Bu çalışmada öncelikle gelişmiş Avrupa ülkelerinin planlama sistemleri incelenmiştir. Ülkelerin sosyo- ekonomik, politik, kültürel ve yasal mevzuatlarına göre şekillenen planlama sistemleri temelde plan bazlı ve proje bazlı olmak üzere ikiye ayrılırken, bu durum planlamanın ve planın esnekliğini de etkilemektedir. Kurallı ve hiyerarşik düzen yapısıyla plan bazlı sistemler katı olarak görülürken, alana özgü karar alma mekanizmaları ve takdir yetkisini kullanan proje bazlı planlama sistemleri esnek olarak görülmektedir. Öte yandan tüm planlama sistemlerinde, arazi geliştirme sürecinde özel sektör ve kamu kesimi arasında planlama anlaşmaları yapılarak, özel sektörün kamudan edindiği imar ve yapılaşma izinlerine ve proje üretiminde elde ettiği kâra karşılık kamu yatırımı yapması beklenmektedir. Böylece planlama çıktıları olarak konut, altyapı ve mekansal kalitenin planlama alanı bütününde bir denge içinde, verimli şekilde sağlanması hedeflenmektedir. Çalışmada öncelikle planlama literatüründe esneklik kavramının ne olduğu açıklanarak söz konusu ülkelerde süregelen planlama sistemlerinin özellikleri bu kavram bazında değerlendirilmiştir. Sonrasında Türkiye´de halihazırda görülen planlama sistemi; plan yapım süreci, planlamada yetki, hiyerarşi ve uygulama süreci bakımından incelenmiş ve Türk planlama sisteminin esnek olup olmadığı sorusuna cevap aranmıştır. Çalışma sonucunda Türk plan sisteminde esneklik yaratan unsurlar belirlenmiş, özellikle yerel fiziki planlarda plan notlarının kullanımı ve avan proje uygulamaları ile plana ileri derecede esneklik kazandırıldığı saptanmıştır. Bunun yanında, dış ülke örneklerinden farklı olarak, esnekliğin planlama anlaşmaları yapılmadan sağlandığı, kontrolsüzce ve kamusal katkı beklenmeksizin verilen bir imtiyaza dönüştüğü görülmüştür.