LEE- Müzik Teorisi ve Kompozisyon-Yüksek Lisans

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Gözat

Son Başvurular

Şimdi gösteriliyor 1 - 5 / 8
  • Öge
    Tanburi Cemil Bey'in saz eserlerindeki Perde/Çeşni ilişkilerinin haritalandırılması
    (Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2025-06-24) Kesgin, Burak ; Baysal, Ozan ; 409211202 ; Müzik Teorisi ve Kompozisyon
    Tanburi Cemil Bey'in Saz Eserlerindeki Perde/Çeşni İlişkilerinin Haritalandırılması başlıklı bu yüksek lisans tezi, Osmanlı-Türk müziği geleneğinin en etkili bestecilerinden biri olan Tanburi Cemil Bey'in saz eserlerini katmanlı bir analiz süzgecinden geçirerek, makamsal yapılar arasındaki geçiş stratejilerini ve ahenk ilişkilerini sistematik biçimde incelemeyi amaçlamaktadır. Cemil Bey'in hem virtüoz bir icracı hem de yapısal düzeyde bestecilik anlayışı geliştirmiş bir müzikal figür olduğu varsayımı üzerine inşa edilen çalışmada, repertuarın seçilen saz eseri analiz edilmiştir. Çalışmanın ana ekseni, makamsal yapının içindeki çeşni temelli dönüşüm süreçlerinin yapısal olarak incelenmesine dayanmaktadır. Bu kapsamda, Cemil Bey'in eserlerinde sıklıkla gözlemlenen örtük geçkiler, modülasyon benzeri yapılar, alışılmadık karar perdeleri ve biçim içi çeşitlemeler detaylı biçimde sınıflandırılmış ve açıklanmıştır. Geleneksel müzik analiz yaklaşımlarının yanında, 2023–2024 yılları arasında yürütülen "Ahenk İlişkiler Ağı ile Makam Evrenini Haritalandırmak" (Proje No: 122K923) başlıklı TÜBİTAK-1001 projesi kapsamında geliştirilen MakamNetz platformu ve bu platformun sunduğu Perde/Çeşni Dönüşüm Modeli, çalışmanın yöntemsel çerçevesini oluşturmaktadır. Model, her biri belirli dönüşüm ilkelerine dayanan Girift Dönüşüm, Perde Eksenli Dönüşüm ve Kaydırım gibi kavramları esas alarak eserlerdeki makamsal geçişleri hem görsel hem de işitsel bağlamda analiz etmeye olanak tanımaktadır. Ayrıca, çoklu dönüşüm örüntüleri üzerinden bazı bölümlerde farklı dönüşüm türlerinin de aynı anda işlediği karmaşık yapılar da tespit edilmiştir. Tezin analiz bölümlerinde, Cemil Bey'in farklı makamlarda ve bazıları bizzat kendisi tarafından icra edilen yirmi eser bu dönüşüm modeline göre ayrıntılı biçimde çözümlemeye tabi tutulmuştur. Eserlerdeki biçimsel yapı, usul kullanımı, karar perdeleri, seyir çizgileri ve çeşni kullanımına ilişkin tercihlerin tamamı tablo, grafik ve ağ görselleriyle desteklenmiştir. Böylece makamsal süreklilik, seyir istikrarı ve çeşniler arası iletkenlik hem teorik hem de uygulamalı biçimde açıklığa kavuşturulmuştur. Çalışmanın özgün yönlerinden biri, Cemil Bey'in eserlerinde görülen Perde/Çeşni dönüşüm tercihlerinin yanı sıra bu tercihler aracılığıyla Türk makam müziğinde örtük kalan yapısal dinamiklerin görselleştirilerek anlaşılabilir ve yorumlanabilir bir biçimde ortaya konmasıdır. Bu çalışmada yapılan analiz ve incelemelerin diğer analizciler ve araştırmacılar için de uygulanabilir bir çerçeve sunarak alan yazına katkı sağlamayı hedeflemektedir. Tanburi Cemil Bey'in saz eserlerinde makamsal yapılar, melodik, dönüşümsel ve ağ- temelli bir mantıkla ele alınmıştır. Cemil Bey'in yaratıcı besteciliği, klasik kalıplar içinde yeni yönelimler geliştiren, modülasyon ve geçki kavramlarını çeşitlendiren bir yapı arz etmektedir. Dolayısıyla çalışmanın sunduğu metodoloji, Türk makam müziği analizinde yalnızca Tanburi Cemil Bey'in değil Türk makam müziğinde zaman içinde isminden söz ettirmiş başka icracı ve bestecilerin eserlerinin incelenmesinde de yeni metodolojik açılımlar geliştirilmesine olanak tanımaktadır.
  • Öge
    Elliott Carter'ın müziğinde zamanın ifadesel gücü: Metrik/Tempo modülasyonlar ve Proustçu zaman
    (Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2023) Uluçınar, Tümer ; Baysal, Ozan ; 409201207 ; Müzik Teorisi ve Kompozisyon Yüksek Lisans Programı
    Bu çalışma, Elliott Carter'ın kompozisyon tekniğindeki zaman kullanımı hakkında, Metrik / Tempo Modülasyonlarla birlikte Proustçu zaman kavramı üzerinden ayrıntılı bir inceleme sunmaktadır. Süreç boyunca, Carter'ın zaman kullanımının müzikal yapıya olan etkileri üzerine odaklanılmış, Metrik / Tempo modülasyonların nasıl kullanıldığı araştırılmış ve Proustçu zaman kavramının müziğe nasıl yansıdığı açıklığa kavuşturulmuştur. Bu yöntemle, Carter'ın kompozisyonlarında bu unsurların müzikal süreçlere nasıl etki ettiği ve müziğin ifadesel gücünün nasıl zenginleştiği ayrıntılı bir şekilde ortaya konulmaktadır. Birinci bölümde, çalışmanın amacı ve kapsamı açıklanmakta olup, yirminci yüzyıl sanat anlayışı ve bireysellik kavramına odaklanılarak, Carter'ın bu dönemdeki sürecinden bahsedilmektedir. Aynı zamanda, Carter'ın yanı sıra diğer önemli besteciler ve yirminci yüzyıl sanat anlayışıyla birlikte sürecin getirdiği bazı yeniliklerden ve fikirlerden bahsedilerek dönemin genel dokusu anlatılmaktadır. İkinci bölümde, Elliott Carter'ın hayatındaki önemli müzikal dönüm noktalarını inceleyerek, gençlik yıllarındaki müzik eğitimi, etkilendiği besteciler ve müzikal akımlar üzerinden kendi özgünlüğünü keşfetme yolculuğu detaylı bir şekilde anlatılmaktadır. Burada, müzikal dönemler kategorize edilmiş ve her dönemin teknik ve stil özellikleri dikkate alınarak önemli eserleri incelenmiştir. Böylece, Carter'ın müzikal evrimi ve farklı dönemlerdeki yaratıcı yaklaşımları daha net bir şekilde anlaşılır hale getirilmiştir. Üçüncü bölümde ise çalışmamızın ana konusu olan "Metrik / Tempo Modülasyonlar ve Proustçu Zaman" konusu incelenmekte ve bu süreçte ilk olarak metrik ve tempo modülasyonların matematiksel hesaplama yöntemleri ele alınmaktadır. Ardından, modülasyon çeşitleri ve bunların kompozisyon sürecinde kullanım amacı ve kullanım teknikleri, örneklerle beraber detaylıca irdelenmekte ve kategorize edilmektedir. Bölümün ilerleyen kısmında ise, Proustçu zaman ayrıntılı bir şekilde açıklanacak ve ardından zaman konusu, bellek, süreklilik, eşzamanlılık ve dönüşüm gibi faktörlerle birlikte incelenecektir. Ayrıca, Proustçu zamanın edebiyattaki kullanımı ve bu kavramın müzikal dile nasıl aktarıldığı üzerinde durulmakta olup; edebi ve müzikal örneklerin karşılaştırılması yoluyla bu süreç detaylandırılmaktadır. Bu karşılaştırmalar ve bütünleşik inceleme süreci, Proustçu zaman kavramının edebiyattan müzik diline nasıl aktarıldığının daha iyi anlaşılmasına yardımcı olmayı hedeflerken, bununla birlikte zaman kavramının bellek üzerinden nasıl işlendiği ve dönüştürüldüğü konularına da değinerek, bu karmaşık geçişin daha anlaşılır bir portresini çizmeyi hedeflemektedir. Sonuç bölümünde ise metrik modülasyonların müzikal yapı içerisinde sadece teknik bir araç olmadığı, bu modülasyon yöntemlerinin temelinde bulunan kavramsal ilişkiler ve kompozisyon içerisinde hangi amaçla yapıldığı gibi soruları açıklığa kavuşturan bulgulara yer verilmiştir. Bununla birlikte, Proustçu zamanın müzikal yapıya olan etkisi de incelenmiş olup bu bağlamda, zaman, bellek ve eşzamanlılık gibi öğelerin müziğin ifadesel dilinde nasıl kullanıldığı ve bu kullanımın temsil ettiği fikirlerin neler olduğu ortaya çıkarılmıştır. Araştırmanın sonuçlarına dayanarak, bu çalışma, Carter'ın kompozisyon teknikleriyle ilgili daha fazla ayrıntıya ulaşmak isteyen bestecilere, teorisyenlere, müzikologlara ve yorumculara yönelik bir kaynak sunmayı hedeflemektedir.
  • Öge
    Çeşnilerin transpoze icrasında perde kullanım tercihleri ve frekans analizleri
    (Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2022) Seyirdalı, Fatih ; Özek, Eren ; 736722 ; Müzik Teorisi ve Kompozisyon Bilim Dalı
    Makam dizilerinin en küçük yapı taşı olan çeşniler, farklı perdeler üzerinde icra edilmektedir. İcra sırasında tercih edilen aralıklar, icra edilen makama, çeşniye, icracıya göre değişiklik göstermektedir. İcrada değişkenlik gösteren unsurlar, günümüzde müzik araştırmacılarının aktif çalıştığı alanlardan birisidir. Çalışmada, günümüzde yaşayan icracıların müzikal algılarının ve ifade biçimleri transpoze icrada gözlemlenmiştir. İcracının perde/aralık tercihlerini ektileyen faktörler araştırılmış, sonuçların kuramsal çalışmalara veri oluşturması hedeflenmiştir. Çalışmada rast, uşşak, hüseyni, kürdi, çargah, hicaz ve buselik çeşnilerinin icraları, perdesiz yapısı ile aralık tercihinde sağladığı özgürlük göz önünde bulundurularak ud çalgısı ile yapılmıştır. Çalışmada incelenecek rast, uşşak, hicaz, buselik, çargâh, kürdi, hüseyni çeşnilerinin, kendi ismini taşıyan makamlar içerisindeki kullanım sıklıkları incelenerek seyir listeleri oluşturulmuştur. Seyir listeleri oluşturulurken, incelenen çeşninin farklı perdeler üzerinde bulunması gözetilmiştir. Çeşniler, transpoze icralarının detaylı incelenebilmesi için bolahenk nısfiye, süpürde, kız ve mansur ahenk düzenlerinde icra edilmiştir. Kayıtlar aktif müzik yaşantısı devam eden icracılar ile yapılmıştır. Çalışmaya Doç. Dr. Enver Mete Aslan, Öğr. Gör. Bekir Şahin Baloğlu icracı olarak katılmışlardır. Kayıtlar, kişisel görüşme yöntemi ve çevirimiçi video konferans platformu kullanılarak gerçekleştirilmiştir. İcracılardan Enver Mete Aslan çalışmaya video konferans ile katılmıştır. Bekir Şahin Baloğlu'na ait kayıtlar kişisel görüşme yöntemi ile elde edilmiştir. Frekans analizleri tespitlerinin yapılması için ses kayıtları, parmak, pozisyon, tel kullanımı vb. teknik tercihlerinin gözlenebilmesi için görüntü kayıtları yapılmıştır. Kayıtların frekans analizleri Makam Toolbox programı kullanılarak yapılmıştır. Rast, uşşak, hicaz, hüseyni, kürdi buselik, çargah çeşnilerine ait 94 seyir örneği bolaheynk nısfiye, süpürde, kız, mansur ahenklerinde icra edilmiştir. Her icracıdan 4 ayrı ahenkte 376 adet örnek incelenmiş, frekans analizleri yapılmıştır. Frekans analizi yapılan kayıtlar frekans ilişkisine bağlı değişimlerin gözlenebilmesi için oktav aralığı ile icra edilenler ile ahenk düzenine göre icra edilenlerin kendi aralarında karşılaştırmaları yapılmıştır. Elde edilen verilerde çeşnilerin transpoze icrasında perde ve aralık tercihlerinin farklı parametrelerde değiştiği gözlemlenmiştir. Perde tercihlerinin farklılıklarına etki eden unsurlar; icracının müzikal algı/ifade biçimlerinin frekans ilişkisine bağlı değişimleri ve ahenk farkılığına bağlı olarak ud çalgısının pozisyon değişimleri olarak gözlemlenmiştir.
  • Öge
    Saariaho'nun "New Gates" adlı eserinde küme yapıları, organizasyonu ve dönüşümleri
    (Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2024-01-23) Yakartepe, Güneş ; Gül, Recep ; 409201203 ; Müzik Teorisi ve Kompozisyon
    Tonal dönem sonrası müzikleri analiz edebilmek için Allan Forte, 1964'te matematikteki küme teorisini on iki ton sistemine uygulama fikrini ileri sürmüştür. 1973 yılında yayımladığı kitabında da bu fikri, tonal dönem sonrası müziklerin analiz edilmesi için uygulanabilir hale getirmiştir. Forte'nin öne sürdüğü kavramlar Joseph Straus'un 1990 yılında yayımlanan kitabında oldukça kapsamlı ve daha erişilebilir hale gelmiştir. Bu kavramlar ile müzikte nota organizasyonundaki perde/perde sınıfı ilişkilerinin ortaya çıkarılması amaçlanır. Ancak bu teori her ne kadar belirli bir akım ile ilişkilendirilse de dönemimizin önemli teorisyenleri Roig-Francoli (2007) ve Straus (2022) çeşitli akımlarla ön plana çıkmış farklı bestecilerin müziklerini de bu teori ile analiz etmiş ve önemli bulgular elde etmiştir. 20. yüzyılın en önemli bestecilerinden biri olan Kaija Saariaho'nun müzikleri her ne kadar elektronik ve spektral müzikle ilişkilendirilse de iki teorisyen de analizlerinde besteciye yer vermişlerdir. Çünkü nota organizasyonunun sadece spektral müzik besteciliğinde kullanılan tekniklerle açıklanabileceği iddia edilemez. Saariaho'nun perde organizasyonunun müzikal dili bağlamında çok önemli bir yer tuttuğu gözlemlenebilir. Finlandiya'da tanınan post-seriyalist bestecilerinden olan Paavo Heininen ile kompozisyon çalışan Saariaho; müzik çevresinde spektral ve bilgisayar müziği çalışmalarıyla adından söz ettirmekle beraber, müziklerinin kurgusunda yıllarca eğitim aldığı seriyalist yaklaşımın izlerini barındırmakta olduğu varsayılabilir. Bu tezde Saariaho'nun flüt, arp ve viyola için bestelediği "New Gates" adlı eseri post-tonal teoride kullanılan bazı teknikler ile incelenmiştir. İlk bölümde Saariaho'nun bestecilik hayatının bir özeti verildikten ve seriyal müzik ile olan ilişkisi ortaya konduktan sonra her bölümde farklı bir küme teorisi kavramı açısından eser ele alınmıştır. Sırasıyla alt küme-üst küme ilişkisi, simetri, aralık permütasyonu ve ses yönelimi kavramlarının temel metodolojisi ortaya koyulduktan sonra bu kavramların Saariaho'nun nota organizasyonunu açıklayabilme kapasitesi irdelenecektir. 1996 yılında Sabeth Trio için bestelemiş olduğu "New Gates" adlı eseri gerek aralık ilişkilerinin kurgusu gerekse küme sınıfları açısından oldukça karmaşık bir yapıda olmakla kalmayıp, bu kümelerin ilişkiler ağı bağlamında da verimli bir içerik sergilemektedir. Bu tez sayesinde Saariaho'nun post-tonal bestecilik anlayışına dair daha detaylı bilgi edinilmesi amaçlanmaktadır. Saariaho'nun nota organizasyonunu küme teorisi ile analiz etmek ve bu teorinin tekniklerinin farklı bestecilik anlayışlarında gelen bestecilerin eserlerini açıklayabilmek adına da uygulanabilir olduğuna dair bir çalışma üretmektir.
  • Öge
    Ali Rifat Çağatay'ın 8 numaralı Hamparsum Defterinde ve Dârülelhân Külliyatı'nda yer alan ortak eserlerin edisyon kritiği
    (Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2022) Öztürk, Tarık ; Karadeniz, Şirin ; 737185 ; Müzik Teorisi ve Kompozisyon Bilim Dalı
    Osmanlı/Türk müziğinde müzik yazısı kullanımı, Osmanlı Devleti'nin geç tarihlerine dayanmaktadır. Notalar yazıya dökülmek yerine "meşk" sistemi ile ustadan çırağa aktarılmıştır. Müzik yazısına ihtiyaç duyulduğu zamanlarda bazı girişimlerde bulunulmuştur. Bu girişimler arasında Hamparsum Limonciyan tarafından geliştirilen Hamparsum müzik yazısı sayesinde günümüze kadar birçok eser ulaşmıştır. Ali Rifat Çağatay'ın arşivinde bulunan ve çeviri yazısı yapılan "HDEF 8" isimli defter Hamparsum müzik yazısı ile yazılmıştır. Ali Rifat Çağatay müziğe olan merakı sayesinde küçük yaşlardan itibaren müzik eğitimi almaya başlamıştır. Ud ve kemençe çalgılarında kendisini geliştirmiştir. Ali Rifat Çağatay'ın zaman içerisinde birçok lakabı olmuştur. Bunlar arasında "Tereddüt Bestekârı" "Prens" ve ilk "İstiklal Marşı Bestecisi" en bilinen lakaplarıdır. 1927 senesinde Muallim İsmail Hakkı Bey'in vefatı üzerine, Dârülelhân kurumunda önemli görevlerde bulunmuş, tasnif ve tespit heyetinde yer alarak eserlerin notaya alınmasında rol almıştır. Okul, Sultan Reşad'ın 1917 talimatıyla kurulmuştur. Okul bünyesinde hem Türk hem de Batı müziği dersleri verilmiştir. Dârülelhân Külliyatında 263 eser ve 66 fasikül bulunmaktadır. Ali Rifat Çağatay'ın kişisel envanterinde yer alan HDEF 8 isimli defterindeki eserler ile Dârülelhân Külliyatı'ndaki eserler bize önemli detaylar sunmaktadır. Ali Rifat Çağatay'ın özel envanterinde bulunan defterdeki yer alan eserlerin notaları ile Dârülelhân Külliyatı'nda ki notalar farklılıklar göstermektedir. Bu farklılıklar bize dönem ve makam anlayışı üzerinde önemli bilgiler sunmaktadır. Acaba Dârülelhân külliyatındaki eserler ile Ali Rıfat Çağatay'ın envanterinde olan şahsi defterindeki eserler arasında ortak olan var mı? Var ise, bu eserler arasında herhangi bir fark var mı? Sorusu, tezin amacını ortaya koymaktadır. HDEF 8 isimli defterde yer alan 155 adet eserden 54 tanesinin Dârülelhân Külliyatı 'nda ki eserler ile benzer olduğu saptanmıştır. Ortak olarak tespit edilen 54 eser içerisinden 7 adet eser güfte ve melodi uyumsuzluğundan incelenememiştir. Toplamda 47 adet eser, notaları ve güfteleri karşılaştırılarak aralarındaki farklar ayırt edilmeye çalışılmıştır. Ortak bulunan 54 eser arasında 5 adet segâh makamı, 4 adet mâye makamı, 4 adet şehnaz makamı, 4 adet gülizar makamı, 4 adet ferahfeza makamı, 4 adet pençgâh makamı, 4 adet mahur makamı, 4 adet şeddi araban makamı, 4 adet ısfahânek makamı, 3 adet tahir buselik makamı, 3 adet dügâh makamı, 3 adet acemaşiran makamı, 3 adet evcara makamı, 3 adet rehâvi makamı, 3 adet rast makamı, 2 adet şevkefza ve 1 adet ferahnak makamında eser mevcuttur. Eserler notaya alınırken üst portreye Ali Rifat Çağatay'ın koleksiyonu, alt portrede ise Dârülelhân Külliyatı'ndaki eserler yazılmıştır. Karşılaştırılan bölümlerde farklı kalış, yeden sesinde kalış, ek ezgi, tat ve perde dağılımları incelenmiştir. Karşılaştırılan bölümlerde farklı kalış, yeden sesinde kalış, ek melodi, çeşni ve perde dağılımlarına bakılmıştır. Tespit edilen farklar sonuç bölümünde incelenmiştir. Farklar incelenirken çeşni, kullanılan perdeler ve temel olarak görülen perdelerin sayısal incelemeleri yapılmıştır. Tespit edilen uşşak, buselik, kürdi, hicaz, nikriz, segâh, çargâh, rast, saba, müstear, nişâbur ve pençgâh çeşnileri farklı renkler kullanılarak gösterilirken, perdelerin sayısal incelemeleri de belirtilmiştir. Perde kullanımlarında eserler arasında benzerlikler tespit edilmiştir. Bu kullanımlar istatiksel olarak hesaplanmıştır. Aynı eserler içerisinde kullanılan farklı çeşniler ortaya çıkmıştır. Melodik hatların hem çeşnilerle hem de kullanılan perdeler ile farklı bir yapıda olduğu görülmüştür.