FBE- Maden Mühendisliği Lisansüstü Programı
Bu topluluk için Kalıcı Uri
Maden Mühendisliği Ana Bilim Dalı altında bir lisansüstü programı olup, yüksek lisans ve doktora düzeyinde eğitim vermektedir.
Gözat
Yazar "Atak, Suna" ile FBE- Maden Mühendisliği Lisansüstü Programı'a göz atma
Sayfa başına sonuç
Sıralama Seçenekleri
-
ÖgeKüre masif zengin cevherde baz, değerli, nadir metallerin dağılımları ve kazanılması(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1995) Yalçın, Sevil ; Atak, Suna ; 46636 ; Maden Mühendisliği ; Mining EngineeringBu tez kapsamında Küre Aşıköy Açık Ocak İşletmesinden alman Masif Zengin Cevherde, değerli, nadir metal dağılımları incelenmiş ve kazanılma olanakları araştırılmıştır. Çalışmaların Masif Zengin Cevherle sürdürülmesinin sebebleri, sahada rezerv miktarlarını tespit için yapılan jeoistatistik incelemelerde bu tip cevherleşmenin bilinenin aksine daha yüksek miktarda olması ve derinlere inildikçe bu miktarın artmasıdır. Ayrıca, cevher tiplerinin tümünde gerçekleştirilen tam kimyasal analiz sonuçlarında Masif Zengin Cevher en yüksek oranda değerli ve nadir metal içermektedir. Bu çalışmada kullanılan numune % 6.3 Cu, % 0.124 Co, 143 g / t Te, 43 g/t Se, 1.9 g / 1 Au ve 18 g / 1 Ag içermektedir. Mineralojik çalışmalar sonucunda ana cevher mmeraUerinin pirit ve kalkopirit olduğu, ayrıca sfalerit, borait, kovelin, galen ve az miktarda silikat minerallerinin de bulunduğu gözlenmiştir. Kırılmış ve öğütülmüş numunenin boyut dağılımı belirlendikten sonra değişik sürelerde öğütülmüş numuneler ile Hostaflot X 231 kollektör reaktifi ile kademeli flotasyon deneyleri yapılmıştır. Gerek mineralojik gereksede tam kimyasal analiz değerleri ilk kademede düşük, 3. kademede ise en yüksek bakır içeriğine ulaşıldığını göstermektedir. Cevherin oldukça kompleks yapıda olması çok ince boyutlara öğütme gerektirdiğinden 60 dakika sürenin uygun olduğuna karar verilmiştir. Değerli, nadir metal dağılımlarının değişik ürünlerde belirlenmesine yönelik olarak yapılan incelemeler, selenyum, tellür ve altın gibi değerli, nadir metallerin bakır içeriği ile birlikte yükseldiğini, kobaltın ise bakırdan bağımsız olarak gerek verim gerekse tenor açısından flotasyon artığında toplandığım göstermektedir. Yüksek bakır içerikli konsantre üretimi için yapılan deneyler sonucunda en uygun kollektör ve kademe sayılan belirlenmiştir. Cevherin kompleks yapısı sebebi ile iki aşamalı olarak değerlendirilmesi uygun görülmüş, yüksek bakır içerikli flotasyon konsantresi üretimini izleyerek elde edilen flotasyon artığından kimyasal çözündürme yöntemiyle bakır ve kobalt kazanılmıştır. İki aşamalı değerlendirme yöntemi ile bakırın % 95'i ( % 47'si flotasyon konsantresi olarak ) kobaltın ise % 80'ni kazanılmaktadır. Selenyum, tellür ise bakır konsantresinden ve kimyasal çözündürme sırasında baca gazlarından kazanılabilecek, altın ve gümüş ise yine bakır konsantresinden ve kimyasal çözündürme sonrası yapılacak siyanür liçi ile elde edilebilecektir. % 61.6 Fe içeren liç artığının ise demir cevheri olarak kullanımı incelenebilir.
-
ÖgeManyezit flotasyonu ve flotasyonun KÜMAŞ tesisi artıklarına uygulanması(Fen Bilimleri Enstitüsü, 1991) Çoruhlu, Nil ; Atak, Suna ; 19366 ; Maden MühendisliğiKütahya Kumaş Manyezit Tesisinde Rezervi yaklaşık bir milyon tonu bulan ve silis içeriği nedeniyle satılamayan ince artıkların flotasyon yolu ile değerlendirilmesi ve bu amaç doğrultusunda, seçilen saf numunelerle manyezitin ve yantaşın özelliklerinin belirlenmesi bu tezin konusunu teşkil etmektedir. Tesis ince artıklarındaki manyezit minerali kriptokristalen yapıda "olup, beyaz ve renkli (bej, gri) kısımlar içermektedir. Beyaz manyezit ve bej manyezit olarak adlandırılan ve seçilerek ayrılan bu numunelerin yanısıra iri kristalli yapıda olan ve Avusturya Radenthein tesisinden getirilen saf manyezit numunesiyle de çalışılıp elde edilen sonuçlar kriptokristalen manyezitlerle karşılaştırılmıştır. Ayrıca Kumaş Tesis artıklarında ana yantaş ve başlıca silis kaynağı olan serpantin numunesiyle flotasyon özelliklerini araştırmak üzere deneyler yapılmıştır. Saf minerallerin öncelikle kimyasal, mineralojik ve yüzey özellikleri belirlenmiş ardından flotasyon deneylerine geçilmiştir. Kimyasal ve mineralojik çalışmalar sonucu bej manyezitin beyaz manyezite göre daha ince kristalli olduğu ve kristal boşluklarını kil minerallerinin doldurduğu X-ışınları etüdü ve elektron mikroskop çalışmaları ile kanıtlanmıştır. Manyezit numunelerinin yüzey elektrik yüklerinin değişimini saptamak amacıyla zetametre ile yapılan deneylerde ise her üç manyezitin de nötr ve alkali pH'da negatif yüklü oldukları saptanmıştır. Saf minerallerle yapılan flotasyon deneyleri sonucu, sodyum oleatla beyaz manyezitin ve iri kristalli manyezitin pH: 8-10 'da yüzdüğü fakat bej manyezitin yüzemediği görülmüştür. Serpantin ise ancak oleat konsantrasyonu artırıldığında bu pH aralığında yüzebilmektedir. Kontrol reaktifi olarak, sodyum silikat, beyaz manyeziti etkilemezken, bej manyeziti ve serpantini kolaylıkla bastırmaktadır. Kalgon ise bej manyeziti ve serpantini bastırırken beyaz manyeziti etkilememektedir. Ayrıca manyezit için potansiyeli tayin eden iyonlar Mg++ beyaz manyezitin flotasyon verimini yükseltirken, iri kristalli manyezitin düşürmüş CO3 iyonunun ise, bir etkisi görülmemiştir. Toplayıcı reaktif olarak Amin ile yapılan deneylerde ise, iri kristalli manyezit yüksek verimle yüzerken, kriptokristalen manyezitler yüzmemiş, serpantin ise ancak yüksek konsantrasyonlarda yüzebilmiştir. Tesis ince artıklarıyla yapılan mikroflotasyon deneylerinde elde edilen sonuçların ışığında yapılan flotasyon deneylerinde ise sodyum oleatla birlikte sodyum silikat ve kalgonun etkileri araştırılmıştır. Seri deneyler sonucunda, % 1.İh Sİ02, % 2.46 CaO, % 39.3 ffeO içeren cevherden % 2.71 SİO2, % 1.72 CaO ve % 43.24 MgO içerikli konsantre. % 52.3 verimle, 2000 g/ton sodyum silikat, 1000 g/ton sodyum oleat ile pH:8'de kazanılmştır.