LEE- Proje ve Yapım Yönetimi-Yüksek Lisans
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Gözat
Yazar "Taş, Elçin Filiz" ile LEE- Proje ve Yapım Yönetimi-Yüksek Lisans'a göz atma
Sayfa başına sonuç
Sıralama Seçenekleri
-
ÖgeTürk inşaat sektöründe dijital dönüşüm stratejileri(Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2024-06-11) Çimen, Kübra ; Taş, Elçin Filiz ; 502211413 ; Proje ve Yapım YönetimiTarih boyunca medeniyetlerin mirasını taşıyan inşaat sektörü sadece yapılı çevreyi inşa etmekle kalmamış, ülke ekonomisinin ivmesini belirleyen önemli bir mihenk taşı olmuştur. İnşaat sektörü malzeme üretiminden lojistik hizmetlerine, mühendislik uygulamalarından peyzaj düzenlemelerine kadar yan sanayileri ve hizmet sektörlerini besleyip geniş bir istihdam ağı oluşturur. Bu geniş etki alanı, inşaat sektörünün ekonomik kalkınmada ve istihdam yaratmada kritik bir rol oynadığını gözler önüne sermektedir. Yerel ve küresel ekonomilerde önemli bir unsur olmasına rağmen inşaat sektörü genellikle verimsiz üretim süreçlerine sahip olmasıyla eleştirilir. Zaman ve maliyet aşımları, kaynakların etkin bir şekilde kullanılamaması, proje ekipleri ve paydaşlar arası iletişim sorunları ve iş süreçlerindeki karmaşıklık çoğu inşaat projesinde sürekli tekrar eden sorunlardır. Bu sorunlar, inşaat projelerinin tamamlanma sürecini uzatarak maliyetlerin artmasına ve kaynakların israfına neden olmaktadır. Endüstri 4.0 olarak adlandırılan dijital çağ ile birlikte bu sorunların üstesinden gelmek için birçok yeni teknoloji tanıtılmış; akıllı makineler ve sensörler üretim süreçlerinde verimliliğin artmasında aktif rol oynamaya başlamıştır. Nesnelerin interneti (IoT), büyük veri, otonom robotlar, simülasyon, katmanlı üretim gibi teknolojiler Endüstri 4.0 ile birlikte yaygınlaşmıştır. Bu teknolojiler, üretim süreçlerini optimize ederek maliyetleri düşürmekte ve projelerin daha hızlı tamamlanmasını sağlamaktadır. Örneğin, sensörler ve IoT cihazları sayesinde, inşaat sahalarındaki ekipman ve malzeme kullanımı gerçek zamanlı olarak izlenebilmekte ve verimlilik artırılabilmektedir. Otonom robotlar, manuel işgücüne olan ihtiyacı azaltarak inşaat sahasındaki görevlerin daha hızlı, verimli ve düzenli bir şekilde tamamlanmasını sağlamaktadır. Simülasyon teknolojisi, gerçek inşaat faaliyetleri sırasında ilerleyiş hakkında geri bildirimler sunarak iş süreçlerindeki verimliliği olumlu yönde etkilemektedir. Tüm yeniliklere rağmen inşaat sektörü hala büyük oranda insan gücü odaklı olarak süreçlerini devam ettirmektedir. Bu durum sektördeki verimlilik artışının sınırlı kalmasına ve dijital teknolojilerin sunduğu fırsatlardan tam anlamıyla yararlanılamamasına yol açmaktadır. Diğer sektörler dijital çağın sunduğu fırsatları üretim süreçlerine hızla uyarlayıp verimliliklerini artırırken inşaat sektörü bu ivmeyi yakalayamamıştır. Örneğin, otomotiv ve imalat sektörleri, dijitalleşme sayesinde üretim süreçlerinde büyük verimlilik artışları sağlamışlardır. Endüstri 4.0'ın yükselişiyle birlikte dijital teknolojilerin kullanımı ve entegrasyonu büyük ölçüde artmış ve iş süreçlerinde teknoloji odaklı dönüşümler yaşanmıştır. İnşaat sektörü de verimliliğini artırmak, kaynaklarını etkin bir şekilde kullanmak, iletişim sorunlarını gidermek ve zaman ve maliyet kayıplarını hafifletmek için dijital dönüşümü benimsenemelidir. Bu tez çalışmasında dijital dönüşümün Türk inşaat sektöründe benimsenmesi için etkili stratejileri belirlemek amaçlanmıştır. Bu amaçla öncelikle dijital dönüşümün doğru bir şekilde anlaşılması ve değerlendirilmesi için literatür araştırması yapılmıştır. Bu araştırma inşaat sektörü bağlamında sistematik bir literatür incelemesi yapabilmek için gereken teorik çerçevenin oluşturulmasını sağlamıştır. Ardından inşaat sektörü literatüründe dijital dönüşümün ele alınma biçimi araştırılmış; dijital dönüşümün tanımı, dijital teknolojiler ve inşaat sektöründeki uygulamaları, dijital dönüşümün inşaat sektörüne katkıları ve inşaat sektöründe dijital dönüşümü benimseme konuları incelenmiştir. Bu inceleme sonucunda inşaat sektörü literatüründe daha çok dijital teknolojiler ve teknolojilerin katkılarına odaklanıldığı, sektörde dijital dönüşümün benimsenmesini sağlayacak stratejilere değinen çalışmaların sınırlı olduğu tespit edilmiştir. Bu bulgu, dijital dönüşümün sektörde nasıl uygulanacağına dair somut stratejilerin belirlenmesi gerekliliğini ortaya koymuştur. Dijital dönüşümün katkılarının anlaşılması bu dönüşümün benimsenmesi yolunda teorik bir katkı sağlayarak ilk adımı oluştursa da; gerçek dönüşüm somut eylemleri gerektirir. Dolayısıyla dijital dönüşümün benimsenmesi ve uygulanması için stratejilerin belirlenmesi ve eyleme geçirilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Türk inşaat sektörü için etkili dijital dönüşüm stratejilerinin belirlenmesi amacıyla yarı yapılandırılmış görüşmeler yapılmıştır. Bu görüşmeler Türk inşaat sektöründe dijital dönüşüm konusunda deneyim sahibi sektör profesyonelleri ile gerçekleştirilmiştir. Çevimiçi ve/veya yüzyüze metodlarla gerçekleştirilen görüşmelerde, literatür çalışmaları sonucunda elde edilen 16 dijital dönüşüm stratejisi Türk inşaat sektörü bağlamında değerlendirilmiştir. Katılımcılar stratejilerin Türk inşaat sektörünün dijital dönüşüm sürecine katkılarını aktarmış ardından dijital dönüşüme etki derecesini 1 (çok düşük) – 5 (çok yüksek) arasında puanlamıştır. Uzmanın strateji için 4 (yüksek) ya da 5 (çok yüksek) puan vermişse stratejiyi etkili bir şekilde uygulamak için öneri ve tavsiyelerde bulunmuştur. Yapılan görüşmeler ve değerlendirmeler sonucunda Türk inşaat sektörü için etkili dijital dönüşüm stratejileri standartların ve yasal çerçevenin oluşturulması, yukarıdan aşağıya bir yaklaşımın benimsenmesi, bütünleşik veritabanının oluşturulması, firmaların uzun vadeli ve kapsamlı dijital dönüşüm stratejilerini oluşturması, eğitim faaliyetlerinin düzenlenmesi, işbirlikçi ekiplerin geliştirilmesi ve veriye dayalı problem çözümü yapılması şeklinde belirlenmiştir. Elde edilen veriler Türk inşaat sektörünün dijital dönüşümünün başarılı bir şekilde gerçekleşmesi için hükümet ve organizasyon seviyelerinde yoğun olarak bazı düzenlemelerin yapılması ve veri ile ilgili konulara odaklanılması gerektiğini göstermiştir. Standartların ve yasal çerçevenin oluşturulması Türk inşaat sektörünün dijitalleşmesi noktasında en önemli itici güçtür. Bu standartlar, sektörde dijital teknolojilerin entegrasyonunu kolaylaştırarak bir uyum ve koordinasyon sağlamaya yardımcı olmaktadır. Yukarıdan aşağı bir yaklaşımla üst yönetimler ya da karar vericiler, organizasyonun dijital dönüşüm sürecinde hedef ve politikaları belirleyerek çalışanlarının motivasyonlarını artırarak dijitalleşme süreçlerini hızlandırabilmektedir. Bütünleşik veritabanı, veriye anlık olarak ulaşabilme imkanı sağlayarak iş süreçlerinde verimlilik artışını teşvik etmektedir. Projelerdeki veri yönetimini kolaylaştırarak bilgiye hızlı erişim ve doğru karar alma süreçlerini desteklemektedir. Organizasyonların uzun vadeli ve kapsamlı dijital dönüşüm stratejilerini oluşturması, sürecin belirli bir yol haritasıyla yönetilmesine yardımcı olmaktadır. Bu sayede firmalar dijital dönüşüm süreçlerinde karşılaşabilecekleri zorlukları önceden tespit ederek proaktif çözümler geliştirebilmektedir. Eğitim sayesinde çalışanlar sürecin kendilerine sağladıkları faydaları görebilmekte ve kendilerini teknik anlamda geliştirerek dönüşüm sürecine adapte olabilmektedir. İşbirlikçi ekiplerin geliştirilmesi, çeşitli disiplinlerin bir araya getirilerek yenilikçi çözüm üretme ve karmaşık sorunları daha etkili çözme potansiyelini artırmaya yardımcı olmaktadır. Veriye dayalı problem teşhisi, iş akışındaki sorunların hızla tespit edilmesini ve çözüm üretilmesini mümkün kılmaktadır. Bu çalışma sunduğu sonuçlarla, Türk inşaat sektöründe dijitalleşmeye adım atan ya da mevcut iş süreçlerini dijitalleştirmek isteyen paydaşlar ve firmalar için dijital dönüşüm yolculuklarında kılavuzluk edecek bir rehber niteliği taşımaktadır.
-
ÖgeTürk yapım projelerinde çevik proje yönetimi araçlarından scrum'un uygulanabilirliğinin vaka çalışmalarıyla incelenmesi(Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2021-05-20) Cesur, Melike ; Taş, Elçin Filiz ; 502181406 ; Proje ve Yapım Yönetimi ; Project and Construction Managementİnşaat sektörü, ekonomik krizlerden büyük ölçüde etkilenen sektörden biridir. Diğer sektörler kriz sonrasında yeni teknolojiler ve yöntemler geliştirerek gelişime geçebilmesine rağmen; inşaat sektörü doğru bildiği yanlışlarla süreçlerine devam etmektedir. Süre ve maliyet aşımları, düşük iş gücü verimliliği, israf, işveren ve paydaş gereksinimlerinin yeteri kadar anlaşılamaması, iletişim ve koordinasyon yetersizlikleri, planlama hataları, karmaşıklık, değişiklik, belirsizlik ve risklerle baş edememe sorunları neredeyse her inşaat projesinde tekrarlanmaktadır. İnşaat projelerindeki bu sorunlar nedeniyle yatırımcılar farklı yatırım araçları arayışına yönelirler. Yatırımcılar tarafından inşaat projelerine talep azaldıkça firmalar rekabet etmeye çalışır. Değişikliklere, belirsizliklere ve risklere adapte olarak rekabet avantajı sağlamak için yeni teknolojileri, yöntemleri ve yönetim yaklaşımlarını uygulamak gerekir. Bu nedenle, yazılım projelerinde benzer sorunlara yanıt bulmak amacıyla ortaya konulan ve karmaşık projelerde değişikliklere, belirsizliklere ve risklere yanıt verebilme gücünü sağlayan çevik proje yönetimi, inşaat sektörüne adapte edilmelidir. Çevik proje yönetimi bir iş yapış felsefesidir. Bu felsefenin uygulanması için bazı yöntemler tanımlanmıştır. Bu tez çalışmasında, bu uygulama yöntemlerinden biri olan Scrum'ın inşaat projelerinde uygulanabilir olduğunu, eğer uygulanırsa birey, proje, firma, sektör ve ülke düzeyinde pek çok avantaj sağlayacağını ortaya koymak ve sektörde farkındalığını ve bilinirliliğinı artırmak amaçlanmıştır. Bu amacı gerçekleştirmek için öncelikle çevik proje yönetimi ve Scrum, doğru bilgilere ulaşmak için doğmuş olduğu yazılım sektörü literatüründe araştırılmıştır. Yazılım ile inşaat projeleri hem benzer hem de farklı özelliklere sahip olduğu için yazılım sektörü literatüründeki kavramların inşaat sektörü için tam olarak bir karşılığının olmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle, inşaat sektörü literatürünün çevik proje yönetimi ve Scrum'ı ne şekilde ele aldığı, bu kavramların inşaat projelerinde neden uygulanması gerektiği, uygulanabilirliği ve uyarlanabilirliği, uygulanırsa sağlayacağı avantajlar ve karşılaşacağı kısıtlar konuları incelenmiştir. Literatür çalışması sonucunda yurt içi literatürünün, yurt dışı literatürüne göre epey geride kaldığı; yurt dışında 2006 yılı itibariyle çalışılmaya başlandığı ve 21 çalışma olduğu, yurt içinde ise 2019 yılı itibariyle çalışılmaya başlandığı ve 3 çalışma olduğu tespit edilmiştir. Çevik proje yönetiminin ve Scrum'ın, Türkiye inşaat sektörü uygulamaları ile ilişkilendirildiği literatür çalışmasına ihtiyaç olduğu sonucuna varılmıştır. Çevik proje yönetiminin ve Scrum'ın Türk yapım projelerinde uygulanabilirliğini incelemek amacıyla vaka çalışmaları yapılmıştır. Yapılan vaka çalışmalarında Scrum'ı projelerinde deneyimlemiş olan proje yönetim, yüklenici, tasarım ve cephe firmaları ile yarı yapılandırılmış görüşmeler yapılmıştır. Görüşme soruları, literatür çalışmaları sonrası elde edilen bilgilerden hazırlanmış ve çevrimiçi toplantı aracı vasıtasıyla katılımcılara sorulmuştur. Görüşme soruları firmalar hakkındaki bilgileri, Scrum uygulanmasına karar verme süreçlerini, Scrum uygulanan projeler hakkında bilgileri, Scrum uygulanan projelerde Scrum uygulanması hakkında bilgileri, projelerde Scrum uygulanmasının avantajlarını, kısıtlarını ve dezavantajlarını, Scrum'ın Türk inşaat projelerine uyarlanması ve yaygınlaştırılması için önerileri içerecek şekilde yaklaşık 60 sorudan oluşmuştur. Vaka çalışmaları sonucunda firmaların Scrum'ı yazılım projeleri için tariflendiği şekliyle uygulamak konusunda zorluk yaşadığı, belli bir süre sonra kendi iş yapış yöntemlerine dahil ederek uyarladıkları tespit edilmiştir. Scrum'ı teorik olarak öğrenmek ve tüm disipliniyle uygulamak zor olacaktır. Scrum, deneyselliği ve sürekli iyileşmeyi destekleyen bir iş yapış çerçevesi olduğu için gelişimi ve verimi sağlayabilmek amacıyla çerçevenin sınırlarını aşmak gerekir. Önemli olan çevik zihniyeti kavramaktır. Elde edilen veriler, Türk yapım projelerinde Scrum'ın uygulanabildiğini, uygulamak için uyarlamaların yapılabildiğini, sağlayacağı avantajları, uygulanması yolundaki kısıtların çözümünün olabileceğini göstermektedir. Türk yapım projelerinde Scrum'ın uygulanması ve yaygınlaştırılması için ülke, sektör, firma, proje ve birey düzeyinde önerilerde bulunulmuştur. Bu önerilerin uygulamaya konması ile birey düzeyinde çalışan mutluluğu ve verimlilik artışı; proje düzeyinde verimlilik, iletişim, koordinasyon ve güven artışı; firma düzeyinde rekabet, verimlilik artışı; sektör düzeyinde üretkenlik artışı, kriz ve belirsizliklerle baş edebilme; ülke ekonomisini yüksek oranla etkileyen inşaat sektöründeki verimlilik sayesinde ülke düzeyinde ekonomide artış sağlanacağı öngörülmüştür. Çalışma, inşaat sektöründe faaliyet gösteren ve verimliliğini artırmayı hedefleyen firmalara, konu hakkında araştırma yapan araştırmacılara kaynak olabilecektir.
-
ÖgeYapım projelerinde Monte Carlo benzetim yöntemi kullanarak kur riski analizi: Türkiye'den bir vaka çalışması(Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2022) Kurt, Başak ; Taş, Elçin Filiz ; 725917 ; Proje ve Yapım Yönetimi Bilim DalıTürkiye ekonomisi, küresel ekonomi ile doğrudan ilişkilidir ve bu nedenle küresel ekonomik dalgalanmalar ve krizlerden de doğrudan etkilenir. Ekonominin lokomotif sektörü kabul edilen inşaat sektörü de küreselleşmenin bir sonucu olarak bu dalgalanmalardan doğrudan etkilenmektedir. İnşaat sektörünün, hem küresel dalgalanmalardan ve krizlerden hem de yerel krizlerden negatif yönlü etkilenmesinden dolayı, finansal risklere karşı duyarlılığı artmıştır. Bu artan finansal riskler; kararsız ekonomik durum, ithal malzeme kullanım oranlarının artışı, yüksek enflasyon oranları ve kur dalgalanmaları ile birlikte inşaat sektöründeki varlığını daha güçlü hissettirmektedir. Bu finansal risklerin yer aldığı ortamda yüksek rekabet koşulları ile iş almaya çalışan firmalar kar marjı kaybı yaşamamak veya zarar etmemek için finansal risklerin yönetimine önem vermek zorundadır. Firmalara ciddi maddi kayıplar yaşatan finansal risklerden biri kur riskidir. Kur riski, tüm inşaat sektörü üzerinde ciddi etkilere neden olmaktadır. Döviz kurlarının sürekli olarak dalgalandığı bir ortamda sürdürülen yapım projeleri; maliyet değişimleri, kar kaybı ve zarar etme riskleri ile karşı karşıyadır. Kurlardaki bu değişkenliğin yarattığı risk ve belirsizlikler, kur riskinin ölçülmesini ve bu riskin akılcı bir şekilde yönetilmesini gerekli hale getirmiştir. Bu tez çalışmasında, döviz kurlarındaki dalgalanmaların yapım projelerindeki maliyet üzerinde yarattığı maliyet değişimleri araştırılmaktadır ve bu maliyet değişimi örnek bir vaka çalışması üzerinden analiz edilmektedir. Bu amaç doğrultusunda, bu çalışma beş bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde çalışmanın problemin tanımı verilmiş, ikinci bölümde inşaat sektöründe risk ve risk yönetimi konuları ele alınmıştır. Üçüncü bölümde, yapım projelerinde finansal riskler ve döviz kuru riski konuları üzerinde durulmuştur.