LEE- Mimarlık Tarihi-Yüksek Lisans
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Gözat
Yazar "Cephanecigil, Vesile Gül" ile LEE- Mimarlık Tarihi-Yüksek Lisans'a göz atma
Sayfa başına sonuç
Sıralama Seçenekleri
-
Ögeİzmir'de fransız misyoner yapıları(Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2022-02-08) Güneş, Şilan Berivan ; Cephanecigil, Vesile Gül ; 502181107 ; Mimarlık Tarihiİzmir, coğrafi konumunun sağladığı ticari koşullar ile paralel gelişmiş bir şehirdir. Kuruluşundan itibaren birçok kültüre ev sahipliği yapan şehir, kozmopolit yapısını 20. yüzyıl başlarına değin muhafaza etmiştir. Özelikle 17. yüzyılda artan ve büyük çoğunluğu Hristiyan toplumlar tarafından yürütülen ticari faaliyetler zamanla şehre olan rağbeti arttırmıştır. Nüfus hareketlilikleri ve çeşitli dini toplulukların faaliyet göstermesi ile misyoner cemaatler de şehirde tezahür etmeye başlamıştır. 19. yüzyılda çeşitli imtiyazlardan yararlanan misyoner cemaatler, himayesinde bulundukları devletlere göre çalışmalarını yürütmüşlerdir. Fransa, Osmanlı Devleti ile ilişkilerinde ayrıcalıklı devletlerden biri olmasıyla önemlidir. İlk imtiyazlardan birine sahip olmasının yanı sıra Osmanlı Devleti'nde dini himayeci devlet arayışında da müteşebbistir. Katoliklerin ilk koruyucu devleti vasfına sahip olan Fransa, Osmanlı Devleti'nde faaliyet gösteren misyonerlerin çalışmalarını desteklemiştir. Misyonerler ilk olarak İstanbul'da çalışmalarını yürütmüş, daha sonra ise İzmir'e yönelik faaliyetlerde bulunmuşlardır. Fransiskenler, Dominikenler, Cizvitler, Lazaristler, Vincent de Paul Hayırsever Kızları, Hristiyan Okulları Erkek Kardeşleri ve Notre Dame de Sion Kız Kardeşleri Osmanlı Devleti bünyesinde faaliyet gösteren Katolik cemaatlerdir. İzmir'e ilk gelen misyonerlerden biri olan Fransızlar ilk yıllarından itibaren en aktif yılları 19. yüzyıl da dahil olmak üzere faaliyetlerini aralıksız sürdürmüşlerdir. Misyonerler, dini girişimlerinin yanı sıra faaliyetlerini yürüttükleri kilise, okul ve hastane gibi kurum yapıları ile bulundukları şehirlerde fiziksel etkiler bırakmışlardır. Tez çalışması kapsamında İzmir'de faaliyet gösteren misyonerlerin inşa faaliyetleri değerlendirilmeye çalışılmıştır. Fransız etkilerinin misyoner yapıları özelinde şehrin fiziksel çevresine olan tezahürüne odaklanarak İzmir'de faaliyet gösteren Fransız Katolik misyoner yapıları incelenmiştir.
-
ÖgeMimar ve hoca: Mehmet Ali Handan(Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2024-07-26) Demir, Merve ; Cephanecigil, Vesile Gül ; 502201110 ; Mimarlık TarihiCumhuriyet Dönemi mimarlık tarih yazımı genellikle belirli figürlere yoğunlaşarak, dönemin en az devleşen mimarları kadar değerli, anlaşılmaya değer meslek insanlarını ve eserlerini gözden kaçırmaya açık hale gelmiştir. Bu sebeple bu çalışmada, Akademi'deki 44 yıllık eğitimcilik hayatının yanı sıra, Cumhuriyet dönemi silüetinin oluşturulduğu yıllarda pek çok mimari ve şehircilik eseri ortaya koyan Prof.Mehmet Ali Handan'ın "mimar" ve "hoca" sıfatları incelenecektir. MSGSÜ'deki Personel Arşiv Dosyası incelendiğinde, Handan'ın 34 yıl Şehircilik derslerine girdiği ve Akademi'deki Şehircilik kürsüsünün temellerini atması onu diğer mimarlardan ayıran bir özelliktir. Handan 1950'li yıllardan itibaren Şehircilik dersleri, mimari proje yürütücülüğü ve bir dönem de ince yapı derslerini üstlenmiştir. Mesleki faaliyelerini incelediğimizde AHE ortaklarıyla birlikte yaptıkları şehir planlama işleri ve projeleri de mimarın şehircilik ile olan ilişkisini ortaya koymaktadır. Bürokrat bir aileden gelen Handan'ın, mesleki bakış açısının gelişmesinde ailesiyle ve yalnız yaptığı yurt dışı seyahatlerinin, Galatasaray Lisesi'nde aldığı eğitimin ve çizim kabiliyetinin olması unsurlarının etkili olduğunu söyleyebiliriz. Handan'ın hayatını incelerken Akademi'yle kurduğu bağın ne denli güçlü olduğunu; Ernst Egli, Bruno Taut'un ve Sedad Hakkı'nın öğrencisi olmasıyla başlayan serüveninin, 1948 yangını sonrası Akademi Restorasyonu'na bizzat katkı sağlamış olması ve 44 yıl boyunca eğitimci ve yönetici rollerinde bulunması izlemiş, emekliliğinden sonra dahi Akademi'ye sık ziyaretleri ve proje tashihlerine katılması kanıtlar niteliktedir. Bu sebeple de Handan'ın hayatını Akademi'den bağımsız ele almak pek mümkün olmayacaktır. Handan, önemli hocalardan eğitim almanın yanı sıra; Akademi'deki önemli eğitim reformlarına da şahit olarak, Akademi tarihinin önemli dönüm noktalarında burada bulunmuştur. Güzel Sanatlar Akademisi'nde başlayan eğitimcilik kariyerini ömrünün son yıllarına kadar sürdürmüş, pek çok mimar ve şehir planlamacının yetişmesine katkı sağlamıştır. Mimari pratiği ele alındığında; pek çok çağdaşı gibi öğrencilik yıllarında hocalarına projelerinde yardımcı olarak kendini kanıtlama fırsatı yaratmıştır. Bruno Taut'un Ankara Dil Tarih Fakültesi ve Sedad Hakkı'nın Ağaoğlu Evi ve Yalova Oteli projelerinde yardımcı olarak katkı sağlamıştır. 1939'da Akademi'yi bitirdikten sonra yurtdışı bursuyla Fransa Beax Arts De Ecole'e kayıt yaptırmıştır, Paris'te geçirdiği dönemde Auguste Perret ve Le Corbusier ile temasının bulunduğunu belirtse de, her ikisinin ofisinde çalıştığına dair de bir belge bulunamamıştır. Fakat söylemleri ve mimari üslubunda Perret'den izler görmek mümkündür. II.Dünya Savaşı sebebiyle kısa süren yurt dışı eğitimi, 1941 yılında Akademi'ye dönüşüyle tamamlanmıştır. Sonraki süreçte Handan'ın iki döneme ayırabileceğimiz mimarlık dönemlerinin ilki başlamış olur. Handan'ın ilk dönemi olarak adlandırabileceğimiz bu evre, 1960'lara kadar sürecek olan bireysel konut projeleridir. Müşterilerinin belirli bir aristokrat kesimi oluşturduğu bu dönemde, mimari tarzı tahminen henüz müşteri önerilerine açık ve dönemin milli mimari çizgilerinin izlerini de gördüğümüz henüz kararsız diyebileceğimiz ilk evredir. Ancak, 1948 Akademi yangını sonrası Akademi'de yaptıkları yenilemeler ve Handan'ın bireysel konut projelerinde de özgün modern mimari dili kendini göstermeye başlamaktadır. 1960'lar sonrası, AHE oluşumuna katılması ile AHE projeleri ve kendi yaptığı konut projeleriyle modern mimari çizgilerinin oldukça net ve kararlı bir çizgiye taşındığını görebiliriz. M.A.Handan'ı çağdaşı mimarlardan ayıran önemli özelliklerden birisi de, çağdaşları gibi mimari teorisini anlatmaya çabalamamış olması, projelerinin pek çoğunu dönemin Arkitekt gibi ünlü dergilerinde yayınlamamış olmasıdır. Bu sebeple pek çok projesinin detayları ve çizimleri günümüze ulaşmamıştır. Personel dosyasındaki proje listelerinden Handan'ın projelerine ulaşarak, bilinmeyenlerin de gün yüzüne çıkarılması amaçlanmıştır. Dönemin ve Akademi'nin basılı yayınları incelenerek, Handan'ın eğitimcilik yaptığı döneme ait öğrenci projeleri, personel arşiv dosyasında belirtilen projelere ait haber ve verilerin toplanması ve analiz edilmesi hedeflenmiştir. AHE ile ilgili bilgilere ulaşılmasında Kemal Ahmet Aru Arşivi önemli bir değer taşımaktadır. Aru'nun titiz düzeni sayesinde, AHE bürosunun yayınlanmamış pek çok proje ve çalışması gün yüzüne çıkabilir şekilde beklemektedir. Handan'ın vefatından önce, Ataman Demir'e araştırarak derlemesi amacıyla teslim ettiği eskiz çalışmaları ve vaziyet planları da, projelere ait yol gösterici bir kaynak olmuştur. Bu kaynakların incelenmesi ile Handan'ın eğitimciliği ve mimarlığı analiz edilirken, dönemin ve Akademinin mimari bakış açısı ve kimliğinin de değerlendirilmesi amaçlanmıştır.
-
ÖgeŞehir planlamanın kurumsallaşmasında bir kamu mimarı: Mithat Yenen (1908-1987)(Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2023-10-12) Keçebaş, Ayşe Bilge ; Cephanecigil, Vesile Gül ; 502201101 ; Mimarlık TarihiCumhuriyet Dönemi'nde savaştan çıkan ülkenin hızla kalkınması ve modernleşmesi için ekonomik kalkınmanın yanı sıra şehirlerin imarı ve planlanmasına da önem verilmiştir. Geç Osmanlı Dönemi'nde başlanan kent planlamanın kurumsal hale getirilmesi ve yasal düzenlemelerle kurallara bağlanması Cumhuriyet Dönemi'nde de devam etmiştir. Bu kurumsallaşma süreci, şehir planlama anlayışının oluşması için önem teşkil etmesine karşın, modern dönem mimarlık tarihi yazınında bu sürecin şekillenmesinde görev alan kamu mimarlarının, şehir plancıların ve teknik elemanların isimlerine nadiren rastlanmaktadır. Halbuki, günümüze kadar gelen ve hala şekillenmekte olan şehir planlamanın kurumsallaşması sürecine kimlerin, nasıl bir birikimle ve hangi eylemlerle yön verdiğinin anlaşılması, geleceğe yönelik şehir planlama politikalarının oluşturulması için önem arz etmektedir. Çalışmanın amacı 1930'lardan 1970'lere kadar şehir planlamada yeni kurumların oluşması, geliştirilmesi ve teknik elemanların yetiştirilmesine katkı sağlamış öncü figürlerden biri olan Mithat Yenen'in şehir planlamaya katkısını ve şehir planlama anlayışını tanımlamaya çalışmaktır. Bunu yapmak için ikincil literatürün yanı sıra aile arşivi, çeşitli bakanlık ve kurumların arşivleri, kanun ve talimatname metinleri, yayınlanmış imar planı izah raporları, dönemin süreli yayınları kullanılarak hem dönem içindeki gelişmeler hem de Yenen'in üretimleri ortaya çıkarılmıştır. Mithat Yenen, 1908 yılında Selanik'te doğmuştur. Lise eğitimini 1920-1928 yılları arasında İstanbul Erkek Lisesi'nde almıştır. 1929-1935 yılları arasında Stuttgart Teknik Üniversitesi'nde mimarlık eğitimi almıştır. Burada 1901 yılından itibaren Deutscher Werkbund üyesi Theodor Fischer'in başlattığı eğitim reformu ve daha sonra Paul Bonatz ve Paul Schmitthenner'in ders programların yaptıkları staj zorunluluğu, şehir planlama ve konstrüksiyon bilgisi gibi derslerin eklenmesi gibi uygulamalar sayesinde mimaride pratik ve uygulamaya dayalı bir eğitim almıştır. Öğrencilik yıllarında karşılaştığı Paul Bonatz, Paul Schmithenner, Heinz Wetzel, Ernst Egli gibi isimler mimarlık ve şehir planlama anlayışının gelişmesine katkı sağlamıştır. 1935 yılında Stuttgart'tan mezun olan Yenen, 1936 yılında Ankara'da Dahiliye Vekaleti'ne bağlı Belediyeler İmar Heyeti'nde önce şehircilik mütehassısı daha sonra Teknik Müdür olarak çalışmaya başlamıştır. Bu sırada Anadolu'yu gezerek Türk şehirlerini araştırma fırsatı bulan Yenen, fotoğraflar ve eskizler yardımıyla Türk şehirlerini ve özelliklerini derleyerek çeşitli süreli yayınlarda ve konferanslarda araştırmalarını sunmuştur. 1941 yılında Belediyeler İmar Heyeti'nde İmar Şefi olarak görev yapmıştır. Bu dönemde devlet tarafından 1930 Belediyeler Kanunu'ndan beri süregelen, imar ve planlamanın kurumsal hale gelmesini sağlamak amacıyla bir dizi yasal düzenlemeye gidilmiştir. 1945 yılında Belediyeler İmar Heyeti ve Belediyeler Bankası'nın bir araya getirilmesiyle kurulan İller Bankası'nda Teknik İşler Müdürü, 1949'da ise genel müdür yardımcısı olmuştur. Bu sırada 1930'larda imar ve planlama için yapılan mevcut düzenlemelerin uygulanmasında aksaklıklar yaşanmıştır. Bu nedenle bu durumu çözmeye yönelik yeni talimatnameler yayınlanmıştır. Mithat Yenen de bu talimatnamelerin açıklayıcılarından biridir. 1950'lerde talimatnamelerin imar planlarını yarışmalara bağlaması üzerine, bu tür yarışmaların sayısı artmış ve Mithat Yenen de birçoğunda jüri üyesi olarak yer almıştır. 1945'teb itibaren mevcut imar kanunlarının gündemdeki sorunlara cevap veremediği eleştirileri artmıştır. 1950'lerin sonunda ise hem kurum teşkilatında hem de yasal düzenlemelerde yeniliğie gidilmiştir. 1956 yılında yeni İmar Kanunu çıkarılmıştır. 1958 yılında ise mevcut şehir planlama kurumlarını bir araya getirecek daha merkezi bir kurum ihtiyacı olduğu göz önünde bulundurularak İmar ve İskan Bakanlığı kurulmuştur. Kuruluş kanununda Mithat Yenen de görev almış, kurumun teşkilatlanmasında önemli rol oynamıştır. 1958-1960 yılları arasında kurumun Planlama ve İmar Genel Müdürlüğü'nün başında görev almış, 1960-1966 yılları arasında ise İmar ve İskan Bakanlığı Müsteşarı olmuştur. 1956 yılında başlayan Menderes imarı ile birlikte şehir planlama gündeminin büyük bir kısmını meşgul eden İstanbul'un imarında 1958 yılından itibaren Mithat Yenen de görev almıştır. 1958 yılında İller Bankası'na bağlı İstanbul Planlama Müdürlüğü'nü kurmuştur. Büronun müşaviri Piccinato, genel müdürü Cevat Erbel'dir. Büro, 1963 yılına kadar İstanbul ve Doğu Marmara Bölgesi üzerinde çalışarak Geçit Devri Nazım Planı ve Doğu Marmara Bölgesi Ön Planı'nı ortaya çıkartmıştır. Her iki çalışma da sonraki yıllarda gündeme gelecek olan İstanbul Nazım Plan çalışmalarının esaslarını belirlemiş, yapılan güncel duruma ilişkin araştırmalar nazım plan projesi için altlık oluşturmuştur. Bu dönemde Yenen, sıklıkla bölge planlamanın İstanbul gibi metropol şehirler için önemini vurgulamıştır. 1966 yılında bakanlıktaki müsteşarlık görevinden ayrılan Yenen, Büyük İstanbul Nazım Plan bürosunu kurmuştur. Doğu Marmara Bölge Planlama bürosundaki ekiple kurulan büro, projenin ilk taslağını 1971 yılında tamamlamıştır. Daha önce benimsenen desentralizasyon esaslarını içeren proje, yurt dışındaki farklı kurumlardan maddi ve teknik destek alınması, Boğaz Köprüsü ve metronun inşası tartışmaları nedeniyle kamuoyunun gündemini meşgul etmiştir. 1971 yılında yapılan araştırmaların eksikliği nedeniyle proje yeterli düzeyde bulunmamıştır. Yenen, 1974 yılında emekliye ayrılıncaya kadar büroda baş danışman olarak çalışmıştır. Şehir planlamanın düzenleyen, organize eden ve karar veren tarafında yer alan Yenen'in fikirlerini uygulamaya geçirdiği projeleri de mevcuttur. Bilinen tek imar planı projesi 1944 yılındaki Simav Kasabası imar planıdır. Planda kentin dokusuna zarar verilmemeye çalışıldığı görülmektedir. Ek olarak bilinen iki adet konut projesi bulunmaktadır. Bunlar "Kavaklıdere'de bir apartman" projesi ve Ankara Gölbaşı'nda bulunan ve ailesi tarafından uzun yıllar kullanılan Haftasonu Evi'dir. Yenen, 1950'li yıllarda nüfus artışıyla birlikte Ankara'da ucuz konut ihtiyacnın artışıyla birlikte devlet teşvikiyle sayıları artan, bu nedenle planlamanın da bir parçası sayılabilecek olan yapı kooperatiflerinden bazılarının vaziyet ve parselasyon planlarını üstlenmiştir. 1951-1957 aralığında çeşitli dönemlerde tasarlanan ve uygulanan bu projeler Ankara Türk Eti Yapı Kooperatifi, Ankara Baraj Evleri Yapı Kooperatifi, Kavacık Ucuz Subayevleri, İlbank Blokları, Kalaba Mebusevleri olarak sayılabilir. Araştırma bulguları göstermektedir ki, 1930'lardan itibaren şehir planlama faaliyetleri kurumların işlevleri bir araya getirilerek ve çeşitli yazılı düzenlemeler vasıtasıyla merkezileştirilmeye ve sistemli hale getirilmeye çalışılmıştır. Bununla birlikte mevcut kurumsallaşma sürecinde ve devlet adına gerçekleştirilen projelerde görev alan kamu mimarlarının görünürlükleri özel sektördeki proje müelliflerinin aksine sınırlıdır. Cumhuriyet Dönemi şehir planlama sürecinin hem teknik hem de yönetim kısmında bulunan Mithat Yenen de uygulayıcı olmaktan ziyade kurucu, organize edici, karar verici ve eğitici kimliğiyle bir kamu mimarı profili çizmektedir.