FBE- İşletme Mühendisliği Lisansüstü Programı - Yüksek Lisans
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Gözat
Çıkarma tarihi ile FBE- İşletme Mühendisliği Lisansüstü Programı - Yüksek Lisans'a göz atma
Sayfa başına sonuç
Sıralama Seçenekleri
-
Ögeİhracat rejiminin yasal çerçevesi ile ihracatı teşvik tedbirlerinin esasları(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1989) Aladağ, Filiz ; Ekonomi, Münir ; 19238 ; İşletme MühendisliğiTürkiye 1980' den "bu yana dışa açık "bir ekonomik model uygulamaya başlamıştır. Bu ekonomik model, uzun zaman kapalı bir ekonomi içinde yaşamış bir bünyenin ihracat tedbirleriyle dışa açılması olarak nitelendirilebilir. İhracatı teşvik politikasının genel amacı, bir yandan ihracat gelirlerini arttırırken, diğer yandan ihracatın yapısını tarım ürünlerinden sanayi ürünleri ne doğru kaydırmaktır. İhracatın arttırılması ve kapsamının genişletilme si için İhracat Rejimi, İhracatı Teşvik Kararları ve politikaları ihracata dönük sanayileşme modelinin alt. sisteminin belirlenmesinde önemli faktörler olarak görülebilir. Bu nedenle rejim ve teşvik kararlarının hukuki yapısının, nitelik ve uygulama esaslarının açıklanması gerekir. Rejim ve Teşvik Kararlarının incelenmesine geçilmeden önce Türkiye'de nasıl bir yapısının sözkonusu olduğu ve ihracattaki gelişmeler ortaya koyulacaktır. İhracatın yapısının sanayi ürünleri lehine değişmesinde, ihracatı teşvik politikasının önemi vardır. Şöyle ki, 1980 öncesi dönemde ihracatı teşvik politikalarının amacı sanayileşme modelinin ihracat üzerin de doğurduğu olumsuz etkilerin giderilmesi iken, 1980'- den sonraki dönemde bir yandan ihracat hacmini arttırmak, diğer yandan da ihracatın bünyesini sanayi mamulleri yönünde değiştirmektir. İhracata dönük politikalar izlenirken dikkat edilecek en önemli nokta dengeli olmaktır. Ayrıca önerilecek teşvik sisteminin kaynağı hazine ve emisyon olmamalı, sistem kendi içinde kendi kaynağını yaratacak ve enflasyonist baskılara neden olmayacak şekilde geliştirilmelidir.
-
ÖgeYat turizminde birer altyapı olarak marinalar ile yönetim ve organizasyonun önemi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1990) Doğan, Mustafa Nazmi ; Biçer, İ. Hakki ; 14219 ; İşletme MühendisliğiBu tezin konusu, yat turizminin önemine değinerek sorunlarını ortaya koymak, sektörün temel altyapısı durumundaki yat limanları için önerilerde bulunmak ve sektöre baz oluşturabilecek bir marinalar zinciri yönetim modeli oluşturmak üzere belirlenmiştir. Birinci bölümde konuya genel bir giriş yapılarak; yat turizminin, dünya turizmindeki değişimlere uygun olarak Türk Turizmi açısından önemine değinilmiştir. Tezin amacı belirtilerek, yat turizmimizin sorunlarına bilimsel bir yaklaşımda bulunulmaya çalışılmıştır. İkinci bölümde Yat Turizmi 'nin incelenmesine geçilmektedir. Yat Turizmi 'nin tanımlaması yapılarak, geçmişi ve bugünkü durumu hakkında bilgi verilmesine çalışılmıştır. Geniş bir Dünya perspektifinden başlayarak ülkemize doğru bir odaklamaya girişilmiş; Karaipler ve Akdeniz olarak iki büyük yatçılık alanı belirlenmiştir. Akdeniz üzerinden ülkemiz Yat Turizmine giriş yapılarak, karşılaştırmalı bilgiler sunulmuştur. Türkiye'deki Yat Turizminin geçmişteki ve günümüzdeki durumu ve sektördeki ana işletme tiplerinden söz edilerek sorunlar belirlenmiş, alınabilecek önlemler hakkında önerilerde bulunulmuş tur. üçüncü bölümde, yat turizminin temel altyapısı konumundaki yat limanlarının tanımlaması yapılmış, marina işletmeciliğinin çerçevesi çizilmiştir. Dünyada ve Akdeniz'deki yat limanları ile Türk yat limanları karşılaştırılarak farklar ortaya konmuş, neler yapılabileceği konusunda öneriler belirlenmiştir. Bu bölümde ayrıca ülkemizdeki yat limanları ile ilgili bilgiler de verilmiştir. Dördüncü bölümde, marina işletmeciliğinde görülen yönetim ve organizasyon eksikliğine çözüm sağlayabilecek bir model kurmaya çalışılmıştır. Bu modelin, dünyada görüldüğü gibi etkin merkezsel örgütlenmeye sahip bir yönetim yapısındaki "marinalar zinciri" olabileceği belirlenmiştir. Bu model yapının yararlarına değinilerek, örnek bir yönetim yapısı oluşturulmuştur. Karinalarda temel fonksiyonlar belirlenerek, bu fonksiyonlara karşılık gelecek görev tanımlamaları ile model marina örgütsel yapısı kurulmuştur. Son bölümde tezin ve yat turizminin genel bir değerlendirmesi yapılarak, önerilen çözümler ve kurulan marinalar zinciri model yönetim yapısı irdelenmiştir.
-
ÖgeBir üretim girdisi olarak enerji ve kontrolu(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1990) Aydın, Aytaç ; Aydincioğlu, Aydin ; 14221 ; İşletme Mühendisliğiu çalışmada sanayide bir üretim girdisi olan enerjinin verimli kullanılması genel olarak ve sektörel bazda incelenmiştir. Enerji tasarrufu konusunda yapılan çalışmalar hem ekonomik hem teknik yönden değerlendirilmiştir. Gelişen bir ülke olan Türkiye'nin enerji durumu, enerji tasarrufu konusunda yapılan çalışmalar ve yapılması gerekenler irdelenmiştir. Sanayi, konut, ulaştırma sektörleri ayrı ayrı incelenerek enerji tasarrufu konusunda alınacak önlemlerle ülke ekonomisine küçümsenemeyecek boyutlarda katkının sözkonusu olacağı görülmüştür. Ancak Türkiye'de enerji verimliliği konusunda gerekli çalışmalar ve uygulamalar yeterince yapılma makta, gerekli önlemlerin alınılmasında gecikilmektedir. Enerji ihtiyacımızın büyük bir bölümünü ithal ettiğimizi düşünürsek, ülke ekonomisinin rahatlaması, halkın refahı açısından, enerji verimliliği konusunda ne kadar hassas olmamız gerektiği ortaya çıkmaktadır. Özellikle, sanayileşmekte olan bir ülke olmamız nedeniyle, toplam enerji tüketimindeki payı giderek artan sanayi sektöründe mevcut tasarruf potansiyelinin diğer sektörlere göre daha kısa zamanda realize edilmesi mümkün görülmektedir.
-
ÖgeBir konfeksiyon işletmesinin verimlilik açısından değerlendirilmesi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1990) Aktaş, Emine ; Gözlü, Sitki ; 14218 ; İşletme MühendisliğiGünümüz rekabet şartları işletmeleri günden güne daha kaliteli, daha fazla ve zamanında hizmet vermeye ve üretim yapmaya yöneltmektedir. Bu nedenle, daha az girdi ile daha çok çıktı elde edebilmenin yani verimli olmanın önemi giderek daha çok ağırlık kazanmıştır. Bu çalışmada, üretim sistemlerinde verimlilik kavramı üzerinde durularak, çeşitli verimlilik arttırma ve değerlendirme yöntemleri anlatılmıştır. Çalışmanın ikinci bölümünde, verimlilik kavramının ele alınıp, inceleneceği üretim sistemleri üzerinde durulmuştur. Üçüncü bölümde verimlilik kavramı açıklanmaya çalışılmış, verimliliğin işletme ve dolayısı ile milli ekonomi açısından önemi üzerine dikkat çekilmiştir. Ayrıca verimlilikle sık sık karıştırılan kârlılık, iktisadilik gibi bazı kavramlarla verimlilik arasındaki farklar belirtilmiş tir. Dördüncü bölümde, verimliliğin ölçülmesi gerektiği ve bazı ölçüm yöntemleri açıklanmıştır. Beşinci bölümde ise imalat sanayii verimlilik arttırma teknikleri teknoloji, malzeme, emek ve ürün temellerine dayandırılıp, sınıflandırı larak açıklanmıştır. Altıncı bölümde bir konfeksiyon işletmesi verimlilik açısından değerlendirilmiş ve işletmenin ağırlıkla uyguladığı teknoloji temeline göre verimliliği arttırma çalışmaları açıklanmıştır.
-
ÖgeMarkov zincirleri ile pazar payı tahmini renkli televizyon pazarına ilişkin bir uygulama(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1990) Mengüç, Bülent ; Sezgin, Selime ; 14216 ; İşletme MühendisliğiPazar payı; işletmeler arasında yarattığı belirgin farklar, stratejik yönetim açısından önemi kârlılık, yatırımlar ve pazar lama planlaması üzerindeki etkileri ile son derece önemli olduğu kadar pazarın yapısı ve işleyişi ile pazarlama bileşenlerinin op timum düzeylerinin belirlenmesinde de etkin rol oynamaktadır. İş letmeler açısından birçok stratejik değişkenin oluşumunda etkili ve kantitatif nitelikte bir karar verme kriteri olan pazar payı nın diğer yönünde ise sözkonusu payın oluşumunu sağlayan tüketici ler yeralmaktadır. Renkli TV pazarında, 1986 yılından sonra talepte görülen dü şüşler, birçok işletmenin pazar payı kaybına ve bir süre sonra pazardan çekilmesine neden olurken, bazı işletmeleri de dış pazar lara yöneltmiştir- 1983-89 yılları arasında pazar paylarında gö rülen hızlı 'değişmeler, büyük firmaların teknolojik ve mali açı dan güçlü duruma gelmeleri ile hız kazanan rekabet, küçük işlet melerin pazardan çekilmesine ve pazarın oligopolistik bir yapı ka zanmasına neden olmuştur - Bu denli dinamik bir yapıya sahip renkli TV pazarında yeralan işletmelerin 1990-95 yılları arasındaki kısa ve uzun dönem pazar payları Markov Zincirleri ve beraberindeki varsayımlar altında elde edilmiştir. Sonuçlara göre, 1990-95 yılları arasıda Telra, Vestel ve Philips pazar payları giderek artan işletmeler olurken, İES pazar dan çekilme, Bekoteknik ise pazar payı en hızlı düşme durumundaki işletmeler arasında yeralmaktadır.
-
Ögeİşçinin yönetime katılması(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1990) Adakale, Fatma Elif ; Ekonomi, Münir ; 14215 ; İşletme MühendisliğiBu tez, İşçinin Yönetime Katılması kavramını tanım, amaçlar düşünceler ve uygulamalar bakımından çok boyutlu olarak inceleyerek şu anda Türkiye'deki durumu saptamayı ve öneriler getirmeyi amaçlamak tadır. İşçinin Yönetime Katılması ya da kısaca Yönetime Katılma kavram olarak üzerinde ortak görüşe varılamamış bir konudur. Bu yüzden ikinci bölümde konu ile ilgili farklı tanımlamalar, işçi, işyeri, işletme gibi kavramlar üzerinde durulmuş ayrıca Yönetime Katılma kavramına yakın kimi zaman onunla aynı anlamda kullanılan Endüstriyel Demokrasi, Birlikte Yönetim, Özyönetim. Kara Katılma kavramları karşılaştırılmıştır. Yönetime Katılma'nın tarihsel gelişimi, amaçları, yöntemleri ve düzeyi, konuları ve bu konuda ileri sürülen olumlu ve olumsuz düşüncelere yer verilmiştir. Üçüncü bölümde Yönetime Katılma konusunda dünyadaki uygulamalar gözden geçirilmiştir. Uygulama bakımından en karakteristik özellik gösteren sistemler ve uygulandıkları ülkeler ele alınmıştır. Fransa'da uygulanan İşçi Temsilcileri ve İşletme Komiteleri aracılığıyla Yönetime Katılma, Federal Almanya'da Birlikte Yönetim, İngiltere'de Ortak Danışma Sistemleri, Amerika Birleşik Devletleri 'nde Toplu İş Sözleşmeleri Yoluyla Yönetime katılma ve Yugoslavya'da Öz Yönetim incelenmiş ve Avrupa Ekonomik Topluluğu 'nda konuya yaklaşım özetlenmiştir. Dördüncü bölümde ise Yönetime Katılma Türkiye açısından ele alınmış, konunun tarihsel gelişimi ve bu süreç boyunca işçi ve işveren kuruluşlarının ileri sürdüğü fikirlere yer verilmiştir. Yönetime Katılma konusunda gerek İş Kanunları 'nda gerekse Sendikalar Kanunu'nda yer alan düzenlemelere yer verilmiştir. Ayrıca 1989 - 1990 dönemine ait metal ve petrol iş kollarından alman on tane toplu iş sözleşmesi incelenerek konunun şu anki uygulamaları açıklanmaya çalışılmıştır.
-
ÖgeAsenkron motor kontrol ünitelerinin zaman serisi analizi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1990) Bombacı, Ayşe Ayşin ; Gözlü, Sitki ; 14222 ; İşletme MühendisliğiBu tez çalışmasında, asenkron motor hız kontrol ünitelerinin Türkiye pazarında faaliyet gösteren iki büyük firmanın satışları incelenmiş ve bu doğrultuda zaman serisi analizi yapılarak İ990 yılı için satış rakamları belirlenmeye çalışılmıştır. Birinci bölümde, asenkron motor hız kontrol ünitesi ihtiyacının ortaya çıkışı açıklanmış, mevcut pazar gelişimiyle ilgili bilgi verilmiştir. Pazar gelişiminin en önemli sebebi asenkron motorların kullanım kolaylığı ve bakım gerektirmemesidir. ikinci bölümde, asenkron motor ve asenkron motor hız kontrol ünitesinin tanımı yapılmış ve kullanım alanları üzerinde durulmuştur. Yarı iletken malzeme sanayiindeki gelişimler asenkron motor hız kontrol ünitelerinin üretimini olanaklı kılmış ve böylece dünyada mekanik kontrolün yerini elektronik kontrol almıştır. Türkiye'de bu sektörde faaliyet gösteren firmalar tanıtılmıştır. Üçüncü bölümde, faaliyet gösteren firmaların izlediği satış organizasyonu ve sistemi üzerinde durularak, reklam usulleri, stok politikaları ve ambalaj koşullarından söz edilmiştir. Üretim girdilerinin büyük bir kısmı ithal edildiğinden temin zamanı uzun ve maliyeti yüksektir. Bu yüzden üretim yapan firmalar stoklu çalışmamaktadır. Dördüncü bölümde, talep tahminiyle ilgili genel bilgi verildikten sonra Samel, Eka ve toplam pazar için zaman sersi analizi yapılmış ve pazar için 1990 yılı satışları tahmin edilmiştir. Bu sektörde üretim siparişe göre yapıldığından, firmaların önceki yıllardaki satışlarının pazarın o yıllar için talebine eşit olduğu varsayılmıştır. Beşinci bölümde, yapılmış olan zaman serisi analizi yardımıyla pazar büyümesi tahmin edilmeye çalışılmıştır.
-
ÖgeStandartlaştırma(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1990) Güner, Yurdaer ; Güner, Yurdaer ; 14223 ; İşletme MühendisliğiStandartlaştırma, madde, mamul, metod ve hizmetleri belirli şartlara ve esaslara dayanarak bir örnek hale koyma işlemidir. Standardlaştırma bilimsel, teknik ve deneysel araş tırmaların kesinleşmiş sonuçlarını esas alır, yalnız günümüzün şartlarını saptamakla yetinmez, aynı zamanda geleceğin gelişme ihtimallerini göz önünde bulundurur. Üretimi artırmak ve en kısa zamanda en çok ürünü, belli bir kaliteyi tutturabilecek şekilde yapmayı başarmak, ancak standardlaştırma uygulamakla sağlanabilir. Burada önemle temas edilmesi gereken diğer bir husus da standardlaştırma uygulanmasıyla işgücü, hammadde ve enerji gibi milli kaynakların yerinde israf edilmeden kullanılmalarının ülke ekooamisine getireceği olumlu katkıdır. Ekonomik ye sosyal yararları herkes tarafından kabul edilen standartlaştırmanın topluma mal edilmesi bireylerde bu bilincin uyandırılması zorunludur.
-
ÖgeTürkiye'de yabancı sermayeli işletmelerin işçi ve işveren ilişkilerine etkileri(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1991) Kuğu, Aytün ; Ekonomi, Münir ; 19356 ; İşletme MühendisliğiYabancı sermaye yatırımları; bir ülke sınırları dışındaki qercek yada tüzel kişiler tarafından o ülkenin politik ve ekonomik istikrar, kültürel ve sosyal yapı gibi durumları gözönüne alınırak, o ülke sınırları içerisinde gerçekleşen yatırımlardır. Bununla birlikte yabancı sermayenin yatırım yaptığı ülke üzerinde tasarruf ve yatırım, teknoloji ve yönetim, istihdam vb. etkileri bulunmaktadır, Tezin ilk bölümleri yukarıdaki kavramlar üzerinde yoğunlaşmaktadır. Üçüncü bölüm, Türkiye'nin büyük ölçüde ihtiyaç duyduğu yabancı sermaye yatırımlarının ülkedeki gelişimini, ilgi mevzuatın etkilerini, yatırımların gelmemesinin nedenlerini ve daha fazla gelmesini sağlayacak önerileri ele almaktadır. Dördüncü bölüm ise, Türkiye'deki yabancı sermayeli işletmelerin işçi ve işveren ilişkilerine etkileri konusunda, bu işletmelerle yapılan anket çalışmaları sonuçlarından oluşmaktadır.- Ortaya çıkan en önemli sonuç ise, bu işletmelerin insan unsuruna bakış açısı olmaktadır. Bunun nedeni de yabancı sermayeli işletmelerin daha verim li olmayı amaçlamalarıdır.
-
ÖgeYatırım fonları(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1991) Abatay, Nurdan ; Toraman, Ayhan ; 19357 ; İşletme MühendisliğiYatırım fonları küçük tasarruf sahiplerinin serma ye piyasalarına girmesini teşvik ederek piyasanın geniş lemesine ve kaynakların etkin dağılımına yardımcı olan bir yatırım aracıdır. Bunun için tasarruflar yönetici niteliğinde bir ortaklıkta toplanır. Bu ortaklık kendi nam ve hesabına menkul değerler alarak bunu işletir ve ortaklığa katılanlar bunun gelirlerini paylaşırlar. Ya tırım fonlarının temel amacı ortaklığa katılanların bi rikimleriyle bir menkul kıymetler portföyünün riskin da ğıtılmasını sağlayacak bir biçimde işletilmesidir. 20. yüzyılın başlarında Amerika Birleşik Devlet leri'nde ortaya çıkan ve giderek yaygınlaşan yatırım fon ları daha sonra diğer ülkelerde de gelişmiştir. Türkiye' de ise ancak 1980' li yıllarda yatırım fonları oluşturul muş fakat kısa dönemde büyük gelişme göstererek sayıları hızla artmıştır. Türkiye'de yatırım fonlarının en büyük özellikle rinden biri fonların sadece bankalar tarafından kurul a b ilmesidir. Bankalar bir fon içtüzüğü hazırlayarak ve gerekli makamlardan izin alarak fonu oluştururlar. Bu fon içtüzüğünde bulunması gereken bazı şartlar vardır. Bu belirtilen şartların sağlanması gerekir. Kurucu ban ka fonun kurulması için içtüzükte öngörülen miktar ka dar avans tahsis eder. Bu avans ile fon portföyü oluş turulur ve fonun katılma belgeleri halka arz edilir. Katılma belgelerinin değeri her gün. günlük olarak tespit edilir ve belge sahipleri günlük değer üzerinden belge nin geri alınmışını bankadan her zaman talep edebilir. Fonun yönetiminde temel prensip önce riskin dağıtıl ması ve sonra da inançlı mülkiyet esasına göre portföyün işletilmesidir. Bu amaçla da Sermaye Piyasası Kurulu bazı sınırlamalar getirmiştir. Yönetim sırasında bu il kelere uyulması zorunludur. Her hesap döneminin bitimin de fonun hesap raporu hazırlanarak ilan edilir. Hesap dönemi sonunda çeşitli kalemlerden oluşan kara katılma belgesi sahiplerinin iştirak şekli fon içtüzüğünde be lirtilen esaslara göre yapılır. Vergilendirme açısından incelendiğinde ise yatırım fonlarının portföy işletme ciliğinden doğan kazançları kurumlar vergisi ve gelir vergisinden muaftır. Ülkelerde sermaye piyasalarının gelişmesinde büyük rol oynayan yatırım fonlarında günümüz koşullarına uygun olarak SPK'da yapılacak değişikliklerle Türkiye' deki gelişmenin daha da hızlanması beklenmektedir.
-
ÖgeProje değerlendirme şebeke analizi ve bir bilgisayar uygulaması(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1991) Şahbazoğlu, Ziya ; Kuruüzüm, Orhan ; 19346 ; İşletme MühendisliğiBu tez çalışmasında proje değerlendirme tekniklerinden biri olan şebeke analizi yöntemi ele alınmış ve bu yöntemi kullanarak projenin maliyet analizi ve kaynak dengelemesini yapan bilgisayar programı ha zırlanmıştır. Tezin birinci bölümünde çalışmanın hareket noktasını teşkil eden proje kavramı üzerinde durulmuştur. Daha sonra çalışmaya konu olan şebeke analizi yöntemi ve tarihi gelişimi hakkında kısaca bilgi verilmiştir. İkinci bölümde projenin en alt birimleri olan olay ve faaliyet kavramları üzerinde durulmuş ve şebekenin kurulmasında uyulması gereken kurallar sıralandıktan sonra bu kuralların ışığı altında proje şebekesinin nasıl çizileceği açıklanmıştır. En son olarakta şebeke analizi tekniklerinden PERT ve CPM metodları arasındaki ufak farklılıklar gösterilmiştir. Üçüncü bölümde bu çalışmada üzerinde ağırlıklı olarak durulan CPM metoduyla kritik yörüngenin ve faaliyetlere ait çeşitli bollukların nasıl hesaplandığı gösterilmiştir. Dördüncü bölümde projenin maliyet analizi yapan bilgisayar programının hazırlanmasında büyük kolaylık sağlayan Metin Balaban tarafından geliştirilmiş algoritma tanıtılmış ve bu algoritma bir örnek problem üzerinde denenmiştir. Beşinci bölümde ise Profesör Brooks tarafından geliştirilmiş projenin kaynak dengelemesini yapan algoritma anlatılmış ve bu algoritma örnek bir problem üzerine uygulanmıştır. Altıncı bölümde ise diğer şebeke analizi teknikleri kısa bir biçimde açıklanmaya çalışılmıştır. Yedinci bölümde ise kritik yörünge metodunu kullanarak projenin maliyet analizi ve kaynak dengelemesini yapan bilgisayar programı tanıtılmış, programların kolay anlaşılması amacıyla blok diyagramları çizilmiş ve programa ait printer çıktılarına yer verilmiştir.
-
ÖgeUzman sistemler ve deterministik yöneylem araştırması tekniklerinde bir uygulama(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1991) Barut, Mehmet ; Kuruüzüm, Orhan ; 19349 ; İşletme MühendisliğiBilgisayar bazlı bilgi sistemleri hızlı bir şekilde gelişmektedir. Bu değişimler, bilgisayar donanım ve yazılımlarındaki gelişmelere bağlı olduğu gibi, organizasyonun bilgisayara dönük gereksinimlerinden de etkilenmektedir. Bilgisayar yazılım alanındaki son çalışmalar, Yapay Zeka araştırmasına dayanan yeni ticari amaçlı ürünlerin geliştirilmesi üzerinde yoğunlaşmak tadır. Yapay Zeka, insanlar gibi düşünebilen zeki bilgisayar programlarının geliştirilmesiyle uğraşan bir bilim dalıdır. Bir çok altbileşeni vardır. Bunlar arasında en önemlileri; robotlar, görme sistemleri, doğal dil işleme, model algılama ve uzman sistemler sayılabilir. Yapay zekanın tarihçesi i. Bölümde kısaca verilmiştir. Bu bölümde, ayrıca, YZ altbileşenleri konusunda kısa bir bilgi verilmiştir. 2.Bölümde, Uzman sistem teknolojisi geniş bir şekilde yer almaktadır. Uzman sistemler konusunda sorutabilecek hemen hemen tüm sorulara ait bilgiler açıklanmıştır. Uzman sistemin kurulmasında etkin bir role sahip olan bilgi mühendisi ve bilgi mühendisliği konularına da değinilmişt i r. 3. ve 4. Bölümlerde, Uzman sistemlerin temel yapısını oluşturan bilgi-tabanı ve çıkarım mekanizması açıklanmıştır. Uzmandan alınan bilginin bilgi tabanında uygun bir şekilde gösterimi gerekir. Bunun için birçok gösterim şekilleri vardır. Sistem, ayrıca, uygun çıkarımlarda bulunabilecek bir mekanizmaya sahiptir. 5.Bölümde, Uzman sistemlerin diğer yazılım sistemleri arasındaki ilişkisi incelenmeye çalışılmıştır. 6. Bölümde ise, uzman sistemin kurulması için gerekli araçlar ve programlama dilleri üzerinde durulmuştur. 7. Bölüm, bir uzman sistemin geliştirilme aşamalarını, her aşamada ortaya çıkabilecek problemlerle beraber vermektedir. Son bölümde ise, uygulama alanı olarak, Yöneylem Araştırmasıseçilmiştir. Elde edilecek uzman sistem, verilen herhangi bir problemin hangi YA teknikleriyle çözülebileceği konusunda tavsiyelerde bulunacaktır. Problemlerde doğrusallık kısıtı getirilmiştir. Uzman sistem kurma aracı olarak VP-Expert Shell'i seçilmiştir.
-
ÖgeFinansal kiralama (leasing)(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1991) Akçadağ, Bülent ; Toraman, Ayhan ; 14386 ; İşletme MühendisliğiHerhangi bir yatırımın gerçekleştirilmesinde yararlanı labilecek finansal araçlardan biride ilk çağlardan beri var olan ve 1950'lerden sonra sürekli < gelişen ve gelişmekte olan ülkelerde uygulama alanı bulan kiralama işlemleridir.Kiralama ile, yat ir im yapmayı düşünen işletmelere kredi veya diğer fi nansman yöntemleri ile finanse etmeyi planladıkları yatırım ların finansmanında bir çok kolaylıkları bulunan bir diğer seçenek sunulur. Kiralama kiralanacak mala, şirketin durumuna ve talebine göre çeşitli sınıflara ayrılır.Başlıca kiralama türleri fi nansal kiralama ve faaliyet kiralamasıdır. Kiracı bir kiralama işlemi yaparken kiralamanın sağlaya cağı, kredi şeklinde kullanım imkanı, demode olma riskinden ve bazı kısıtlardan kurtulmak gibi, yararları ortaya çıkarmak a macıyla değerlendirme yapar. Bu nedenle kiralama işlemi bazı durumlarda kredi ile satın almadan pahalı olsa bile tercih e- dilebilir.Kiraya veren ise mal sahibi olması nedeni ile teş vik ve vergi indirimlerinden yararlanabileceği gibi elindeki fonları bir cins krediye dönüştürmek veya aynı samanda üreti ci ise malını satma fırsatını bulur. Kiralamanın bilanço dışı bir kalem olması kiracının ya rarına olsa bile, bu şirkete kredi açan finansman şirketleri aç ısından, mal i analizlerin güçlüğü ve bazı hallerde imkansız lığı nedeni ile sorun teşkil eder. Ayrıca uluslararası kirala ma işlemlerinde vergi kanunlarının farklı olması da çeşitli sorunlar çıkarır. ülkemizde kiralama 1985 'de yürürlüğe giren kanunla eko nomik hayatımıza kazandırılmaya çalışılmıştır.Ancak kiralama nın ülkemizdeki gelişimi başlangıçta düşünülen düzeyde ger çekleşmemiştir.Bunun nedeni orta ve uzun vadeli kaynaklardaki yetersizliğin sonucu olarak işletmelerin uzun vadeli yatırım larını kısa vadeli kaynaklarla finanse etmesi ve riskli fi nansal yapıları nedeni ile para piyasasındaki değişiklikler den çok fasla etkilenerek fon darlığına düşebilmeleridir.Buna rağmen Türkiye ekonomisi yatırımlara müsait bir yapıya yeni den kavuşturulmadan kiralama başarısız olarak değerlendiril memel idir.
-
Ögeİş güvenliği ve petrol endüstrisinin analizi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1991) Mert, Hasan ; Aydincioğlu, Aydin ; 19350 ; İşletme MühendisliğiGelişen sanayi beraberinde iş güvenliği ile ilgili sorunları da getirmektedir, iş güvenliği ekonomik olarak gelişmiş olsun olmasın her ülke için üzerinde durulması gereken bir konu olmuştur, îş güvenliğinin ana amacı hem çalışanları korumak, hem de işletmenin ve üretimin güvenliğini sağlamaktır. Ayrıca çalışanların kazalara karşı korunmasının yanında onlara daha iyi bir yaşam ortamı sağlamak iş güvenliğinin amaçları arasındadır. Bunun yanında iş güvenliği kendine özgü konuları, kuralları, teorileri, temel ilkeleri olan bir çalışma alanı haline gelmiştir. Bu ilke ve yasalar olayların doğal bir sonucu olarak ortaya çıkmaktadır. îş kazaları ve meslek hastalıkları nedeniyle hem çalışanlar hem de işletme ve çevre zarar görür. Bugün iş kazalarının neden olduğu kayıpların boyutu konunun ulusal düzeyde ele alınmasını gerektirmektedir. Ayrıca sanayide kullanılan kimyasal maddelerin sayısının artması çalışanlar için önemli riskler taşımaktadır. Bundan dolayı kullanılan kimyasal maddenin ortam içinde bulunabileceği konsantrasyon miktarına sınırlamalar getirilmiştir. Petrol endüstrisi arama, sondaj, üretim, rafineri ve taşıma sektörü gibi beş ana sektöre ayrılabilmektedir. Petrol endüstrisinin uluslararası niteliğinin olmasına rağmen iş güvenliği çalışmaları ülkelerin sosyo-ekonomik politik ve coğrafi özelliklerine göre farklılıklar göstermektedir. Petrol endüstrisi yapısı itibariyle diğer endüstrilere kaynak sağlama özelliğine sahiptir
-
Ögeİş değerlendirmesi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1991) Orhan, Babür Niyazi ; Ekonomi, Münir ; 19347 ; İşletme MühendisliğiÇalışma düzeninin saklanmasında karşılaşılan sorunlar çok çeşitli olmakla beraber ücret tayini ve idaresi bu sorunların en önemli, kısmını oluşturmaktadır. İşçinin geliri olan ücret aynı zamanda işletmenin maliyet gideridir. Taraflar sık sık karşı karşıya gelmekte ve çekişmeler olmaktadır. işçi kesimi ücretinin artmasını istemektedir. işveren kesimi içinse, ücretin artması maliyetleri arttırmaktadır. Çatışan çıkarların çevrelediği böyle bir ortamda, çalışma düzeninin uyumlu olarak işleyebilmesi için ortak dayanma noktalarının bulunması kaçınılmaz bir zorunluluk olmaktadır. işte bu noktada iş değerlendirmesi ortaya çıkmaktadır. iş değerlendirmesi, aralarındaki önem, güçlük, fark ve benzerliklerin dikkâte alınarak işlerin değerlendirilmesi işlerin güçlük derecelerinin ve çalışanların karşısına çıkan yükümlülüklerin somut olarak tesbit edilmesi ile ilgili faaliyetlerdir.Günümüzde iş değerlendirmesi uygulaması, özellikle gelişmiş sanayi toplumlarının üzerinde sürekli durdukları bir. konudur. Bu çalışmada öncelikle ücret, ücret sistemleri, ücretin işçi-işveren yönünden önemi üzerinde durulmuştur. Sonra, yapılan iş ile değeri arasında ilişki kurarak oluşabilecek Ücret adaletsizliklerine çözüm getiren bir yöntem olan iş değerlendirmesi vo yöntemleri incelenmiştir, îşletme içi ücretin oluşumu, çalışma düzenine etkiler i»işçi-işveren örgünlerinin konuya karşı tutumları vb. konulara değinilmiştir". Son olarak Türkiye'de ilk defa endüstri düzeyinde uygulaması yapılan Metal Sanayii İş Gruplandırma Sistemi ve.sonuçlarına değinilmiştir.
-
ÖgeGıda piyasasında perakendeci-toptancı ilişkilerinin incelenmesi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1991) Tiryaki, Murat ; Sezgin, Selime ; 19351 ; İşletme MühendisliğiBu çalışmanın amacı, dağıtım kanalı sistemi içinde yer alan perakendeci ile toptancı kurumlarını ilk aşamada bireysel olarak incelemek, ikinci aşamada perakendeci ve toptancılar arasındaki ilişkileri, Türkiye'de önemli bir yere sahip gıda ve bakkaliye ürünleri piyasasında yapılacak araştırma uygulamasının desteğiyle saptamak ve gerekli önerileri yapmaktır. Çalışmanın ilk bölümünde,kısaca genel olarak dağıtım kanalları sistemi hakkında bilgiler verildikten sonra, dağıtım kanalı türleri kısaca anlatılmış ve çalışmanın amacına daha yakın olduğu düşünüldüğünden dağıtım kanallarında çatışma ve bütünleşme konularına ayrıntılı olarak yer verilmiştir. Çalışmanın ikinci bölümünde, daha önceki bölümde kısaca anlatılan dağıtım kanalı üyelerinden özellikle toptancılar ve perakendeciler üzerinde durularak, fonksiyonlarının ayrıntılı olarak anlatılmasından sonra aralarındaki ilişkiler, elde edilen bilgiler ölçüsünde anlatılmaya çalışılmıştır. Çalışmanın, araştırma uygulamasını kapsayan üçüncü bölümde ise, önceki bölümlerde sağlanan bilgiler yardımıyla önce, örnek olarak seçilen Rami Gıda Pazarı çalışanları ve Metro Eross market yöneticileri ile yüzyüze mülakat yapılmış ve uygulamanın toptancı yönü ile ilgili sonuçlar saptanmıştır. Mülakat çalışmasını takiben, ön görüşmeler sonucu hazırlanan anketler yardımıyla İstanbul'daki bakkalların, toptancı-perakendeci ilişkilerindeki düşünceleri saptanmıştır. Uygulamanın son aşamasında ise, sonuçlar değerlendirilerek yapılabilecek öneriler ortaya konmuştur.
-
ÖgeFizibilite etüdü ve hafif uçak üretimi için uygulaması(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1991) Namal, Hasan ; Toraman, Ayhan ; 19354 ; İşletme MühendisliğiBu çalışmada her çağdaş işletmenin bir yatırım öncesi yapmasa gereken yapılabilirlik (fizibilite) etüdü temel adımları anlatılmakta ve hafif uçak üretimi için uygulaması yapılmaktadır. Bütünlüğü bozmamak için fazla ayrıntıya girilmemiş bazı konular uygulamayla açıklanmıştır. Fizibilte etüdü başlıca pazar, teknik ve f inansal olmak üzere üç temel analla çalışmalarını kapsamaktadır. Pazar analizi, üretilecek ürüne gösterilecek olan tepkileri ölçmek, mevcut pazarın yapısını belirlemek ve ürünün satılabilirlik derecesini ölçmektir. Uygulamada, hafif uçakların Türkiye'de imalatının bireysel çabalar dışında olmadığı yani rekabetin olmadığı, büyük çoğunlukta insanların uçmanın avantajları ile tanışmadığı sonucu çıkmıştır. Havacılıkla doğrudan ilgili kesimlerle yapılan anket ve diğer çalışmalar sonucu dikkate değer bir talep çıktığı ve uygun satış arttırma teknikleriyle bu sayının çok daha fasla artacağı sonucu çıkmıştır. Teknik analiz, ürünün teknik olarak yapılabilirliğini inceleme ve araştırmayı kapsar. Ancak bir yapılabilirlik çalışmasında teknik analiz, projenin ekonomik boyutunu belirlemek için girdi sağlar. Uygulamada hafif uçakların özel imalat teknolojileri gerektirmediği, yüksek standardta uçak imalatının yapılabilmesi için uygun malzeme bileşimleri üzerinde araştırma yapılmasının gerekli olduğu sonucu çıkmıştır. Yapılan çalışmalar sonucunda üretim tesisi İçin yatırım miktarının hesaplanmasında gerekli olan veriler elde edilmiştir. Finansal analiz, bir projeye nakit giriş ve çıkışları ışığında gerekli finansal kaynakların ihtiyacını, proje önerisinin ekonomik açıdan arzu edilebilirlik derecesini ve potansiyel bir tesis olarak işleyişini devam ettirip ettiremeyeceğini değerlendirmeyi amaçlar. Yapılan uygulamada ticari değerlendirmeye bas olacak veriler hesaplanmıştır. Çıkan sonuçlar incelendiğinde projenin umut verici olduğu gözlenmiştir.
-
ÖgeTurizmde tüketici korunması, AT'de ve Türkiye'de durum(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1991) Aliefendioğlu, A. Nilgün ; Özkale, Lerzan ; 19358 ; İşletme MühendisliğiBeş tüketici hakkının 1962 yılında tanımlanmasından sonra bu haklar tüketici korunmasının temelini oluşturmuştur. Bunlar tüketicinin sağlık ve güvenliğinin, ekonomik çıkarlarının, tazmin hakkının, bilgilendirme ve eğitiminin ve temsil edilmesinin sağlanmasıdır. Bu çalışmanın birinci bölümünde tüketicinin beş hakkı, AT ülkeleri ve Türkiye'deki uygulamaları incelenecektir. İkinci bölümde ise tüketici korunmasının turizm alanındaki yöntemleri, önleyici ve telafi edici olarak ve turistin karşılaşabileceği riskler göz önünde tutularak ele alınacaktır. Bu konudaki çalışmalar Avrupa'da çok yem", Türkiye'de ise ancak başlama aşamasındadır. Amaç, mevzuat ve koruma yöntemlerinin incelenmesi olup Türkiye'de yapılabilecek çalışmalara uygulama örnekleri sunabilmektir. Çalışmanın üçüncü bölümünde Türkiye'de turizm ile mevcut mevzuatın tüketicinin korunmasını ilgilerdirenleri incelenmiştir. Sonuç ve öneriler kısmında ise Türkiye'de turizmde tüketicinin korunması konusunda getirilebilecek öneriler belirtilmiştir.
-
ÖgeYeni bir finansal araç : opsiyonlar(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1991) Gökalan, İlhan ; Bolak, Mehmet ; 19353 ; İşletme MühendisliğiBir hisse senedi opsiyonu, alıcıya, prim ya da opsiyon fiyatı olarak bilinen bir ödeme yapması karşılığında, belli bir dönem içinde, o hisse senedini satıcıdan (opsiyonu düzenleyenden) satma İma ya da ona satma hakkı veren devredilebilir bir sözleşmedir. Opsiyonlar "türetilmiş men kul kıymetler" olarak anılırlar, çünkü opsiyon ancak ilgili menkul kıymetin var olması sonucunda ortaya çıkabilir ve vade sonunda değerini yitirir. Opsiyonlar yüzyıllardır kullanılmalarına rağmen son yıllara kadar karanlıkta kalmış f inansal araçlardır. Opsiyon pazarındaki gelişmenin en önemli aşaması, ilk defa opsiyon kontratlarının standartlaştırıldığı ve mübadele edilebilir bir hale getirildiği 26 Nisan 1973 tarihinde Chicago Opsiyon Borsası 'nın açılmasıdır. Bu tarihten sonra opsiyon pazarının gelişmesi hızlanmıştır. Yeni opsiyon kontratlarının yenilikçiliği ve hızlı gelişimi dikkate değer sonuçlar doğurmuş ve finansal pazarlarda önemli etkiler yapmıştır. Bu kontratlar finansal pazarların karmaşıklığını arttırmakla birlikte yatırımcılar için yeni fırsatlar da yaratmışlardır. Günümüzde opsiyonlar oldukça yaygın bir kullanım alanına sahiptirler. Opsiyonlar; hisse senetleri, dövizler, hisse senedi indeksleri, borçlanma aracı niteliğindeki men kul kıymetler üzerine yazılabilmektedirler. Bu tezde ise hisse senedi opsiyonlar ı incelenmiştir. Bölüm 2 'de kısaca opsiyon tanımı verilmiş ve opsiyonlar m risk yönetimindeki ve finansmandaki önemine değinilmiştir. Kısaca opsiyonların tarihçesi ve ne amaçlarla kullanılabileceği yine bu bölümün bir konusunu oluşturmak tadır. Bölüm 3 'de geniş anlamıyla opsiyon kavramı, opsiyon kontratlarının ana parametreleri ve opsiyonların kotasyonu incelenmiştir. Bölüm 4 'de önce opsiyon fiyatının temel özellikleri verilip, bileşenleri gösterilmiştir. Daha sonra da opsiyon fiyatlarını etkileyen faktörler incelenmiş ve opsiyon fiyatlandırma modelleri anlatılmıştır. Bölüm 5' de en popüler opsiyon stratejileri incelenmiş ve opsiyonların stratejik rolü belirlenmeye çalışılmıştır. Bölüm 6 ise opsiyonlar için gerekli olan ihtiyat rezervi ve komisyon ücretlerinin incelendiği bir bölümdür. Oldukça yeni bir finansal araç olan opsiyonlar günümüzde Türkiye koşulların da kullanılabilir değillerdir. Gerekli koşulların oluşturulması durumunda ise opsiyonların kullanılmasının yararlı olacağı açıktır.
-
ÖgeYapay zeka ve uygulamaları(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1991) Özkul, A. Semih ; Kuruüzüm, Orhan ; 19348 ; İşletme Mühendisliğiİnsan zekasının anlaşılmasıyla zeki ve -Faydalı makineler yapmayı konu edinmiş Yapay Zeka çalışmalarının son ürünleri kendini her alanda hissettirmeye başlamış ve Yapay Zeka uygulamaları ard arda gelmeye başlamıştır. Yapay Zekanın son derece büyük olan potansiyel -Faydası.göz önüne alındısında, Yapay Zeka araştırma çalışmalarının önemi ortaya çıkmaktadır. Bu tez çalışmasında Yapay Zekanın tanımı, metot ve teknikleri, ilgi alanları ve -faydaları incelenmiştir. Bununla beraber bu çalışmanın bazı temel özellikleri şöyle sıralanabilir: i) Programlama tekniklerine büyük ağırlık verilmiştir, ii) Uygulamaya dönük bir yaklaşım takip edilmiştir. Teori ile birlikte pek çok örnek verilmiş, ayrıca hemen her bölümde bir ya da birden çok uygulama yapılmıştır. Bu açıdan çalışmada birden çok uygulama mevcuttur. Bölüm 1 ' de YZ'nın ne olduğu, tarihçesi, tanımı ve alanları belirtilmiştir. Bölüm 2'de Prolog dilinin temel özellikleri örneklerle anlatılmıştır. Bölüm 3' de veri yapıları incelenmiş, listeler, ağaçlar, graflar ve arama metotları anlatılmıştır. Bölüm 4' de höristik kavramı ve YZ için önemi ele alınmıştır. Bölüm 5' de çıkarım, mantık ve belirsizlik konuları işlenmiştir. Bölüm 6' da konuşma algılaması tanımı, aşamaları ve günümüzdeki kullanım alanları incelenmiştir. Bölüm 7' de konuşmanın yeniden üretilmesi ele almış ve uygulamalar yapılmıştır. Bölüm 8' de doğal insan dili incelenmiş ve Türkçe bir doğal dil işlemcisi geliştirilmiştir. Bölüm 9' da endüstriyel robotlar ele alınmış ve bir robot simülasyonu yapılmıştır. Bölüm 10' da makine görüntü algılama konusu incelenmiş ve bir uygulama yapılmıştır. Bölüm 1 de uzman sistemler tanımı, kullanım alanları, ve faydaları ile ele alınmış ve bir de uygulama yapılmıştır. Bölüm 12' de ise Yöneylem Araştırması ve Yapay Zeka arasındaki ilişkiler ve ortak noktaları ele alınmış, birbirlerine yapabilecekleri katkılar sıralanmış ve bir dinamik programlama uygulaması verilmiştir.