FBE- Kentsel Tasarım Lisansüstü Programı
Bu topluluk için Kalıcı Uri
Kentsel Tasarım Ana Bilim Dalı altında bir lisansüstü programı olup, sadece yüksek lisans düzeyinde eğitim vermektedir.
Araştırma Konuları:
Kentsel Dokuda Çevresel Kalite,
Kentsel Tasarım Standartları,
Kentsel Yenileme,
Kentsel Koruma,
Kentsel Sağlıklaştırma,
Yeni Yerleşme Alanları Tasarımı,
Kentsel İmaj ve Kimlik,
Bilgisayar Destekli Kentsel Tasarım,
Kamusal Alanların Değerlendirilmesi ve Tasarımı
Gözat
Konu "accessibility" ile FBE- Kentsel Tasarım Lisansüstü Programı'a göz atma
Sayfa başına sonuç
Sıralama Seçenekleri
-
Ögeİstanbul Metro Çıkışlarının Yaya-Taşıt İlişkileri Çerçevesinde Değerlendirilmesi: Kadıköy-Kartal Metro Hattı Örneği(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2015-03-04) Keskiner, Büşra Selen ; Ocakçı, Mehmet ; 10067077 ; Kentsel Tasarım ; Urban DesignKentlerdeki hızlı gelişme ve büyüme, nüfus artışı ve artan teknolojik imkânlar sürekli hareketlilik içerisinde olan kent mekânlarını değiştirmektedir. Fiziksel mekân ve sosyal mekân birbirlerinden etkilenmekte, bu mekânlarda değişmeler yaşandıkça kentteki arazi kullanımı ve ulaşım gibi sistemler de zamanla değişmektedir. Hareketlilik, insanın en temel ihtiyaçlarından olup kentlerde toplu taşıma sistemleriyle sağlanmaktadır. Değişen günlük yaşam koşulları ve hayat standartları, zamanın öneminin her geçen gün daha da arttığını göstermektedir. Büyük kentlerde ulaşımda geçirilen zaman düşünüldüğünde hızlı ulaşıma olan ihtiyaç artmaktadır. Özellikle İstanbul gibi özel araca bağımlılığın yüksek ve toplu taşıma kullanım oranlarının düşük olduğu metropollerde trafikte harcanan zaman kaybı oldukça fazladır. Toplu taşıma sistemleriyle erişilebilirliğin sağlıklı bir şekilde sağlanması, modern toplumlarda gelişmişlik göstergesidir. Özellikle raylı sistemlerin etkin bir biçimde kullanıldığı ülkeler trafikten kaynaklanan sorunları gelişmesini tamamlayamayan ülkelerde olduğu gibi yoğun olarak yaşamamaktadırlar. Karayolu trafiği yoğun olan gelişmesini tamamlayamayan kentler, son yıllarda raylı sistemlere yönelmişlerdir. Kentlerdeki arazilerin yoğun kullanılması, arazi değerlerinin yüksek olması ve ulaşımda gelişen teknolojiyle güneş ışığına olan ihtiyacın kalkmasıyla ulaşım sistemleri yerin altına alınmıştır. Metro sistemleriyle böylece kent içinde hızlı, güvenli, sistematik bir erişim sağlamaktadırlar. Metro sistemlerinin iki nokta arasında hızlı erişimi sağlamasının yanı sıra, metro istasyonlarının çıkış mekânları da insanı kentle buluşturması açısından önemlidir. Yer altından yer yüzüne çıkıldıktan sonra asıl varılmak istenen hedefe erişimin doğru istasyon yer seçimleri ve tasarımıyla sağlanmış olması gerekir. Yayaların metrodan çıktıktan sonra başka bir ulaşım sistemine aktarma yapmaları veya yaya olarak devam etmeleri durumları metro çıkışlarındaki yaya-taşıt ilişkileri olarak değerlendirilmektedir. İstanbul metro çıkışlarının yaya-taşıt ilişkileri çerçevesinde değerlendirilmesi kapsamında örnek alanın Kadıköy-Kartal metro hattı seçildiği tez çalışmasının amacı kent içindeki ulaşım mekânlarını ve kentin düğüm noktalarını oluşturan metro istasyonlarının tasarımında, yaya-taşıt ve yakın çevre ilişkilerinin kentle uyumlu bir şekilde kurulabilmesi için erişilebilirliğin, işlevselliğin ve sembolik algının sağlanmasının önemini vurgulamaktır. Belirlenen amaç ve hedefler doğrultusunda geliştirilen hipoteze göre; metro istasyon çıkış noktalarının kentsel ulaşım sistemleriyle bütüncül olarak değerlendirilmesi, bireyin kent içi erişilebilirlik ve işlevsellik düzeyini, sembolik ifadesi ise bireyin kentsel algı düzeyini etkiler. Tez çalışmasında literatür araştırması yönteminin yanı sıra haritalardan ve şehircilik analizlerinden yararlanılmıştır. Çalışma alanında fotoğraflama ve anket yöntemi uygulanmıştır. İstasyonlarda ve internet ortamında yapılan 150 adet anketten sayısal veriler elde edilmiştir. Kadıköy-Kartal metro hattının istasyonları incelenerek seçilen 5 adet istasyonda yapılan gözlemlerden ise mekânsal veriler elde edilmiş ve değerlendirilmiştir. Metro çıkış noktaları, günlük ulaşımlarda her gün kullanılan mekânlardır. İnsan hayatında önemli bir yeri olan metro çıkış noktalarının bir kamusal mekân olarak tasarımı yapılırken üst ölçekten mekândaki en ince ayrıntıya kadar incelenmesi gerekir. Metro sistemlerinin kent içinde erişilebilir olması, diğer toplu taşıma sistemleriyle bağlantılarının kurulmasıyla ilgilidir. Metro çıkış mekânının yakın çevresiyle birlikte çözülmesi, kent ölçeğinde güzergâh ve istasyon yer seçiminden yakın çevredeki bir otobüs durağına gidişteki yaya konforunu sağlayacak elemanlara kadar bütüncül bir planlama yaklaşımı gerektirmektedir. Metro istasyon çıkışları, kent içinde kullanıcıların ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde işlevlendirilmelidir. Bunun yanı sıra işlevsellik, istasyon çıkışına kamusal mekân niteliği kazandırmak ve kentin çekim merkezleri ve düğüm noktalarını oluşturan metro çıkışlarının daha etkin kullanıması sağlanmaktadır. Kentsel algı ve sembolik ifade düzeyi kamusal mekânlara erişilebilirliğini etkilemekte ve kent kimliğini yansıtmaktadır. Kentsel imgeler, kişilerde kent algısını oluşturur. Böylece mekânlar özgün, erişilebilir ve kent içi ulaşımı sağlamış olurlar. Yapılan çalışmalar ve elde edilen bilgilerden yola çıkarak ulaşılan sayısal ve mekânsal verilere göre; metro istasyon çıkışlarının yaya-taşıt bağlantılarındaki sorunları örnek alan olarak seçilen Kadıköy-Kartal metro hattının istasyon çıkışları üzerinden erişilebilirlik, işlevsellik, kentsel algı ve sembolik ifade kapsamında değerlendirilmiştir. Literatürden, anketlerden ve gözlemlerden elde edilen veriler doğrultusunda hipotez doğrulanmış olup, kentsel ulaşım sistemlerinin birbirleriyle ve metro çıkış noktalarıyla bütüncül olarak değerlendirilmesiyle birlikte kent içi erişilebilirlik, işlevsellik ve sembolik ifade düzeyi olumlu yönde etkilenmektedir.
-
ÖgeÖzürlülerin Kent İçinde Erişilebilirliklerini Etkileyen Standartlar - Mecidiyeköy Ve Yenibosna Metrobüs Duraklarının İncelenmesi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2009-07-08) Maraz, Esra ; Hacıhasanoglu, Orhan ; Kentsel Tasarım ; Urban DesignDünya nüfusunun %10’unu, ülkemiz nüfusunun ise yaklaşık %12’sini özürlüler meydana getirmektedir. Ülkemizde yaşayan özürlüler kentsel ve mimari engeller dolayısıyla kentsel donatı alanlarında rahat hareket edememekte ve sosyal hayata entegre olamamaktadırlar. Özürlülerin istihdam ettirilerek, sosyal hayatta yer alabilmeleri; öncelikle kentsel mekânda hareketliliklerinin sağlanması, tasarımlar yapılırken onların da düşünülmesi ile sağlanabilir. Bu çalışmada, özürlülerin kent içinde erişilebilirliğini etkileyen standartlar ele alınarak İstanbul Avcılar - Söğütlüçeşme Metrobüs Hattı Mecidiyeköy ve Yenibosna durakları standartlara göre incelenmiştir. Bu iki durak ve duraklara ulaşan yaya akslarında olması gereken düzenlemeler ve uygulanan düzenlemelerin standartlara uygunluğu değerlendirilmiştir. Uygulanan düzenlemelerin birçoğu olması gereken standartlara uymamakla birlikte görme ve işitme özürlülere kolaylık sağlayan düzenlemeler genellikle eksik bırakılmıştır.