FBE- Tekstil Mühendisliği Lisansüstü Programı - Yüksek Lisans
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Gözat
Konu "Analtic Hierarchy Process" ile FBE- Tekstil Mühendisliği Lisansüstü Programı - Yüksek Lisans'a göz atma
Sayfa başına sonuç
Sıralama Seçenekleri
-
ÖgeHazır Giyim Perakendecilerinin Performans Özelliklerinin Scor Modeli Ve Ahp Kullanılarak Karşılaştırılması İçin Bir Model Geliştirilmesi: Bir Vaka Çalışması(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2012-07-11) Demiral Aydın, Serra ; Kalaoğlu, Fatma ; 436461 ; Tekstil Mühendisliği ; Textile EngineeringSürekli büyüyen endüstri sektöründe ki çoğu şirket, rekabet edebilmek ve hayatta kalabilmek için tedarik zincirinde ki rolünü iyi anlamalı ve yönetmelidir. Günümüz rekabetçi koşullarında başarılı olabilmek için, tekstil hazır giyim sektörü de aynı şekilde tedarik zinciri yönetimine uyum sağlayıp, pazardaki değişimleri anlayıp, müşteri istek ve beklentilerine hızlı bir şekilde cevap verebilmelidir. İşletme yöneticileri en yeni ve en doğru stratejiyi belirlerken karşılarına çıkan en önemli sorunlardan bazıları sürekli değişen müşteri istekleri, müşteriler tarafından beklenen ürün çeşitliliğinin sürekli artması, yeni stratejilerin uygulama zorluğu ve küreselleşme olarak sıralanabilir. Bu gibi engeller işletmeler tarafından aşılmalıdır; aksi takdirde rekabetçi ortamda hayatta kalabilmesı, varlığını sürdürebilmesi söz konusu olamaz. Hazır giyim sanayi kavramı önceleri sadece gereksinim olarak karşımıza çıkarken, günümüzde bu anlayış değişmiş ve her dönem kendini geliştirmiştir. Hazır giyim sanayinin önemi, tasarımın, üretimin ve pazarlamanın sürekli yenilenmesi ve gelişmesiyle özelllikle son yıllarda oldukça artmıştır. Günümüzde değişim ve farklı ürünlere talebin sürekli arttığı müşteri isteklerine cevap vermek üzere hızlı moda kavramı oluşmuştur. Hızlı moda, müşterinin mevcut veya gelecek dönem için olası isteklerini belirleyerek, bu doğrultuda tasarım, üretim, pazarlama arasındaki ara birimlerin müşteri baz alınarak düzenlenmesi ve her dönem değişmesidir. Bu anlayışı özümseyip pazardaki varlığını sürdürebilen firmalar, başarı çizgilerini sürekli ileriye taşımaktadırlar. Küreselleşmeyi göz önünde bulundurursak hazır giyim sektörü de dahil olmak üzere işletmeler, varlıklarını sürdürdükleri pazarda rekabet yapısının sürekli değişerek olası şeklinden sapması işletmelerin ayakta kalabilmeleri için başarılı bir Tedarik Zinciri Yönetimi (TZY) ile farklılaşmalarını gerektirmektedir. Bu bağlamda hazır giyim sektörü de çeşitli alanlarda kendini geliştirmiştir. Müşteri isteklerine en kısa sürede cevap verebilmek adına, geleneksel TZY olarak karşımıza çıkan itme sistemi (push system) anlayışı yerini çekme sistemine (pull system) bırakmıştır. İtme sisteminde odak noktası aracılar olurken, çekme sisteminde nihai müşteriler olarak belirlenmiştir. Çekme sistemi sayesinde sürekli değişen müşteri isteklerine cevap verebilme zamanı kısaltılabilmekte, aynı zamanda bu değişimlere esnek yanıt vermeyi mümkün kılmaktadır. Az parti miktarı, sipariş artışına göre üretim oranını yükseltme çekme sistemi ile düzenlenebilmekte, üretim de öncelikleri istenen siparişlere göre belirlenebilmektedir.Bu faktörlerin hızlı giyim sanayi için önemleri yadsınamaz. Tedarik Zinciri Yönetimi sistemi, işletmeler arasında hızlı ve esnek bir koordinasyon sağlar. Tedarik Zinciri Yönetimi’nin benimsenmesindeki en önemli etkenler rekabet avantajı ve performans artışı sağlaması olarak belirtilebilir. Tedarik zinciri üyeleri arasında işbirliği, tüketici talebinin daha hızlı karşılanması için kritik rol oynamaktadır. Tekstil hazır giyim sektöründe, tüketici talebinin daha hızlı karşılanmasının pazarda başarılı olma üzerinde çok önemli bir rolü vardır ancak bu kritere gerekli önemi veren çok fazla sayıda şirket bulunmamaktadır. Üretim süresi, koleksiyon hazırlama dönemi ve sıklığı, yeni gelişmeleri ve gündemi sürekli takip etmek, depolama zamanı gibi kriterler hazrı giyim sektörü için özellikle son yıllarda oldukça değişikliğe uğramıştır. Geçmişte kaliteli ürünler cazip haldeyken günümüzde bu önemli kriter yerini tasarıma ve ürün çeşitliliğine bırakmıştır. Gündemi ve modayı sürekli takip ederek bunu ürünleri ile buluşturabilen ve bu ürünlerini makul fiyata satışa çıkarmayı başarabilen firmalar başarıya ulaşma yolunda önemli bir adım atmış oluyorlar. ZARA, Hennes & Maurity (H&M) ve Marks& Spencer (M&S) gibi dünyada önde gelen bazı parekendeciler, profesyonel bir şekilde organize olmuş tedarik zinciri öneminin farkındadırlar ve tedarik zincirleri ile isimlerini duyurmuşlardır. Bu çalışmada özellikle ZARA şirketi detaylı olarak tanıtılacaktır. Inditex Grubu’nun en önemli zinciri olan ZARA’nın rekabetçi avantajları, yenilikçi pazar stratejisi ve benzerine nadir rastlanan tedarik zinciri yönünden irdelenecektir. Bu şirket koleksiyonlarını iki hafta içerisinde tasarladıktan sonra üretip, mağazalarda satışa sunabildiği için tüm dünyada başarısının ardında yatan etmenler konuşuluyor ve çoğu şirket bu başarılı şirketi kendilerine referans olarak alıyorlar. Tezimde de referans olarak seçilip, tedarik zincirinin irdelenmesinin altında yatan etmenler dünya çapında çok başarılı bir şirket olmasıdır. Bu çalışmada, seçilen üç başarılı hazır giyim şirketinin güçlü ve zayıf yönleri, kıyaslama (benchmarking) yöntemi ile değerlendirilmiştir. Kıyaslama yönteminin faydalarından bazıları işletme performansını iyileştirme,bir işletmeninrakiplerine oranla güçlü ve zayıf yanlarını belirleyebilme olarak sıralanabilir. Aynı zamanda işletmeler rakip şirketlerin güçlü yönlerini referans alarak kendilerini yenileyebilir ve sürekli geliştirebilirler. Bu bağlamda bu çalışmada da kıyaslama yöntemi seçilmiş ve seçilen işletmelerin Türkiye’de bulunan tedarikçilerinin yorumları ile zayıf ve güçlü yönleri analiz edilmiştir. Önceden de bahsedildiği gibi, günümüzün rekabetçi pazarında hayatta kalabilmek için, şirketler yeniliklere uyum sağlamaya ihtiyaç duyarlar. Yeni uygulamalar deneyip, başarılı olanları uygulamaya koyarlar. Son zamanlarda, çok yaygın olan uygulamalardan biri de Tedarik Zinciri Konseyi (Supply chain council) tarafından 1996 yılında geliştirilen, SCOR (Supply Chain Operations Referance ) modelidir. SCORmodeli, tedarik zincirini bir bütün olarak dikkate almaktadır. Birbirinden farklı işletme fonksiyonuna sahip firmalar göz önüne alındığında, bölümlerin birbiriyle etkilesim içerisinde olmaları ve aynı dili konuşmaları Tedarik Zinciri Yönetimi’nde çok önemlidir. Dolayısıyla mevcut etkileşim yapısı, birbiriyle bağlantılı çalısan departmanlar arasında titizlikle irdelenmeli ve değerlendirilmelidir. Bu anlamda, Tedarik Zincirinin sürekli değisen yapısını ve karmasıklığını daha belirgin yapıda sekillendirdiği için SCOR modelinin önemi yadsınamaz Modelin bütünselliği, yöneticilerin tedarik zincirindeki karmaşıklık ile baş etmesine ve stratejik düzeydekikararları almasına olanak sağlamaktadır. SCOR modeli bir organizasyonun çoğu iş sürecini standart tanımlarla bütünleştirir. Bugünlerde, modelin şirketler arası ve akademik dünyada kullanımı ve önemi, kullanımının üretimde sağladığı yararlar, sektörün servis sistemleri ve aynı zamanda ihtiyaçlara göre sürekli olarak geliştirilen zengin içerik ve yararları sayesinde artmaktadır. Bu tez yazılana kadar Tedarik zinciri Konseyi tarafından 10 versiyon ileri sürülmüştür. (Supply Chain Council, 2011) Dolayısıyla, bu tezde referans alınan model, 2011-2012 yılları arasında üye olunan Tedarik Zinciri Konseyi’nin sunmuş olduğu son sürüm olan 10. versiyondur. Sadece üye olduktan sonra SCOR modeline erişim sağlanabildiği de bilinmelidir. Analitik Hiyerarşi Süreci (AHP), parekendecileri başarılarına göre kıyaslama gibi, bir çok soruna yön veren, son yıllarda popüleritesi artmış bir karar verme programıdır.Bu program, karar hiyerarşisinin tanımlanabilmesi durumunda kullanılan, kararı etkileyen faktörler açısından karar noktalarının yüzde dağılımlarını veren bir karar verme ve tahminleme yöntemi olarak açıklanır. AHP’ nin en önemli özelliklerden biri, karar vericinin ‘çok kriterli karar verme’ yöntemini görsel olarak, hiyerarşi formunda görebilmesine imkan sağlar. Bu çalışmada, seçilen parekendecilerin üreticilerinde çalışan, alanında uzman kişilerin yanıtlaması için bir anket hazırlanmış ve sonuçlar AHP kullanılarak değerlendirilmiştir. Sonuçları değerlendirmede AHP programının seçilmesinin nedeni, hem sonuçları matematiksel değer olarak görme şansı yakalayabilme, hem de seçilen kriterleri ikili olarak karşılaştırabilme olanağı sunmasıdır. Bu faktörlerin yanında, modelin yapısını kurarken, ana amacı, kriterleri, alt kriterleri ve seçilen alternatifleri hiyerarşik olarak kurabilme, karmaşık yapıları ve problemleri daha kolay anlaşılır bir yapıya dönüştürmeye olanak sağlar. Ayrıca programın uygulama alanları çok çeşitli olduğundan literatürde ki kullanımı da oldukça yaygındır ve her geçen gün artmaktadır. Tekstil endüstrisi de bu uygulama alanlarından biridir. Bu çalışmada, tedarik zinciri ve tekstil tedarik zinciri yönetimi kısaca anlatılmıştır. Daha sonra tanımı, süreçleri, yararları ve aynı zamanda metodolojisini de içeren kıyaslama konusu verilmiştir. Bu bölümü takiben, uygulama bölümüne referans olması açısından 3 başarılı parekendeciden bahsedilip, özellikle ZARA şirketi detaylı bir şekilde anlatılmıştır ve daha sonra tedarik zinciri yönetimi uygulamalarından biri olan SCOR modeli incelenmiştir. İşletmelerin bulundukları sektörde yüksek performans göstermeleri günümüz rekabetçi ortamında hayatta kalabilmeleri için çok kritik bir rol oynar. Fakat bu durum tahmin edilebileceği gibi işletmelerin sadece kendi performanslarına bağlı kalmayıp tedarik zincirindeki her bir birimi ilgilendiren bir durumdur. Tüm birimler gözönünde bulundurulduğunda, tedarikçiler tedarik zincirinin en önemli halkasını oluşturmaktadır. Bu bağlamda uygulama olarak, uluslararasıpazarda önemli konumlarda ki üç parekendeci seçilmiş ve bu parekendecilerin başarılarını kıyaslama amacıyla SCOR modelinin tekstil hazır giyim sektörüne adaptasyonu yapılmıştır.Uluslararası pazarda ki konumlarını her geçen gün sağlamlaştıran bu üç başarılı şirketi değerlendirme yöntemi, bahsi geçen şirketlerin Türkiye’de bulunan tedarikçilerinin bakış açıları ile yapılmıştır. Alanında uzman bu kişilerin yanıtlaması için bir anket oluşturulmuş ve sonuçlar AHP programı ile değerlendirilmiştir. Seçilen parekendecilerin isimleri gizlilik açısından verilmemiş, ilgili yerlerde bu isimlerden Parekendeci A, Parekendeci B ve Parekendeci C olarak bahsedilmiştir. Sonuç kısmı gelecek çalışmalar için öneriler verilerek desteklenmiştir.