İktisat Lisansüstü Programı
Bu topluluk için Kalıcı Uri
Gözat
Konu "Air transportation" ile İktisat Lisansüstü Programı'a göz atma
Sayfa başına sonuç
Sıralama Seçenekleri
-
ÖgeTürkiye’de Ulaştırma Hizmetleri Ve Ulaştırma Araçları Üretimi Sektörlerinin İki Gruplu Girdi -çıktı Analizi(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2011) Özcanlı, Pınar ; Şenesen, Ümit ; 289604 ; İktisat ; EconomicsÇalışmada 2002 yılı için ulaştırma sektörlerinin birbirleriyle ve ekonomideki diğer sektörlerle olan ilişkisi Türkiye özelinde girdi-çıktı tabloları aracılığıyla incelenmiştir. Çalışmanın amacı Türkiye'deki ulaştırma sektörünün yapısını iki açıdan incelemektir: ulaştırma hizmeti sektörleri kümesi ile ulaştırma araçları üretimi sektörleri kümesi. Analiz girdi-çıktı çarpan analizine, iki gruplu modele dayanmaktadır. Çalışmada ulaştırma hizmeti sektörleri kümesi ve ulaştırma araçları üretimi sektörleri kümesi için ayrı ayrı olmak üzere; toplam etkiler, toplam etkilerin parçaları olan; doğrudan, dolaylı etkiler ve çapraz etkiler hesaplanmıştır. Ayıca tezde, ileri, geri bağlantı etkileri ve son olarak dışalıma bağımlılık değerleri yer almaktadır. 2002 yılı girdi-çıktı tablosunda ulaştırma hizmetleri kara ulaştırma hizmeti sektörü, suyolu ulaştırma hizmeti sektörü ve havayolu ulaştırma hizmeti sektöründen; ulaştırma araçlarının üretimi ise kara taşıtı üretimi sektörü ile diğer ulaşım araçlarının üretimi sektöründen oluşmaktadır. Bu iki ulaştırma sektörü her biri ayrı bir küme olarak ve girdi-çıktı tablosunda yer alan diğer sektörler de tek bir küme olarak incelemeye tabi tutulmuştur. Çalışma, bu üç kümenin birbirleriyle olan ilişkilerinin analizine dayanmaktadır. Çalışma iki alt kısmı içermektedir. İlk kısımda, ulaştırma hizmeti sektörleri ilk kümeyi ve diğer sektörler ikinci kümeyi oluşturacaktır. İkinci kısımda ise ulaştırma araçları üretimi sektörleri ilk kümeyi, diğer sektörler ikinci kümeyi oluşturacaktır. Çalışmada ayrıca ulaştırmanın Türkiye'deki konumunu belirtmek için; ulaştırma hizmetleri kümesi ile ulaştırma araçları üretimi kümesinin her birinin toplam üretim içindeki payı, yük ve yolcu taşımacılığında ulaştırma türlerinin payları gibi bilgilere yer verilmiştir. Kara ulaştırma hizmeti sektörü ulaştırma hizmeti sektörleri kümesi içinde; kara taşıtı üretimi ise ulaştırma araçları üretimi sektörleri kümesi içinde üretim payı bakımından ilk sıradadırlar. Yük ve yolcu taşımacılığında karayolu ulaştırma hizmeti alt sektörünün toplam taşımacılık içinde %90'ı aşan bir payla lider konumda oluğu görülmüştür. Havayolu ulaştırma hizmeti sektörünün nihai talebindeki bir birimlik artış toplam ekonomide 1,929 birimlik üretim artışına neden olurken; kara ulaştırma hizmeti sektörü için aynı değer 1,599 birim olacaktır. Bu durum havayolu ulaştırma hizmeti sektörünün geriye bağ etkisinin yüksek olmasından kaynaklanmaktadır. Bu da hâkim rolde olan karayolu ulaştırma hizmeti alt sektörünün aslında ekonomideki üretimi çok fazla arttırmadığını göstermektedir. Kara taşıtı üretimi sektörünün geriye bağ etkisi öteki ulaştırma araçları üretimi sektörüne göre daha yüksek çıkmıştır.
-
ÖgeUçak Yakıtı Riskine Karşı Kullanılan Riskten Korunma Tedbirleri İktisadi Olarak Anlamlı Mı? Amerikanın Büyük Yolcu Havayolu Şirketleri Üzerine Bir Çalışma(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2013) Güngör, Mahmut Sami ; Duran, Ahmet ; İktisat ; EconomicsAmerika?nın büyük yolcu hava yolu şirketlerinin maruz kaldıkları uçak yakıtı riskine karşı riskten korunma davranışlarını 2002-2011, 2006-2011, 2007-2011 ve 2008-2011 dönemlerinde inceledik. Çalışmayı farklı dönemlerde yapmamızın sebebi örneklemimizde olan bazı firmaların değişik dönemlerde yeniden yapılanma sürecine girmeleridir. Firmalar söz konusu süreçte özel şartlara tabi oldukları için ilgili dönemlerde karşılaştırılabilir sağlıklı veriler bulunmamaktadır. Bu çalışmanın amaçlarından bir tanesi havayolu şirketlerinin uçak yakıtı riskine karşı uyguladıkları riskten korunma stratejilerinin ilgili dönemlerde firma değerlerini etkileyip etkilemediğidir. Ayrıca, riskten korunma yöntemleriyle gelecek yılın yakıt gereksiniminin yüzde kaçının korunduğu ile firma değeri arasındaki ilişkiyi araştırdık. Bağımlı değişkenimiz Chung ve Pruitt?in 1993 yılında önerdiği Tobin?in Q?sunun basit yaklaşık hesaplanmasıdır. Riskten korunma faaliyetlerini ölçmek için iki ölçü kullandık. İlki, gelecek yılın yakıt gereksiniminin yüzde kaçının riskten korunduğudur. Diğeri ise, riskten korunma faaliyeti ile ilgili gölge değişkendir. İlgili dönemde herhangi bir türev ürün kullanılarak riskten korunma stratejisi belirlenmişse söz konusu gölge değişken 1 değerini, belirlenmemişse 0 değerini aldı. Bunlara ek olarak, firma değerini etkileyebilecek bazı değişkenleri kontrol değişkeni olarak modelimize dahil ettik. Söz konusu kontrol değişkenleri; firma büyüklüğü, firmanın ilgili dönemlerde temettü dağıtıp dağıtmadığı, uzun vadeli borçların toplam varlıklara oranı, net gelirin toplam varlıklara oranı ve sermaye harcamalarının satışlara oranı şeklinde sıralanabilir.Çalışmada kullanılan finansal ve operasyonel verileri Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyon?nundan (SEC) alınan şirketlere ait yıllık denetim raporu olan 10-K dosyalarından elde ettik. Yaklaşık 130 denetim raporunu ve varsa değişiklik raporlarını manuel olarak inceleyerek gerekli veri setini oluşturduk. Ayrıca adi hisse senetlerinin piyasa değerlerini Bloomberg veri tabanından çektik. Sabit etkiler modelini havuzlanmış en küçük kareler ve rassal etkiler modellerine karşı test ettik. Sabit etkiler modelini havuzlanmış en küçük kareler modeline karşı F-testi yaparak rassal etkiler modeline karşı ise Hausman testi yaparak inceledik. Hausman testi sonucuna göre ikinci model dışındaki tüm modellerin sabit etkiler yöntemi ile tahmin edilmesi gerektiği sonucu vardık. İkinci modelin ki-kare test istatistiği negatif çıktı. Schreiber 2008 yılında Hausman ki-kare test istatistiğinin sadece küçük örneklemlerde değil asimptotik olarak da negatif çıkabileceğini göstermiştir. F-testi sonucuna göre tüm modeller için sabit etkiler yöntemi havuzlanmış en küçük kareler yöntemine tercih edilmiştir. Buna ek olarak, gözlenemeyen zaman etkilerini kontrol etmek için zaman gölge değişkenin modele dahil edilip edilmemesi hususunda zaman etkileri testi yaptık. Muhtemel modelleri tanımladıktan sonra, birimlere göre heteroskedasite, otokorelasyon ve birimler arası korelasyon testlerini tüm modeller üzerinde uyguladık. Bu testlerin sonuçları doğrultusunda, tüm modeller Driscoll-Kraay standart hataları ile sabit etkiler yöntemine göre STATA 11 ekonometri programında tahmin edildi. 2007-2011 dönemi haricinde diğer tüm dönemler için riskten korunma gölge değişkeni ile firma değeri arasında zayıf ve istatistiksel olarak anlamsız bir ilişki bulduk. Jin ve Jorion?un 2006 yılındaki çalışmasıyla tutarlı olarak, söz konusu dönemde Amerika?nın büyük yolcu havayolu şirketleri için riskten korunma tedbirleri ile firma değerleri arasında elde tutulur bir ilişki bulunamamıştır. Ancak, 2007-2011 döneminde söz konusu örneklem için incelen ilişki negatif ve 10% seviyesinde istatistiksel olarak anlamlıdır. İlgili dönem ve örneklemde, türev ürünlerini kullanarak yakıt riskinden korunmayı tercih eden havayolu firmaları tercih etmeyenlere nazaran ortalama olarak 11.28% daha düşük değer primine sahip olacaklardır. Diğer taraftan, gelecek yılın yakıt gereksiniminin yüzde kaçının riskten korunduğunu gösteren değişkenin tahmin edilen katsayısı 2002-2011 ve 2006-2011 dönemleri için pozitif ve istatistiksel olarak anlamlıdır. Model 1?e baktığımızda, ilgili katsayı 0.2598 şöyle yorumlanabilir; gelecek senenin yakıt gereksiniminin tamamını türev ürünler ile riskten koruyan havayolu şirketleri türev ürünleri ile herhangi bir koruma yapmayan havayolu şirketlerine nazaran yaklaşık 26% değer primine sahip olacaklardır. 2002-2011 döneminde gelecek senenin yakıt gereksiniminin 34.78% lik bölümü türev ürünleri ile riskten korunmuştur. Böylece, söz konusu dönem ve örneklem için ortalama olarak 9% değer priminden bahsedebiliriz [0.2598*34.78%]. Değer primi 2006-2011, 2007-2011 ve 2008-2011 dönemleri için sırasıyla 7.34%, 3.99% ve 4% dir.İlk bakışta, iki farklı ana değişken ile tahmin edilen farklı modellerin sonuçlarının bir biri ile çeliştiği şeklinde bir algı oluşabilir. Ancak, söz konusu firmaların herhangi bir riskten korunma aracı kullanmadıklarında durumları şimdikinden daha kötü olabilir. Örnek vermek gerekirse 2007-2008 dönemi için tahmin edilen modelde riskten korunma faaliyetlerine atfedilen değer değişmesi -11% dir. Şayet bu firmalar maruz kaldıkları risklere karşı herhangi bir şey yapmasalardı değer değişimi muhtemelen -11%?den daha düşük olacaktı. Diğer taraftan, geçmiş dönem firma değerinin bir sonraki dönem firma değerine muhtemel etkilerini modele dahil etmek için modele bağımlı değişkenin bir dönemlik gecikmeli değerini dahil ederek daha önceki modelleri dinamik hale getirdik. Tüm dinamik modelleri zaman gölge değişkenlerini de dahil ederek dengeli panel sabit etkiler yöntemi ile tahmin ettik. Zaman gölge değişkenleri müştereken anlamlı değil ise söz konusu değişkenleri modelden çıkardık. Daha önce tahmin ettiğimiz modellere benzer şekilde 2008-2011 dönemi haricinde firma değeri ve riskten korunma gölge değişkeni arasında negatif ve istatistiksel olarak anlamsız bir ilişkiyi bulguladık. Jin ve Jorion?un 2006 yılındaki çalışmasıyla tutarlı olarak, söz konusu dönemde Amerika?nın büyük yolcu havayolu şirketleri için riskten korunma tedbirleri ile firma değerleri arasında elde tutulur bir ilişki bulunamamıştır. Diğer taraftan, 2008-2011 döneminde söz konusu örneklem için incelen ilişki pozitif ve 1% seviyesinde istatistiksel olarak anlamlıdır. İlgili dönem ve örneklemde, türev ürünlerini kullanarak yakıt riskinden korunmayı tercih eden havayolu firmaları tercih etmeyenlere nazaran ortalama olarak 7% daha yüksek değer primine sahip olacaklardır.Diğer taraftan, gelecek yılın yakıt gereksiniminin yüzde kaçının riskten korunduğu değişkeninin tahmin edilen katsayısı 2002-2011 ve 2006-2011 dönemleri için pozitif ve 5% seviyesinde istatistiksel olarak anlamlıdır. Model 1?e baktığımızda, ilgili katsayı 0.2676 şöyle yorumlanabilir; gelecek senenin yakıt gereksiniminin tamamını türev ürünler ile riskten koruyan havayolu şirketleri türev ürünleri ile herhangi bir koruma yapmayan havayolu şirketlerinden yaklaşık 26% değer primine sahip olacaklardır. 2002-2011 döneminde gelecek senenin yakıt gereksiniminin 34.78% lik bölümü türev ürünleri ile riskten korunmuştur. Böylece, söz konusu dönem ve örneklem için ortalama olarak 9.30% değer priminden bahsedebiliriz [0.2676*34.78%]. Değer primi 2006-2011, 2007-2011 ve 2008-2011 dönemleri için sırasıyla 6.13%, 2.94% ve 6.72% dir.