Tasarım anlambilimi ve Goffman'ın dramaturjik yaklaşımı kesişiminde bir bakış: Görüntülü görüşme deneyimi üzerine bir çalışma

thumbnail.default.alt
Tarih
2024-02-07
Yazarlar
Kaymak, Nazlıcan
Süreli Yayın başlığı
Süreli Yayın ISSN
Cilt Başlığı
Yayınevi
Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
Özet
Günlük hayat pratiklerini yeniden tanımlayan COVID-19 pandemisi, getirdiği fiziksel mesafe kısıtlamaları sebebiyle kişiler arası iletişim biçimlerinde büyük bir dönüşüme sebep olmuştur. Buna bağlı olarak gündeme gelen uzaktan çalışma ve uzaktan eğitim deneyimleri kişilerin birbirleri ile iletişimleri hususunda görüntülü görüşme pratiğini benimsemeleri için öncülük etmiştir. Bu sürecin bir uzantısı olarak, görüntülü görüşme pratiğinin kişiler arası etkileşim için sunduğu potansiyel günlük yaşantıda kendine kalıcı bir yer edinmesini sağladığı söylenebilir. Görüntülü görüşme pratiğinin yaygınlaşması ve bir çok alanda yüz yüze iletişimin ikamesi olarak yer edinmesiyle video aracılı iletişim için kullanılan araçlar kullanıcılar için kişiler arası etkileşimin temel sağlayıcısı haline gelmiştir. Aynı zamanda kullanıcıların nesnelerle etkileşimini etkileyen bu süreç, domestik mekanda yoğunlaşan pratikler ve video aracılı iletişim araçlarıyla teması artan kullanıcılar için çevrelerindeki diğer nesnelerle olan etkileşimlerinde de dönüşümü beraberinde getirmiştir. Pandeminin getirdiği fiziksel mesafe kısıtlamaları zaman içerisinde azaltılarak tamamen kaldırılsa da süreç içerisinde benimsenmiş görüntülü görüşme pratiği bir çok alanda hibrid bir etkileşim düzeninin parçası olarak, bazılarında ise temel iletişim yöntemi olarak varlığını sürdürmeye devam etmiştir. Türkiye özelinde kademeli normalleşme süreci sonrasında tüm kısıtlamaların kalktığı 2021 yılı temmuz ayı sonrasında görüntülü görüşmenin çalışma pratiğinden eğitim sistemlerine geniş bir spektrumda halen yer aldığını söylemek mümkündür. İletişim yöntemi olarak kalıcı bir yer kazanan görüntülü görüşme pratiği, araçları ve ilişkili nesnelerle kullanıcılar için değişen anlamlar ile bir nesne sistemi olarak da var olmaya devam etmektedir. Bu tez çalışması, kullanıcı odaklı tasarım ve Goffman'ın dramaturjik yaklaşımı kesişiminde görüntülü görüşme deneyimi ve ilişkili nesnelerin kullanıcıların tarafından anlamlandırılmasına dair bir perspektif sunmayı amaçlamaktadır. Goffman(1959) kişilerarası yüz yüze iletişimi dramaturjiden alınan kavramlarla tanımlayarak etkileşim sürecine kapsamlı bir bakış açısı getirmiştir. Bu yaklaşım kişilerin birbirleri ile iletişimini sahne metaforu üzerinde tanımlayarak davranışlarını bilinçli bir şekilde belirli bir imajı yaratmak için geliştirdiklerini belirtir. Bu imajın oluşturulması "benlik sunumu" olarak tanımlanır ve aktör-seyirci ilişkisi ile tanımlanan kişiler "performans" ile Bu bağlamda kişiler "sahnede" olduklarında çevrelerindeki nesneler de performanslarına dahil olan setin bir parçası haline gelirler. Tez kapsamında yenilikçi bir bakış açısı ile video aracılı görüşmeye aktarılmış olan Goffman'ın dramaturjik yaklaşımı, tasarım anlambilimi ile bir araya getirilerek görüntülü görüşme deneyimi ve nesnelerinin anlam sürecine ışık tutmak amacıyla kullanılmıştır. Tez toplamda yedi bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde tezin giriş bölümünü oluşturmakta olup tezin amaç ve kapsamı hakkında bilgi vermektedir. Tezin ana araştırma sorusu "görüntülü görüşme deneyimi nesneler aracılığıyla Goffman'ın dramaturjik yaklaşımı çerçevesinde nasıl anlamlandırılmaktadır?" olup, kullanıcıların görüntülü görüşme deneyimiyle ilişkili nesnelerle etkileşimleri üzerinden anlamlandırma süreçlerini incelemeye odaklanmaktadır. Tezin arka planını oluşturan üç farklı literatüre dair inceleme tezin ikinci bölümünü oluşturmaktadır. Kullanıcı odaklı tasarıma günümüzden bir bakış oluşturan ilk kısmı, tasarım anlambilimini tez içerisinde konumlandırabilmek amacıyla nesnelerin kullanımdaki anlamı ve nesnelerin dildeki anlamı konuları üzerinde detaylandırılmıştır. Dramaturjik yaklaşımının açıklandığı literatür incelemesinin ikinci kısmı, Goffman'ın dramaturjik kavramlar ile kişiler arası etkileşime dair geliştirdiği bakış açısına dair açıklamaları içermektedir. Literatür incelemesinin üçüncü bölümü video aracılı iletişime dair literatür araştırmasını sunmaktadır. Böylece tezin literatür incelemesi tasarım, sosyoloji ve iletişim alanlarına dayanan üç parçalı bir yapıdan oluşmaktadır. Üç farklı alana ait literatürü birleştiren tez, hala güncelliğini koruyan görüntülü görüşmeler konusunda yenilikçi bir bakış açısı sunmayı amaçlamaktadır. Tezin metodolojisi üçüncü bölümde açıklanmış olup, araştırmada kullanılmış olan örtülü gözlem, yarı yapılandırılmış görüşme ve veri analizi hakkında literatürlerine dayanarak detaylı bilgi verilmiştir. Metodoloji, görüntülü görüşme deneyimine ve kullanıcıların deneyimle ilişkili nesneleri anlamlandırma sürecinde dair bir perspektif geliştirmek için seçilen nitel yöntemlerden oluşmaktadır. Bu yöntemler; örtülü gözlem, yarı yapılandırılmış görüşme ve nitel içerik analizi olup, alan çalışması kapsamında veri toplama süreçlerine tezin dördüncü bölümünde yer verilmiştir. Örtülü gözlem araştırmanın keşif adımı olarak planlanmış olup, görüntülü görüşmeler ve kullanıcıların deneyimine dair ön bilgi edinmek adına internet üzerindeki iki sosyal medya platformunda gerçekleştirilmiştir. Örtülü gözlemden elde edilen veriler ile yarı yapılandırılmış görüşmeler planlanmış ve soru temaları şekillenmiştir. Alan çalışma kapsamında toplanan verinin analiz sürecinin detaylı olarak anlatımı tezin beşinci bölümünü oluşturmaktadır. Bu bölümde çalışmanın analizinde kullanılan olan nitel içerik analizi yöntemi ve MAXQDA programı ile uygulama sürecinden bahsedilmektedir. Analiz süreci içerisinde hem kavramlara dayalı hem de veriye dayalı kodlama kullanılmıştır. Kodlama sonucunda belirlenmiş kategorilerin veri içerisindeki dağılımları grafikler ile tanımlanmış, kesişim haritaları çıkarılmış ve elde edilen verilerin yazılı dökümü yapılmıştır. Yorumlamanın sunulduğu altıncı bölüm, analiz bölümü sonucunda elde edilen bulguların tezin literatür incelemesi ile birlikte yorumlanmasını içermektedir. Bu bölümde, Goffman'ın dramaturjik yaklaşımında kişilerarası etkileşim durumuna bağlı "sahne" ve "arka sahne" kavramlarının görüntülü görüşme pratiği ile dönüşümü, kullanıcı-nesne ilişkileri ve kişiler arası etkileşim bağlamında tanımlanmaktadır. Görüntülü görüşme deneyimi çerçevesinde görüşme araçları ve ilişkili nesneler ile Tezin sonuç bölümü olan yedinci bölümde, tasarım anlambilimi ve Goffman'ın dramaturjik yaklaşımının kesişimiyle yorumlanan alan çalışmasının görüntülü görüşme deneyimine getirdiği perspektife dair kazanımlar açıklanmaktadır. Kullanıcıların nesneler ve deneyimleriyle kurduğu anlam ilişkisini merkeze alan bu çalışma, anlamlandırma süreçlerinin günlük hayata yeni yerleşmiş bir pratik olan görüntülü görüşmelerdeki yansımasına dair bir bakış açısı oluşturmuştur. Goffman'ın dramaturjik yaklaşımı kullanıcıların nesnelerle etkileşimlerinin kişiler arası etkileşimler ile ortak bir aksta incelenmesine önemli bir katkı yapmıştır. Dramaturjik yaklaşım, görüntülü görüşme deneyimi ve ilişkili nesnelerin incelenmesi için kullanışlı bir araştırma zemini oluşturmuştur. Böylece görüntülü görüşme kapsamındaki kişiler arası etkileşimler ve kullanıcı nesne etkileşimleri birbirleri içinde tanımlanabilir hale gelmiş, kullanıcıların nesnelerle kurdukları anlam ilişkilerinin bu etkileşim ağının içerisindeki konumlandırılması mümkün olmuştur. Tezin sonucunda, kullanıcıların görüntülü görüşme deneyimi ve nesneleri ile kurduğu ilişkinin Goffman'ın dramaturjik yaklaşımı yorumlanması neticesinde görüntülü görüşme pratiğine özgü etkileşim ağını tanımlayan "sahneler arası" kavramı geliştirilmiştir.
Açıklama
Tez (Yüksek Lisans) -- İstanbul Teknik Üniversitesi, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2024
Anahtar kelimeler
Endüstriyel tasarım, Industrial design, İletişim sosyolojisi, Communication sociology
Alıntı