinme ihtiyacı yapım için gerekli kaynakların organizasyonu açısından önemli bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır. Bütün dünyada imalatlara dayalı maliyet hesap metodları bina yapım maliyetinin belirlenmesinde kullanılmaktadır. Ülkemizde ise bu metodlara paralellik arzeden Bayındırlık Bakanlığı Birim Fiyat Analizleri metodu uzun yıllardır kullanılmaktadır. Bu metod bilgisayar teknolojisi öncesinde yapılandırılmış bir metod olmasına rağmen mevcut yapısı ile bilgisayarlaştırılmaya imkan vermektedir. Tümü ile gerçekleştirilmiş bir binayı bir ürün olarak değerlendirirsek, yine bu ürünü kendini meydana getiren alt ürünlerden diğer bir deyişle üretimlerden oluştuğunu söylemek mümkündür. Sonuçta bir bina kendisini oluşturan çok sayıda imalat ve bu imalatların bileşenlerinden meydana gelmektedir. Bir anlamda imalat bileşenleri olan malzeme, işçilik, makine ve diğer maliyet girdileri bina maliyeti değerinin temel değişkenleri olarak değerlendirilebilir. Bu çalışma ile bilgisayar yardımı ile bu değişkenlerin istenildiği gibi yorumlanması ve denetlenmesi sağlanmaktadır. Yapılan çalışma ile mevcut metod bilgisayar için yeniden yapılanarak bir model oluşturulmuştur. Bu modelle yapılanan bilgisayar yazılımı, bina maliyetinin ve bunun bileşenleri olarak değerlendirilebilir olan imalatlara yönelik bilgileri amaçlara yönelik olarak denetlenebilir hale getirilmiştir. Bu çalışma ile gerçekleştirilenler, amaçların dışına taşınabilir durumdadır. Özellikle bilgisayar teknolojisini sağlayacağı entegrasyonları ile çalışmadaki yapı ve bilginin kapsamının değiştirilmesi mümkündür.
-
ÖgeKonut Planlamasında Kullanılabilecek Bir Fonksiyonel Yaklaşım Modeli(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1995) Erdoğan, Demet ; Ünügür, Mete ; 46623 ; Proje ve Yapım Yönetimi ; Project and Construction ManagementTezin amacı, konut planlamasında kullanılabilecek bir fonksiyonel yaklaşım modeli ortaya koymak ve bu modeli konut planlaması açısından değerlendirmektir. Tez dört bölümden oluşmaktadır. Her bölüm kendi içinde bölümlere ayrılmıştır. Birinci bölümde, insan - konut ilişkisi üzerinde durulmuş, konut planlama sorunlarına çözüm getirebilecek yaklaşımların gerekliliği ortaya konularak, bu yaklaşımlardan biri olan fonksiyonel yaklaşım modelinin oluşturulmasına zemin hazırlanmıştır. İkinci bölümde, insan davranışlarını başlatan amaçların gereksinmelerden kaynaklandığı ortaya konmuş,gereksinme ve davranışların fiziksel çevre biçimleşme etkisi belirtilerek insan-konut ilişkisi ele alınmıştır.Buna bağlı olarak konut planlama sorunlarına değinilip konut problemini etkiyen faktörler incelenmiştir. Konuta genel anlamda yer verilerek konut türleri, işlevleri, bölümleri, tarihsel gelişimi, alt sistem ve yaşam süreleri üzerinde durulup planlama sürecinde konut fayda analizi ve bunu yaratan bileşenler ele alınmıştır. Konut planlamasına temel oluşturması açısından planlamanın tanımı, sistem-planlama sistemi, mimari planlama süreci ve evreleri ve planlama tipleri genel anlamda incelenmiştir. Konut planlaması açısından yapıyı amaçlayan ve insanı amaçlayan sistemler olmak üzere insan-konut etkileşim sistemi bellirtilmiştir.Bu bakımdan konut planlamasını etkileyen faktörlerden; kullanıcıya ilişkin, ekipmana ilişkin, eylem alanına ilişkin ve mikro çevreye ilişkin etkenler ve alt sistemlerini ortaya koymak, konunun içeriğine uygun düşmüştür. ıx Bütün bu verilerin ışığında konut planlamasında kullanılabilecek bir fonksiyonel yaklaşım modeli incelenmeye çalışılmıştır.Bu modelde çocuk yaşlan farklı olan dört aile tipi ele alınarak bunlara göre eylemler ve gereksinmelere değinilmiştir. Üçüncü bölümde, öncelikle tez çalışmasının ilke ve yöntemleri belirlenmiş, değerlendirme yöntemi ele alınarak tanımı ve teknikleri açıklanmıştır.Bu yönteme konut planlamasında kullanılabilecek fonksiyonel yaklaşım modelinin değerlendirmesi yapılmıştır. Bu değerlendirmede örnek alınan ailelere bağlı olarak kullanım tiplerinin ve plan tiplerinin analizi sağlanmıştır. Sonuç bölümünde incelen fonksiyonel yaklaşım modelinin konut planlamasındaki yeri tartışılmış ve ortaya çıkan sonuçlar incelenerek çeşitli öneriler getirilmiştir.
-
ÖgeRehabilitasyon Maliyetini Etkileyen Faktörler Üzerine Bir Araştırma(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1995) Güner, Aysun Ferrah ; Giritli, Heyecan ; 46247 ; Proje ve Yapım Yönetimi ; Project and Construction ManagementBu çalışmada, özel sektör tarafından rehabilitasyonu yapılmış projelere ilişkin süre ve keşif farkını oluşturan bileşenlerin analizlerinden elde edilecek bulgularla, rehabilitasyon maliyeti tahmininde bir veri tabanı oluşturmak ve daha gerçekçi tahminler yapabilmek, varolan bina potansiyelini değerlendirmede bir ölçü oluşturmak amaçlanmıştır. Birinci bölümde, rehabilitasyona ilişkin temel kavramlar ve rehabilitasyon projelerinin özellikleri anlatılmıştır, İkinci bölümde ise, rehabilitasyon maliyeti kavramından, maliyeti oluşturan unsurlardan, rehabilitasyon maliyet tahmini ve tahmine yönelik yaklaşımlardan bahsedilmiştir. Üçüncü bölümde, diğer bölümlerin sentezi ile beraber, verilerin istatistiksel çözümlemelerinden elde edilen bulgular incelenerek, değerlendirmeler yapılmış ve sonuçlar analiz edilmiştir.
-
ÖgeBina Biçimlenmesinde Boşlukların Yakın Çevredeki Hava Hareketi Üzerine Etkilerinin İncelenmesi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1995) Ünal, Bülent ; Ok, Vildan ; 46230 ; Proje ve Yapım Yönetimi ; Project and Construction ManagementBu projenin amacı, bina biçimlenmesinden kaynaklanan ve binanın yakın çevresini, özellikle yaya seviyesinde bina eteklerim etkileyen yerel hava hareketlerim incelemektir. Bunun yanı sıra elde edilen sonuçların B.R.S., Garston, İngiltere'de 1974 yılında Peter F. GRIGG[1] tarafından yapılmış olan aynı türden bir deneyle karşılaştırmasım yaparak İ.T.Ü. Mim. Fak., Taşkışla, F.Ç.K. laboratuarındaki rüzgar tünelinin performansını ortaya koymaktır. Projenin deneysel bölümü, rüzgar karakteristiklerinden, rüzgar akım hızı üzerinde yoğunlaştırıldı. Hız ölçümleri, laboratuar bilgisayarına yüklenmiş olan ACQ WIRE software'in aracılığıyla kontrol edilen erişim aletlerine (Traversing system) monte edilmiş olan sıcak-tel (Hot-wire) problan aracılığıyla alındı. Sonuçlar, paket program tarafından üretilen analitik çizimler ve sayısal tablolar olarak elde edildi. Tümüyle elde çizilmiş olan Peter F. GRIGG’in sonuçlarıyla karşılaştırıldı ve tartışıldı.Böylece elde edilen bulguların, F.Ç.K. laboratuarındaki rüzgar tünelinin performansını ortaya koyarak, gelecekte düzenek üzerinde yapılması gereken güç, biçim, boyut ve ekipman revizyonları konusunda referans bilgiler vermesi amaçlandı.
-
ÖgeYapım İşlerinin Bölümlendirilmesi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1995) Şahinöz, Filiz ; Berköz, Sina ; 46268 ; Proje ve Yapım Yönetimi ; Project and Construction ManagementBu tezin konusu, özellikle bina yapımı ile ilgili işlerin ne amaçla ve nasıl bölüitılendirildiğini incelemek, bunun için ortaya konulmuş bazı sistemleri analiz etmek ve yur dumuzdaki uygulamalar açısından belli sonuçlara varmak tır. Dolayıs'ıyla tezde ele alınan problem kısaca, "yapım işlerinin bölümlendir ilmesi" olarak belirlenmiştir. Tezin GİRİŞ başlıklı birinci bölümünde; önce tezde ele alınan problemin önemi açıklanmakta ve tanımı yapılmakta dır. Bundan sonra bu problemle ilgili olarak yurt içinde ve yurt dışında daha. önce yapılmış çalışmalar gözden ge çirilmektedir. GÎRÎŞ bölümünün sonunda da çalışmanın amaçları ile kapsam ve sınırları ortaya konulmaktadır. YAPIM İŞLERİNİN BÖLÜMLENDİRİLMESİ başlıklı ikinci bölüm de; önce yapım işlerinin bölümlendirilmesinde güdülen amaçlar ve "izlenen temel yaklaşımlar incelenmekte ve yurt içinde ve yurt dışında ortaya konulmuş sekiz yapım işleri bölümlendirme sisteminin analizi yapılmaktadır. ÇALIŞMADA İZLENEN METOD başlıklı üçüncü bölümde, bu tez çalışmasının yapılmasında izlenen temel adımlar; proble min belirlenmesi, dokümantasyon, dokümanların analiz edilmesi, survey yapılması, bulguların değerlendirilmesi ve tezin sonuçlandırılması başlıkları altında ayı ayrı açıklanmıştır BULGULAR başlıklı dördüncü bölümünde de, yapım işleri bö lümlendirme sistemleri, amaçları, içerikleri ve yaklaşım ları açısından karşılaştırılmakta ve bu konuda Türk yük lenici firmalarında derlenen görüşler özetlenmektedir. Tezin SONUÇLAR VE ÖNERİLER başlıklı beşinci ve sonuncu bölümünde de bu çalışmada varılan sonuçlar ortaya konul muştur.
-
ÖgeTek Yapı Koruma Ve Onarım Uygulamalarında Sorunların Yasal Ve Yönetimsel Yönden Değerlendirilmesi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1995) Çakır, Nahide ; Akın, Nur ; 46604 ; Proje ve Yapım Yönetimi ; Project and Construction ManagementKültür ve tabiat varlıklarının korunması, bakımı, onarımı, uygun kullanımlara açılması ve gelecek kuşaklara aktarılmasını sağlamak, geçmişe verilen değerin en etkin belirtisidir. Oysa, günümüz Türkiye'sinde koruma konusunda mevcut yasal ve yönetimsel önlemler ve çağdaş koruma ilkeleri ışığında, sahip olunun kültür varlıklarının, gereken şekilde koruma ve onarımı gerçekleştirilememektedir. Mevcut durumun saptanması, eserin tanımının yapılıp belgelenmesinin ardından, bakım, onarım ve değerlendirilmesine ilişkin kararla başlayan yapının teknik, estetik ve tarihi araştırmaları yanında, mevcut durumun analizi, bozulma nedenleri ve müdahale derecesinin konuyla ilgili yöntemi gösteren projeler üretilmesi ve bu projelere göre üretimin yapıldığı, uygulama ve kullanım aşamasına kadar olan süreçte, çeşitli ve çok sayıda sorun yaşanmaktadır. Sözkonusu sorunların belirlenmesinde, koruma ve onarım uygulamalarını üstlenen müteahhit firmalarla yapılan anket çalışmasının büyük katkısı olmuştur. Elde edilen sonuca göre, yürürlükteki korumayla ilgili yasal ve örgütsel düzenlemelerin, yapıcı bir biçimde değerlendirilmesiyle ve koruma politikasının önemine, korumanın esas sahibi olması gereken yerel yönetimlerle, halkın inandınlmasıyla, nitelikli koruma uygulamalarının sayısı artacaktır. Konuyla ilgili bilinçlenme / bilinçlendirme çabalarına ek olarak, bir an önce ele alınacak planlı koruma çalışmaları, konuya ayrılan ödeneklerin yeniden düzenlenmesi ve denetimli bir uygulama, zaten her geçen gün büyük kayıplar veren kültür varlıklarının daha fazla yok olmadan değerlendirilmesini sağlayacaktır.
-
Ögeİnşaat Sektöründe Alt Yüklenici Davranışları(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1995) Küçük, Mehmet Ali ; Sözen, Zeynep ; 46606 ; Proje ve Yapım Yönetimi ; Project and Construction ManagementThe present thesis aims to investigate subcontractor behavior in confronting the uncertainties posed by the construction sector. In other words, the aim is to study organizational responses to environmental uncertainty not from a general contractor's, but from a subcontractor's perspective. The thesis is arranged in five parts. The first section, introduces the subject and the content of the study undertaken. The aim of the study is also presented in the first section. The second section is devoted to the problem. First of all, characteristics of the construction industry are outlined. These characteristics may be stated as follows:. The product is stable, while producers are mobile.. Production takes place in the open air, rendering processes prone to climatic conditions.. Each project is unique, requiring different combinations of resources.. Fluctuations in demand create problems of excess capacity in terms of manpower and equipment.. Fluctuations in demand and organization of demand in the form of projects create resource planning problems.. Securing of contracts depends on competitive bidding, which creates further problems of uncertainty. The uncertainties confronted have led to the extensive use of subcontracting by general contractors. Subcontracting serves to,. provide a buffer against fluctuations in demand by easing manpower and equipment planning. reduce the investment needs of the general contractor viu . reduce the possibility of creating excess resource capacity The third section outlines the basic approach of the study, by formulating two hypotheses: Hypothesis 1 : Subcontractors show a tendency to maintain long term relationships with main contractors. The rationale behind this assumption is that just like main contractors, subcontractors are also affected by uncertainties in the construction sector. Maintaining long term (or quasi-firm) relationships with main constractors is a way of coping with fluctuations in the work load. Hypothesis 2 : Subcontractors subcontract work to secondary subcontractors under pressure. Subcontractors' responses to environmental uncertainty is built on the model of main contractor'responses: namely, to subcontract work to secondary subcontractor units undertime pressure and sometimes, for commercial purposes. Research design involves a cross-sectional survey of subcontractors active in Istanbul. Thirtythree subcontractors were selected and questions were directed to the owners of these subcontractor firms. Data collection was carried out between February 1993 - August 1994. The questionnaire items were composed of three parts:. Descriptive questions. Questions measuring main/subcontractor relationships. Questions measuring sub/secondary subcontractor relationships. The statistical analyses used include descriptive statistics and correlation analyses. The fourth section is devoted to the findings of the study. Descriptive statistics The sample consisted of subcontractors active in the following areas. Design services. Earth moving work IX Formwork Steel Concrete work Masonry work Roofing and related work Plaster and stucco work Window and door framing Painting and finishes Glass Interior decoration Building chemistry Mechanical installations Electrical installations General contracting The distribution of firms undertaking one or more of these activities is as follows: The sizes of these firms showed the following distribution: The answers provided by subcontractors to questions pertaining to their relationships with the main contractors led to the following major findings:. All of the subcontractors have at least worked on 5 projects with a main contractor.. Most of the subcontractors have provided support for their main contractors in case the main contractor had a conflict with the client.. Most of the subcontractors have provided free consultancy services to their main contractors when needed.. Subcontractors value their relationships with their main contractors and find their main contractors "important" The answers provided by subcontractors to questions pertaining to their relationships with other subcontractors led to the following major findings:. Most subcontractors accepted the fact that they subcontracted work to secondary subcontractors under time pressure. Most subcontractors accepted the fact that they subcontracted work to her subcontractors with commercial purposes.. Most subcontractors stated that they encountered problems of quality, scheduling, cost and payments with secondary subcontractors. The major findings of the correlation analyses carried out may be summarized as follows:. Subcontractors value long-term relationships with main contractors.. Subcontractors are aware of the fact that long-term relationships may be effectively sustained through solidarity, which they evaluate as a kind of sacrifice.. Subcontractors are aware of the fact that long-term relationships may be sustained through unproblematic cooperation. Therefore they regard coordination problems with secondary subcontractors as potential barriers to long-term relationships with main contractors.. Subcontractors try to control secondary subcontractors in relatively formal ways to ensure the avoidance of problems.. Subcontractors value formal relationships with main contractors.. Subcontractors experience control problems with secondary subcontractors, which they try to overcome by means of periodic controls. XI The fifth section is devoted to the discussion of the findings with reference to the hypotheses formulated. Findings support both hypotheses. The findings are summarized and compared with each other in this section. This section also draws general conclusions and is devoted to avenues of further research. The subcontracting of work to secondary subcontractors brings new problems that need to be- tackled through further research in the area: These are namely:. What is the economic load of further subcontracting to the main contractor and can this load be quantified?. What are the implications of the addition of another ring to the production chain for site management in general? These questions need to be investigated through further empirical research.
-
Ögeİnşaat Firmalarının Pazarlama Yaklaşımları(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1995) Gökalp, Gaye ; Sözen, Zeynep ; 46603 ; Proje ve Yapım Yönetimi ; Project and Construction ManagementBu çalışmada, pazarlama kavramının önemi vurgulanarak, özellikle Türkiye'de inşaat endüstrisinde faaliyet gösteren firmaların pazarlama yaklaşımları incelenmiştir. Giriş bölümünde, konunun belirlenmesindeki etkili faktörler ve çalışmanın amacı hakkında bilgi verdikten sonra, pazarlama kavramının tanımı, pazar araştırması, pazara giriş ve pazardaki sürekliliği sağlama sıralanmıştır. Pazarlamanın getirdiği sonuçlardan biri olan reklamın inşaat endüstrisindeki rolü incelenmiştir. Araştırma bölümünde ise, inşaat firmalarında üst düzey yöneticiler üzerinde yapılan bir anket çalışması ve bunun sonuçlan ele alınarak Türkiye'deki genel görünüme ışık tutulmaya çalışılmıştır.
-
ÖgeKıyı Mekanı Ve Kıyıda Kent Mimarisi Ada Ve Magosa Örneği(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1996) Deviren, A. Senem ; Yürekli, Hülya ; 55779 ; Proje ve Yapım Yönetimi ; Project and Construction ManagementBu çalışmada 'kıyı mekanı ve kıyıda kent mimarisi' konusu ele alınmıştır. Kıyının ne nitelikte ve nasıl bir mekan olduğu, mekanın kimliği ve kıyıya bağlı kent gelişimi incelenmiştir. Birinci bölümde; konuya bir giriş yapılmıştır. İkinci bölümde; 'kıyı mekanı' konusu ele alınmıştır. Kıyı mekanının tanımı yapılmıştır. Deniz varlığının, yapısal ve doğal çevreye bağlı olarak, insan üzerinde yarattığı anlamsal ve algısal etkiler incelenmiş; mekan tanımının nasıl farklılaşabileceği ortaya konmuştur. Akdeniz kimliği altında, kıyı mekanının nasıl bir anlam kazandığı üzerinde durulmuştur. Üçüncü bölümde; 'kıyıda kent mimarisi' konusu incelenmiştir. Önce, deniz kıyısındaki kentlerin konum ve zamana bağlı olarak diğer kentlerden farklı algılanış özellikleri belirlenmiş; kent kimliğini ortaya koyabilecek tasvirlere yer verilmiştir. Farklı nitelikteki kişiler tarafından yapılan bu tasvirlerde, mekan tanımının ne tür yorum farklılıkları içerebileceği ortaya konmuştur. Bölümün devamında, genel olarak kent sınırlarının oluşum ve gelişimine değinilmiş; kent mekanını oluşturan ve tanımlayan sınır çeşitlerine yer verilmiştir. Kent mekanının özel bir yer niteliği kazanmasını sağlayan 'sınırlar'ın mekan kimliğiyle ilgisi saptanmıştır. Sınır, mekan, kent ilişkileri içerisinde 'kıyı'nın yeri belirlenmiş ve farklı tarihlerdeki kıyı mekanı düzenlemelerinden örnekler verilmiştir. Kentlerin deniz varlığıyla sıkı ilişki içerisinde geliştiği Akdeniz kıyı kentlerinin karakteristik mimari özellikleri ve ayrıcalıkları incelenmiştir. Dördüncü bölümde; 'ada mekanı' konusu ele alınmıştır. Ada tanımı, boyutları ve mekan-yaşam ilişkileri üzerinde durulmuştur. Akdeniz adalarının diğer adalardan farklı yönleri belirlenmiş ve yerleşimlerin genel mekansal gelişimlerine değinilmiştir. Beşinci bölümde; kıyı mekanı ve kıyıda kent mimarisi konuları, bir örnek yardımıyla değerlendirilmiştir. Bir Akdeniz adası olan Kıbrıs'ta genel ada mekanının karakteristik özellikleri ortaya konulmuş ve adada kıyı kenti gelişimine örnek olarak, Magosa üzerine incelemeler yapılmıştır.
-
ÖgeModern Mimarlığın Süreklilikleri 20.yüzyıl Modernizmi İçin Ortak Bir Zemin Oluşturma Çalışması(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1996) Yırtıcı, Hakkı ; Yücel, Atilla ; 55661 ; Proje ve Yapım Yönetimi ; Project and Construction Management1960larla beraber siyasetten ekonomiye, kültürden sanata hayatın her alanında modem toplumun kültürel mantığından belli bir kopuşun ifadesi olarak postmodernizm terimi telafuz edilmeye başlandı. 20 yıllık bir postmodemizm deneyiminin ardından ise modernizmin yeniden dirildiği ya da aslında bir kopmanın olmadığı, modernlik ve modemizmin halen varlığım koruduğu yönündeki itirazlar gerek toplumsal alanda, gerekse mimarlık disiplini içinde önemli bir yer tutmaya başladı. Bu çalışma da, farklı alanlarda dile getirilen ve temel olarak postmodernizmin öne sürdüğü kopuşun bir yanılsama olduğu ve halen 17. yüzyıldan beri devam eden ve modernleşme olarak adlandırılan bir sürecin içinde olunduğu argümanına dayanmaktadır. Ancak ortadaki sorunu kabaca modemizm / postmodemizm karşıtlığı olarak algılamak, her geçen gün daha karmaşık bir görünüm kazanan modem toplumun doğasını da gözardı etmek demektir. Postmodemizm, modernlik ve modemizm üzerine tekrar düşünmek için firsat yaratmıştır. Bu nedenle postmodernizm, modernizmin karşıtı olarak alınıp, reddedilmek yerine; içinden geçilmeli ve yüzyıl sonuna gelinen bir dönemde, 20. yüzyıla özgü bir modernist bilinci kurabilmek için itici güç olarak değerlendirilmelidir. Bu çalışma, benzer çalışmalarda olduğu gibi bir giriş - gelişme - sonuç bölümlerinden oluşmamaktadır. Kendi içinde bağımsız üç bölüm bulunmaktadır. Her bölüm tek başına ve ayrı okumalara olanak vermekle beraber, son kertede, yukarıda öne sürülen argümanın farklı boyutlarını ele aldığından bir bütünlük içerisindedirler. İlk bölüm olan "Postmodemite - Kopuş EfektTnde, bugüne postmodernizm perspektifinden bakıldı. Postmodernizmin ne olduğu, içinde barındırdığı farklı fraksiyonların konumlarım belirlemek ve bunlar arasındaki modernist unsurları bulup, ortaya çıkarmak bu bölümün ana eksenini oluşturdu. "Modernite - Gerçek Kopuş" bölümünde ise bugün, sadece kendi içinde kalınarak değil 17. yüzyıldan beri süregelen ve 20. yüzyılla beraber daha da keskinleşen bir sürecin parçası olarak değerlendirildi. Bu bölümün ana eksenim de, postmodernliğin aslında modernlik denilen bütünün bir parçası olduğunun ve modernlik tarafından nasıl kuşatıldığının gösterilmesi oluşturdu. Son bölüm olan "Modern Mimarlığın Sürekliliklerinde ise diğer iki bölümden farklı olarak, mimarlık disiplini içinden konuşarak, mesleğin kendine özgü süreklilikleri gösterilmeye çalışıldı. Bu bölümde, mimarlığın asıl ürünü olan bina temel alınarak, modem mimarlığın ortak karakteristikleri ortaya kondu.
-
ÖgeYapım Yönetiminde Bilgisayar Destekli Proje Planlama Ve Programlama Alt Sistemi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1996) Yılmaz, F. Aslı ; Kanoğlu, Alaattin ; 55560 ; Proje ve Yapım Yönetimi ; Project and Construction ManagementXVIII. yüzyılın ikinci yansında ortaya çıkan "sanayi devrimi"nden bu yana, örgütlerin büyüklükleri artmış ve yapılan karmaşıklaşmıştır. Bütün bu koşullar altında, örgütlerin etkili ve verimli bir biçimde yönetilmeleri giderek güçl esmiştir. Günümüz koşullannda yöneticilerin bu konudaki en büyük yardımcısı yönetim enformasyon sistemleridir. Enformasyon sistemi, bilginin karar verme ve kontrol süreçlerinde kullanılmak üzere toplandığı, işlendiği, depolandığı ve dağıtıldığı bir işlemler bütünü olarak tanımlanabilir Enformasyon sistemlerinin, bilgisayar destekli olması bir zorunluluk değildir: Ancak, "hız"m çok önemli bir kavram olduğu günümüzde, öncelikli amaç çalışanlara daha doğru ve güncel enformasyonu daha hızlı bir biçimde sağlamaktır. Bu derece süratli biçimde ve değişik amaçlara yönelik olarak çok büyük hacimde enformasyonun depolanmasını ve işlenmesini hedefleyen bir sistemin, bilgisayar destekli bir sistem olarak düşünülmesi, tasarlanması ve geliştirilmesi zorunluluğu vardır. İnsan nüfusunun ve üretim faaliyetlerinin hızla arttığı günümüzde, inşaat sektöründe de giderek daha karmaşık ve kapsamlı projelerle karşılaşılmakta ve buna bağlı olarak süre, maliyet ve kalite açısından belirlenen amaçlara ulaşmak güçleşmektedir. Öte yandan çok önemli bir karar aracı olarak kompüterlerin, XX. yüzyılın ikinci yansından sonra çok hızlı bir gelişme göstermesi; tüm alanlarda olduğu gibi, mimarlık ve mühendislik uygulamalarında da yepyeni ufuklar açmıştır. Bu aracın kullanımının yaygınlaşması, çoklu parametrelere göre karar vermeyi gerektiren yapım yönetimi alanının da hızlı bir şekilde gelişimini etkilemiştir. Bir yapım firması, esas olarak üç ayn safhada bir enformasyon sistemine ihtiyaç duymaktadır. Bunlar teklif hazırlığı, projenin süre, maliyet ve kaynaklanmn planlanması ve gerçekleştirme aşamasıdır. Böyle bir sistemin gerek tasarlanırken, gerekse incelenirken kavramsal ve nesnel düzeylerde olmak üzere iki boyutta ele alınması gerekmektedir. BDES ve YES'in bileşenlerinden biri olan Proje Planlama ve Programlama modülü de yine aynı yaklaşımla incelenebilir.
-
ÖgeEndüstrileştirilmiş Bina Yapımında Açık Kapalı Üretim Ve Pazarlama Sistemlerinin Uygulama Sorunları(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1996) Sezer, Emine ; Cansun, Oktay ; 55949 ; Proje ve Yapım Yönetimi ; Project and Construction ManagementBugün Türkiye 'de nüfusun hızla artmasına, tarımın ekonomideki payının azalmasına, üretim ve hizmet sektörünün belli bölgelere yığılmasına paralel olarak nüfus hareketleri, işsizlik ve istihdam problemini büyük boyutlara ulaştırmıştır. Bunların sonucunda kentleşmenin neden olduğu sosyal ve ekonomik sorunlar, bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de daha rasyonel çözüm olanaklarının araştırılmasını ve uygun teknolojilerin seçimini gündeme getirmiştir. Türkiye 'deki yapı üretim probleminin çözümünde artık geleneksel sistemlerin ihtiyacı istenen nitelik ve nicelikte karşılayamıyacağı görülmektedir. Dolayısıyle diğer ülkelerde olduğu gibi endüstrileşmiş yapımda hızlı, ucuz yapı üretiminin teorik ve pratik olarak ele alınması gerekmektedir. Avrupa ülkelerinde endüstrileşmeye geçişte atılımın öncüleri üretici kesim olduğu için yapı, kapalı üretime dayanmıştır. Bu tür bir üretim ve pazarlama biçimi ise, standart yapının ortaya çıkmasına, standardize bir mimari çevrenin yaratılmasına neden olmuştur. Ancak yine de üretim dizileri gerçek bir endüstrinin gerektirdiği düzeyden daha aşağı kalmıştır. Böyle bir durumda çözüm, üretilen hazır parçaların mümkün olduğunca çok planlama çeşitliliğine ve değişik yapılarda kullanılabilme olasılığının sağlanmasına imkan veren bir yöntemin uygulanmasıdır. Bu çalışmada ana tema, endüstrileştirilmiş bina üretimindeki iki temel görüş olan kapalı - açık üretim ve pazarlama sistemlerinin ele alınmasıdır. Çalıfrna kapsamında yapımda endüstrileşmenin genel karakteristikleri, gelişimi, kapalı - açık üretim ve pazarlama sistemlerinin özellikleri incelenmiş, bu iki temel görüş çeşitli açılardan karşılaştırılarak olumlu ve olumsuz yönleri ortaya konmuştur.
-
ÖgeDış Pencerelerde Performans Kriterlerine Bağlı Olarak Bileşen İlişkilerinin İncelenmesi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1996) Kurt, Mehmet ; Aygün, Murat ; 55987 ; Proje ve Yapım Yönetimi ; Project and Construction ManagementPencereler, bina cephelerini diğer cephe elemanlarıyla birlikte tamamlayan yapı elemanlarıdırlar. Estetik özelliklerinin yanında, pencerelerden beklenen bir takım performanslar vardır. Bunlar: Doğal aydınlatma, havalandırma, iç ve dış ortam arasında yeterli görsel bağlantı sağlamak, ısı yalıtımı, yağış suyu, hava sızdırmazlık, güneş ışınımı, yoğuşma ve gürültü kontrolüdür. Pencereler bütün bu özellikleri sağlayabilmek için uygun malzemeden yapılmalı ve doğru bir şekilde detaylandırılmalıdır. Ahşap doğramalar, doğal malzeme ve en küçük üretim birimlerinde (marangozhane, atölye) üretilebilmeleri sebebiyle yıllardır yaygın bir şekilde kullanılmaktadırlar. Günümüzde ilerleyen teknolojik gelişmeler sayesinde endüstrileşmiş ahşap doğramalar üretilmektedir. Bu doğramalar, normal ahşap doğramalara göre daha dayanıklı (atmosferik koşullara, böceklere,yangına ve çürümeye karşı) ve daha az bakım gerektirmektedirler. Böylece ahşabın bazı olumsuz özellikleri ortadan kaldırılmıştır. Fakat ahşap malzeme amacına uygun kullanılmadığı zaman (doğru yüzey koruyucular, malzemenin nemlilik durumu, uygun ağaç seçimi, budaklar) birtakım problemlerle karşılaşılmaktadır. PVC Doğramalar ilerleyen teknolojiyle birlikte özellikle son yıllarda önem kazanmış ve yoğun bir şekilde kullanılmaktadır. Dış hava koşullarına karşı (güneş ışını, bünyesine yağış suyu almama gibi) oldukça iyi performans göstermektedirler. PVC doğramalarda; üretim aşamasında doğru detaylandırmaya, profillerin birleştirilme tekniklerine, ısı köprüsü oluşturulmamasına, uygun menteşe ve kilitleme takımı kullanılmasına ve genleşme problemine karşı dikkat edilmelidir. Alüminyum doğramalar, doğal ve dayanıldı olmaları sebebiyle tercih edilmektedirler. Açıklık geçebilme özellikleri diğer doğramalara (ahşap, PVC) daha iyidir. Dış atmosferik koşullara karşı oldukça iyi performans göstermektedirler. Doğrama doğru detaylandırılmalı ve ısı köprüsü oluşturulmamasına dikkat edilmelidir. Doğramalar çevresindeki ve bünyesindeki bileşenlere karşı farklı davranışlar sergilemektedir. Doğrama-duvar ilişkilerinde, doğramanın duvara ankrajına, derz sisteminin seçimine, duvar boşluğu büyüklüğüne ve doğrama dış denizlik birleşimine dikkat edilmelidir. Kasa-kanat ilişkilerinde, uygun menteşe, kilitleme ve bini sisteminin seçilmesi gerekmektedir. Doğrama-cam ilişkilerinde; cam yuvasının genişliği ve yüksekliği, camın dayanma yüksekliği, oturtma, yerleştirme ve yan boşluk takozları önemli noktalardır.
-
Ögeİş Kazalarına Karşı İnşaat Sektörünün Tutumunu Saptamaya Yönelik Bir Alan Çalışması(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1996) Tatlıcı, Serkan ; Özüekrem, Şule ; 55704 ; Proje ve Yapım Yönetimi ; Project and Construction ManagementIn order to determine the field study subject matter the present situation of the construction sites has been examined. This has been in accordance with the importance of accidents at work experienced at construction sites, the inquiry on the safety measures needed to be taken against accidents at work and on the organisation of construction sites In order to determine the content of the thesis, relevant research has been conducted. After examining the local and the foreign resources, the parameters of the assignment have been made clear. Apart from the local and the foreign resources, necessary research has also been done in to the government agencies and state establishments associated with the subject. The possibility of campaigning for the safety measures needed to be taken at the construction sites between Turkey and other countries has been provided with their assistance. The previously prepared masters and doctorate studies on the accidents occurring at construction sites have been examined. The questionnaire method has not been previously applied so this method was subsequently adopted. In order to obtain more data, it was decided that face to face interview method should be used on the site supervisors. The site supervisors of 57 different construction sites have taken part in this survey by taking into account the site supervisors answers, the present-day situation of the sites is revealed. XI As well as the questions appearing in the field survey, the duties of the entire workforce, from the administration of the sites to their labourers are taken into consideration; the safety measures needed to be taken on construction sites, rules concerning the organisation of the site, the edueation of the workers, control and ali other related units. Apart from the questionnaire results, comparisons have been made between Turkey and other countries in the field survey. Through this information regarding Turkey"s portion relative to other countries is being gathered. Statistics were obtained from the Social Security Institution solely relating to insured employees and the necessary comparisons have been made. Included in this study are explanations of the safety measures needed to prevent accidents at work on the construction sites. This is as a result of the nature of the previously explained work and the size of the activities arranged in this field ör activities advised to be arranged. Based on these observations, very important data on the construction sites aeüve in Turkey have been collected. Through this the field survey served its purpose m öre precisely. in the fırst part of the thesis, explanations on the definitions of accidents at work, their classifications and losses resulting from accidents at work are made, and information is given. in this section, the purpose and field of the thesis are detailed along with the problems faced of why accidents at work occur in the construction sector and why they occur at our sites. in the seconci part of the thesis, data is given relating to the comparison of accidents occurring at work in Turkey and those of other countries as well as data relating to accidents in other relevant sectors. XII Information is then presented relating to the distribution of workers and accidents in the Turkish construction sector according to their characteristics between 1987-1994. The distribution is made on the basis of age group to the number of insured workers at the workplace, and the distribution of deaths classified as work accidents to occupational related diseases, as well as the distribution of deaths due to work accidents according to time and according to sex and age. In the third part of the thesis, explanations are given for reasons why accidents occur at work and the safety measures needed to be taken against them. The reasons why accident occur fall into two main groups; administration of reasons and reasons based on labour force. The safety measures needed to be taken to prevent the cause of accidents at work on construction sites in the building sector are also put forward. Namely safety precautions relating to the organisation of the construction site, safety precautions relating to equipment used on the sites and safety equipment used to protect the labour force. This section also concerns labourers on sites and the relationship between education and human factors in relation the decrease in the accident rate at work. With respect to human factors and education, explanations are given for increased productivity due to education and awareness and thus a decrease in the number of accidents at work as well as problems faced by construction sites due to loses through work accidents. XIII In this section of the thesis the necessary of insuring workers in order to reduce these loses and the advantages of being insured are also stated. In the fourth part of the thesis, findings determined from the supervisors answers of the 57 construction sites the field are done. General findings relating to the age and education of supervisors, types of sites, reasons given for accidents by these supervisors and the safety precautions needed to be arranged are also given in this section. When the safety measures of sample constructions sites are being examined, the teachings of the previous sections were used and so a more meaningful comparison was possible. Apart from this, the relation of the answers given regarding safety measures by the supervisors and the characteristics of the sites have been studied. The results of this have been presented in the field survey. The question of education and the human factor also lies in these findings. With regard to this the amount of attention paid by labourers to their site administration is also given. Explanations regarding education and the attention paid by labourers to their sites in relation to a decrease in losses through work accidents are also presented here. In the last part of the thesis, an evaluation of the findings obtained through the field survey of the 57 construction sites is given. In this section, XIV In the last part of the thesis, an evaluation of the findings obtained through the field survey of the 57 construction sites is given. In this section, the presentation of all of the safety measures to be taken against the accidents at work on the construction sites and of the results coming up in the field of accident at work takes place. The work ends with a proposition section related to safety measures needed to prevent work accidents occurring on sites in the construction sector and on the general rules necessary on such sites.
-
ÖgeYüklenici İnşaat Firmalarında Kalite Sistemi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1996) Koca, Berna Işıl ; Çıracı, Murat ; 56014 ; Proje ve Yapım Yönetimi ; Project and Construction ManagementSon yıllarda dünya ülkelerini saran kalite yönetimi rüzgarının firmaların yönetim ve üretim faaliyetlerine olan etkileri gün geçtikçe daha fazla önem kazanmış, kalite kavramı endüstriyel alanda, sistemli bir yaklaşımla firmalarda uygulanmaya başlanmıştır. Endüstride yaşanan bu gelişmelerin ülkemiz şartları içinde inşaat sektöründe de uygulanabilmesi amacıyla, tez konusu olarak kalite sistemi yaklaşımlarının yüklenici inşaat firmalarına uyarlanması seçilmiştir. Bu tezde Kalite konusuna günümüzün perspektifiyle bakılarak, ortaya çıkan yeni yöntemlerin Kalite Sistemi başlığı altında incelenip, elde edilen bulguların yüklenici bir inşaat firmasına uyarlanması amaçlanmıştır. Çalışmanın birinci bölümünde tez kapsamında ele alınan problem tanıtılmakta, problemin kapsamı ve sınırlamalar ortaya konulmaktadır. İkinci bölümde, "Kalite" ve "Kalite Kontrol", kavramlarının geçmişte ve günümüzde içerdiği anlamlarla Kalite sağlama yaklaşımlarının, teknolojik gelişmelerin zorunlu sonucu olarak firma ve ürün bazında "Kalite Sistemi" ne dönüş süreçleriyle içerdikleri anlamlar kısaca anlatılmaya çalışılmıştır. Kalite Sistemini uygulayacak bir firmada oluşacak maliyetlerin sınıflandırılması ve değerlendirilmesi ile ISO 9000 Standartlarının tanıtılması da bu bölümde yer almaktadır. Üçüncü bölümde, Kalite kavramının inşaat sektörünün içinde yer alan gruplar açısından tanımı ve değerlendirmesiyle birlikte, inşaatta kalite ve kalitesizlik üzerine yapılan tartışmalar yer almaktadır. Dördüncü bölümde, yüklenici inşaat firmalarının organizasyonel, yönetimsel ve işlevsel yapısı, faaliyet alanları, içinde bulundukları çevre, dar kapsamıyla irdelenerek beşinci bölümde yapılacak önerilere altlık teşkil etmesi amacıyla bir inşaat firmasının yapısal modeli örnek bir yaklaşımla ortaya konulmaya çalışılmıştır. Beşinci, bölümde, yüklenici bir inşaat firması için 'kalite sistemi' yaklaşımının gerekliliği tartışılarak, 2. bölümde genel hatlarıyla tanıtılmaya çalışılan 'Kalite Sistemi' prensiplerinin, 4. bölümde kısaca tanımlanan yüklenici bir inşaat firmasının yapı ve işleyişine uygulanmasıyla, sistemin, yüklenici firma geneline ve yapım projeleri ölçeğine nasıl yansıtabileceği irdelenmiştir. Ayrıca önemli bir problem alanı olarak görülen kalite geliştirme sürecine yönelik görüşler ile, sistemden beklenen yararlar ve karşılaşılabilecek zorluklar kısaca aktarılmış ve tartışması yapılmıştır. Sonuç bölümünde Kalite Sistemine girecek yüklenici inşaat firmalarında etkin bir uygulamanın yapılabilmesi için atılması gerekli adımlar konusunda genel bir değerlendirme yapılmıştır.
-
ÖgeKırşehir'de Orta Gelir Grubu Konut Kullanıcılarının Yıkanma Alışkanlıkları Ve Sahip Oldukları Banyo Mekanlarının Performans Özelliklerinin Belirlenmesi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1996) Kaplan, Betül ; Alphan, Ahmet ; 56041 ; Proje ve Yapım Yönetimi ; Project and Construction ManagementBu çalışmada orta gelir grubu toplum kesiminin sahip oldukları banyo mekanları ve bu mekan içerisinde yer alan ekipmanların performans özellikleri ve kullanım organizasyonunda ortaya çıkan aksaklıklar incelenmiştir. Çalışmanın oluşturulması sırasında, konu ile ilgili kaynaklar incelenmiş ve orta geiir grubuna dahil 30 banyo örneğinin -rol öve ve fotoğraf çekimi yapılmıştır. 5 bölümden oluşan bu çalışmanın odak noktasını 4. bölüm olan banyo ve kullanıcısı arasındaki etkileşimin sosyal boyutu oluşturmaktadır. Bu bölümlerin içeriği aşağıda özetlenmiştir. 1. bölümde, konuya giriş yapılarak, çalışmanın amacı ve kapsamı belirlenmiştir. Ayrıca banyo mekanlarının, konut içindeki yerinin önemi vurgulanmıştır. 2. bölümde, " Banyo Mekanmm Tarihsel Gelişimi" bölüm başlığı altında, banyo mekanının genel olarak tanımı yapılmıştır. Banyo ve yıkanma eyleminin, farklı kültürlerdeki uygulamaları, bu e} iemin gerçekleştirildiği binaların iç bölümlerinin ve kullanım biçimlerinin incelenme.i ile ortaya konulmuştur. Tarihsel gelişim ile günümüz banyo mekanının oluşumu açıklanmıştır. 3. bölümde, " Banyoda Eylem Alanları ve Sağlık Gereçleri" ele alınmıştır. Banyo tasarım ilkelerinin belirlenmesi amacıyla, bu mekanda kullanılan sağlık gereçlerinin fonksiyonel kullanımlarına imkan verecek eylem alanları, kişisel bakım ve konut bakım-temizliği olarak iki başlık altında incelenmiştir. Bu bölümde, ayrıca banyo mekanında kullanılan sağlık gereçleri ve armatürler tanıtılırak, eylem alanlarına ve mekan organizasyonuna temel teşkil eden standartlar verilmiştir. Konuyu açıklayıcı çeşitli tablolar, sağlık gereçlerinin biçimlerine ve kullanımlarına ilişkin şekiller verilmiştir. 4. bölümde, "Banyo ve Kullanıcısı Arasındaki Etkileşimin Sosyal Boyutu" bölüm başlığı altında, orta gelir grubu toplum kesiminin sahip olduğu banyo mekanları ile (geçmişten gelen yıkanma alışkanlıkları gözönünde tutularak) kullanıcı ilişkisi ele alınmıştır. Sosyo-kültürel değişimlerin etkisiyle bugünkü standartlara erişen banyo mekanlarının fonksiyonel kullanımlarına ilişkin problemler, kullanıcının bu mekan içerisinde yeralan armatür ve sağlık gereçleri ile kurulan ilişkilerinin saptanması ile ortaya konulmuştur. 5. bölümde, "Araştırmanın Yöntemi ve Analizi" açıklanmıştır. Smıriarı belirlenen çalışmada, araştırma metotları ve anket formlarının hazırlanma kriterleri açıklanmıştır. Orta gelir grubuna ait 30 denek üzerinde, banyo mekanı ve bu mekan içinde bulunan- ekipmanların kullanımlarını belirlemek amacıyla hazırlanmış bu formların sonuçlan değerlendirilmiştir. Sonuç ve önerilerde, edinilen bilgiler ve anket çalışmalarının analizi yapılarak orta gelir grubu konut kullanıcılarının sahip oldukları banyo mekanları-kullanıcı ilişkisi üzerine değerlendirmelerde bulunulmuş ve öneriler getirilmiştir.
-
ÖgeKentsel Çevrede Mekan-kentsel Mekan Kavramının İrdelenmesi Ve Boğaziçi Mekanı(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1996) Çınar, Zuhal ; Yücel, Atilla ; 55787 ; Proje ve Yapım Yönetimi ; Project and Construction ManagementBu tezde kentsel mekan kavramı, öncelikle bir varoluş mekanı oluşturması bağlamında tanımlanarak, fiziksel ve kültürel çevre ile etkileşimleri, değişik kültürlerde biçimleniş özellikleri ile ele alınmıştır, örnekleme bölümünde ise, özel bir fiziksel ve görsel çevre olan Boğaziçi ve onu bu denli özel bir mekan haline getiren fiziksel ve kültürel elemanları üzerinde insan yapısı oluşumların etki ve sonuçlan incelenmeye çalışılmıştır. Birinci bölümde, tez konusunun önemi üzerinde durularak, neden bu konunun seçildiği, amaçlanan düşünceler ve araştırmanın çerçevesi ortaya konmuştur. Bu bağlamda izlenecek yol ve tezde yer alacak bölümler hakkında bilgi verilmiştir. İkinci bölümde, kentsel mekan tanımı mekanın tanımından geliştirilerek yapılmış, özellikleri ve yer niteliği kazanmaları, bir varoluş mekanı olarak ortaya konmuştur. Bu mekanların insan yaşantısındaki yeri ve önemi vurgulandıktan sonra, kentsel mekan elemanlarından sokak ve meydanlar özellikleri ve gelişimleri ile ele alınıp, farklı kültürlerdeki biçimleniş özellikleri ortaya konmuştur. Üçüncü bölümde, çevre fiziksel ve kültürel bir bütün olarak kabul edilerek, kentsel mekanlann bu zengin örüntüde oynadığı rol ele alınmıştır. Fiziksel ve kültürel çevre tanımı, yapısı ve bileşenleri üzerinde durularak, çevrenin özel bir yer oluşturması irdelenmiştir. Kültür sisteminin tanımı yapılarak, kültür, davranış ve mekan etkileşimi irdelenmeye çalışılmıştır. Dördüncü bölümde, kent ve mekanlann oluşumu ve gelişimi için Boğaziçi örnek bölge seçilmiş, ikinci ve üçüncü bölümde anlatılan kavramlar yardımıyla değerlendirilmeye çalışılmıştır. Beşinci bölüm ise bu tez çalışmasının sonucunu içermektedir.
-
ÖgeSoğutma Enerjisi Tasarrufu Açısından Yapı Kabuğu Dokusunun Pasif Sistem Ögesi Olarak Tasarlanmasında Kullanılabilecek Bir Yaklaşım(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1996) İspir, Pınar ; Berköz, Eşher ; 55586 ; Proje ve Yapım Yönetimi ; Project and Construction ManagementBu tez çalışmasının konusunu, ısıtmanın istenmediği dönemde soğutma enerjisi ekonomisi açısından tasarlanacak opak kabuk bileşen dokusunun pasif bir sistem öğesi olarak tasarlanmasında kullanılabilecek bir yöntem oluşturmaktadır. Bu çalışmanın amacı, aktif soğutmaya ihtiyaç duyulan dönemde binalarda kullanılacak yapma soğutma sistemlerinin enerji harcamalarım minimize edebilmek için opak yapı kabuğu dokusunun pasif bir sistem öğesi olarak opak kabuk bileşeninin optimal performansa sahip olacak şekilde tasarlanması için bir yaklaşım geliştirilmesidir. Çalışmada, ısıtmanın istenmediği dönemde, tasarlanan opak bileşen dokularının, direkt güneş ışınımını yönlere göre belirli alanlarda keserek opak bileşen yüzeyindeki sol-air sıcaklığı azaltıp, opak bileşende oluşan ısı akımı miktarını düşürmesi ve ısı kazancını minimize etmesi incelenmiştir. Bu inceleme beş ana bölümde yapılmıştır. Bölüm l'de, ısıtmanın istenmediği dönemde, iklimsel konfor koşullarının pasif soğutma sistemleri ile sağlanarak enerji korunumu yapılması ve bu enerji korunumunu zorunlu kılan faktörler kısaca anlatılmıştır. Bölüm 2'de, ısıtmaya ihtiyaç duyulmayan dönemde soğutma enerjisi korunumunda, yapma çevreye ait tasarım kiriterleri, opak kabuk bileşeninin optik ve termo.fiziksel özellikleri ve opak bileşen dokusunun etkileri tanıtlmıştır. Bölüm 3 'de, soğutma enerjisi korunumu için opak bileşen dokusunun opak bileşen yüzeyindeki güneş ışınımının direkt etkisini belirli alanlarda keserek pasif bir sistem öğesi olarak tasarlanmasında kullanılabilecek bir yöntem genel olarak anlatılmıştır. Bölüm 4'de, bir önceki bölümde anlatılan yöntemin, Antalya yöresi için enerji etkin bina kabuğu tasannu amacı ile uygulaması yapılmıştır. Bölüm 5'te, yapılan uygulamanın sonuçlan açıklanmış ve yöntemin pratikte kullanımı için öneriler sunulmuştur. Belirtilen bu yöntemin uygulaması sonucunda hazırlanan tablolar ve grafik sistemler yardımı ile yönlere göre uygun opak bileşen dokulan belirlenmiştir. Opak bileşen dokusu için sınırsız sayıda alternatif üretilebileceğinden dolayı uygulamada temel doku tipleri ele alınmıştır. Mimari uygulamalarda bu çalışmanın sonuçlarına göre uygun temel doku tipine karar verildikten sonra, doku, mimann cephede oluşturmak istediği etkiye bağlı olarak geliştirilip enerji korunumuna etkisi aynı yöntemle incelenebilir.
-
ÖgeÇağdaş Yönetimsel Yaklaşımlar Ve Bu Yaklaşımların Yapı Sektöründe Kullanım Olanakları(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1996) Sabaz, M. Burak ; Orhon, İmre ; 55730 ; Proje ve Yapım Yönetimi ; Project and Construction ManagementGünümüz rekabet koşullarında yönetim kavramı önemli bir yer tutmaktadır. Firmaların faaliyetlerini sürdürebilmeleri için kendilerini sürekli olarak gelişime açık, dinamik geniş görüşlü değişimlere uyum gösterebilen bir yapıda tutmaları gerekir. Gelişen dünya düzeni içinde eski yönetim prensiplerinin yerini yeni yönetim yaklaşımlarına bırakması doğaldır. Bu tezin kapsamında yeni yönetim yaklaşımlarından Toplam Kalite Yönetimi, Tam Zamanında Üretim Yönetimi ve Değişim Mühendisliği tanıtılacaktır. Bu konular tezde iki kısımda incelenmiştir. Birinci bölümden beşinci bölüme kadar bu yönetim yaklaşımlarının endüstri devriminden bu yana gelişmesi, yaklaşımların tarifi, sağladığı faydalar gibi konular incelenmiştir. Altına bölümden sonra ise, inşaat sektörü, bu sektörde faaliyet gösteren firmalar, bu firmaların inşaat faaliyetlerini sürdürürken oluşturdukları organizasyonlar anlatılmaktadır. Sonuç olarakta bu yaklaşımların inşaat sektöründeki uygulanabilirlikleri incelenmiştir.