LEE- Müzik Teorisi ve Kompozisyon Lisansüstü Programı
Bu topluluk için Kalıcı Uri
Gözat
Konu "Darülelhan" ile LEE- Müzik Teorisi ve Kompozisyon Lisansüstü Programı'a göz atma
Sayfa başına sonuç
Sıralama Seçenekleri
-
ÖgeAli Rifat Çağatay'ın 8 numaralı Hamparsum Defterinde ve Dârülelhân Külliyatı'nda yer alan ortak eserlerin edisyon kritiği(Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2022) Öztürk, Tarık ; Karadeniz, Şirin ; 737185 ; Müzik Teorisi ve Kompozisyon Bilim DalıOsmanlı/Türk müziğinde müzik yazısı kullanımı, Osmanlı Devleti'nin geç tarihlerine dayanmaktadır. Notalar yazıya dökülmek yerine "meşk" sistemi ile ustadan çırağa aktarılmıştır. Müzik yazısına ihtiyaç duyulduğu zamanlarda bazı girişimlerde bulunulmuştur. Bu girişimler arasında Hamparsum Limonciyan tarafından geliştirilen Hamparsum müzik yazısı sayesinde günümüze kadar birçok eser ulaşmıştır. Ali Rifat Çağatay'ın arşivinde bulunan ve çeviri yazısı yapılan "HDEF 8" isimli defter Hamparsum müzik yazısı ile yazılmıştır. Ali Rifat Çağatay müziğe olan merakı sayesinde küçük yaşlardan itibaren müzik eğitimi almaya başlamıştır. Ud ve kemençe çalgılarında kendisini geliştirmiştir. Ali Rifat Çağatay'ın zaman içerisinde birçok lakabı olmuştur. Bunlar arasında "Tereddüt Bestekârı" "Prens" ve ilk "İstiklal Marşı Bestecisi" en bilinen lakaplarıdır. 1927 senesinde Muallim İsmail Hakkı Bey'in vefatı üzerine, Dârülelhân kurumunda önemli görevlerde bulunmuş, tasnif ve tespit heyetinde yer alarak eserlerin notaya alınmasında rol almıştır. Okul, Sultan Reşad'ın 1917 talimatıyla kurulmuştur. Okul bünyesinde hem Türk hem de Batı müziği dersleri verilmiştir. Dârülelhân Külliyatında 263 eser ve 66 fasikül bulunmaktadır. Ali Rifat Çağatay'ın kişisel envanterinde yer alan HDEF 8 isimli defterindeki eserler ile Dârülelhân Külliyatı'ndaki eserler bize önemli detaylar sunmaktadır. Ali Rifat Çağatay'ın özel envanterinde bulunan defterdeki yer alan eserlerin notaları ile Dârülelhân Külliyatı'nda ki notalar farklılıklar göstermektedir. Bu farklılıklar bize dönem ve makam anlayışı üzerinde önemli bilgiler sunmaktadır. Acaba Dârülelhân külliyatındaki eserler ile Ali Rıfat Çağatay'ın envanterinde olan şahsi defterindeki eserler arasında ortak olan var mı? Var ise, bu eserler arasında herhangi bir fark var mı? Sorusu, tezin amacını ortaya koymaktadır. HDEF 8 isimli defterde yer alan 155 adet eserden 54 tanesinin Dârülelhân Külliyatı 'nda ki eserler ile benzer olduğu saptanmıştır. Ortak olarak tespit edilen 54 eser içerisinden 7 adet eser güfte ve melodi uyumsuzluğundan incelenememiştir. Toplamda 47 adet eser, notaları ve güfteleri karşılaştırılarak aralarındaki farklar ayırt edilmeye çalışılmıştır. Ortak bulunan 54 eser arasında 5 adet segâh makamı, 4 adet mâye makamı, 4 adet şehnaz makamı, 4 adet gülizar makamı, 4 adet ferahfeza makamı, 4 adet pençgâh makamı, 4 adet mahur makamı, 4 adet şeddi araban makamı, 4 adet ısfahânek makamı, 3 adet tahir buselik makamı, 3 adet dügâh makamı, 3 adet acemaşiran makamı, 3 adet evcara makamı, 3 adet rehâvi makamı, 3 adet rast makamı, 2 adet şevkefza ve 1 adet ferahnak makamında eser mevcuttur. Eserler notaya alınırken üst portreye Ali Rifat Çağatay'ın koleksiyonu, alt portrede ise Dârülelhân Külliyatı'ndaki eserler yazılmıştır. Karşılaştırılan bölümlerde farklı kalış, yeden sesinde kalış, ek ezgi, tat ve perde dağılımları incelenmiştir. Karşılaştırılan bölümlerde farklı kalış, yeden sesinde kalış, ek melodi, çeşni ve perde dağılımlarına bakılmıştır. Tespit edilen farklar sonuç bölümünde incelenmiştir. Farklar incelenirken çeşni, kullanılan perdeler ve temel olarak görülen perdelerin sayısal incelemeleri yapılmıştır. Tespit edilen uşşak, buselik, kürdi, hicaz, nikriz, segâh, çargâh, rast, saba, müstear, nişâbur ve pençgâh çeşnileri farklı renkler kullanılarak gösterilirken, perdelerin sayısal incelemeleri de belirtilmiştir. Perde kullanımlarında eserler arasında benzerlikler tespit edilmiştir. Bu kullanımlar istatiksel olarak hesaplanmıştır. Aynı eserler içerisinde kullanılan farklı çeşniler ortaya çıkmıştır. Melodik hatların hem çeşnilerle hem de kullanılan perdeler ile farklı bir yapıda olduğu görülmüştür.