FBE- Konstrüksiyon Lisansüstü Programı - Yüksek Lisans

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Gözat

Son Başvurular

Şimdi gösteriliyor 1 - 5 / 197
  • Öge
    Plastik ürün tasarım ilkeleri
    (Fen Bilimleri Enstitüsü, 1997) Aslan, M. Alper ; Akkurt, Selma ; 66825 ; Konstrüksiyon
    Bu tez plastik parçaların tasarımında kullanılabilecek ilkeleri ortaya koymaktadır. İkinci bölümde plastiklerin mekanik davranışlarını etkileyen fiziksel ve kimyasal özellikler (zincir şekilleri, stereodüzen, amorf ve kristalin yapı vb.) anlatılmıştır. Üçüncü bölümde çok kısa olarak, plastiklerin mekanik özellikleri bakımından metallerden farkları belirtilmiş ve sonra tasarımda büyük önemi olan viskoelastik davranış incelenmiştir. Dördüncü bölümde plastiklerin pratik hesap yöntemi ve örnekler verilmiştir. Beşinci bölümde elastiklik modülleri düşük olan plastiklerin çeşitli geometrik düzenlemelerle rijtillerinin nasıl artırılabileceği örneklerle gösterilmiştir. Altıncı bölümde plastiklerin değişken yüklere karşı tepkileri ve değişken yüklere maruz parçalarda ne gibi hususlara dikkat edilmesi gerektiği anlatılmıştır. Sonraki bölümde plastik ürün tasarımında izlenebilecek adımlar verilmiştir. Son bölümde ise kalıplanarak üretilecek parçalarda tasarım sırasında dikkat edilmesi gereken geometrik özellikler (çeper kalınlıkları, kaburgalar, yuvarlatmalar vb.) verilmiştir.
  • Öge
    Nükleer tesislerde kullanıma uygun çift ana kirişli gezer köprülü bir krenin tasarımı ve yapısal analizi
    (Fen Bilimleri Enstitüsü, 2015) Çıtır, Kutay ; İmrak, Cevat Erdem ; 421164 ; Konstrüksiyon
    Günümüzde krenler, sadece sanayi alanlarında kullanılmadığı gibi nükleer santrallerde de kullanılmaktadır. İnsan gücünün kaldırabileceğinin çok üzerinde olan yüklerin taşınmasında yüksek tonajlı krenler kullanılmaktadır. Nükleer santraller, kapalı alanlar olduğundan santral içinde köprülü krenlerin kullanımı yaygındır. Krenlerin yükleri kaldırırken hasar görmeleri belki büyük bir çevresel felakete yol açabileceğinden mukavemet hesapları dikkatli yapılmalı ve elde edilen sonuçlar dikkatli oluşturulmuş bir sonlu elemanlar analizi programı ile valide edilmelidir. Bu çalışmada kren ana kirişi ayrıntılı olarak anlatılmış ve köprülü krenin teknik özellikleri belirtilmiştir. Nükleer santrallerden nasıl enerji elde edildiği ve nükleer santrallerde çalışan krenler için önem arzeden depremlerin tanımı ve hesap yöntemlerine değinilmiştir. FEM ve DIN normlarına uygun kren parçalarının mukavemet hesapları ele alınmıştır. Daha sonra INVENTOR/CAD programı kullanılarak analiz için krenin modeli oluşturulmuştur. ABAQUS/CAE programı kullanılarak, kren parçalarının sonlu elemanlar yöntemine göre analizi yapılmıştır. Ayrıca krenin sismik etkileri SAP2000 yazılımı ile analiz edilmiştir. Son olarak sonlu elemanlar metodu ile analitik yöntemlerle elde edilen gerilme ve sehim değerleri karşılaştırılmıştır.
  • Öge
    The analytical and experimental investigation of force generation on V profile clamp
    (Institute of Science and Technology, 2015) Kayacık, Erkan ; Parlar, Zeynep ; 398081 ; Construction
    Günümüzde boru bağlantı elemanı olarak sıklıkla karşılaştığımız V kelepçeler II. Dünya Savaşı sırasında Marmon şirketi tarafından icat edilmiştir. İlk olarak NASA tarafından boşalan yakıt deposu bölümlerinin uzay mekiğinden ayrıştırıcı sistem olarak kullanılmıştır. Aynı sistem, Japonya'ya atılan atom bombalarının taşıyıcılardan serbest bırakılması için de kullanılmıştır. 1970'li yıllarda Marmon şirketi, V kelepçelerin tasarımını sivil endüstriyel uygulamalar için basitleştirmiş ve bantlı V kelepçe ismiyle piyasaya sunmuştur. Günümüzde V kelepçeler, hızlı montaj ve kompakt tasarım avantajları nedeniyle pompa, filtrasyon, çeşitli boru iletim hatları, egzoz ve hava emiş sistemleri gibi birçok uygulamada yaygın olarak kullanılmaktadır. Özellikle otomotiv sektöründe sıkılaşan emisyon standartları, çeşitli egzoz gazı kontrol ve hava emiş sistemlerini ortaya çıkarmıştır ve bu sistemler motor kompartımanını oldukça kalabalıklaştırmaktadır. Ayrıca artan üretim adetleri ve montaj maliyetleri de montaj süresinin kısaltılmasını gerektirmektedir. Bu nedenlerle uzun yıllardır turbo, egzoz ve hava emiş sistemi bağlantılarında kullanılmakta olan 2 ya da 3 civatalı flanş bağlantıları yerini tek bir civatanın kullanıldığı ve çok daha az yer kaplayan V kelepçe bağlantılarına bırakmaya başlamıştır. Tez kapsamında otomotiv sektöründe kullanılan V kelepçeler işlenecektir. Birinci bölümde literatür araştırması yapılacak ve yapılan çalışmalar özetlenecektir. İkinci bölümde V kelepçeler, tasarım çeşitleri ile detayları ve uygulama alanları ile çalışma koşulları açıklanacaktır. Üçüncü bölümde bantlı V kelepçeler için civata kuvveti hesabı, radyal kuvvet oluşumu ve radyal kuvvetin eksenel yüke dönüşümü işlenecektir. Ayrıca bantlı V kelepçeler için geliştirilen hesap teorileri V profil kelepçelere uygulanacaktır. Dördüncü bölümde ise mevcut hesap modellerine, malzeme kalınlığı V kesitteki elastik deformasyon etkisi olarak dahil edilecektir. Beşinci bölümde doğrulama testleri ve sonuçları anlatılacak. Test sonuçları, oluşturulan kuvvet oluşum teorileriyle karşılaştırılacaktır. Tez çalışmasına bir bütün olarak bakıldığında bu zamana kadar sadece bantlı V kelepçeler için yapılmış akademik çalışmaların V profil kelepçelere uygulanması ve literatüre kazandırılması amaçlanmaktadır. Ayrıca yüksek sıcaklıkta kullanılan V profil kelepçe tasarımlarındaki kafa teması ile V kesitteki elastik şekil değişiminin kuvvet oluşumu üzerindeki etkileri incelenerek mevcut hesap modellerinin geliştirilmesi hedeflenmektedir.
  • Öge
    Led tv için ortadan ayak tasarımı ve analizi
    (Fen Bilimleri Enstitüsü, 2016) Yılmaz, Bahtiyar ; Palabiyik, İbrahim Mehmet ; 438173 ; Konstrüksiyon
    Televizyonlar 21. Yüzyıl'ın başlarından itibaren, sadece kanalların izlenebildiği elektronik eşya kavramından ayrışmaya başladı. Android tabanlı işletim sistemleri ve 8K ekran çözünürlüğünün yanında, ekran teknolojisindeki gelişmeler daha büyük ve daha ince televizyonların üretimini mümkün kılarak mekanik anlamda estetik tasarımları ön plana çıkardı. Bu çalışmada 32", 40" ve 55" LED TV için ortak kullanılacak ortadan ayak tasarımı yapılmış; daha sonra bu tasarım statik kuvvet analizi, akış simülasyonu ve testlerle doğrulanmıştır. Giriş bölümünde, günümüzde teknolojinin geldiği yerden ve televizyonun müşteriye görsel anlamda ne sunduğundan bahsedilmiştir. Tezin amacı ortaya konulmuş, literatürdeki örnekler aktarılmış ve hipotez belirlenmiştir. İkinci bölümde, ayak çeşitleri incelenmiş; hareket çeşitlerine ve yapılarına göre bir sınıflandırmaya gidilmiştir. Yapılarına göre ayaklar; sac metal taşıyıcı ayaklar, alüminyum taşıyıcı ayaklar, plastik taşıyıcı ayaklar ve tek parça plastik ayaklar olarak ayrılırken, hareket şekline göre sabit ve hareketli olarak ayrılır. Hareketli ayaklar da kendi içinde tilt ve swivel olarak ikiye ayrılır. Üçüncü bölümde, ayağın tasarımı yapılırken; ön tasarım ile ayağın genişliği ve uzunluğu belirlenmiş, detay tasarımda ise ayak grubunu oluşturan alüminyum taşıyıcı, plastik kapak, boyun parçası ve kozmetik plastik parçalarının tasarım prensipleri ve üretim teknolojileri ile ilgili bilgiler verilmiştir. Dördüncü bölümde, detay tasarımı tamamlanmış ayak grubu içindeki en kompleks ve kritik parça olan alüminyum taşıyıcı 100 N kuvvet testini simule etmek için statik analize ve enjeksiyon prosesindeki malzeme davranışını görmek için akış analizine tabi tutulmuştur. MSC Nastran yazılımı ile yapılan statik analizde; deplasman, düşey deplasman, yatay deplasman, temas durumu, esneme miktarı, eşdeğer Von-Mises gerilmesi ve noktasal düşey deplasman incelenmiştir. Akış analizinde MAGMASOFT yazılımı kullanılmış olup; dolum sıcaklıkları, dolum hızları, dolum hava hapsolmaları, dolum hava kalan bölgeler, dolum türbülansları, katılaşma sıcaklıkları ve katılaşma sonra çarpılmalar incelenmiştir. Yapılan analizlerden sonra 100 N kuvvet testi ve 10°lik eğik düzlem testi uygulanmış ve deneysel analiz başlığı altında sonuçları paylaşılmıştır. Sonuç bölümünde ise ayak grubunun tasarım ve analiz süreçlerinin üstünden geçilirken, sorunsuz alınan deneme baskılarından örnekler paylaşılmış ve ürünün seriye giriş tarihi okuyuculara aktarılmıştır.
  • Öge
    Bir dişli pompa grubunun imalatında eşzamanlı mühendislik ve grup teknolojisi
    (Fen Bilimleri Enstitüsü, 1997) Aslan, Alper ; Kurtay, Teoman ; 66823 ; Konstrüksiyon
    Bu çalışmada eşzamanlı mühendislik kavramı içerisinde grup teknolojisi matris esaslı yöntemlerden ROC (Rander Order Clustering Method) Derece Sıralamasıyla Kümelendirme Metodu kullanılarak bir fabrikada imalatı yapılan dişli pompa grubuna uygulanmıştır ve yeni fabrika düzeni oluşturulmuştur. Bir ürünün tüm evrelerini üretim araçları kullanarak tasarlayan mühenlisliğe CE ( Concurrent Engineering) Eşzamanlı Mühendislik denir. Eşzamanlı mühendisliğinin amacı kalite, saha-destek kapasitesi ve üretim kapasitesi eşzamanlı olarak gelişirken tasarımı detaylandırmaktır. Bu CE'yi gerçekleştirmek için çok disiplinli takımlar kullanan metodlar içerir: Algoritma, teknik ve yazılım formundaki CE araçları ve uzmanlık ve bütün tasarımı ve üretim sıralamasını oluşturan insanların yargısı. CE'nin esası ürün tasarımının ve işlemlerin planlanmasının ortak tek bir aktivitede birleştirilmesidir. Eşzamanlı tasarım, erken tasarım kararlarıyla kaliteyi geliştirmeye yardım eder ve ürünün maliyetine büyük bir etkisi vardır. CE ürünün bütün hayat süreci boyunca (yapımından hurdaya kadar) maliyet ve kalitesini değerlendiren tekniklerin karışımının uygulamasıdır; bu teknikler aşağıda verilmiştir. l.Aksiyomatik tasarım 2.İmalat amaçlan için tasarım 3. Tasarım bilimi 4.Montaj tasarımı 5.Güçlü tasarım için Taguchi Metodu ö.İmalat sürecindeki tasarım kuralları 7.Bilgisayar destekli DFM 8.Grup teknolojisi 9. Yetersizlik durumu ve etki analizi 10.Değer mühendisliği Hücresel İmalat (Hİ) Sistemlerinin Modern İmalat Sistemleri arasında önemli bir yeri vardır. Bir üretim sisteminin yapısı uygun olduğu takdirde, Hİ verimliliği önemli ölçüde arttıran bir sistem olmaktadır. Klasik üretim sistemlerinden başlayıp esnek üretim sistemlerine kadar uzanan geniş bir yelpaze uygulama imkanı bulmaktadır. Kümelendirme yöntemleri ve üretim sistemleriyle ilgili özelliklerin çok sayıda olması, Hİ'nin uygulanacağı üretim sistemi şartlarına göre uygun bir yöntemin seçilmesini ve uygulanmasını zorlaştıracaktır. Hİ Sistemi tasarımı 5 aşamadan oluşur. 1. Parça nüfuzlarının seçimi ve parçaların ailelere gruplandırılması, 2. Makina ve proses nüfuzlarının seçimi ve hücrelere ayrılması, 3. Takımların, paletlerin ve tertibatların seçimi, 4. Malzeme taşıma ekipmanının seçimi, 5. Ekipman yerleştirilmesi. SUMMARY THE CARRYING OUT OF GROUP TECHNOLOGY IN THE CONCURRENT ENGINEERING CONCEPT ON A FACTORY WHICH IS MANUFACTURING GEAR POMP In this study in the concurrent engineering concept by using ROC algorithm, which is one of the matrix based methods of group technology is carried out on a gear pomp group in a factory and a new factory order is made. Design may be defined as "all activities which transform a collection of inputs into a product satisfying a need ". In a more global sense, design is the combination of processes, both economic (as in marketing) and technical (as in machining), that convert raw materials, energy, and purchased items into components for sale to another manufacturers or into end products for sale to the public. We know that this process can be measured, managed, and improved. Measures of design include functional performance, production cost, production time, and maintainability. We manage the process by using documentation including engineering drawings, analysis results, and meeting among experts in manufacturing, assembly, quality control, finance, and marketing. Often, however, these experts do not communicate often enough, nor is the interaction efficient. It may be that the manufacturing experts are called in after the design is finalized. In fact, that is the typical and traditional approach to manufacturing planning. The design is "thrown over the wall" separating the design and manufacturing departments, and the manufacturing experts then have to figure out a way to make a part for which they had no input during the design stage. The same barrier exists between the designer and experts in assembly, field maintenance, quality control, marketing, and other subgroups in a manufacturing facility. The traditional design process is a serial process in which the design is passed through the various modules; should a design change be necessary, the design is returned to the top and the process is repeated. Note that the marketing experts give their needs to the designers, who determine product specifications, and in turn, send their product design to the manufacturing experts, who specify the production system to make the design. The manufacturing experts get input from production systems experts and make decisions on purchasing new equipment based on their return on the investment. Then, the production system is designed and production cost is calculated. The input at the top, therefore, is a set of marketing needs, and the output at the bottom is production cost. If the cost is too high, then the process must be repeated by modifying the design at one of stages. The various domain experts are almost always located in physically separate departments, and communication among them is sometimes difficult. Modifications may be made in the product design or in the process design. There are usually many ways to manufacture a