FBE- Mimarlık Lisansüstü Programı - Yüksek Lisans
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Gözat
Konu "13. yüzyıl" ile FBE- Mimarlık Lisansüstü Programı - Yüksek Lisans'a göz atma
Sayfa başına sonuç
Sıralama Seçenekleri
-
ÖgeKaradeniz Ereğli Kalesi'nin Mimari Ve Yapısal Analizi Ve Bir Kültür Varlığı Olarak Değerlendirilmesi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2015-12-24) Karagöl, Ahsen ; Eyüpgiller, Kemal Kutgün ; 10096352 ; Mimarlık ; ArchitectureKaradeniz Ereğli kenti, Batı Karadeniz kıyısında yer alan ve tarihi M.Ö. 550’lere, hatta son arkeolojik buluntulara göre M.Ö. 2500’lere uzanan önemli bir tarihi yerleşmedir. Ancak, Türkiye’de birçok kent gibi Ereğli de geçirdiği değişim süreci sonucu, tarihi kent dokusu ve bileşenlerini büyük ölçüde kaybetmiştir. Bu nedenle, kentin tarihi zenginliğini belgelemek ve yaşatmak üzere yapılacak her türlü çalışma önemlidir. Kaleler, genellikle kentle paralel gelişim gösterirler. Kentlerdeki konumları, tarihsel süreç içinde önem kazanmaları, zarar görmeleri ya da işlevsiz kalmaları gibi gelişmeler, o kentin geçmişini ve fiziksel özelliklerini gözler önüne serdiğinden, Ereğli’de de mimari mirası belgeleme çalışmalarına başlamak için en doğru tercihin ‘kale’ olacağı düşünülmüştür. Kaynaklara göre, Herakleia Pontike Tiranlığı döneminde (M.Ö. 4. yy) kentin akropolisi Kaletepe üzerinde kurulmuştur. Ancak Roma İmparatorluğu döneminde (M.S. 2. yy), Hıristiyanlığın resmi din olarak kabul edilmesi ile kentte pagan döneme ait diğer yapılar ile birlikte akropoliste yer alan yapılar da zarar görmüştür. Bu yapıların yıkıntıları üzerine 13. yüzyılda, kent Bizans ve Ceneviz hâkimiyeti altında iken, teze konu olan kale inşa edilmiştir. Kalenin hangi tarihte işlevsiz kaldığı net olarak bilinemese de, Osmanlı döneminde terk edilme ve tahrip olma sürecine girdiği, Cumhuriyet döneminde de bu sürecin devam ettiği anlaşılmaktadır. Günümüzde harap bir vaziyette olan Karadeniz Ereğli Kalesi, I. Derece Arkeolojik Sit Alanı olarak tescillenmiş olup, Askeri Güvenlik Bölgesi içerisinde yer almaktadır. Bu çalışmada, Zonguldak ilinin Kdz. Ereğli ilçesinde Kaletepe’de yer alan ‘Kale’ yapısının günümüzdeki durumunun belgelenmesi ve analiz edilmesi, tarihsel gelişim sürecinin araştırılması, yapının korunup gelecek nesillere aktarılabilmesi için gerekli müdahalelerin ve ziyarete açılmasına yönelik önerilerin geliştirilmesi amaçlanmıştır. Tez çalışması yedi ana bölümden oluşmaktadır. Giriş bölümünde, tezin amacı, kapsamı ve çeşitli aşamalarda kullanılan çalışma yöntemleri anlatılmıştır. İkinci bölümde, öncelikle savunma yapılarının yerleşim yeri için taşıdığı önemden bahsedilmiştir. ‘Kale’ isminin kökeni farklı dillerde irdelenerek, günümüzde tüm savunma yapıları için genel bir tanım olarak kullanılan bu kelimenin hangi anlamları barındırdığı anlaşılmaya çalışılmıştır. Savunma dışında barınma, gözetleme, çevreleme gibi özelleşmiş fonksiyonları olan ya da çok farklı ölçeklerdeki savunma yapılarının isimlendirilmesi konusuna dikkat çekilmeye çalışılmıştır. Bu kapsamda, Ereğli Kalesi’nin bağıntılı olabileceği kaleler, kent surları, gözetleme kuleleri ve hisarlar gibi savunma yapı türleri gözden geçirilmiştir. Üçüncü bölüm, Karadeniz Ereğli kentine ayrılmıştır. Bu çerçevede Ereğli’nin coğrafi konumu ve tarih boyunca süregelen gelişimi irdelenmiştir. Ereğli kent tarihi kapsamında, kenti ziyaret eden seyyahlara ve onların hazırladıkları gravür ve haritalara yer verilmiştir. Bu bölümde, kentin sosyal ve ekonomik yapısı da incelenmiştir. Özellikle son yüz elli yıllık periyodda gerçekleşen iki önemli dönüm noktası üzerinde durulmuştur; bunlar, bölgenin kömür havzası haline gelmesi ve büyük bir endüstri tesisinin kente hâkim olmasıdır. Ayrıca, kalenin de bir parçası olduğu, yerleşmenin savunma sistemi yapılarına ve ilçede yer alan bazı diğer kültür varlıklarına da bu bölümde yer verilmiştir. Bu yapılar; anıtsal yapılar, sivil mimarlık örnekleri, endüstri mirası ve modern mimarlık örnekleridir. Dördüncü bölümde, Karadeniz Ereğli Kalesi’nin mevcut durumu ayrıntılı olarak tanımlanmıştır. Kalenin konumu ve çevresel özellikleri, tarihçesi, mülkiyeti ve yasal durumu anlatılmıştır. Kalenin mimari özellikleri (plan ve cephe özellikleri), malzeme ve yapım tekniği incelenmiş, yapıya ait bozulmalar ve bu bozulmalara neden olan etkenler tanımlanmıştır. Beşinci bölümde, yapının restitüsyonuna ait çalışmalara yer verilmiştir. Bu kapsamda kaleye ait harita, gravür, plan, fotoğraf gibi görsel verilerin yanında yazılı bilgi ve belgeler taranmıştır. Elde edilen verilerin tamamında yapı büyük ölçüde yıkık halde olduğundan, yapının geçirdiği dönemleri gösteren kronolojik bir tespit yapılamamıştır. Restitüsyon çalışması kapsamında, eldeki verilerin olanak sağladığı ölçüde yapının plan şeması irdelenmiş, ancak mimari yapı detayları ölçeğine değinilmemiştir. Altıncı bölümde, restorasyon çalışmaları iki başlık altında toplanmıştır: koruma kararları ve müdahale kararları. Koruma kararları çerçevesinde, ilk olarak kültürel mirasın uluslararası koruması kapsamında Dünya Miras Listesi’ne değinilmiştir. Ukrayna’nın UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesinde yer alan “Ceneviz Ticaret Yolunda Akdeniz’den Karadeniz’e Kadar Kale ve Surlu Yerleşimleri” başlıklı adaylık dosyasına Türkiye’de yer alan Cenevizliler dönemine ait yedi adet mimari miras dâhil edilmiş ve söz konusu başvuru 15.04.2013 tarihi itibariyle listeye eklenmiştir. Gerekli çalışmaların yapılması ile Kdz Ereğli Kalesi’nin de komşuları Akçakoca ve Amasra kaleleri gibi bu dosyaya eklenebileceği, bu önemli kültür rotasının bir parçası olabileceği öngörülmektedir. Karadeniz Ereğli Kalesi’nde yapılması gereken ilk uygulama, arkeolojik kazı ile yapının bugün gözlemlenemeyen parçalarının gün yüzüne çıkarılmasıdır. Buluntuların, kale yapısı ve kentin akropolisine ilişkin yararlı veriler sağlayabileceği düşünülmektedir. Bir Ortaçağ savunma yapısı olan kalenin tekrar aktif olarak kullanılması söz konusu olmadığı için minimum müdahale ilkesi doğrultusunda, gerekli noktalarda sağlamlaştırmalar ile mevcut parçalarının korunması amaçlanmaktadır. Yapının kent peyzajının bir parçası olarak ziyaret edilmesi için çeşitli ölçeklerde güzergâhlar önerilmiştir. Çalışmanın sonuç bölümünde, kültür mirasının belgelenmesinin ve bu konuda farkındalık yaratılmasının önemine dikkat çekilmiştir. Askeri Güvenlik Bölgesi’nde yer alması nedeniyle ziyaret edilemeyen ve sık korunun arasında kent siluetinde gözden kaybolarak çoğu Ereğlilinin bile farkında olmadığı kaleden yola çıkılarak kentin yok olan tarihi zenginliği gözler önüne serilmeye çalışılmıştır. Böylelikle, kentte ayakta kalabilen diğer kültür varlıklarına karşı da bir farkındalık ve sahiplenme fikri oluşturulması amaçlanmaktadır. Yakın tarihte gerçekleşen sosyoekonomik gelişmelerle, Ereğli’de nüfusun öngörülemeyen hızla artması ve yerleşimin eski kent merkezinde gelişmeye devam etmesi ile tarihi kent dokusu ve bileşenleri büyük ölçüde yok edilmiştir. Bu nedenle elde kalanlara azami ölçüde hassasiyet gösterilmeli ve korunmaları için gerekli çalışmalara zaman geçirmeden başlanmalıdır.