FBE- Jeofizik Mühendisliği Lisansüstü Programı - Yüksek Lisans
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Gözat
Konu "Adana" ile FBE- Jeofizik Mühendisliği Lisansüstü Programı - Yüksek Lisans'a göz atma
Sayfa başına sonuç
Sıralama Seçenekleri
-
ÖgeYüksek Çözünürlüklü Deprem Lokasyonları İle Kilikya Bölgesindeki Aktif Yapıların Belirlenmesi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2015-02-17) Hocaoğlu, Kübra ; Örgülü, Gonca ; 10065869 ; Jeofizik Mühendisliği ; Geophysical EngineeringKilikya bölgesi, tektonik anlamda Türkiye’de ki en karmaşık ve en önemli yapıların bir araya geldiği bir bölgede yer almaktadır. Doğu Akdeniz de yeralan bu bölgenin tektonik temelini, Afrika, Avrasya ve Arabistan levhalarının birbirlerine göre göreceli hareketi belirlemektedir. Anadolu’nun doğusunda, Arabistan ile Avrasya levhasının Bitlis Bindirme zonu boyunca çarpıştığı bilinmektedir. Anadolu bloğu, doğuda Doğu Anadolu ve kuzeyde Kuzey Anadolu fay zonu boyunca, batıya, Doğu Akdeniz’in okyanusal litosferine doğru, saatin tersi yönününde bir rotasyonla kaçmaktadır. Bölgeyi tektonik olarak etkileyen bir diğer unsur ise Helenik yayıdır. Bu karmaşık yapıları barındıran Kilikya bölgesinde, tanımlanmamış faylar bulunmaktadır. Bunun yanısıra derin odaklı gizli faylar hakkında da yeterince bilgi mevcut değildir. Bu çalışmanın amacı, derinde ve yüzeyde olan haritalanmış veya haritalanmamış gizli fayları belirlemektir. Bu kapsamda bölgedeki fayları daha ayrıntılı inceleyebilmek için, deprem lokasyonlarının daha yüksek çözünürlükte yapılması gerekmektedir. Bu çalışmaya esas olan veri TURDEP (Türkiye’nin Deprem Riski Yüksek Jeo-stratejik Bölgelerinde Deprem Davranışının Çok Disiplinli Yaklaşımlarla Araştırılması) projesi kapsamında elde edilmiştir. TÜBİTAK’ ğın kamu kurumları ve üniversitelerle işbirliği çerçevesinde yürütmüş olduğu bu proje, deprem riski yüksek olan bölgeleri mercek altına almıştır. Doğu Anadolu Fay Zonu (DAFZ)’ da deprem riski yüksek olan bölgelerden biridir. Bu sebeple, DAFZ boyunca deprem istasyonları kurulmuş, 2007-2011 yılları arasında sismolojik veri toplanmıştır. Toplanan verilerin Kilikya Bölgesini (35.5-38.5K; 34-38D) kapsayan bölümü bu çalışma kapsamında kullanılmıştır. Çalışma kapsamında, deprem lokasyonlarının yüksek çözünürlükle elde edilebilmesi için İkili Farklar algoritması kullanılmaktadır. Bu algoritma deprem lokasyonlarını göreceli olarak doğru yerlerine taşımaktadır. İkili farklar algoritmasına göre, depremlerin hiposantırları arasındaki mesafenin, istasyon ile depremin olduğu nokta arasındaki mesafeden daha küçük olması gerekmektedir. Böylelikle aynı istasyonda gözlemlenen iki depremin seyahat zamanı farkları, iki deprem arasındaki uzamsal farka işaret edebilir. İkili farklar algoritmasında iki farklı veri seti kullanılmaktadır: 1) katalog verisi, 2) korelasyon verisi. İkili farklar algoritması, katalog verisinden elde edilen mutlak seyahat zamanı farklarını, ve/veya korelasyon verisinden elde edilen P ve S dalgası zaman farklarını minimize ederek relokasyon işlemini gerçekleştirir. Dalga şekilleri arasında ki doğru uyumun sağlanabilmesi için, dalga formları P- ve S- fazlarından kesildi ve belirlenen zaman penceresi arasında kalan dalga formları karşılaştırılarak korelasyon verisi oluşturuldu. Elde edilen korelasyon verisini, gürültülerden arındırarak relokasyon işleminde kullanabilmek adına üç adımda filtreleme işlemi uygulandı. İkili farklar algoritması, kullanılacak olan faz bilgisine (P,S), veri türüne (korelasyon ve/veya katalog), hypoDD öncesi tanımlanması gereken parametrelere (ters çözüm yöntemi, iterasyon sayısı, ağırlıklandırma gibi) ihtiyaç duymaktadır. Çözüme uygun olacak şekilde parametreler belirlenip, İkili Farklar algoritmasına sunulabilir. Kilikya bölgesinde bulunan depremler üzerinde yapılan relokasyon ile lokasyon verileri karşılaştırıldığında, bölgedeki çizgisellik ve kümelenmelerin relokasyon verilerinde daha seçilebilir görüldüğü gözlemlendi. Bölgede ki depremler göreceli olarak doğru yerlerine taşındıktan sonra, bazı bölgelerde kümelenmelerin olduğu gözlemlendi. Bu bölgelerin daha ayrıntılı çalışılabilmesi adına Kilikya bölgesi dört ayrı alt bölgeye ayrılarak incelendi (A,B,C ve D bölgeleri). Her bir bölge üzerinde relokasyon haritaları oluşturularak, relokasyon sonuçları lokasyon sonuçları ile karşılaştırıldı. Relokasyon sonuçları üzerinden, derinlik kesitleri alınarak, bu bölgelerdeki aktif fayların derindeki yapıları hakkında ayrıntılı bilgi edinildi. Ayrıca her bölgede yer alan depremler için (M ≥ 3) odak mekanizma çözümleri bulunarak, relokasyon sonuçlarından elde edilen derinlik kesitleriyle karşılaştırıldı. Aralarında ki uyumlar belirlenerek çıkarımlar yapıldı. Kilikya bölgesinin kuzeybatısında bulunan A bölgesinde, yapılan relokasyon sonuçlarında elde edilen derinlik kesitlerinde iki farklı derinlikte, birbirlerinden bağımsız deprem kümeleri gözlenmektedir. Alınan CC’ derinlik kesitinde yapılan ayrıntılı çalışmada, derine doğru bir çizgisellik olduğu gözlemlenmiştir. Bu çizgisellik eğim atımlı bir faya işaret etmektedir. Yapılan odak mekanizma çözümleri ise bunu destekler sonuçlar vermiştir. A bölgesinde daha önce haritalanmamış KKB-GGD doğrultulu normal bir fayın varlığı, bu çalışma kapsamında tespit edilmiştir. A bölgesinin güneyinde bulunan ve az sayıda deprem içeren B bölgesinde ise derin odaklı depremlerin olduğu gözlemlendi. Relokasyon haritalarında KD-GB doğrultulu bir çizgisellik gözlenmektedir. Bu çizgisellik Yakapınar fayı ile uyumlu olup, sol yanal doğrultu atımlı odak mekanizma sonuçları sunmaktadır. Çalışma alanının merkezinde bulunan C bölgesinde, relokasyon sonuçları üzerinden alınan derinlik kesitlerinde, belli derinliklerde lokalize olmuş depremlerin olduğu gözlemlendi. Doğu Anadolu fayına paralel olan D bölgesinde ise, relokasyon sonuçları üzerinden alınan derinlik kesitlerinde derine doğru 90̊ ‘lik çizgisellikler gözlemlendi. Yapılan odak mekanizma çözümlerinde çoğunlukla, KD-GB doğrultulu, doğrultu atımlı mekanizmalar elde edilmiştir. Elde edilen odak mekanizma sonuçları, derinlik kesitleri ile karşılaştırıldığında, çizgiselliklerin bölgede aktif olan sol yanal doğrultu atımlı fay olan Doğu Anadolu Fayı ve onun alt kolları ile ilişkili olabileceği tespit edilmiştir.