The architectural decorations of Ilkhanid period in Iranian and Anatolian geography from selected monuments

thumbnail.default.alt
Tarih
2021-11-11
Yazarlar
Soltani, Ghazal
Süreli Yayın başlığı
Süreli Yayın ISSN
Cilt Başlığı
Yayınevi
Graduate School
Özet
In the 13th century, nomadic steppe tribes who could be regarded as a Mongol family began to move across Asia under the leadership of Genghis Khan. They created a large empire under their government in the regions they became governor as Iran, Anatolia, and the neighborhoods. They also changed the cultural and geographic situations by their attack from the place they started to move to the west of Asia, but they were influenced by the Islamic culture as well in their path like Central Asia toward Iran and Anatolia. The Mongolians who are famous as Ilkhanids were stated in Iran about 1256-1335 (or 1353) and in Anatolia between 1243-1335. When Ilkhanids encountered with Iran and Anatolia's rich culture, they created the works through the architectural activity that obtained and united with their cultures, which the signs of these efforts became observed. During the Ilkhanid period, the branches of art related to decorations become apparent. This thesis involves a selection of architectural works during the Ilkhanid period that are cited in this thesis according to selected monuments from Iran and Anatolia exhibit the traditional methods of local artists/craftspeople who learned from their ancestors. Moreover, there are also sources of some Chinese and European influences, which were combined with traditional approaches of Mongols. The Ilkhanids gave importance to the decorations of architectural works to a high degree; likewise, it is recognizable that they also paid attention to the decoration of manuscripts, such as Great Mongol Shahnama (Book of Kings) and Quran manuscripts. It is possible to discern some similarities in terms of vegetal, geometric, and calligraphic decorations between the manuscripts and architectural decorations work. Although the Ilkhanids were from a nomadic culture, they could build monumental-scale mosques, tombs, madrasas, caravanserais, and palaces in the geographic locations they lived. It can be seen in the richly decorated features of their monuments mainly in terms of stone, brick, stucco, and tile materials. Metal and wood decoration objects are more noticeable in small fine artworks. The architectural works from selected monuments in the thesis are first introduced with their decorative features; there are also tables including the list, the categorization, and the details related to them at the end of the thesis. Regarding the data, by means of historical documents that are originating from Iran, Anatolia, and Central Asia prepared the sources in the Ilkhanids manuscripts, and the motifs, along with the evaluation notes of the author for the architectural, historical, cultural, and political backgrounds. In addition to a literature review, maps and notes of travelers were also consulted. The method section analyzes the criteria of the monuments. The highly representative monumental samples from Iran and Anatolia by considering the balanced selection of monuments in these two regions (Iran and Anatolia) were chosen. This thesis evaluates the analysis through patterns of decorations, materials, and even their architectural locations. The decorations observed in the mosque, madrasa, and tomb monuments are grouped as vegetal, geometrical, calligraphic, figural, and stylized patterns. The architectural decoration with considering their materials are discussed in terms of their similarities inside the existing monuments and their references to historical decorative designs. The analyses (drawing) of some of the geometric patterns by the author are observable too. At the end of each section of the thesis, there are short summaries. The total result of the thesis was done by summarized section's evaluation together. In the evaluation and conclusion parts of the thesis, the reasons that led to the formation of the decorations of the Ilkhanid period in the 13th and 14th centuries with considering the questions of introduction were emphasized by following an analytical and comparative path. As the result of the thesis information about the decorative patterns/designs, materials, types of the monuments, and the artisan's information, the employment of traditional materials and the decorations schemes are believed to be continued during the Ilkhanids period. The influence of the Seljuk period in the decoration schemes of the Ilkhanids architectural works is obvious. However, there is also the connection with the Pre-Islamic decoration. Totally, it results about the decorations in the monumental structures such as mosques, madrasas, and tombs reflect the time they were built.
Onüçüncü yüzyılda, Moğol ailesi olarak değerlendirilebilecek olan göçebe atlılar, Cengiz Han'ın önderliğinde Asya boyunca hareket etmeye başlamış, yönetimleri altına aldıkları İran, Anadolu ve diğer komşu bölgelerde büyük bir imparatorluk meydana getirmişlerdir. Bulundukları coğrafyanın kültürlerinde fark yaratmışlar ve en çok da İslam kültüründen etkilenmişlerdir. İlhanlılar olarak bilinen ünlü Moğol hanedanının İran'daki hakimiyeti 1256 yılında, Anadolu'daki hakimiyeti ise Kösedağ Savaşı nedeniyle 1243 yılında başlatılır, Selçukluların yıllık vergi vermeyi kabul etmeleri, Moğol hakimiyetini tanıdıklarına dair bir işaret olarak değerlendirilir. İlhanlıların Anadolu'daki hakimiyetlerinin sonu Ebu Said Bahadır Han'ın ölüm tarihi ile ilişkilendirilir (1335). İran'daki hakimiyetlerinin sonunu ise 1353 yılına tarihlendirenler bulunmaktadır. Selçukluların ardından İlhanlılar Dönemi'nde İran ve Anadolu coğrafyasında köklü değişiklikler meydana gelmiştir. Moğol saldırılarının, İran ve Anadolu gibi Asya'nın batısındaki anıtsal yapıların yıkımına neden olduğu yorumu bulunsa da aslında, İlhanlılar Dönemi'nde devlet görevlilerinin imar faaliyetlerinde de bulundukları anlaşılmaktadır. İran ve Anadolu'ya adım attıklarında zengin bir kültürle karşılaşan İlhanlıların yarattıkları kültürde karşılaştıkları kültürlerin de izleri görülür. İlhanlılar Dönemi'nde bezeme ile ilgili sanat dallarının önem kazandığı görülmektedir. Bugün İran ve Türkiye sınırları içinde kalan İlhanlılar Dönemi yapılarının bezemeleri, temsil özelliği yüksek yapılar üzerinden karşılaştırmalı bir bakışla ele alınmaya çalışılmıştır. Eserlerin çoğu yerinde incelenmiştir. Motiflerin dolaşımını ve kökenlerini, farklı bölgelerdeki yorumlarını anlamaya yönelik bir kurgu tasarlanmış ve tezin birinci bölümünde yer alan aşağıdaki sorulara yanıt aranmaya çalışılmıştır: •İlhanlılar Dönemi'nde İran ve Anadolu coğrafyasında mimari bezemede en çok kullanılan motif ve malzemeler nelerdir? •İlhanlılar Dönemi'nde İran ve Anadolu coğrafyasından seçilmiş anıtlarda bezemede kullanılan motif ve malzemelerde benzerlikler veya farklılıklar nelerdir? •İlhanlılar Dönemi bezemesinde İran ve Anadolu coğrafyasının önceki kültürlerinden yansımalar var mıdır? •İlhanlılar Dönemi'ne özgü bir bezeme programından bahsedilebilir mi? Selçuklu dönemi mimari bezemesinden farkı var mıdır? Tezin ikinci bölümünde siyasal olayların mimari sonuçları olduğu anlayışından yola çıkarak öncelikle İlhanlılar Dönemi'nin siyasal, kültürel koşulları aktarılmaya çalışılmıştır. Tezin üçüncü bölümünde ise İran ve Anadolu coğrafyasındaki İslam öncesi dahil olmak üzere çeşitli kültürlerin bezemelerinde kullanılan motiflere değinilmiştir. Dördüncü bölümde İran ve Anadolu coğrafyasından temsil özelliği yüksek on yapı seçilmiş ve İlhanlılar Dönemi mimari bezemesi bu eserler üzerinden analiz edilmeye çalışılmıştır. Tezin her bölümünün sonunda tezin başında ortaya konulan sorulara cevap vermeye yönelik kısa değerlendirmeler yapılmıştır. Tezin sonucu, bölüm sonu değerlendirmelerinin bir araya getirilmesi ile oluşturulmuştur. Tezin sonuç bölümünde analitik ve karşılaştırmalı bir yol izlenerek 13. ve 14. yüzyıllarda İlhanlı Dönemi bezemelerinin oluşumuna yol açan nedenler üzerinde durulmuştur. Sorulara yanıt aramak amacıyla söz konusu on anıt, malzemeleri ve bezeme programları açısından beşinci bölümde kapsamlı bir şekilde ele alınmaya çalışılmıştır; değerlendirmeyi içeren bu bölümde motiflerin ve motiflerle oluşturulan komposizyonların çizimlerle açıklanmasına gayret edilmiştir. Tezin altıncı bölümü, tezin başında sorulan sorulara yanıtların yer aldığı bölümdür. İran ve Anadolu coğrafyasında, İlhanlılar Dönemi'nin mimari eserlerinin inşasında görev alan yerel sanatçıların geçmişten gelen geleneksel yöntemleri kullandıkları söylenebilir. Bununla birlikte eserlerde Moğol kültürüyle birleştirilmiş Çin ve Avrupa sanatlarına da göndermeler görülebilmektedir. İlhanlılar, sadece mimari eserlerin bezemesine çok önem vermemişler, aynı zamanda Moğol Şahnamesi ve Kur'an el yazmaları gibi kitap bezemeleri açısından da önemli ürünler ortaya koymuşlardır. Nitekim, kitap bezemeleri ile mimari eser bezemeleri arasında bitkisel, geometrik motifler ve kaligrafi açısından bazı benzerlikler görmek mümkündür. İlhanlılar göçebe bir kültürden gelmekle birlikte bulundukları coğrafyada anıtsal ölçekte camiler, mezar yapıları, medreseler, kervansaraylar, saraylar inşa etmişlerdir. İnşa ettikleri yapıların etkisini, taş, tuğla, alçı ve çini üzerine işledikleri zengin bir bezemeyle güçlendirdikleri anlaşılmaktadır. Metal ve ahşap bezeme ise daha çok küçük sanat eserlerinde dikkat çekmektedir. Tezde seçilen mimari eserler önce bezeme özellikleri ile birlikte tanıtılmıştır; Bezemeler, malzeme çeşitlerine de vurgu yapılarak hem çağdaş yapılardaki bezemeler ile benzerlikleri, hem de tarihi motiflere göndermeleri açısından ele alınmışlardır. Tezin sonunda ise bezemeler ile ilgili tablolara yer verilmiştir. Ekler bölümünde, tezde incelenen ve değerlendirilen tüm bölümler için şekil ve tablolar bulunmaktadır. Veriler ışığında İlhanlılar Dönemi el yazmalarında da görülen İran, Anadolu ve Asya kaynaklı motifler, tarihsel, kültürel ve siyasal arka planları ile değerlendirilmeye çalışılmıştır. Literatür taramasının yanı sıra, haritalara, gezginlerin notlarına da başvurulmuştur. Tezde bezemeler, motifleri, malzemeleri ve bulundukları yerler açısından değerlendirilmiştir. Cami, medrese ve mezar yapılarında bulunan bezemeler, bitkisel, geometrik, kaligrafik, figürlü ve stilize olarak gruplandırılmıştır. İlhanlıların İslamiyet'i kabullerini takiben, değerlendirilen tüm motifler arasında geometrik motiflerin ön plana çıktığı söylenebilir. İlhanlılar Dönemi'nde inşa faaliyetlerinin yoğun olduğu ve mimari eserlerin yoğun bir bezeme programı ile özellikle vurgulandıkları anlaşılmaktadır. Mimari bezemede kullanılan motiflerin özellikle kaligrafi sanatı olmak üzere diğer sanatlarda kullanılan motiflerle ortaklıklar taşıdıkları görülmüştür. Ayrıca her iki coğrafi alanda da aynı motifin çini ve alçı başta olmak üzere çeşitli malzemelere uygulandıkları da saptanmıştır. Çini ve alçı malzemede daha çok geometrik ve bitkisel motiflere yer verilmiştir. Ayrıca, mimari bezemede kabartmalar da tezde değerlendirilmeye çalışılmıştır. Yapılan çalışmalar sonucunda İran ve Anadolu coğrafyasında görülen bezemelerin büyük oranda benzer oldukları ve özellikle kaligrafinin sıklıkla kullanılmış olduğu ortaya çıkmıştır. Tezde sunulan motif, malzeme, eser türleri ve sanatçılar ile ilgili veriler sonucunda İlhanlılar Dönemi'nde geleneksel malzeme kullanımının ve bezeme programlarının devam ettiği anlaşılmıştır. İran ve Anadolu'daki İlhanlılar Dönemi mimari eserlerinin bezeme programlarında özellikle Selçuklu Dönemi'nin etkisi açıktır. İlhanlılar Dönemi'ne özgü yeni bir motif saptanmamıştır. Bununla birlikte minareler ile oluşturulmuş ana cephe gibi İlhanlılara özgü olarak kabul edilebilecek bazı mimari unsurların olduğunu da söylemek mümkündür. Duvarları çevreleyen kitabe frizleri örneğinde olduğu gibi çoğunlukla Selçuklu Dönemi bezemesinin devam ettirildiği anlaşılsa da İslamiyet öncesine ait bezeme ile ilgili bağlantılara da rastlanmıştır. İlhanlılar Dönemi yapılarının bezemelerinde malzeme olarak çoğunlukla taş, tuğla, alçı ve çini kullanıldığı görülmektedir. Bununla birlikte, ahşap bezemelerin günümüze ulaşamamış olması da söz konusudur. Geometrik ve bitkisel motifler ile kaligrafi (Kûfî, Sülüs ve Nesih), en çok kullanılan bezeme unsurları olarak öne çıkmaktadır. İlhanlılar Dönemi mimarlığında figürlü bezeme bulunmakla birlikte diğer motiflere oranla daha az görülmektedir. İlhanlılar Dönemi anıtlarında görülen geometrik motifler, merkez odaklı motif, bordürler ve üç boyutlu motifler olarak gruplandırılabilir. Merkez odaklı motiflere madalyonlar, yıldız ve girih örnek olarak gösterilebilir. Merkez odaklı motifler, yüzeyi kaplayacak şekilde çoğaltılabilen motiflerdir. Bordür motiflerinde zikzak ve sarmal biçimleri yer almakla birlikte bu iki biçim de aynı zamanda yüzeyde çoğaltılabilen birinci grup içine de dahil edilebilir. Mukarnas ve kabaralar ise üç boyutlu geometrik bezemelerdendir. Bitkisel motifler içinde literatürde arabesk motif olarak yerleşmiş kıvrık dal ve yapraklar ile, palmet, nilüfer ve, gül çiçekleri dikkat çekmektedir. Bitkisel motiflerin stilize edilmiş örneklerine de rastlanmıştır. Figürlü motifler, bazıları ejderha gibi gerçeküstü yaratıklardan oluşan hayvan tasvirlerinden oluşmaktadır. Kaligrafi, İlhanlılar Dönemi bezeme programının önemli bir bileşeni olarak sıkça kullanılmıştır. İran ve Anadolu coğrafyasında İlhanlılar Dönemi mimari bezemesinde her iki bölgede de ana motifler genellikle benzer şekilde kullanılmıştır. Bununla birlikte, Anadolu'da Gotik üslup ile bağlantı kurulabilecek örnekler Batı ile daha güçlü kültürel karşılaşmaların ürünü olmalıdır. Ayrıca, İran coğrafyasına oranla Anadolu coğrafyasında hayvan figürlerine daha fazla rastlandığı söylenebilir. Malzeme açısından bakıldığında ise İlhanlılar Dönemi'nde Anadolu'da taş malzeme ağırlıktayken, İran'da tuğlanın tercih edilmiş olması, önceki kültürlerin bir yansıması olarak görülebilir. Ayrıca, İlhanlılar Dönemi anıtlarında Meander (Menderes) gibi motiflere de yer verilmiş olması, Antik dönemden aktarılan bir iz olarak değerlendirilebilir. Sonuç olarak, İlhanlıların, İran ve Anadolu coğrafyasında yerleştikleri bölgelerin kültürleri ile uyum sağladıkları, sosyal ve kültürel ihtiyaçlara göre yapı ürettikleri ve bu yapılarda bezemeyi bir kültürel iletişim aracı olarak kullandıkları söylenebilir. Bir başka deyişle, İlhanlılar Dönemi'nin anıtsal yapılarında görülen bezemelerin yaşanılan çağı ve kültürel birikimi yansıtan araçlar oldukları ortaya çıkmaktadır.
Açıklama
Thesis (Ph.D.) -- Istanbul Technical University, Graduate School, 2021
Anahtar kelimeler
architectural design, mimari tasarım, architectural decorations, mimari bezeme, monument, anıt
Alıntı