Tarihi kentlerde izlenebilecek işaretler: İstanbul tarihi yarımada'da yıkılan hafıza mekânları ve farkındalık rotaları
Tarihi kentlerde izlenebilecek işaretler: İstanbul tarihi yarımada'da yıkılan hafıza mekânları ve farkındalık rotaları
Dosyalar
Tarih
2024-06-24
Yazarlar
Arıhan, Gupse
Süreli Yayın başlığı
Süreli Yayın ISSN
Cilt Başlığı
Yayınevi
Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
Özet
İnsanoğlunun yerleşik hayata geçmesiyle birlikte ilk adımları atılmaya başlanan kentleşme, günümüzde arkeoloji ve tarih bilimleriyle birlikte okunabilmektedir. Bu bağlamda ilk insanların yerleşim kriterlerini ya da çevre düzenlemelerini ve yerel davranışlarının kentsel mekâna nasıl yansıdığını onların seçimlerinden anlaşılmaktadır. Savaşların, afetlerin ve imar operasyonlarının , sosyal ve fiziksel çevre üzerinde her zaman yıkıcı etkileri olduğu bilinmektedir. Bu bağlamda şu sorular çok daha öncelikli hale gelmektedir: (I) Afetler veya bahsedilen diğer yıkıcı etkenler sonrasında kentlerin nasıl şekillendiği, (II) eski fiziksel veya kültürel yapının kentin mevcut haline nasıl referans verebileceği ve (III) "toplumsal hafızanın" nasıl korunacağı ve sürdürüleceği. Bellek, insan zihninin bilgiyi depolama, işleme ve geri çağırma yeteneğidir. Çevresel etkiler, yaş, genetik faktörler, sağlık durumu, motivasyon, dikkat ve diğer bilişsel yetenekler bellek üzerinde birçok önemli etkiye sahip olmaktadır. "Hafıza mekânı", hatırlanacak anlık bilgiyi gerçek veya hayali bir mekânda görselleştiren kişiler için görsel bir ifade ve hatırlama sistemi olduğundan, bu mekânlar hatırlamayı güçlendirebilmekte ve bilgiyi daha organize bir şekilde hatırlama sürecine yardımcı olabilmektedir. Başka bir deyişle, hafıza mekânları belleğin bilişsel düzeydeki yerini desteklemekte ve tarihsel koruma, kültürel mirasın sürdürülebilirliği ve toplumsal kimlik oluşumu gibi alanlarda önemli bir rol oynamaktadır. Bu çalışmanın ana odağı "birçok yıkıcı etkiyle mücadele ederken kentsel belleği nasıl koruyabiliriz?" sorusudur. Çalışmanın ana araştırma sorusu ise: "Savaşlar, afetler ya da politik unsurlar sonucunda zarar görmüş alanların unutulmaması ve kentsel belleğe katkı sağlaması ya da gelecek nesiller için farkındalık sağlayarak kent mekânının yeniden anlamlandırılması açısından İstanbul Tarihi Yarımada içerisinde bütüncül bir kentsel farkındalık rotası oluşturulabilir mi?" şeklindedir. İstanbul Tarihi Yarımada'da yangın ve deprem gibi afetlerden zarar görmüş ya da yıkılmış olanlar da dahil olmak üzere İstanbul'daki tarihi yapıların izlerini bir haritalama çalışması üzerinde takip eden bir farkındalık rotası oluşturmaktır. İlk aşamada ülkemizdeki yıkıcı etkenler, yıkım etkisinin bellek üzerindeki olası kayıpları, kentsel kimlik öğeleri ve bellek mekânları literatür araştırması, tarihi haritalar ve hava fotoğrafları üzerinden analiz edilecektir. İkinci aşamada, kentin tarihi yapılarını, afetlerden ve diğer zarar verici faktörlerden etkilenen alanları keşfetmek isteyenler için olası rota noktaları arasındaki eğim, mesafe ve ulaşım alternatifleri incelenerek farkındalık rotaları oluşturulacaktır. Bu rotalar temel olarak kentin tarihsel evrimine ve afetlerle olan ilişkisine vurgu yaparken, her durakta yer alan bilgilendirme panoları, rehberler veya diğer materyaller aracılığıyla ziyaretçilerin afetlere karşı bilinçlenmesini sağlayacak bilgiler sunmaktadır. Son olarak, bu kapsamlı çalışma ile kent sakinlerinin, şehir plancılarının ve turizm yetkililerinin afetlere/yıkıcı faktörlere karşı hazırlıklı olma ve tarihi yapıların korunması konusunda farkındalıklarının artırılması hedeflenmektedir.
Açıklama
Tez (Yüksek Lisans) -- İstanbul Teknik Üniversitesi, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2024
Anahtar kelimeler
Tarihi kentler,
Historical cities,
Kentsel hafıza,
Urban memory,
Hafıza,
Memory