FBE- Jeoloji Mühendisliği Lisansüstü Programı
Bu topluluk için Kalıcı Uri
Jeoloji Mühendisliği Ana Bilim Dalı altında bir lisansüstü programı olup, yüksek lisans ve doktora düzeyinde eğitim vermektedir.
Gözat
Yazar "Altunkaynak, Şafak" ile FBE- Jeoloji Mühendisliği Lisansüstü Programı'a göz atma
Sayfa başına sonuç
Sıralama Seçenekleri
-
ÖgeBüyükorhan-geynik (bursa) Civarında Mostra Veren Adakitik Porfiri Dayklarının Petrolojisi Ve Jeokronolojisi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2012-12-25) Yıldız, Merve ; Altunkaynak, Şafak ; 440204 ; Jeoloji Mühendisliği ; Geological Engineeringİnceleme alanında adakitik porfiri daykları ve stokları İzmir-Ankara sütur zonuna ait temel kayaları ve Batı Anadolu Senozoyik magmatizmasının farklı magmatik evrelerine ait ürünler ile bir arada bulunmaktadır. İnceleme alanıda yeralan ana kaya grupları; a)Temel kayaları b) Plütonik Topluluk c)Hipabisal Topluluk d)Volkanik Topluluk olarak sıralanabilir. Temel kayaları, mavişist fasiyesinde metamorfizmaya uğramış Tavşanlı zonuna ait fillat, şist, mermer ve metabazitten oluşur. Bunlar, erken Eosende (52-54 My) Plütonik ve Hipabisal topluluk (adakitik porfiriler ve mafik sin-plütonik dayklar) tarafından intrüzif olarak kesilmiştir. Plütonik topluluk, birbiri ile zaman ve mekanda ortaklıklar gösteren Orhaneli Granodiyoriti, Çakıryenice siyeniti ve Kenar Zonu Kayalarından oluşmaktadır. Bu çalışmanın ana konusunu oluşturan adakitik porfiriler ise gerek temel kayalarının gerekse Plütonik topluluğun içine dayklar ve stoklar halinde yerleşmiş hipabisal nitelikli kayalarla temsil olunur. Erken Miyosen yaşlı volkanik topluluk inceleme alanındaki en genç birimleri temsil eder ve diğer tüm birimleri (temel kayaları, Plütonik topluluk ve adakitik porfiriler) uyumsuzlukla örter. Hipabisal topluluğu oluşturan adakitik porfiriler ve mafik sin-plütonik dayklardan elde edilen Ar/Ar radyometrik yaş verileri, porfirilerin 53.7-53.84 My, mafik sinplütonik daykların 53.43-54.39 My yaşında olduğunu ortaya koymuştur. Bu veri, adakitik porfirilerin Plütonik topluluk ile (52.4-54 My) ile hem mekan hem de zamanda ortaklıklar sergilediğini belgelemektedir. İnceleme alanında saptanan adakitik kayaçlar granodiyorit, granit, kuvars diyorit, monzosiyenit, siyenit bileşimindeki porfiri sokulumları ile temsil edilir ve plütonik toplulukla bileşimsel olarak benzerlik sergilerler. Porfiriler, Plütonik topluluğa ait siyenitik kayaçlarla jeokimyasal benzerlikler gösterirler. Her iki kaya grubu da yüksek SiO2, Al2O3, Na2O, Sr/Y) ve La/Ybn, düşük Y, Yb içerikleri ve Eu anomalisi göstermemeleri ile adakit-benzeri jeokimyasal özellikler sunar ve “normal” kalk-alkalin özellikler sergileyen Plütonik topluluktan ve mafik-sinplütonik dayklardan bu özellikleri ile ayrılırlar. Ana-iz element içerikleri ve Sr-Nd izotopik özellikleri, adakitik porifirilerin yiten okyanusal dilimin (slab) ergimesinden ziyade, mafik alt kıtasal kabuğun (kalıntı fazda garnet içeren) kısmi ergimesi sonucunda gelişmiş ergiyiklerin, manto ergiyikleri ile etkileşimi sonucu oluşmuş olabileceğine işaret etmektedir. Orhaneli granodiyoriti ve mafik dayklarda ise zenginleşmiş manto ergiyiklerinin katkısı artmaktadır. Adakitik kayaçların petrolojik özellikleri ve oluşum yaşları, KB Anadolu’nun jeolojisi ile birlikte değerlendirildiginde bu kayaçların Eosen’de gelişen dilim kopması (Slab break-off) sonucunda manto-alt kabuk ergiyiklerinin etkileşimi sonucu türediklerini ortaya koymaktadır.
-
ÖgeThe geology, petrology and thermochronology of Ilica-Samli (Solarya) volcano-plutonic complex and its significance on Western Anatolian geodynamics(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2019) Ünal, Alp ; Altunkaynak, Şafak ; 10311286 ; Jeoloji Mühendisliği ; Geological EngineeringEge Genişlemeli Bölgesi'nde yer alan Batı Anadolu, çarpışma sonrası magmatizmanın gözlemlenebildiği, volkanik-plütonik sistemler arasındaki ilişkinin ve bu magmaların yerleşim koşullarının incelenebildiği en iyi bölgelerden biridir. Bu özelliklerin araştırılması, bölgenin jeodinamik evriminin anlaşılması açısından önem teşkil etmektedir. Solarya (Ilıca-Şamlı) Volkano-plütonik Kompleksi (SVPK) eş yaşlı ve eş kökenli volkanik, hipabisal ve yüksek Ba-Sr karakterine sahip plütonik kayalardan oluşmaktadır ve çarpışma sonrası magmatik aktivitenin temsili ürünlerinden bir tanesidir. Bu çalışmada, yukarıdaki konulara katkı sunmak adına SVPK'nin saha özellikleri, petrografisi, jeokimyası, petrojenezi ve termokronolojisi incelenmiştir. Solarya (Ilıca-Şamlı) Volkano-plütonik Kompleksi, Solarya Plütonik Topluluğu (SPT) ve onunla ilişkili hipabisal ve volkanik kayalardan oluşmaktadır. Solarya Plütonik Topluluğu üç farklı plütonik üyeyi barındırmaktadır; plütonun kuzey kesimi holokristalen porfrik dokusu ile belirgin K-Feldspat megakristalli granodiyoritten (KFMG) oluşmakta, güney kısımında ise holokristalen mikrogranüler doku gösteren mikrogranodiyorit (MGG) yer almaktadır. Üçüncü olarak da grafik/granofirik dokular içeren aplogranit, ana plüton gövdesi ve temel kayaları arasında bir hare şeklinde mostra vermektedir. Plütonik gövde boyunca mikrogranüler/porfrik dokusu ile belirgin gabroik diyorit- diyorit bileşimli mafik mikrogranüler anklavlar (MME) ve mafik dayklar yaygındır. Plütonik kayalar, granodiyorit/kuvars diyorit porfirlerden oluşan hipabisal kayalar ile geçişli konumda bulunmaktadırlar. Volkanik ve hipabisal kayalar ise birbirlerini farklı bölgelerde kesmekte ve hipabisal kayaların parçaları volkanik kayaların içerisinde bulunmaktadır. Volkanik kayalar tabanda andezitik kül yağma ve kül blok akma birimleri ile temsil edilmektedir. Bu birimlerin üzerine andezitik akma breşleri gelmekte ve daha üst seviyelerde andezit lavları egemen olmaktadır. Trakiandezit- bazaltik trakiandezit lavları andezitik volkanik kayaçların hemen üstünde konumlanmaktadırlar. Stratigafik en üst seviyelerde ise dasitik kül yağma ve kül blok akma birimleri, dasitik akma breşleri ve dasit lavları ile birlikte yer almaktadır. Dasit lavları inceleme alanında hem lav akıntıları hem de domlar ile temsil edilmektedir. Solarya Plütonik Topluluğu'nun U-Pb zirkon yaşları 21.8 ± 0.2 My ile 21.2 ± 0.1 My arasında değişmektedir. Bunlara uyumlu olarak 40Ar/39Ar biyotit yaşları 23.2 ± 0.2 My ile 21.8 ± 0.1 My arasında, K-Feldspat ve plajioklas yaşları ise 20.3 ± 0.2 My ile 21.6 ± 0.4 My arasında değişmektedir. Volkanik ve hipabisal kayaların 40Ar/39Ar biyotit yaşları benzer sonuçlar vererek 23.1 ± 0.2 My ile 21.0 ± 0.2 My arasında değişmektedir. Bu sonuçlar da plütonik, hipabisal ve volkanik kayaların eş yaşlı olduğunu göstermektedir. Solarya (Ilıca-Şamlı) Volkano-plütonik Kompleksi'ne ait plütonik, hipabisal ve volkanik kayalar, ortak magma kaynağından geldiklerinin ve benzer magma odası süreçleri geçirdiklerinin bir işaretçisi olarak benzer ana-iz element ve Sr-Nd-Pb-O izotopik özellikler sergilemektedir. SVPK orta- yüksek-K kalk-alkalen seriler ile temsil edilmekte, çarpışma sonrası kayalarına benzer olarak LILE'inde zenginleşme ve Nb, Ta, P ve Ti elementlerinde ise fakirleşme göstermektedir. Buna ek olarak SPT'na ait örneklerin Ba değerlerinin 710 ile 1505 arasında, Sr değerlerinin ise 305 ile 706 arasında değiştiği görülmektedir. Bu değerler de SPT'nun yüksek Ba-Sr'lu granitoyidlere bir örnek olduğunu göstermektedir. SVPK'nin ilksel izotopik değerlerine bakıldığında 87Sr/86Sr değerlerinin 0.70702–0.70862 arasında, 143Nd/144Nd değerlerinin ise 0.51232 ile 0.512450arasında değiştiği görülmektedir. SVPK −4.9 ile −2.05 ƐNd arasında değişen değerler sunmaktadır. 207Pb/204Pb and 206Pb/204Pb izotop değerleri sırası ile 15.68 ile 15.73 ve 18.75 ile 18.88 arasında değişmektedir. Kuvars ve tüm kaya δ 18O izotop sonuçları da 8 ile 10.6 arasındadır. Jeotermobarometre hesaplamaları amfibol ve plajioklas mineralleri üzerinde yapılmış mineral kimyası sonuçlar kullanılarak hesaplanmıştır. Hesaplanan değerler bir çok farklı araştırıcıyı baz alarak hesaplanmış ve ortalama değerler kullanılmıştır. Bunun sonucunda Solarya Plütonik Topluluğu'na ait üyelerin farklı sıcaklık ve basınç yerleşim koşularına sahip olduğu görülmektedir. K-Feldspat megakristalli granodiyorit için ortalama yerleşim sıcaklığı 797C yerleşim basınç değeri ise 1.65 kbar olarak hesaplanmıştır. Yerleşim basınç ve sıcaklık değerleri mikrogranit-granodiyorit için ise ortalama 745C ve 0.69 kbar olarak ortaya konulmuştur. Aplogranitler üzerinde, içerisindeki mafik mineral eksikliği sebebi ile jeotermobarometre hesaplamaları yapılamamıştır. Ancak kuvars-alkali feldspat-plajioklas üçgenindeki konumu aplogranitlerin yerleşim basınç değerinin 0.5 kbar'dan az olduğunu göstermektedir. Saha, petrografi ve jeotermo-barometre sonuçları, 40Ar/39Ar ve U-Pb zirkon yaş verileri ile birlikte değerlendirildiğinde Solarya Plütonik Topluluğu'nun farklı üyelerinin kabukta farklı derinliklere farklı mekanizmalar ile yerleştiğini ortaya koymuştur. K-Feldspat megakristalli granodiyorit yerleşimine zorlamalı olarak kabuğun nispeten derin kesimlerinde başlamıştır (or. 1.65 kbar; or. 797C; 6.1 km derinlik). Zorlamalı yerleşime işaret eden veriler pluton ve temel kayaları arasındaki nispeten dik dokanaklar, plütonun yerleşimi esnasında gelişen yapısal ve bileşimsel değişiklikler olarak sunulabilir. Bu aşamadan sonra mikrogranit-granodiyorit, kazan göçmesi mekanizması ile daha sığ kesimlere pasif olarak yerleşmiştir (or. 0.69 kbar; or. 745C; 2.4 km derinlik). Bunu izleyen evrede ise levha sokulum kayaları (hipabisal kayalar ve aplogranit) plütonik gövde etrafındaki çembersel kırıklara yaklaşık 1.5 km derinlikte yerleşimini tamamlamıştır. Bu yerleşim sırası elde edilen jeokronoloji verileri ile de desteklenmiştir. Bütün bu veriler bölge jeolojisi ile birlikte değerlendirildiğinde Solarya Volkano-plütonik Kompleksi ve eş yaşlı diğer volkano-plütonik komplekslerin kıtasal litosfer tabanının sıcak astenosfer tarafından kısmi ergimeye uğratılması veya kıta litosferi tabanının kopup astenosfere gömülmesi mekanizmaları tarafından tetiklenen, yakınlaşma ile eş zamanlı gelişen genişlemeli rejim (syn-convergent extension) altında geliştiğine işaret etmektedir.
-
ÖgeKepsut Volkaniklerinin Jeolojisi Ve Petrolojisi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2013-01-06) Yarar, Orhun Serhat ; Altunkaynak, Şafak ; 435604 ; Jeoloji Mühendisliği ; Geological Engineeringİnceleme alanı Balıkesir iline bağlı Kepsut ilçesi ve çevresini kapsamaktadır. Bu çalışma ile inceleme alanında yüzeyleyen ve Kepsut volkanitleri olarak adlandırılan volkanik kayaçların iç ayırtları yapılmış, birbiri ile ve çevre kayaçlarla ilişkileri saptanmış, petrografik ve jeokimyasal (ana-iz element ve Sr-Nd izotop) özellikleri incelenmiştir. Bu veriler birlikte değerlendirilerek KB Anadolu’nun bu kesiminde magmatizmanın nasıl bir evrim geçirdiği ortaya konulmaya çalışılmıştır. Kepsut ilçesi ve çevresinde yaklaşık 160 km2’lik bir yayılıma sahip olan çalışma alanın içinde başlıca 4 kaya topluluğu yer almaktadır. Bunlar yaşlıdan gence doğru; a) Temel kayaları b) Kepsut Volkanitleri ve c) Çökel Topluluk d) Alüvyon’dur. Temel kayaları amfibolit-yeşilşist fasiyesinde metamorfizmaya uğramış Sakarya kıtaına ait Kara kaya kompleksi birimlerinden Nilüfer birimi ile temsil edilir. Erken Miyosen yaşlı Kepsut volkanitleri ve Çökel Topluluk temel kayalarını uyumsuzlukla örtmektedir. Kepsut volkanitleri andezit-bazaltik andezit ve dasit-riyolit bileşimli lavlar ve bunlarla ilişkili piroklastik kayaçlardan oluşur. Kepsut volkanitlerini oluşturan Andezit –bazaltik andezit grubu lavların çıkış merkezi Eyüpbükü civarında saptanan bir strato-volkandır. Dasit-Riyolit domları ise bu strato-volkanın çevresinde KB-GD ve KD-GB yönünde dizilmiş (kırık erüpsiyonları) domlarla ilişkilidir. Kepsut volkanitleri pliniyen-sub pliniyen türü patlamalarla üretilmiştir. Farklı volkanik grupları temsil eden kaya örneklerinden elde edilen ana-iz element ve Sr-Nd izotop verileri Kepsut volkanitlerinin zenginleşmiş manto kaynağından türemiş, kıta kabuğundan kirlenmiş melez bir bileşime sahip olduğuna işaret etmektedir. Melez bileşimli bu magma asimilasyon ve buna eşlik eden fraksiyonel kristallenme (AFC) yolu ile evrimleşerek bazaltik andezitten riyolite değişen bileşimdeki lavları oluşturmuştur. İnceleme alanında yer alan gerek felsik (dasit-riyolit grubu) gerekse ortaç-mafik (andezit-bazaltik andezit grubu) lavlar ortak kökenlidir ve Batı Anadolu çarpışma sonrası (post collisional) magmatizmasının ürünlerini temsil etmektedir.
-
ÖgeMustafakemalpaşa (bursa) Ve Susurluk (balıkesir) Arasında Mostra Veren Magmatik Kayaçların Jeolojisi Ve Petrolojisi(Fen Bilimleri Enstitüsü, 2013-07-19) Ünal, Alp ; Altunkaynak, Şafak ; 10005350 ; Jeoloji Mühendisliği ; Geological EngineeringMustafakemalpaşa (Bursa) ve Susurluk (Balıkesir) ilçeleri arasında yaklaşık 230 km2’lik bir alanı kapsayan inceleme alanında başlıca 4 kaya topluluğu yer almaktadır. Bunlar yaşlıdan gence doğru; a) Temel kayaları b) Çataldağ graniti c) Çökel Topluluk ve d)Alüvyon’dur. İnceleme alanı ve çevresinde yaklaşık 450 km2’lik bir alanda yüzeyleyen Çataldağ plütonik topluluğu birbiri ile mekansal ortaklık gösteren ancak farklı yaşlardaki 2 ayrı granitik gövdeden ana plütondan oluşmaktadır; Çataldağ granodiyoriti ve Çataldağ graniti. Çataldağ granodiyoriti erken Miyosen yaşlıdır (20-21 My) ve plütonik topluluğun batı kesimlerini oluşturur. Bu tez çalışmasının ana konusu olan Çataldağ graniti ise Erken Oligosen (33 My) yaşlıdır ve plütonik topluluğun doğu kesimlerini oluşturur. Bu tez çalışması kapsamında Çataldağ granitinin kuzey dokanağı boyunca ayrıntılı saha ve laboratuvar çalışmaları yapılmış, Çataldağ granitinin çevre kayaçlarla ilişkileri saptanmış, petrografik, jeokimyasal (ana-iz element ve Sr-Nd izotop), mikro ve mezo yapısal özellikleri ortaya konulmuştur. Elde edilen veriler ışığında Çataldağ granitinin kökeni, evrimi ve bölge tektonizması ile ilişkisinin ne olduğu sorununa yaklaşımda bulunulmaya çalışılmıştır. Çataldağ graniti biyotit granit ve biyotit-muskovit ( 2 mikalı) granit ve migmatitik granitler, mafik ve felsik sin-plütonik dayklardan oluşur, jeokimyasal olarak yüksek potasyumlu kalkalkalen, peraluminyumlu niteliklidir. Sr-Nd izotop bileşimleri ve ana-iz element paternleri Çataldağ granitinin yüksek kabuk bileşeni içeren yada kabuksal ergime sonucu gelişen bir granit olduğunu göstermektedir. Çataldağ granitinin Sin-plütonik gabro-diyorit bileşimli mafik dayklar tarafından kesilmektedir. Bunların jeokimyasal özellikleri zenginleşmiş manto ergiyiklerinden türediklerine işaret eder. Bu veriler Çataldağ granitinin çarpışma sonrası (Post Collisional) magmatizmanın ürünü olduğunu desteklemektedir. Çataldağ graniti Alt Oligosen döneminde mezozonda diyapirik olarak yerleşimine başlamış, daha geç evrede erken Miyosende ise yeşilşist fasiyesinde metamorfik (Nilüfer birimi) ve metamorfik olmayan (Orhanlar grovağı ve Bornava Flişi) temel kayaları içine Çataldağ sıyrılma fayı yardımı ile yerleşmiştir. Çataldağ graniti hemen her alanda dinamik metamorfizmadan etkilenmiş, magmatik doku ve yapıları bir çok alanda korunamamıştır. Yapılan mikro yapısal incelemeler sonucunda elde edilen veriler Çataldağ granitinin maruz kaldığı deformasyonun iki farklı sıcaklık aralığında geliştiğini gösterir: (1) 600°C-250°C arasında ve (2) 250°C’den düşük sıcaklıklarda meydana gelen deformasyonlar. Gerek mikro yapısal incelemeler gerekse sahada gözlenen mezo ölçekli yapılar Çataldağ granitinde gözlenen her iki deformasyonun da aynı gerilme yönüne sahip olduğunu göstermiştir. Derinde gelişmiş sünek ve bunu üzerleyen sığda gelişmiş kırılgan deformasyon birlikte kuzey yönlü bir gerilmeye işaret etmektedir. Bu sonuç da KB Anadolu için literatürde belirtilen gerilme yönleri ile uyumludur. Çataldağ granitine ait biyotit ve muskovitler üzerinde yapılan 40Ar-39Ar yaş tayinleri gerilme deformasyonunun yaşını 20-22 My olarak vermektedir. Buna göre Çataldağ graniti Kazdağ masifininin bir çekirdek kompleksi olarak yükselme evresi (24 My) ile Uludağ masifinin hızla yükselmesi (20-21 My) ile üzerlenen bir dönemde KB Anadolu’nun gerilme evrimi içerisinde yükselmiş ve yüzeylenmiştir.