LEE- Mimarlık Tarihi-Yüksek Lisans

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Gözat

Son Başvurular

Şimdi gösteriliyor 1 - 5 / 8
  • Öge
    Kastamonu ili araç ilçesi örneğinde kırsal mimari
    (Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2023-02-03) Esen, Hamza ; Ağır, Aygül ; 502161119 ; Mimarlık Tarihi
    Osmanlı Döneminde, Beylikler Dönemi'nin sınırlarını izleyen yönetim yapılanmasında Kızılırmak'tan Sakarya'ya kadar Kuzeybatı Anadolu'nun önemli merkezlerine yakın bir konumda olan Kastamonu vilayeti, Cumhuriyet'in ilanına dek bu bölgenin merkezi durumunu sürdürmüştür. Yüzlerce yıllık üretim, ticaret, sanat, sermaye, eğitim gibi birikime sahip Kastamonu halkının, 20. yy.'da savaşlar ve iç göçler ile eğitimli ve nitelikli insan kaynaklarını büyük bir oranda yitirmiş olması sonucunda, bazı alanlarda toplumsal-kültürel ve ekonomik bakımdan daha da geri gitmiş olduğu görülmektedir. Ülke genelinde gelişen sanayi ve kentleşmenin Kastamonu'da yaşanmaması, ilin ve ilçenin kısmen "doğal" kalmasına olanak sağlamıştır. Kastamonu'nun hemen hemen tüm ilçelerinin kırsal yerleşimleri, nitelikli mimari örnekleri barındırmaktadır. Araç ilçe merkezi, Karabük ve Kastamonu illerinin arasında, ilçenin ortasından geçen D-030 karayolunun kuzey ve güneyinde kuruludur. Araç ilçesine bağlı köylerdeki konutlar, yaşam şeklinin farklılaşmasına bağlı olarak, il ve ilçe merkezindeki konutlardan ayrılır. Bu farklılaşma, daha çok merkezde yaşayanların zemin kat kullanımında belirginlik gösterir. Kentteki konutların zemin kat planlarında çoğunlukla ahır, kiler, samanlık gibi hizmet alanı olan bölümler yoktur. Çoğunun dış cepheleri sıvalıdır. Üst katında çatılı oda örnekleri de olan konutların cephesinde/cephelerinde ise dikey hareketli pencereler ile çıkma düzenleri bulunur. Bölgede en yaygın yapım tekniği "ahşap çatkı karkas" düzeninde yapılan, boşluklarına çeşitli dolgu malzemeleri yerleştirilmiş "hımış" duvar oluşturma tekniği uygulamasıdır. Görkemli geçmişinin izlerini taşıyan mimari miras; kırsal yerleşim yerlerinde de yılların getirdiği birikime sahiptir. Yaptıranın da katkılarıyla inşa edilen usta işi konutlar, günümüzde çoğunlukla harap, yıkık, terkedilmiş veya dönemsel olarak kullanılmaktadır. Kentlilerin yaşadığı toplumsal, teknolojik ve ekonomik değişim süreçlerinden uzakta, yöre insanlarının kendi bilgi deneyimleri ile inşa ettikleri mimariyi konu alan "KASTAMONU İLİ ARAÇ İLÇESİ ÖRNEĞİNDE KIRSAL MİMARİ" başlıklı çalışma dört bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde amaç, kapsam, yöntem ve literatür hakkında bilgi bulunmaktadır. İkinci bölümde, bölgenin tarihsel gelişimi, coğrafi konumu, ulaşım, topografya, iklim, bitki örtüsü, sosyo-kültürel ve ekonomik yapı ele alınmıştır. Üçüncü bölümde, Araç İlçesi özelinde, her odanın bir "yuva" olarak düzenlendiği tipik yöre özelliklerini taşıyan köy konutları anlatılmıştır. xxii Sonuç bölümünde, bölgenin 'Kırsal Mimarlık' örnekleri değerlendirilmiştir. Yaşam şeklinin değişmesi ve konut kullanımı üzerindeki etkisinin sonucu ile zamana direnemeyen geleneksel kırsal mimarinin "Tehdit Altında Kültürel Varlık" olduğu düşünülmektedir. Yitirilmekte olan Araç ilçesi kırsalının özgünlüğünü hala koruyan geleneksel yapıları, çeşitli yapı örneklerinde incelenmiştir. Alanda bulunan yapılar hakkında çalışmalar, sınırlı da olsa önerileri de içerecek şekilde genel bir yaklaşımla değerlendirilerek ele alınmıştır. Halkın mimarlık kültürünün yansımalarından olan konutlar ve eklentileri ile alandaki ortak kullanıma açık (Camii, Köy odası, Çeşme, Fırın gibi) nitelikli yapıların envanterleri çıkarılmalı ve bir koruma planı oluşturulup bir yerden başlanmalıdır.
  • Öge
    Emlak Bankası: A formative actor in Turkish housing history
    (Graduate School, 2023-02-10) Erdeveci, Zeynep ; Gül, Murat ; 502181112 ; Architectural History
    Housing provision is one of the key architectural topics of the 20th century. Following the rapid industrialization, many European cities saw massive migrations from the rural areas which resulted in a significant housing shortage in the newly urbanized areas. Construction of social housing for the new immigrants were realized by many different actors such as the private sector and philanthropists, however, the issue needed a more organized intervention by the state. The emergence of housing institutions not only addressed the practical issue for housing provision but also influenced the differing standards in many countries. Emlak Bankası is the first institution in Turkey with the state-given responsibility of financing and building social housing in Turkey. The Bank's 75 yearlong activities in the field of housing places the institution in a pivotal position in many aspects. Emlak Bankası played a shaping role in the housing history of Turkey with its distinct practices in both design principles and financial methods. However, the Bank cannot be considered as an institution solely responsible for housing and has a unique background regarding the political and economic characteristics and development of housing standards in Turkey. In order to identify the place of Emlak Bankası in Turkey's housing history, this study aims to examine the various housing activities of the Bank within the framework of its institutional history and urban, political and economic context of housing in Turkey. The Bank has built various types of housing throughout its years. These diverse dwellings were the results of the change in design principles and architectural processes of the Bank, constructional technologies and various cultural and social norms. Analyzing the changes in different periods, reveals a clear perspective on the Bank as a multi-layered actor in builder, financial regulator and a pioneer in setting the standards for social housing in Turkey.
  • Öge
    Taşucu Körfezi Dana Adası'nda Kilise V
    (Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2023-07-25) Erdemci, Nur ; Ar, Bilge ; Varinlioğlu, Günder ; 502181108 ; Mimarlık Tarihi
    Tez kapsamında, antik dönemde Kilikya olarak adlandırılan bölgede yer alan Dana Adası'ndaki Kilise V olarak adlandırılan yapı ele alınmıştır. Günümüzde Mersin ili Silifke ilçesi sınırlarında kalan Taşucu Körfezi'nde yer alan adalardan Dana Adası bünyesindeki dini mimari yapılarından Kilise V'te çok sayıda mimari plastik parça tespit edilmiştir. Bu bağlamda, alanda, Boğsak Arkeolojik Yüzey Araştırması (BOGA) kapsamında arazi çalışmaları yürütülmüş ve yüzey araştırmasının 2018, 2019 ve 2021 sezonlarında kilise ziyaret edilmiş, detaylı mimari belgeleme çalışmaları yapılmış ve kapsamlı bir çalışma gerçekleştirilmiştir. Tezin ilk bölümünde, tezin amacı anlatılmış, Dana Adası içerisinde Kilise V'in önemi de belirtilerek neden bu konunun seçildiği belirtilmiştir. Yine ilk bölümde, Kilise V'te ve yakın çevresinde yer alan mimari plastik parçaların belgelenmesi anlatılmıştır. Kilise V'te yer alan mimari plastik eserlerin Agisoft Metashape programı kullanılarak ve Structure from Motion yöntemi ile 3 Boyutlu modellemesinin yapılması ve parçaları belgeleme yöntemi ele alınmıştır. Tezin ikinci bölümünde Kilikya Bölgesi ve Dana Adası başlığı altında Kilikya Bölgesi'nin tarihinden, Erken Hristiyanlık dönemi kiliseleri de ele alınarak bahsedilmiştir. Yine aynı bölümde, Boğsak Arkeolojik Yüzey Araştırması'nın kapsamı ve çalışma alanı özetlenerek Kilise V'in içerisinde bulunduğu Dana Adası hakkında bilgi verilmiştir. Tezin üçüncü bölümünde, Kilise V'te gerçekleştirilen arazi çalışmaları sırasında tespit edilen kalıntılar tanımlanmıştır ve kilisenin plan özellikleri anlatılmıştır. Kilisenin ayakta kalmış herhangi bir duvarı olmadığından, kilise planı, yapıdan geriye kalan duvar kalınlıları bağlamında okunabilmiş ve plan bağlamında kilise ele alınmıştır. Kilisenin plan özellikleri incelendikten sonra Kilikya Bölgesi'nde 5. yüzyılda inşa edilmiş kilise yapılarının planları incelenmiş ve Kilise V'e plan bakımından benzerlik gösteren kiliseler belirlenmiştir. BOGA kapsamında gerçekleştirilen arazi çalışmaları sırasında tespit edilen apsis kalıntısı, tonoz parçası, künk parçaları, kiremit parçaları ve kaplama levhası olabilecek mermer parçalar incelenmiştir. Tezin dördüncü bölümünde, Kilise V'te yer alan mimari plastik eserler dört başlık altında anlatılmıştır. Kilise V'te yer alan levhalar, sütun kaideleri ve kaide tabanları, sütunlar ve sütun başlıklarından bahsedilmiştir. Her ne kadar kilise yalnızca temel seviyesinden okunabiliyor olsa da kilisedeki mimari plastiklerin sayıca zengin olması sebebiyle kilise ile ilgili bilgi edinmek mümkün olmuş ve bu mimari plastiklerden yapı ile ilgili bilgi edinilebilmiştir. Tezin beşinci bölümünde, Kilise V'te yer alan mimari plastik unsurların kataloğu sunulmuştur. Bu katalogda, mimari plastiklerin görselleri, türleri, malzemeleri, buluntu yerleri, tanımları, tarihlendirmeleri ve boyutları yer almaktadır. Mimari Plastik Kataloğu'nda yer alan mimari plastikler için, bu mimari plastikler üç boyutlu modellendikten sonra bu mimari plastik parçaların her birinin orthophotosu hazırlanmış ve kataloğa eklenmiştir. Mimari plastik elemanlar metin içinde detaylı tanımlanmış olsa da daha sonra yapılacak araştırmalarda temel alınabilmesi için katalog içerisinde mimari plastikler detaylı bir şekilde tanımlanmıştır. Tezin amacı, Kilise V bünyesinde yer alan ve ilk kez BOGA'nın 2018 sezonunda araştırılan, sayıca zengin mimari plastik eserleri belgelemek ve bu belgeleme ile birlikte bezeme, boyut gibi özellikler bakımından yapıyı inceleyip benzer mimari plastik eserlerle karşılaştırmaktır. Sütun başlıklarına odaklanıldığında, özellikle de bu başlıklar üzerindeki bezeme kompozisyonu incelendiğinde, Kilise V'i 5. yüzyıla tarihlendirmek mümkün olmuştur.
  • Öge
    Helen Filoloji Derneğinin 1861-1911 yılları arası arkeoloji çalışmaları ve bazı üyelerin biyografileri
    (Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2022-02-21) Oglou Emver, İrem Naz ; Ar, Bilge ; 502181101 ; Mimarlık Tarihi
    Helen Filoloji Derneği Osmanlı İmparatorluğu'ndaki Rum-Ortodoks topluluğunun en tanınmış ve uzun ömürlü cemiyetlerinden biridir. Amacı Osmanlı Rumları arasında eğitim seviyesini yükseltmek ve çeşitli alanlarda bilimsel çalışmalar gerçekleştirmek olan bu derneğin, üyeleri incelendiğinde sadece Rum ve Yunanlılardan ibaret olmadığı daha geniş bir kesime hitab ettiği görülmektedir. Bioloji, kimya, tarih ve arkeoloji gibi alanlarda kollektif çalışmalar yürüten Helen Filoloji Derneği'nin bilimsel çalışmaları, güncel araştırmalarda eğitim faaliyetlerinin gölgesinde kalmıştır. Derneğin arkeoloji çalışmaları, diğer bilimsel faaliyetleri gibi, kapsamlı şekilde çalışılmamış bir konudur. Yerleşik bir mimarlık ve sanat tarihi kuramı bulunmayan ve tarih yazımının milliyetçilikten beslendiği bir dönemde derneğin bünyesinde çok uluslu bir arkeoloji komitesi bulunması, Osmanlı Devleti'nde gerçekleşen erken kurumsal arkeoloji çalışmalarını temsil ettiği için oldukça önemlidir. Burada arkeoloji çok geniş bir anlamda kullanılmıştır. Yunanca kökenli bir kelime olan arkeolojinin 19. yüzyıldaki anlamı, eski şeyleri incelemektir ve komite özelinde bu "şeyler" genellikle o zamana kadar varlığını kısmen de olsa sürdürebilmiş veya yok olmaya yüz tutmuş mimari öğelerdir. Bu nedenle komitenin arkeoloji çalışmaları, dilbilimi, tarih, etnografya gibi bilim dallarından beslenen erken sanat ve mimarlık tarihi çalışmaları olarak yorumlanabilir. Çalışmaya konu olan dönem ideolojik açıdan olduğu kadar, bilimsel açıdan da yenilikleri içinde barındırmaktadır. Komite üyelerince yunan sanatına dair incelenen bu öğeler, çok farklı devirlerden olsa da genellikle Bizans'a odaklanılmıştır. Bizans sanatı derneğin bazı üyeleri için sadece bakir bir araştırma alanıyken, bazıları için anlamı çok daha derindir. Bu durum dönemin birçok önemli araştırmacısının yolunun dernek ile kesişmesini sağlamış, bilimsel çalışmalarına hizmet eden güçlü bir sosyal ağ oluşmuştur. Derneğin kuruluşundan I. Dünya Savaşı'na kadar, cemiyetle aynı adı taşıyan 33 ciltlik bir dergi yayınlanmıştır. Kuruluşundan itibaren dergisinde arkeoloji temalı düzenli bir makale ve konferans akışı yer almaya başlamıştır. Derneğin arşivleri bugün hala kayıp olduğundan, dergisi faaliyetlerini anlamak için en önemli kaynağı oluşturmaktadır. Bunun yanı sıra ilgili yayında önemli kişiler, onların arkeoloji çalışmaları ve dönem hakkında önemli bilgiler verilmektedir. Çalışma kapsamında dergi incelenerek arkeoloji temalı bilgi ve makaleler derlenmiştir. Bu dergiden elde edilen bilgiler, bazı üyelerin anıları, derneğin ilanlarını ücretsiz olarak yayınlayan Neologos gazetesi ve ilgili kurumların yayınlarıyla da desteklenmeye çalışılmıştır. Tezin amacı, derneğin dergisi ve komite üyelerinin profili incelenerek bir dönemi etkisi altına alan arkeoloji çalışmalarının bir dökümünden çok bu araştırmaların dönemin koşulları ve eski eser algısı ile birlikte ele alıp, genel bir resmini sunmaktır. Derneğin 1861-1911 yılları arası faaliyetlerini kapsayan dergisini inceleyen bu tez aynı zamanda araştırmacılara bu uzun soluklu yayını mimarlık ve sanat tarihi çalışmalarında kullanılabilecek bir kaynak olarak sunmaya çalışmaktadır.
  • Öge
    Bir kentsel metafor olarak Anastilosis, İstanbul'un ruminatif pozlarla yeniden okunması
    (Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2022) Kaya, İrem Naz ; Şener, M. Sinan Mert ; 741422 ; Mimarlık Ana Bilim Dalı
    Tez çalışması, anastilosis ve alt kavramları ile İstanbul'daki kentsel yenileme, yeniden üretme pratiklerini ele almaktadır. Anastilosis kavramı, içerisindeki bellek, yıkıntılaşma, harabe, zaman, imge birlikteliği ve ikircikli yapısı ile ele alınmaktadır. Giriş bölümünün ardından çalışmanın ikinci bölümünde, bellek mekânı, mekân belleğinin çifte kodlanmış anlamı, otobiyografik bellek, kolektif bellek, nostalji alt bölümleri ile açıklanmıştır. Bu bölümde, belleğin psikanalitik, tarihsel, davranışsal, kültürel ve deneyimsel boyutları, mimari tasarım pratikleri ile bağlantılı olarak açıklanmaktadır. Bernard Cache, bellek mekânı zihinsel ve uzamsal kodlayıcı olarak kavramsallaştırarak "yazıt" ve "daralma" olarak ayırır ve belleğin hem potansiyellerini hem de kısıtlarını görmeyi sağlar. Bu yönü ile birinci bölümde bellek, mekânsal ve kentsel çekişme ve uzlaşma alanı olarak ortaya koyulmaktadır. Bu bölümde ayrıca, farklı disiplinlerde ve mimari tasarımda hatırlama pratiklerine de yer verilmektedir. Bir Kentsel Metafor Olarak Anastilosis başlıklı üçüncü bölüm, ikinci bölümde tartışılan kavramlar ile bağlantılar ve uygulamalardan oluşmaktadır. Anastilosis mekân tez kapsamında kayıp nesnenin izini süren belleğin kentsel politikalar ile seçici geçirgenlikte belirlendiği muğlak geçiş nesnelerine referans vermektedir. Bu bölümde, anastilosis kavramı yıkıntılaşma ve harabe (kayıp nesne), kolektör ve bellek (geçiş nesnesi), ruminasyonlar ve ruminatif pozlama alt başlıkları ile incelenmektedir. Anastilosis, harabe olarak kayıp belleğin, anıların, metinlerin ve nesnelerin izini sürmekte; kolektör olarak kent parçalarını hatırlatmakta ve tartışmaya açmaktadır. Belgeleme ve kayıtlardan yola çıkılarak oluşturulan kentsel bellek fragmanları, bir yeniden üretim denemesi olarak ortaya konmakta ve bellek-zaman-kent-akörler ağ ilişkisi tartışmaya açılmaktadır. Anastilosis mekânın yeniden kuramsallaştırılması sonucunda üretilen ruminatif pozlama yenilenen kent dokularını okumak için bir model olarak önerilmektedir. Bellek ve harabelerin potansiyeli ve kaybı temsil eden çift kodlu anlamları nedeni ile aynı kadrajda hem negatif hem de pozitif pozlayıcılar bulunabilmektedir. Temsili imge ve radikal kopma negatif pozlayıcıları, hatırlama pratikleri ve kurgusal denge ise pozitif pozlayıcıları oluşturmaktadır. Çalışmanın ikinci ve üçüncü bölümlerinde yürütülen tartışmanın ardından tartışmanın somutlaştırıldığı dördüncü bölümde ise İstanbul'daki yenileme alanlarına odaklanılmaktadır.