Sanat Tarihi Lisansüstü Programı
Bu topluluk için Kalıcı Uri
Gözat
Konu "Abstract art" ile Sanat Tarihi Lisansüstü Programı'a göz atma
Sayfa başına sonuç
Sıralama Seçenekleri
-
ÖgeAfişte Soyut Yaklaşım(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 1998) Yıldırım, Meral ; Südor, Teoman ; 72137 ; Sanat Tarihi ; Art HistorySoyut sanat yapıtı, tıpkı geleneksel sanatın yaptığı gibi gerçeği kopya etmeden ve figüratif görüntüleri yadsıyarak sanatçının hayal gücünden kaynaklanan ve en yakın olarak yaratılmaya çalışan eserlerdir. "Afişte soyut yaklaşım" adını taşıyan bu tez çalışması, soyut/stilize edilmiş sembollerden oluşmuştur. Tezin metin kısmı grafik sanatlardan başlayarak, grafiğin tarihçesi, yabancı ve Türk grafıkerlerden örnekler, Türkiye'deki grafik sanatının gelişimi, afiş tasarımı, afiş sanatının gelişimi ve Türkiye'de afiş sanatına kadar sınıflandırılmıştır. Yapıt kısmında amaç; Devlet Opera ve Balesi 'ne seçilmiş beş oyunu (Afiş tasarımı olarak) görselleştirmektir. Oyunlar Kuğu Gölü, Kral ve Ben, Salome, Don Kişot ve Carmen 'dir. Kompozisyonlar oluşturulurken kendi içerisindeki düzen, uyum, denge ve ritme dikkat edilmiştir. Bütün bunlar oluşurken bir birlik söz konusudur. Afişte can alıcı noktalar olan renk ve yazı kompozisyonu ortaya çıkarır. Bir yapıt tasarlanırken konu çok önemlidir. Konu tek başına biçimi belirlemez. Konu sanatçının ona verdiği anlamla değer kazanırken, yapıtların oluşumu başlar. Devlet Opera ve Bale'si oyunlarının seçilmesi aynı zamanda seçilen konunun da bir sanat yapıtı olmasıdır. Tasarlanmak istenen afişler bir ürün tasarımı veya bir fırma'nın reklamı kapsamında olabilirdi. İzlenen oyunlardaki ahenk, yapıtların oluşumunu etkilemiştir. Her oyunun kendi içindeki uyumu, estetiği, sahne ve dekoru, oyuncuların canlandırmış olduğu karakterler, müzikler, afişlerin oluşumundaki en büyük etkenlerdir. Yapıtların içeriği sağlam bir mantığa dayalıdır. Kompozisyonların içeriği belirlenirken renk, yazı karakterleri, soyut lekeler ön planda tutulmuştur. Bu unsurların hepsi oyunlarla bağlantılıdır.Tüm afişlerin hepsi soyut olarak tasarlanmıştır. Renkler kullanılırken, afişlerin daha etkili olabilmesi için zemin ve kullanılan diğer öğeler arasında kontrast yaratılmıştır. Teknik olarak bilgisayardan yararlanılmıştır. Kullanılan programlar tasarım için; Freehand 7.0, Adobe Photoshop 4.0, Sayfa mizanpajları için; QuarkXPress kullanılmıştır. Tekniğin sunduğu imkanları çalışmalara uygulayarak, görsel anlatımı vurgulamak ön plandadır. Sonuç olarak afişler tüm bu öğelerin birleştirilmesiyle soyut olarak görselleştirilmiştir.
-
ÖgeEndüstri Devriminin 1950 Sonrası Türk Heykel Sanatına Yansıması(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2003) Özaktaş, Melis ; Ödekan, Ayla ; 137201 ; Sanat Tarihi ; Art HistorySanatla toplumun sosyal ve ekonomik yapısı arasında sıkı bir ilişki vardır. Sanat yapıtı, tarih boyunca yaratıldığı ortamda meydana gelen değişimlere hep yeni bir biçim diliyle karşılık vermiştir. 18. yüzyılda İngiltere'de başlayan Endüstri Devrimi, 20. yüzyılda yeni enerji kaynaklarının devreye girmesi ve bilgisayarlardaki gelişmelerle bugünkü durumuna ulaşmıştır. Kendi içinde hem teknolojik hem sosyo ekonomik ve kültürel boyutlar taşımaktadır. 20. yüzyıl her alanda olduğu gibi sanatta da devrimler çağıdır. Kartelleri, sendikaları ile kapitalist düzen gelişmiş ve sanat da bu düzenin gerçekleri içinde şekillenmiştir. 20. yüzyılın sanat anlayışı da Endüstri Devrimi'yle oluşan yeni yaşam biçimi ve bundan kaynaklanan koşullara bağlı olarak gelişmiştir. Plastik sanatlarda geleneğin yerini yeni arayışlar almıştır. Artık en gelişmiş düzeyine ulaşmış olan figüre dayalı anlayış sorgulanmaya başlanmış böylece yeni akımlar ortaya çıkmıştır. 1910'larda ortaya çıkan ve bir dönüm noktası olan Kübizm, farklı dönemlerde var olan biçemleri de içine alarak yenilenen soyut sanat dönemini başlatmıştır. Soyut sanat, yapıtın ardındaki kavramın sanatçının teknik becerisinin önüne geçtiği, nesneler yerine görüşlerin ortaya konulduğu kavramsal sanat anlayışını da içine alarak bugünkü şekline ulaşmıştır. Heykel; konu, gereç, yöntem ve biçem açısından büyük bir çeşitlilik kazanmıştır. Türk Heykel Sanatı başlangıcında Batı'nın etkisi altında gelişmiştir. Batılılaşma döneminden başlayarak ülkemizde Batı sanatının teknikleri uygulanmıştır. 1950'li yıllardan itibaren Batı'daki sanat ve düşünce akımları daha hızlı bir tempoda izlenebilmiş ve bu yansımanın etkilerinin daha açık görülebihne olanağı ortaya çıkmıştır. Ülkemizde heykel sanatına ilgi 19. yüzyılda Batılılaşma döneminde naturalist anlayışla başlamıştır. 1882'de Sanayi-i Nefise Mektebi'nin açılmasıyla heykel resmen öğrenim konusu olmuştur. Cumhuriyetin kurulmasından sonra Batılılaşma süreci daha da hız kazanmıştır. Heykel sanatının yaygınlaştırılması ve halka benimsetilmesi amacıyla Atatürk heykelleri kentin meydanlarına dikilmiştir. Bu uygulamada ilk etapta yabancı heykeltraşlardan yararlanılmıştır. Rudolf Belling'e de Türk hey keltraşl arını yetiştirme görevi verilmiştir. Belling bu süre içinde figüre dayalı bir eğitim anlayışı üzerine kurulmuş bir sistem uygulamıştır. 19. yüzyılın ortalarından beri sanayileşme özleminin var olduğu Türkiye'de koşulların değişmesi ve toplumsal sınıfların yerli yerine oturması 1950'lere kadar sürmüştür. vı 1950'li yıllardan sonra yurtdışına özellikle de Paris'e giden heykeltraşlar dikkatlerini modern sanat yapıtları üzerinde yoğunlaştırmışlardır. Zühtü Müritoğlu ve Hadi Bara'nin Akademi'nin Heykel Bölümü'nde atölye hocası olarak göreve başlamasıyla birlikte soyut eğilimlere kayan değişim süreci başlamıştır. Türk Heykel Sanatı, 1950'lerden günümüze varan süreçte toplumsal, ekonomik ve kültürel değişimlere paralel olarak şekillenen soyut anlayışı, Batı'daki çağdaşlarıyla koşut gelişen farklı yaklaşımları da içine alarak çeşitlenen geniş bir uygulama alam içinde yapıtlarını vermektedir.
-
Ögeİnkjet Baskı İle Soyut Kompozisyonlar(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 1998) Lise, Ayla ; Çelik, Ferhan Gözgü ; 72143 ; Sanat Tarihi ; Art HistoryResim bir sentezdir. İnsan kişiliğinin ve bilgisinin bir sentezi. Bu sentezde maddi görünüş, daima manevi gerçeklerin birer temsilcisinden, sembolünden ibaret kalmıştır. Resim, sanatçının edinebildiği bütün bilgilere sağlam şekilde uygun olmasıdır. Sadece boyalı bir satıh olmaktan çıkmalı. Bir ruh yapısı, bir ifade gücü halini almasıdır. Çizgi, biçim ve renk yapıtlarımda kompozisyonu oluşturduğu gibi, bu biçimsel görüntü arkasındaki anlamı ile yapıt aynı zamanda her şeyi ile içeriği oluşturmaktadır. Biçimlerin oluşumunda, ölçü ve oranlardaki çeşitlilik, farklılık içinde denge oluşturmak ve her seferinde bütünü görmeye yönelik çalışmalar içinde olma çabam vardır. Her resim kendi içinde bağımsız olarak düzenlendiği gibi tümünün yan yana getirilmesiyle bir bütünü oluşturabilmesi düşünülmüştür. Resimlerimde renk ve biçimler arasında sürekli bir hesaplaşma söz konusudur. Geometrik biçimleri kullanırken, renkte de çığırtkanlıktan uzak üç ana renk kullanarak dengeli kompozisyonlar oluşturdum. Kolaj tekniğinin eskiz aşamasında kullanarak yaptığım resimlerimde biçimleri soyut parçalardan oluşturdum. Renk ve biçimlerin ahengiyle çağımız insanının çok yönlü yaşantısını dışavurumcu anlamlar yüklemeden görünür hale getirmeye çalıştım.
-
ÖgeSoyut Bağlamda Melih Görgün'ün Özgün Baskı Dizaynları(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 1989) Görgün, Melih Tayyar ; Südor, Teoman ; 71553 ; Sanat Tarihi ; Art HistoryBu çalışmada; soyut bir yapı şeması gösteren insanın "iç biçiminin" görsel versiyonu, özgün baskı tekniklerine bağ lı olarak hazırlanan dizaynlar aracılığı ile sunulmaktadır. Serigrafi ve gravür gibi özgün baskı tekniklerinin çeşit li durumları ile biçimlendirilen ve bu rapor bağlamında, görsel kaygıların ön plana çıkarılmasıyla oluşturulan yapıtlarda (özgün baskılarda), tema olarak işlenen "insanın içi" Melih Görgün' ün sanatçı kariyerindeki kreativitenin yardımıyla estetik duyumlara ve fantastik ekspresyonlara identifik olarak, çağcıl bir yaklaşım ekseninde, soyut bir mekan betimlemesiyle verilmektedir.
-
ÖgeSoyut Somut Sentezinde Adsız Kompozisyonlar(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 1989) Özçelik, Ali ; Keskin, Ahmet ; 71552 ; Sanat Tarihi ; Art HistorySanat yapıtını oluşturmada kullanılan malzemenin etkisi vardır. Fakat asıl etkiyi, görsel olarak oluşturulan yapı tın kendi düzenlemesi verecektir. Bu yüzden boyayı fırça ile sürmek ya da hava ile püskürtmek sonucu değiştirmeyecek, sadece teknik bir olay olarak kalacaktır. Yapıtlarda renklilik hakimiyeti var. Soyut-somut sentezin de oluşturulan yapıtlardaki biçimler, gerçekt doğadan alınmıştır. Renklerinde yorum yapılmış, doku olarak değiştirilmeden kompüze edilmişlerdir.