FBE- Uçak ve Uzay Mühendisliği Lisansüstü Programı - Yüksek Lisans

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Gözat

Son Başvurular

Şimdi gösteriliyor 1 - 5 / 382
  • Öge
    Winglet takılmış kanatlar etrafında sayısal ağ üretimi ve viskoz akış analizi
    (Fen Bilimleri Enstitüsü, 1998) Küpüşoğlu, Orhan ; Aslan, A. Rüstem ; 75548 ; Uçak ve Uzay Mühendisliği
    Uzun süreden beri kanat ucuna monteli yüzeylerin kanat uçlarında oluşan girdap yapılarını azalttığı ve yaydığı bilinmektedir. Sonuç olarak indükleme sürüklemesinin azalmasına karşın elverişsiz etkileşimler ve viskoz etkiler elde edilen yararları sıfırlayabilmektedir. Winglet kavramı bu yaklaşımların en umut verici olanlarından biridir ve kanadın efektif açıklığını arttıran bir düzenek olarak düşünülebilir. Winglet kanat ucu girdabının içine yerleştirilmiş olan küçük bir kanattır. Winglet üzerindeki kaldırma kuvveti bir yan kuvvet olarak kendini göstermekte ve böylece akım yönünde bir itki komponenti ortaya çıkmaktadır. Gövde arkasına yerleştirilen kaplama yüzeylerinde (afterbody strakes) olduğu gibi girdap yapıları bir ölçüde yayılır. Buna karşın kanat kökündeki eğilme momentlerinde hem artan kanat yükleri hem de winglet yükleri nedeniyle bir artış görülür ve bu da wingletlerin sonradan ilave edilebilirliğini sınırlayabilir. Burun-aşağı bir moment de ağırlık merkezinin üstünde kalan itki nedeniyle oluşabilir ve bu da trimleme gerektirmesi dolayısıyla olumsuz etkilere yol açabilir. İlave olarak, yüzey sürüklemesi ve bileşke bölgede etkileşim sürüklemesi gibi diğer sürükleme biçimlerinde artışlar meydana gelebilir. Bu nedenle, tipik olarak sürüklemede yüzde üçle altı arasında azalma elde edilebilmesine karşın, benzer bir performansa bazı durumlarda kanat ucunun basit bir uzatılmasıyla da erişilebilir. Bu nedenle "winglet"in tercih edilmesi tasarımının optimizasyonuna bağlıdır. Bu çalışmada bir kanat-winglet konfigürasyonu etrafında sayısal ağ üretimi gerçekleştirilmiştir. Bunu takiben ilgili akım alanın sayısal analizi sonlu elemanlar yöntemi kullanılarak Navier-Stokes denklemlerinin parallel çözümü ile elde edilmiştir.
  • Öge
    Dynamics of single-link flexible manipulators under a cycloid angular function
    (Fen Bilimleri Enstitüsü, 1997) Yolaçtı, Alaattin ; Mecitoğlu, Zahit ; 66851 ; Uçak ve Uzay Mühendisliği
    Bu çalışma, verilen bir sikloid yol alma fonksiyonuna göre hareket eden serbest ucu kütleli bir kiriş elemanın, seçilecek özel toplam hareket zamanı değerleri için, eğilme titreşimlerinin hareket sonunda minimum hale getirilebileceğinin mümkün olduğunu göstermeyi hedeflemektedir. Bu amaçla bir Euler-Bernoulli kirişi olarak modellenen örnek manipülatör sisteminin, mevzubahis yol alma fonksiyonu altında cevabı incelenmiştir. Hesaplanan özel zaman değerleriyle yapılan analizlerde, hareket sonunda kalıcı titreşim genliğinin ihmal edilebilecek kadar küçük olduğu gösterilmiştir. Serbest uca bağlı kütlenin tekil yük etkisi gösterdiği düşünülmüş ve yerçekimi kuvvetlerinin etkileri ihmal edilmiştir. Esnek kiriş üzerindeki herhangi bir noktanın global eksen takımına göre toplam yerdeğiştirmesi, küçük açısal yer değiştirmeler kabulü ile, aşağıdaki gibi yazılabilir. v(x,t)=y(x,t) + x8(t) (1) Burada, 9(t) kirişin dönme açısı, y(x,t) ise yerel eksendeki eğilme titreşimlerini betimlemektedir. Kiriş elemanın uç kütle bulunan uç noktası için üstteki ifadeye benzer olarak, v(L,t) = y(L,t) + L9(t) (2) şeklinde yazılabilecektir. En genel halde sistemin kinetik enerji ifadesi elde edilen yerdeğiştirme formulasyonlan aracılığıyla aşağıdaki gibi oluşturulabilir. T(t) = ^ JpA(x)(y2 +x292 +2xy9)dx + |M(y2L +L292 +2xyL0) (3) Bu ifade kiriş elemanının ve uçtaki kütlenin etkilerini içermektedir. Sistemin potansiyel enerjisi, Euler-Bernoulli kirişi olması itibarıyla, V(t) = ljEI(x)y"2dx (4) şeklinde verilebilir. Tüm bu elde edilen ifadeler yardımıyla, Hamilton Prensibi kullanılarak genel hareket denklemlerini oluşturmak mümkündür. Prensip uyarınca, }[5T(t)-8V(t) + 5Wnc(t)]dt = 0 (5) h olacaktır. Burada Wnc ile konservatif olmayan kuvvetler kastedilmiş olup, seçilen sistemde dışardan etkiyen bir kuvvet olmadığı için, Wnc = 0 (6) olacaktır. (3) ve (4) denklemleri (5)'te yerine konup, varyasyonel işlemleri ve kısmi integrasyon metodlan kullanılarak, aşağıdaki denklemler elde edilir. [EI(x)y* '] '+pA(x)(y + xÖ) = 0 (7) Buna ek olarak sınır şartlan da, y(0,t) = y'(0,t) = 0 (8) y*'(L,t) = 0 (9) [EI(x)y"IU-MyL=ML9 (10) şeklindedir. Elde edilen denklemlerin ışığında sistemin serbest titreşim karakteristiklerini elde etmek için, y(x,t) = f>k(x)qk(t) (11) k=t kabulü yapılabilir. Bu formulasyon, eğilme titreşimlerinin çözümünü özfonksiyonlar ve genelleştirilmiş koordinatlar cinsinden ifade etmektedir. (11) denklemi kullanılarak serbest titreşim problemi için denklemler aşağıdaki gibi oluşturulabilir. [EI(x)(pt"]"=^pA(x)(pk(x) (12) kt + ^^Sİna)kt-EI(0)({)3k"(0)Dk(t) (20) eok cök şeklinde olacaktır. Burada Dt(t), Dk(t) = j9(£)Sin[(Dk(t-£)]d£ (21) o şeklindedir. 9(t) açısal yol alma fonksiyonu, çalışmada sikloid değişimli bir fonksiyon olarak seçilmiştir. e = Aef -- - Sinmt] (22) u 2* } Bu ifadede Wp, frekans, A9 alman toplam açısal yoldur. Aynca tp tüm hareket boyunca geçen zamanı betimlemektedir. Frekans ile tp arasında, top = - (23) bağıntısı bulunmaktadır. Açısal hız ve ivme terimleri, (22) ifadesinin zamana göre türetilmesiyle bulunabilir. A9 e(t) = - (l-cos
  • Öge
    A PIV study on the rotor tip vortex
    (Institute of Science and Technology, 2004) Sarıtaş, Murat ; Yıldırım, Okşan Çetiner ; 151413 ; Aeronautics and Astronautics Engineering
    Bu çalışma Devlet Planlama Teşkilatının helikopter tasarım ve üretimi amaçlı bir projesinin bir parçası olarak hazırlandı. Çalışma, benzeri deneyler için bir tecrübe ve alt yapı oluşmasını amaçlamaktadır. Bu çalışma dahilinde, İTÜ Trisonik Araştırma Merkezi'nde bir hover aerodinamiği test odası hazırlandı. Deneylerde, bir model rotorunun akım alanı parçacık görüntülerine dayalı hız ölçümü (PIV) yöntemi ile niceliksel olarak incelendi. Akım alanının geometrisi ve uç girdaplarının konum ve şiddetleri elde edildi ve bir referans çalışma ile karşılaştırıldı. Daha sonra, düzenek yer etkilerini gösteren akım alanı içinde uç yörünge düzlemine paralel düzgün bir yüzeyin etkilerini gözlemlemek için kullanıldı. Yüzeyin değişik konumlarına göre uç girdabındaki konum ve şiddetindeki değişiklikler karşılaştırıldı. Rotor iz geometrisi yüzey etkisi ile genişledi ve uç girdap şiddetleri iz açısı ile daha hızlı düştü ancak bir yarıçap uzaklaştıktan sonra plaka etkisi artık gözlenmez oldu.
  • Öge
    Experimental investigation of helicopter fuselage aerodynamics
    (Institute of Science and Technology, 2004) Topal, Mehmet Ceylan ; Acar, Hayri ; 151414 ; Aeronautics and Astronautics Engineering
    Bu çalışmada rüzgar tüneli deneyleri, ITU Trisonik Araştırma Merkezinin tesisleri kullanılarak yapılmıştır. Eiffel ve Gümüşsüyü rüzgar tünelleri bu çalışmada kullanılmıştır. Helicopter gövdesinin detaylı aerodinamik incelemesi yapılmıştır. Gövde etrafındaki akım niteliksel niceliksel yöntemlerle incelenmiştir. Ayrıca iki farklı gövdeye ait karakteristik aerodinamik katsayılar ve bu katsayıların hücum ve sapma açısıyla nasıl değiştiği deneysel yöntemlerle belirlenmiş, karşılaştırmaları yapılmıştır.
  • Öge
    Forecasting of the ionospheric critical frequency for HF propagation
    (Institute of Science and Technology, 2004) Pekcan, Ali ; Bilge, Ayşe ; 151408 ; Aeronautics and Astronautics Engineering
    Güneşteki etkinliğin magnetosfer dinamiği üzerine etkisi vardır. Bu etki iyonosferdeki plazma yoğunluğunuda etkiler. Plazma yoğunluğundaki değişimleri niceliksel olarak değerlendirmek, hem bilimsel olarak hemde çeşitli uygulamalar için çok önem taşır. İyonosferdeki değişkenliğin tayinindeki pratik yöntemlerden biriside iyonosferin kritik frekansım (foF2) kantitatif olarak saptamaktır. İyonosfer plazması radyo dalgalan ile etkileşerek onların dalga parametrelerini değiştirir. Bu nedenlerle yere yakın uzaydaki Güneş tesirli değişiklikleri ve uydudan uyduya haberleşmeleri çalışmak için yazılım ve algoritmaların geliştirilmesi ve izlenmesi, haberleşme sistemlerinin planlanması ve çalıştırılması için kritik bir öneme sahiptir. Bu sebeplerle foF2 değerlerini tahmin etmenin birçok bilimsel ve teknolojik çalışmalar ve uygulamalar için kazanım olduğu ispat edilmiştir. Bu çalışmanın amacı "Geribesleme Yöntemi" kullanıp, gözlenen foF2 değerlerinin aylık medyan değerlerini temel alarak iyonosferik fof2 değerlerini bir saat önceden tahmin etmektir. Veriler onüç Avrupa İyonosferik İstasyonlarından 1958 ile 1998 tarihleri arasım kapsayacak şekilde elde edilmiştir. Biz aylık medyan değerlerinden sapma olarak, saatlik değerlerin tahminlerine Geribesleme Yöntemini uyguladık. Aylık veri örnekleri için optimal geribesleme sabiti hatanın Lanorm'unu minimize ederek elde edildi. Optimal geribesleme katsayısının Rn'ye, boylama ve aylara olan bağlılığı bir tablo olarak sunulmuştur.