LEE- Peyzaj Mimarlığı-Doktora
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Gözat
Sustainable Development Goal "Goal 11: Sustainable Cities and Communities" ile LEE- Peyzaj Mimarlığı-Doktora'a göz atma
Sayfa başına sonuç
Sıralama Seçenekleri
-
ÖgeA model to utilize emerging ICT for revitalizing under-valued public open spaces in urbanscape: Investigating spatial video projection(Graduate School, 2023-07-24) Najjar, Lima ; Başkaya Türer, Fatma Ayçim ; 502162602 ; Landscape ArchitectureAs the 21st century unfolds, there is a chaotic interaction between rapid urban development, emerging information, communication technologies (e-ICTs), and natural dynamics. In the last decade, digital technologies have advanced at an unprecedented pace, reflected in contemporary cities' spatial experience. In addition, due to the COVID-19 pandemic, serves as a catalyst for digital e-ICTs interventions in daily life, the dependence on digital mediums in communications between people increased in a noticeable way. Hence, there is a need for an update in spatial planning and design approaches. Accordingly, this study aims to provide an approach (model) for utilizing e-ICT to deal with contemporary spatial planning and design issues. This thesis addresses the existence of a considerable number of neglected, under-valued public open spaces (UVPOSs) within densely populated urban environments. These spaces are used well below their carrying capacities despite being in good physical condition. UVPOS threatens urbanscape quality, including its environmental, social, economic, and aesthetic aspects. Even though UVPOS can have destructive effects, revitalizing these spaces can contribute to sustainable urbanization. To find quality urban public spaces in today's dense cities, UVPOS revitalization is considered a priority. In the context of UVPOS, a particular existing and developing digital e-ICT called spatial video projection (SVP) is investigated as a potential tool for revitalizing UVPOS. Spatial video projection covers digital information and communication technology that uses video projection on a surface to provide immersive experiences. In this study, e-ICT is defined as either existing information and communication technologies (ICTs) used in an emerging manner or emerging technologies that have not yet reached their maximum potential. A public open space with certain characteristics may be viewed as under-valued by a specific society but not by another. Therefore, this research focuses on a particular area of study. It descends from the city scale of Istanbul to a specific area of the Golden Horn. This research aims to provide a model that involves a theoretical, analytical, and practical framework. Accordingly, the thesis is divided into three phases: Phase 1: Identifying and linking the research's three main pillars UVPOS, UVPOS revitalization, and SVP (Chapter 2), and locating the research topic in the international research landscape (Chapter 3). Phase 2: Providing a comprehensive insight into Spatial Video Projection relevant to the research topic (Chapter 4). This also includes SVP models that have potential for UVPOS revitalization which are drone-based SVP and the mobile pedal SVP (Chapters 5 and 6). Phase 3: designing and developing a multi-level analysis and decision support making framework to examine the study area (Istanbul - Golden Horn) (Chapters 7, and 8). The theoretical framework consists of phase one and phase two. The analytical and practical framework consists of phase three. In this regard, a mixed methods approach includes quantitative and qualitative methods used to achieve the objective of each chapter. For the first and second phases, a systematic literature review, bibliometric analysis, and a guided extensive search were conducted. For the third phase, an extensive guided search, open-ended interviews, questionnaires, and a multi-criteria analysis benefitting from ArcGIS were implemented. This thesis is designed in a hybrid format. Some chapters consist of published articles, while the others are in a normal chapter format. A sum of five articles were published based on this thesis topic. There are three articles that were accepted in peer-reviewed academic journals classified as Q1, Q2, and Q3. Chapters 3, 5, and 6 represent these articles. There is a minimum of two articles that also will be sent for peer review soon. One article is formulated from chapters 2 and 4 and ready to be sent for peer review. The other ones are from chapters 7 and 8; the work on them is in progress. The first section of chapter 7 represents a conference paper. Another conference paper also based on this thesis was published and it is included in Appendix A. Details about each published article are mentioned in each chapter. A project based on the current thesis gained the opportunity for implementation in an official event called "Kamusal Alanda Dijital Sanat" The organizers of this event are the Istanbul Planning Agency, Istanbul Metropolitan Municipality, and the Amberinteractive platform. This project is explained in chapter 7, section 7.2.2. In its overall composition, this thesis provides a comprehensive approach to studying an e-ICT for revitalizing UVPOS within a specific study area. It also develops processes for forthcoming use as in chapter 3 and chapter 8. Chapter 3 provides a distinct bibliometric step-by-step guide to locate an emerging topic in the landscape of international literature. Chapter 8, however, provides a process to develop a decision support tool to identify UVPOS and those that are suitable for revitalization by SVP for the case of Golden Horn. The process provided by this chapter can be used to develop a similar decision-support tool for other case studies. The model (approach) provided by this thesis lays a foundation for future research and practices. This thesis is practice-led in its nature, and it contributes to the debate surrounding smart cities and sustainable developments.
-
ÖgeSürdürülebilir kent parkları için yönetim stratejileri(Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2024-10-23) Şahin Özdemir, Hilal ; Tunçay Eşbah, Fahriye ; 502102602 ; Peyzaj Mimarlığı20. yüzyılın ortalarında, artan kentsel nüfus ve değişen üretim ve tüketim biçimlerinin doğal kaynaklara verdiği tahribat nedeniyle daha yaşanabilir bir kent için çözüm arayışlarına gidilmiştir ve doğadan faydalanırken korunmasının da göz ardı edilmemesi düşüncesi ile sürdürülebilirlik kavramı ön plana çıkmıştır. Sürdürülebilirlik kavramının kentlerdeki önemli mekanizmalarından birisi kentsel yeşil alan sistemidir. Bu sistemin temel taşı olan parklar, ekolojik katkılarına ek olarak sosyal anlamda çağın kentlilere sunduğu yaşam biçiminde bir mola, cennetten bir an yaşatma, kendini yenileme için bir olanak, sosyal hayata dâhil olma için bir fırsat olarak değerlendirilmektedir. Buna ek olarak parklar ekonomik anlamda da kentlerin şekillenmesinde önemli fırsatlar sunmaktadır. Halka açıldığı gün yaşamı başlayan parklar, sadece doğal süreçlerden dolayı değil, canlı peyzajlar olduğu için mevsimlere, saatlere, insanların parkla etkileşimine göre sürekli değişir ve gelişir. Parklar, tasarımları ne kadar kusursuz olsa da ilk günden itibaren güvenlik, bakım-onarım, temizlik, kullanıcı memnuniyeti, değişen koşullar ve buna benzer daha pek çok konuda sürdürülebilirliklerinin önüne geçen pek çok problemle karşı karşıya kalmaktadır. Bu durum parkların sürdürülebilirliği için yönetim stratejilerinin geliştirilmesini gerektirmektedir. Ancak ülkemizde bununla ilgili etkin bir çözüm önerisi olabilecek bir model yoktur. Bu çalışma 'sürdürülebilir kent parkı' kavramı ve parkların kent içerisinde yüklendiği rol ve anlamların sürdürülebilirlik çerçevesinde nasıl yönetileceği sorusuna yanıt aramaktadır. Çalışmanın amacı, sürdürülebilir kent parkları için yönetim stratejileri geliştirmektir. Bu kapsamda tezin analitik yapısı beş aşamalıdır: 1- Parkların tarihsel süreçteki gelişimini irdelemek, 2- Yurt dışından örnek park yönetimi yaklaşımlarını incelemek, 3- Ülkemizdeki bu kapsamdaki kurumsal çevreyi ve çerçeveyi ortaya koymak, 4- İstanbul özelinde parkların yönetiminde karşılaşılan durumları anlamak ve 5- Bütün bunların ışığında İstanbul'daki kent parklarının sürdürülebilirliği için yönetim stratejileri geliştirmek. Çalışmada öncelikle tarihsel süreçte kent parklarının değeri, işlevleri, değişimi ve gelişimi araştırılmış ve sürdürülebilir park kavramının ortaya çıkışının neden ve nasıl olduğunun izleri sürülmüştür. Ayrıca Türkiye'nin kent parkı serüveni ve bugün ne aşamada olduğu dünyadaki gelişimle eş zamanlı olarak incelenmiş ve karşılaştırma için bir fırsat oluşmuştur. Bu dönemler arasında birbiri içine geçişler ve ülkelere göre değişik başlangıç ve bitiş süreleri söz konusudur. Ancak, 'Modernizm' akımının uluslararası etkisi, parkların dönemsel gelişimini tanımlamada merkezi bir rol oynamıştır. Modernizm Öncesi Dönem; İlkçağ Bahçeleri, Orta Çağ Bahçeleri, Rönesans Bahçeleri, Barok Bahçeleri ve Peyzaj Bahçesi (Doğal Park) olarak, Modernizm ve Sonrası Dönem ise Kamusal Kent Parkı, Postmodern Kent Parkı, Sürdürülebilir Kent Parkı ve İklim Pozitif Park başlıkları altında değerlendirilmiştir. Çalışmanın 2. aşamasında yurt dışından park yönetimi yaklaşımı örnekleri incelenmiştir. Stratejik mekânsal planlama ve peyzaj ve alan yönetimi konuları irdelenerek stratejik katılımcı alan yönetim yaklaşımlarının kent parklarının yönetiminde uygulanabilirliği tartışılmıştır. Ayrıca literatür araştırması sonucu kent parklarının yönetiminde sürdürülebilirliği etkileyen temel kriterler belirlenmiştir. 3. aşamada, kent parkı yönetimi konusunda ülkemizdeki mevcut sistem ve araçlar incelenmiştir. Bu kapsamda, ülke ve İstanbul ölçeğinde yapılan çalıştaylar, paneller, eylem planları, strateji belgeleri, planlar ve mevzuat çerçevesinde elde edilen verilerden yararlanılmıştır. 4. aşamada ise İstanbul özelinde, parkların proje, yapım ve yönetimindeki ilgililer ile yapılan mülakat yöntemi (yüz yüze görüşme) ile mevcut işleyiş ortaya konulmuştur. Bu aşamada elde edilen veriler sistematik bir yaklaşımla incelenmiş, kod ve temalar oluşturulmuştur. Veri analizinde kod ve temaların oluşturulması ve sonuçların görselleştirilmesinde nitel veri analizine yönelik bir yazılım olan MAXQDA 24 programından yararlanılmıştır. Araştırma bulgularını temsil eden üç boyut üzerinden; yönetim açısından, sürdürülebilirlik ve ekolojik açıdan ve ayrıca sosyo-kültürel açıdan GZFT (SWOT) analizi yöntemi ile İstanbul'un kent parklarının sürdürülebilirliği için yönetim açısından potansiyel ve kısıtları ortaya çıkarılmıştır. Çalışmanın son bölümde ise GZFT analizi ile ortaya çıkan zayıf yönlerin iyileştirilmesi, tehditlere karşı alınacak önlemler ve güçlü yönlerin ve potansiyellerin geliştirilmesine yönelik, iklim pozitif, katılımcı, çağın şartlarına ayak uyduran sürdürülebilir kent parkları için imkânların nasıl eyleme dönüştürüleceği ile ilgili hedef ve stratejik öncelikler belirlenmiş ve yönetim sisteminin geliştirilmesine yönelik öneri geliştirilmiştir. Sonuçlar şu şekilde özetlenebilir: Tüm dünyada olduğu üzere İstanbul'da il ve ilçe düzeyinde iklim krizi uyumu ile birlikte kent parklarının rolünün giderek arttığı görülmektedir. Bu kapsamda yerel yönetimlerce çeşitli birimler kurulmuş ve çalışmalarını bu noktada sürdürmektedirler. Bu bakımdan İstanbul için sürdürülebilir parklar yaratmada altyapının önemli bir bileşeni oluşmuştur denilebilir. Ayrıca mülakat yöntemi ile katılımcılardan elde edilen veriler sonucu il ve ilçe düzeyinde benzeşen ve ayrışan yönler net bir şekilde görülmektedir. Bu kapsamda kullanım yoğunluğuna bağlı bakım- yönetim ve özellikle güvenlik konusu tüm yönetimleri etkilemektedir. Kullanıcı çatışmaları, vandalizm, mevsimsel yoğunluklar yönetimi en çok zorlayan sorunlardır. Ancak il düzeyinde ilçelere göre işletme, bakım ve birimler arası koordinasyon sorunları daha çok öne çıkmaktadır. Her iki düzeyde de katılımcılar yönetim bakımından en önemli konulardan biri olarak dile getirdikleri güvenlik konusu başta olmak üzere parkların sürdürülebilirliğine olumsuz etki eden tüm sorunların çözümünde katılımcı ve kapsayıcı yaklaşımların geliştirilmesinin önemini vurgulamaktadır. Bulgular aynı zamanda ilgili birimler arasındaki koordinasyonun sağlanması ve kullanıcıların aidiyet hissinin geliştirilmesinin önemine vurgu yapmaktadır. Bütün bunların koordinasyonu açısından bu tez çalışmasında birimler arasındaki uyumun sağlanması için Büyükşehir belediyeleri koordinasyon merkezleri yönetmeliğine tabi olan Altyapı Koordinasyon Merkezi ve Ulaşım Koordinasyon Merkezleri gibi, planlama uygulama ve yönetim birimlerinin arasındaki iş bölümü, koordinasyon ve iş birliğini sağlamak ve bütüncül bir bakışla kent parklarını yönetmek adına Kent Parkları Koordinasyon Merkezi önerisi getirilmiştir. Ayrıca mevcut yönetim sisteminin etkinliği artırmak amacıyla yöneticilere rehber olacak park yönetim önerisi getirilmiştir.
-
ÖgeYavaş şehirlerin peyzaj göstergeleri: Değerlendirme sistemi önerisi(Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2024-04-18) Coşgun Tokuş, Müge ; Kaya Erdem, Meltem ; 502112605 ; Peyzaj MimarlığıTez çalışmasında geleneksel yerleşmelerin belirli kriterlere uyum sağlaması ile iyileştirilmesini öngören "yaşamın kolay olduğu kentler ağı" yavaş şehir (Cittaslow International, 2023) hareketinin peyzaj göstergeleri doğrultusunda mekânsal incelemesi yapılmaktadır. Yavaş şehir hareketi günümüzde uluslararası kapsamda belirlenmiş olan 72 kritere göre dünyanın dört bir yanından üyelik almış 297 (Aralık, 2023) şehri kapsamaktadır. Bu 72 kriter çoğunlukla kentlerin kendine özgü değerlerini ön plana çıkarsa da yerleşmelerin mekânsal özelliklerinin ortaya koyulması adına yeterli olmamaktadır. Yerleşimlerin yavaş şehir unvanını alması söz konusu yerleşmelerin tanınırlıklarının artmasına ve turizm baskısı altında kalmasına yol açmaktadır. Söz konusu durum zamanla yerleşmelerin fiziksel yapılarında bozulmalara neden olmakta ve özgün değerleri üzerinde tehdit oluşturmaktadır. Bahsi geçen sorunlardan yola çıkarak tez kapsamında, mevcut yavaş şehir kriterlerinin, Cittaslow olmaya aday kentler için mekânsal bir değerlendirme sunmadığı tespit edilmiştir. Bu sorunu araştırmak için üç temel araştırma sorusu ve alt araştırma soruları geliştirilmiştir. Bahsi geçen araştırma soruları ile peyzaj göstergelerinin yavaş şehirlerle bağlantı kurması, tanımlanması, mevcut değerlendirme sisteminin gücü ve mekânsal değerler üzerindeki etkisi araştırılmaktadır. Bu doğrultuda tezin hipotezi; "kriterlere yönelik değerlendirmelerin objektif olabilmesi için mekânsal değerlendirmeye konu olan parametrelerin ortaya konulması ve bu parametrelerin sayısal karşılıklarının belirlenmesi gerekliliği" üzerinden şekillenmiştir. Bu hipotezden yola çıkarak tezin amacı, yavaş şehir ilan edilen yerleşmelerin peyzaj göstergelerinin tespitine yönelik bir yöntem ve mevcut kriterlere girdi oluşturabilecek yeni parametrelerin önerilmesi olarak belirlenmiştir. Bu kapsamda Türkiye'deki yavaş şehirler ağına üye olan belirli yerleşmelerin peyzaj göstergeleri üzerinden fiziksel özellikleri ve mekânsal yapısı değerlendirilerek yeni peyzaj göstergelerinin belirlemesi amaçlanmaktadır. Türkiye'de yer alan ve çalışma alanı olarak belirlenen yedi yavaş şehrin mevcut durumu belirlenen peyzaj göstergeleri ile ortaya koyulmuş ve yerleşmelere yönelik morfolojik analiz ve mekânsal analizler yapılmıştır Yavaş şehir olan kentlerin mevcut mekânsal yapılarının ve olası etkilerin üzerine değerlendirme yapılabilmesi için elde edilen veriler çalışma kapsamında sayısallaştırılmıştır. Bu durumda, tez çalışması karma yöntemleri kullanarak Türkiye'deki aday şehirlerin mekânsal özelliklerini değerlendirmek için peyzaj göstergelerine (peyzajın fiziksel koşullarını değerlendirmek için kritik parametrelere) dayalı bir dizi kriter önermektedir. Bu amaç doğrultusunda hem Türkiye'de hem de ABD'nin Washington ve Oregon eyaletlerinde mekânsal planlama alanında çalışan uzmanların katılımı ile anket çalışmaları gerçekleştirilmiştir. Anket sonuçlarına istatistiksel güç testi uygulanarak anketlerin gücüne göre peyzaj göstergelerinin indeks değeri belirlenmiş, ilgili peyzaj göstergeleri sayısallaştırılmıştır. İlk iki anket çalışmasında peyzaj göstergeleri Türkiye ve ABD ölçeğinde indeks değerleri ile belirlenmiş, üçüncü anket çalışmasında ise çalışma alanı olan yavaş şehirler üzerinden görsel değerlendirmeler yapılarak peyzaj göstergelerinin mekânı temsil gücü belirlenmiştir. Çalışmada hem kalitatif hem kantitatif olmak üzere karma araştırma yöntemi kullanılmıştır. Peyzaj göstergelerinin indeks değerleri ile elde edilmesi çalışmanın sayısallaştırılması açısından önemlidir. Çalışmanın karma yöntemi; kapsamlı literatür taraması, anket çalışmaları, görsel değerlendirme, mekânsal ve morfolojik analizleri içeren saha çalışmalarından oluşan analiz yöntemlerini içermektedir. Çalışmada izlenen yöntem dört aşamalıdır. İlk aşama yavaş şehir hareketi ve peyzaj göstergeleri ile ilgili literatürün irdelendiği kısımdır. İkinci aşama literatürden gelen bilgiler eşliğinde oluşturulan anket soruları ile peyzaj göstergelerinin belirlenmesi amacıyla, mekânsal planlama uzmanları örnekleminde anket soruları uygulamasıdır. Anketler ile tezin temel bulgularının elde edildiği veriler sayısal ortamda işlenerek peyzaj göstergeleri için ayrı ayrı indeks/katsayı değerleri elde edilmiştir. Yöntemin üçüncü aşaması, Türkiye yavaş şehirleri arasından belirlenmiş olan yedi çalışma alanının mekânsal analizlerini içermektedir. Saha çalışması kapsamında incelenen bu yedi yerleşme; Seferihisar, Gökçeada, Vize, Yalvaç, Akyaka, Taraklı ve Halfeti'dir. Bu yerleşmelerin detaylı çalışmalar kapsamında mekânsal ve morfolojik analizleri yapılmıştır. Yöntemin son aşamasında, peyzaj göstergelerinin yapılan analizler sonucunda mekânsal nitelikleri değerlendirmek için ne ölçüde yeterli olduğu tartışılmıştır. Sonuç olarak söz konusu kriterlere ek olarak peyzaj göstergelerini de göz önünde bulunduracak şekilde yeni parametreler önerilmiş ve kriterlerin mekâna uygulanması anlamında yerel yönetimlere yol gösteren ilkeler sunulmuştur. Bu çalışmanın özgün yönü, peyzaj göstergelerinin yavaş şehirlerle entegre edilmesi ile elde edilen mekânsal ve morfolojik analizler kapsamında elzem yeni parametrelerin Cittaslow kriterlerine eklenme önerisi ve kriterlerin mekâna uygulanması anlamında yerel yönetimlere yol gösteren altlık sunulmasıdır.