LEE- Afet Yönetimi-Yüksek Lisans
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Gözat
Yazar "Camtakan, Zeyneb" ile LEE- Afet Yönetimi-Yüksek Lisans'a göz atma
Sayfa başına sonuç
Sıralama Seçenekleri
-
ÖgeTürkiye nükleer emniyet olaylarına müdahale planının acil durum yönetim sistemine entegrasyonu(Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2025-06-13) Camtakan, Zeyneb ; Dertli Saloğlu, Didem ; 801211041 ; Afet YönetimiSunulan tez çalışmasında, Türkiye'de afet yönetiminin dönüşüm süreci ile birlikte, bütünleşik afet yönetimi yaklaşımının nükleer ve radyolojik acil durumlara nasıl entegre edildiği ele alınmıştır. Özellikle de nükleer emniyet olaylarının müdahale aşamasına bu yaklaşımın ne ölçüde yansıtıldığı detaylı biçimde analiz edilmiştir. Türkiye'de afet yönetimi anlayışı, kriz yönetiminden risk temelli, çok aktörlü ve bütünleşik bir sisteme evrilmiş olsa da mevcut yapının kasıtlı eylemlerle ilişkilendirilen nükleer emniyet olaylarına müdahale kapasitesi bakımından önemli ölçüde geliştirilmesi gerekmektedir. Başta Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) olmak üzere ilgili kurumların kurumsal dönüşümünde önemli aşamalar kaydedilmiş olsa da uygulama, eğitim, tatbikat ve değerlendirme süreçlerinde ciddi yapısal ve operasyonel gelişim ihtiyaçları devam etmektedir. Türkiye'de Türkiye Afet Müdahale Planı (TAMP) ve Ulusal Radyasyon Acil Durum Planı (URAP) gibi planlar teorik olarak sağlam bir çerçeve sunmakla birlikte, sahadaki eşgüdüm, teknik yeterlilik ve kurumsal uygulama düzeyleri sınırlı kalmaktadır. Mevcut URAP sisteminde, kasıtlı eylemler kapsamında değerlendirilebilecek olaylara yönelik özel müdahale planlarının, tehdit temelli senaryoların ve adli süreç entegrasyonunun yeterince geliştirilmediği görülmüştür. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın (International Atomic Energy Authority, IAEA), Nükleer Emniyet Serisi (Nuclear Security Series, NSS) 13, 14, 15 ve NSS-37-G gibi kılavuzlarıyla yapılan karşılaştırmalı analizler de Türkiye'deki sistemin nükleer emniyet bağlamında yapısal ve yönetsel uyum eksiklikleri taşıdığını ortaya koymuştur. Bu eksiklikler özellikle kurumlar arası görev tanımlarının belirsizliği, mobil tespit ve müdahale altyapısının yetersizliği, nükleer adli delil yönetimi eksikliği, uluslararası koordinasyon mekanizmalarının zayıflığı gibi alanlarda yoğunlaşmaktadır. Bu çerçevede, çalışmada tespit edilen eksikliklerin giderilmesine yönelik stratejik öneriler geliştirilmiştir. Öncelikli olarak, Türkiye'nin afet yönetimi sisteminin "tüm tehlikeler" temelli bir acil durum yönetim sistemi (Emergency Management System, EMS) yaklaşımı doğrultusunda yeniden yapılandırılması önerilmektedir. Bu sistemin temel bileşenlerinden biri olan Birleşik Komuta ve Kontrol Sistemi (Unified Command Control System, UCCS), çok aktörlü nükleer emniyet olaylarında etkin koordinasyon sağlamak açısından kritik bir ihtiyaç olarak değerlendirilmiştir. Buna ek olarak, mevcut URAP planının büyük ölçüde radyolojik acil durumlara odaklanması nedeniyle, kasıtlı eylemler (örneğin yasa dışı radyoaktif madde kullanımı, sabotaj vb.) için özel olarak hazırlanmış, ayrı bir Ulusal Nükleer Emniyet Müdahale Planı oluşturulması elzem görülmektedir. Bu öneriler doğrultusunda, Türkiye'de Ulusal Nükleer Emniyet Strateji Belgesi'nin Cumhurbaşkanlığı düzeyinde yayımlanması, yalnızca teknik kurumları değil, tüm kamu politikalarını kapsayan; stratejik yönelimleri belirleyen ve performans göstergelerine dayalı izleme mekanizmaları içeren bir üst politika belgesi olarak önerilmektedir. Söz konusu belgeyle birlikte önerilen yapısal ve operasyonel entegrasyon mekanizmaları, nükleer emniyetin ulusal güvenlik politikalarının ayrılmaz bir parçası hâline getirilmesini sağlayabilir. Böylece, çok paydaşlı kurumlar arası koordinasyonun güçlendirilmesi mümkün olacak; ülkenin kasıtlı nükleer/radyolojik tehditlere karşı sürdürülebilir, esnek ve uluslararası standartlarla uyumlu bir müdahale kapasitesi oluşturması desteklenecektir.