Kent içi yollarda bisiklet-motorlu taşıt etkileşiminin yol güvenliği açısından incelenmesi
Kent içi yollarda bisiklet-motorlu taşıt etkileşiminin yol güvenliği açısından incelenmesi
Dosyalar
Tarih
2024-07-03
Yazarlar
Sak, Emre
Süreli Yayın başlığı
Süreli Yayın ISSN
Cilt Başlığı
Yayınevi
Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
Özet
Bisiklet, düşük çevresel etkileri ve insan sağlığı açısından sağladığı katkılar ile sürdürülebilir ulaşımın temel unsurlarından biridir. Bisiklet kullanımının yaygınlaştırılması, ulaşımın çevresel ve ekonomik etkilerini, kentlerdeki trafik tıkanıklığını, park talebini ve fosil yakıtlara bağımlılığı önemli ölçüde azaltmaya katkı sağlayabilir. Ancak, bisikletin faydalarına karşın, yol güvenliği ile ilgili endişelerin bisiklet kullanımının yaygınlaşmasında önünde önemli bir engel olduğu söylenebilir. Birçok kent içi yolda, bisiklet yolu/şeridi ve hız denetimli güvenli geçiş noktaları gibi temel altyapı eksikleri, bisiklet kullanıcılarının motorlu taşıtlar ile aynı yolu paylaşmasına neden olmaktadır. Özellikle böyle yollarda, bisiklet ile motorlu taşıtlar arasındaki etkileşim artmakta ve bu durum, bisikletlilerin güvenliğini olumsuz olarak etkilemektedir. Yol kullanıcıları arasında motorlu taşıtlara göre daha korunmasız ve hassas bir özellik gösteren bisikletliler, bu etkileşimlerde daha yüksek yaralanma veya ölüm riskiyle karşı karşıya kalabilmektedir. Bu yönüyle değerlendirildiğinde, bisiklet-motorlu taşıt etkileşimlerinin incelenmesi, bisiklet kullanıcılarının güvenliğini sağlamak açısından yaşamsal öneme sahiptir. Bu tez çalışmasında, bisiklet-motorlu taşıt etkileşimlerindeki motorlu taşıt, yol ve etkileşim özelliklerinin, bisiklet yol güvenliğine olan etkisini model geliştirilerek belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu çalışmada, İstanbul'da, uzunluğu 2 km olan Üsküdar-Kuzguncuk sahil yolu kesiminde, bisiklet ile çeşitli gün ve saatlerde, toplam 2 saatlik saha gözlemi ile toplam 13 sürüş gerçekleştirilmiş ve sürüşler kamera ile kayıt altına alınmıştır. Gerçekleştirilen sürüşlerde, 437 motorlu taşıtın bisikletliyi sollama verisi analiz edilip, bisiklet sürücülerinin risk düzeyleri, motorlu taşıtın bisikletliye olan uzaklığına bağlı olarak düşük, orta ve yüksek olmak üzere 3 düzeyde belirlenmiştir. Saha gözlemi ile birlikte kamera görüntülerinden yararlanılarak 10 değişken için veri toplanmıştır. Bu değişkenler, motorlu taşıtın bisikletliye yatay uzaklığı başta olmak üzere; güvenlik uzaklığı, park eden taşıt olması, eğim özellikleri, sürekli ızgaranın varlığı, bisiklet ile etkileşime giren taşıt hızı, taşıtın türü, taşıtın korna çalması, taşıt sürücüsünün şerit ihlali yapması ve karşı yönden taşıt geçmesidir. Bisiklet risk düzeyinin bu değişkenler altındaki durumunu değerlendirmede kesikli seçim modellerinden biri olan çok terimli logit model (ÇTL) kullanılmıştır. Gözlemler sonucunda; 100 etkileşimin (%23) düşük, 208 etkileşimin (%47) orta ve 129 etkileşimin ise (%30) yüksek risk düzeyinde olduğu belirlenmiştir. Model katsayı kesitirim sonuçlarına göre ise; yolun çıkış veya iniş eğimli olmasının, etkileşim sırasında karşı şeritten taşıt geçmesinin ve sürekli ızgara bulunmasının bisiklet risk düzeyini arttırdığı görülürken, güvenlik uzaklığının artmasının, taşıt hızının yüksek olmasının ve taşıtın şerit ihlali yapmasının risk düzeyini azaltarak bisiklet yol güvenliğine olumlu etkisi olduğu görülmüştür. Sollama yapan taşıt türleri incelendiğinde, en riskli grubun otobüs ve minibüsler olduğu, en düşük riskli grubun ise otomobil olduğu belirlenmiştir. Çalışma kapsamında oluşturulan model kestirim sonuçlarına ek olarak, elde edilen değişkenlerdeki gözlemlerin bazılarında değişiklik olduğu varsayılıp iki farklı senaryo uygulamasının bisiklet güvenliğine etkisi araştırılmıştır. Senaryo-1, model girdilerinden olan sürekli ızgaraların yol boyunca yerleştirilmesinin engellenmesi olarak belirlenmiştir. Senaryo-2'de ise, çalışma bölgesindeki çıkış eğimli yol kesimlerde güvenlik uzaklığının en az 0,90 m yapılması öngörülmüştür. Her iki senaryoda da yüksek risk düzeyinde kısmen azalma olurken, düşük risk düzeyinde bir miktar artış olmuştur. Bu senaryolar sonucunda, her iki senaryonun da risk düzeyini azaltmada olumlu etkisi olduğu görülürken, yol boyunca konumlanan sürekli ızgaraların aralıklı olması veya kaldırım tipi ızgara uygulaması ile yol kaplamasında sürüş sürekliliğini engelleyebilecek yapıların önüne geçilmesi ve çıkış eğimli yol kesimlerindeki güvenlik uzaklığının artırılmasının bisiklet güvenliğini arttırmada etkin bir çözüm olabileceği belirlenmiştir.
Açıklama
Tez (Yüksek Lisans) -- İstanbul Teknik Üniversitesi, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2024
Anahtar kelimeler
kent içi yollar,
urban roads,
bisiklet,
bicycle,
yol güvenliği,
road safety