Tarih İçerisinde İstanbul Daki Mesire Olgusu Ve Mesire Alanlarının Geçirdikleri Değişimin Kağıthane Mesiresi Örneği Üzerinden İrdelenmesi

thumbnail.default.alt
Tarih
2009-06-30
Yazarlar
Gürbüz, Elif
Süreli Yayın başlığı
Süreli Yayın ISSN
Cilt Başlığı
Yayınevi
Fen Bilimleri Enstitüsü
Institute of Science and Technology
Özet
Çok katmanlı bir yapıya sahip olan İstanbul kentinde, farklı zaman dilimlerinde farklı birçok kültürün katkıda bulunduğu kentsel bir çevre mevcuttur. Kentsel çevrede ve kamusal mekanlarda yer alan katmanlar; kent için; önemli bir altlık, değişik potansiyeller, çeşitlilik ve çoğulculuk ortamı oluşturmakta ve aynı zamanda tarihi bir değer taşıyan kentsel bir hafıza sunmaktadır. Çalışmanın temel amacı tarihi mesire alanlarının sahip oldukları potansiyellere rağmen bu alanların korunmasında ve kente dahil edilmesinde sorunlar yaşandığını saptamak ve bu sorunları irdelemektir. Çalışmada ortaya konan hipotez ise şudur: İstanbul kentindeki tarihi mesirelerin birer kültürel miras bileşeni olarak algılanmamış ve mesire alanları orijinal nitelikleri korunduğu sürdürülebilir bir anlayışla günümüze taşınamamıştır. Hipotezin, araştırma alanı olarak belirlenmiş olan Kağıthane mesiresi üzerinden gerçekleştirilen saptamalar yoluyla kanıtlanması hedeflenmektedir. Kağıthane örneklem alanı üzerinde gerçekleştirilen bu karşılaştırma yoluyla araştırma grubunu oluşturan tarihi İstanbul mesire alanlarına yönelik genel sonuçlar ve çözümler sunulması amaçlanmaktadır. Çalışma sonucunda İstanbul kentinde bulunan mesire alanlarının niteliksel ve niceliksel kayıplara uğrayarak sürdürebilir bir anlayışla korunmadıkları ve orijinal karakterlerini yitirdikleri saptanmıştır. Kent için önemli birer kültürel peyzaj alanı olan bu alanların korunması için daha detaylı koruma önlemleri alıp daha detaylı planlama politikaları gerçekleştirilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Multi-layered structure of İstanbul’s urban environment, is a product created by diverse cultures’ contributions made in various time periods. Layers, present in the public spaces, create a base foundation for urban layout, make it possible for the city to benefit from pluralism and diversity, and a large number of design alternatives. The main goal of this study is; to state that historical mesire areas are experiencing problems about conservation and isolated from current city structure neglecting the potentials these areas are able to offer, and to explicate the problems about these areas. The hypothesis that is put forth in this study is as follows: Historical mesire areas of İstanbul city are valued merely as open areas, not as important elements of cultural heritage, and the original characteristics of mesire areas have not been perpetuated through the agency of sustainable conceptions. Within this study it is aimed to prove the formerly stated hypothesis on the basis of the data achieved as a result of the study realized in Kağıthane case study area. Lastly the conclusion; stating that the historical İstanbul mesire areas have lost their original characters as a result of insuffiecient preservation policies and are suffering form qualitive and quantitive losses, is brought up. The need of defining extensive planning and protection policies regarding the mesire areas is a proposal made by this study.
Açıklama
Tez (Yüksek Lisans) -- İstanbul Teknik Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2009
Thesis (M.Sc.) -- İstanbul Technical University, Institute of Science and Technology, 2009
Anahtar kelimeler
mesire alanları, rekreasyon alanları, Kağıthane, kültürel miras, mesire, promenade, recreational areas, Kağıthane, cultural heritage
Alıntı