FBE- Mimarlık Tarihi Lisansüstü Programı - Doktora
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Gözat
Yazar "Alexander, Gül Neşe Doğusan" ile FBE- Mimarlık Tarihi Lisansüstü Programı - Doktora'a göz atma
Sayfa başına sonuç
Sıralama Seçenekleri
-
ÖgeBir Modernleşme Pratiği Olarak Kooperatifçilik Ve Bahçeli Konut Yerleşimleri(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2013-05-27) Alexander, Gül Neşe Doğusan ; Akın, Günkut ; 10000315 ; Mimarlık Tarihi ; History of ArchitectureTürkiye’de ilk konut kooperatifi 1934 yılında Ankara’da kurulmuştur. Bu kooperatif tarafından inşa ettirilen Bahçelievler konut yerleşimi devlet kurumları tarafından desteklenen özel girişimdir. Bu yaklaşım Türkiye’deki toplu konut üretimi için en yaygın şekilde kullanılan model olmuştur. Bu çalışma kapsamında Türkiye’deki kooperatif yerleşimlerinin 1934-1960 yılları arasını kapsayan tarihi ele alınmaktadır. Kooperatifler, korporatist ekonomi politikalarının araçlarından birisidir. Korporatist bir ekonomi programını benimseyen Erken Cumhuriyet dönemi bürokratları kooperatifleri kendilerine ekonomik artı değer oluşturabilmek amacıyla kullanmıştır. Konut kooperatifleri de kendisine böylesi bir ekonomik sistem içinde yer bulmuştur. Çalışma kapsamında ele alınan dönemde kooperatifler bahçeli tek aile evlerinden oluşan yerleşimler inşa etmiştir. Lüks konut olarak ele alınabilecek bu yerleşimlerin devlet destekli kooperatifler tarafından inşası ise Türk orta sınıfının konut sahibi edindirilmesinde yaygın bir şekilde kullanılan yöntem olmuştur. Batı’da çoğunlukla düşük gelir seviyesine sahip kesimlerin konut ihtiyacını karşılamak üzere kullanılan kooperatiflerin, Türkiye’de orta sınıflara yönelik olarak üretim yapması beraberinde ucuz konut tartışmalarını da getirmiştir. Ancak ucuz konut sunumuna dair üretilen fikirler ve kooperatiflerin işleyişine yönelik eleştiriler üretim sürecine yansıyamamıştır. Toplumun kendi başına ev saihibi olma imkanına sahip olamayan kesimlerine sistemli bir şekilde konut sunumu yapılmamıştır. Zamanla kooperatifler üyelerinin konut üzerinden yatırım yaptıkları ve artı değer ürettikleri bir sistemin parçası haline gelmiştir. Böylesi bir yaklaşımın sonucu olarak ise kooperatif yerleşimleri kentsel gelişime artı değer üretecek bir şekilde katılamamış, arsa spekülasyonunun bir parçasına dönüşmüştür. Bir yatırım aracı olarak görülen kooperatif konutları, 1965 yılında Kat Mülkiyeti Kanunu’nun çıkması sonrasında tek tek yıkılmış ve yerlerine apartmanlar inşa edilmiştir.